EĞİTİM - 09 Aralık 2020 Çarşamba 17:49

Bartın Üniversitesi Dünya’da en yeşil kampüse sahip üniversiteler arasında

A
A
A
Bartın Üniversitesi Dünya’da en yeşil kampüse sahip üniversiteler arasında

Bartın Üniversitesi, yükseköğretim kurumlarını çevreye duyarlılık ve sürdürülebilirlik alanlarında değerlendiren Green Metric (Yeşil Ölçüm) sıralamasında Türkiye’nin en iyi 11’inci, Dünya’nın 269’uncu yeşil kampüsü oldu.

Bartın Üniversitesi, yükseköğretim kurumlarını çevreye duyarlılık ve sürdürülebilirlik alanlarında değerlendiren Green Metric (Yeşil Ölçüm) sıralamasında Türkiye’nin en iyi 11’inci, Dünya’nın 269’uncu yeşil kampüsü oldu.


Sürdürülebilirlik ve çevre bilinci konusunda uluslararası bir platform olan Green Metric (Yeşil Ölçüm) Dünya Üniversiteler Sıralaması açıklandı. “Yeşil Üniversiteler 2020” sıralamasında Dünya genelinde 912 yükseköğretim kurumunun değerlendirildiği sıralamaya Türkiye’den 56 üniversite yer aldı. ‘Sürdürülebilir Yeşil Kampüs’ çalışmaları kapsamında birçok alanda önemli çalışmaların yapıldığı Bartın Üniversitesi, Türkiye’nin en iyi 11’inci yeşil kampüsü olurken Dünya’da ise 79 basamak birden yükselerek 269’uncu sıraya yerleşti. Bartın Üniversitesi, Green Metric’in geçtiğimiz yıl yaptığı “Yeşil Üniversiteler 2019” sıralamasında Türkiye’deki 43 üniversite arasından 16’ncı, Dünya’daki 780 üniversite arasından ise 348’inci sırada yer almıştı. Bartın Üniversitesi bir önceki yıla göre hem Dünya genelinde hem de Türkiye genelinde sıralamada yer verilen üniversite sayısı artmış olmasına rağmen sıralamadaki yerini yükseltmeyi başardı.


“Daha yeşil, çevreci ve sürdürülebilir bir kampüs hayatı hedefliyoruz”


‘Sürdürülebilir Yeşil Kampüs’ çalışmaları kapsamında birçok yeniliği hayata geçirdiklerini belirten Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, doğaya saygılı, sürdürülebilir ve enerji tasarrufu konularını göz önünde bulundurularak önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.


Rektör Uzun, “Yaklaşık 3 yıl önce uygulamaya başladığımız ‘Sürdürülebilir Yeşil Kampüs’ çalışmalarımız devam ediyor. Öğrencilerimize ve gelecek nesillere daha yeşil ve daha yaşanabilir alanlar bırakmayı hedefliyoruz. Üniversitemizde bir yandan sürdürülebilir bir gelecek adına bilimsel çalışmalar yapılırken; diğer yandan da yaşam kalitesi yüksek ve doğa dostu yerleşkeleri ile tüm topluma örnek olmaya gayret gösterilmektedir. Bu doğrultuda tüm dünyadan saygın üniversitelerin katıldığı, sürdürülebilirlikle ilgili konulara dikkat çeken ve çevre bilinci konusunda küresel farkındalık oluşturan Green Metric sıralamasında üst sıralarda yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Muhteşem doğasıyla ülkemizin nadide şehirlerinden biri olan Bartın’da üniversitemiz bu kapsamdaki çalışmalarına ara vermeden devam etmektedir” dedi.


“Yağmur sularının biriktiği doğal bir gölet oluşturduk”


Kutlubey Kampüsü’nde yağmur sularını biriktirerek doğal bir gölet oluşturduklarını aktaran Rektör Uzun, “Sürdürülebilir peyzaj uygulamalarımız kapsamında kampüslerimizi daha iyi hale getirmek, doğanın güzellikleri arasında bir yaşam alanı oluşturmak ve biyolojik çeşitliliği arttırmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda yağmur sularının biriktiği doğal bir gölet oluşturduk. Bu göletimiz kampüsümüze kattığı güzelliğin yanı sıra çim alanlarımızın ve ağaçlarımızın sulanmasında da kullanılıyor. Böylece bir yandan tasarruf sağlarken diğer yandan da ekolojik dengeyi korumuş oluyoruz” diye konuştu.


“Geleceğe nefes olmaya devam ediyoruz”


Rektör Uzun, ‘Milli Ağaçlandırma Günü’ ve ‘Geleceğe Nefes’ seferberliği kapsamında yüzlerce kişinin katılımıyla Kutlubey Yerleşkesinde 4 bine yakın fidan dikildiğini de hatırlatarak “Yeşilin her tonuyla toprağa hayat, öğrencilerimize nefes olacak yeşil kampüs çalışmalarımız kapsamında çalışmalarımıza hız kazandırdık. Bu kapsamda Kutlubey Yerleşkesine kazandırılan 110 bin metre kare yeşil alanı farklı niteliklerde yetişkin 361 ağaçla süsledik ve süslemeye de devam ediyoruz. Ayrıca ‘Geleceğe Nefes’ seferberliği çerçevesinde Bartın’da dikilen 5 bin 48 fidandan 3 bin 925’i Kutlubey Yerleşkemizde toprakla buluşturuldu. Bu noktada Üniversitemize gösterdikleri yakın ilgi ve desteklerinden dolayı Tarım ve Orman Bakanımız Doktor Sayın Bekir Pakdemirli’ye ve ihtiyacımız olduğu her anda yanımızda olarak bizlere destek veren Bartın Valimiz Sayın Sinan Güner’e ile kamu kurum ve kuruluşlardan tüm temsilcilerimize teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.


“Sıfır Atık Projesi ile geleceğe değer katıyoruz”


Bartın Üniversitesi yerleşkelerinde uygulanmaya devam eden ‘Sıfır Atık Projesi’ de başarıyla sürdürüldüğünü de ifade eden Rektör Uzun, her yıl yüzlerce ağacın kesilmekten kurtarıldığını vurguladı.


Rektör Uzun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan hanımefendinin himayelerinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen “Sıfır Atık Projesi”nin önemine de değinerek “Sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde kaynaklarımızı korumak, atıklarımızı kontrol altına almak, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla uygulamaya konulan projeyi oldukça önemli buluyorum. Bu kapsamda Bartın Üniversitesi’nin tüm bileşenleriyle bizler de büyük gayret gösteriyoruz. ‘Sıfır Atık Projesi’ni uygulamaya koyduğumuz 2018 Eylül ayından bu yana geçen sürede 39 ton kâğıt, 26 ton plastik, 9 ton cam, 1 ton metal ve 1 ton bitkisel yağ olmak üzere toplamda 76 ton değerlendirilebilir atık dönüşüme gönderildi. Böylece Üniversitemizin gayretleriyle 661 ağaç kesilmekten kurtarılırken, 1.088 metreküpün üzerinde su ve yaklaşık 310 bin kilowatt enerji tasarrufu sağlandı” dedi.


“Üniversitemiz yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinde ilk 5’te”


Bartın Üniversitesi’nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Teknik Destek Projesi (YEVDES) kapsamında yapılan değerlendirmede ilk 5’te yer aldığını da kaydeden Rektör Uzun, “Yapılan değerlendirmelerde Üniversitemiz, yenilenebilir enerji (60 üniversite arasında) ve enerji verimliliği projelerinde (63 üniversite arasında) 94 puan alarak ilk 5’te yer almayı başardı” dedi.


Rektör Uzun, Üniversite bünyesinde adeta bir seferberlik halinde enerji verimliliği konusunda büyük hassasiyet gösterildiğinin altını çizerek “Ülkemizin kalkınmasını her anlamda önceleyen Bartın Üniversitesi ailesi enerji talebindeki hızlı artışın bilincinde olarak, bulunduğu mekânlarda verimlilik ile birlikte tasarrufu önceliyor. Bu doğrultuda AB’nin kaynak verimliliği ilkeleri ışığında enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji uygulamalarını destekliyor, sera gazı salınımının azaltılmasını sağlamak için gayret gösteriyoruz. Ülkemizin enerji politikaları ve stratejileri çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz çalışmalarımızı yenilikçi teknolojilerle de birleştirerek sürdürülebilir bir gelişim hedefliyoruz” diye konuştu.


Green Metric, Üniversite Sürdürülebilirlik Derecelendirmesi, üniversite kampüslerindeki sürdürülebilirlik çabalarını dünya çapında değerlendiriyor ve karşılaştırmasını yapıyor. Değerlendirme platformu, Endonezya Üniversitesi tarafından 2010 yılında kuruldu ve her yıl katılımcı üniversitelerin derecelendirmesini yapıyor. Tüm dünyadan saygın üniversitelerin katıldığı, sürdürülebilirlikle ilgili konulara dikkat çeken ve çevre bilinci konusunda küresel farkındalık yaratmayı amaçlayan bir platform olan Green Metric, dünyadaki bütün yükseköğretim kurumlarının katılımına açık. Her yıl farklı ülkelerden pek çok üniversite Green Metric tarafından altyapı, enerji ve iklim değişikliği, atıklar, su kaynakları, ulaşım ve eğitim gibi alanlarda değerlendiriliyor, her değerlendirme alanı için puanlanıyor ve yükseköğretim kurumları bu değerlendirmelerden aldıkları toplam puanlara göre sıralanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da teke ve koçların güzellik yarışması renkli görüntülere sahne oldu Burdur’da her yıl düzenlenen ve gelenek haline gelen Honamlı tekesi ve koçların yarıştığı güzellik yarışması bu senede renkli görüntülere sahne oldu. Burdurlular tarafından yoğun ilgi gören yarışmada ilk üçe giren teke ve koyun yetiştiricilerine ödül takdim edilirken sembolik olarak gerçekleştirilen açık arttırma ile 108 bin TL’ye sayılan bir kuzunun geliri LÖSEV’e bağışlandı. Burdur’da yıllardır düzenlenen ve Teke yöresinin sembolü haline gelen küçükbaş hayvanların yarıştığı Honamlı tekesi ve koç güzellik yarışması bu sene de tarım ve hayvancılık fuarında düzenlendi. Küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin yoğun ilgi ile takip ettiği yarışmada Burdur’un farklı ilçelerinden gelen 20 koç ve 24 Honamlı tekesi arasından Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi akademisyenlerinden oluşan jüri üyeleri tarafından hayvanların vücut ölçüleri, yaşları, boynuz yapısı, ırk özellikleri ve vücut uyumu kriterlerine göre güzellik seçimleri gerçekleştirildi. "Görünüm, parlaklık ve et olarak en güzel hayvan benimki" Burdur’un Çavdır ilçesine bağlı Bayır mahallesinden yarışmaya katılan üretici Turgay Çelik yarışma öncesinde yaptığı konuşmada, "Bu işi çocukluğumdan beri yapıyorum. Biz bu işi kar amacı için değil de zevkine, vatana, millete güzel hayvan yetiştirmek için yapıyoruz. Honamlı keçisi besliyoruz. Bizim teke yöremizin önemli bir ırkıdır. 1 yaşındayken canlı ağırlıkları 100- 120 kilo gelir. Az masrafla çok hızlı gelişen bir ırktır bu hayvan. Yarışmada iddialıyız. Görünüm, parlaklık ve et olarak diğer yarışmacılara baktığımda en güzel görünen benim hayvanlarım. İnşallah hayırlısı ile alacağız” dedi. Tek tek seyirci ve jürinin önüne çıktılar Yarışmanın başlamasıyla tek tek seyircilerin ve jüri üyelerinin önüne çıkarılan hayvanlar vücut ölçüleri, yaşları, boynuz yapısı, ırk özellikleri ve vücut uyumu bakımından incelendikten sonra yapılan değerlendirme sonucunda dereceye giren hayvanlar seçildi. Yarışmada Honamlı tekesi kategorisinde Yeşilova ilçesinin Çardak köyünden katılan Kamil Akyol’un yetiştirdiği teke birinci, Bucak ilçesinin Kızılkaya Beldesi’nden katılan Kezban Kabaş’ın tekesi ikinci, merkez Bayır köyünden katılan Reşat Çelik’in yetiştirdiği teke ise üçüncü oldu. Merinos koç yarışmasında ise Yeşilova ilçesinin Harmanlı köyünden katılan Kamil Akyol’un yetiştirdiği koç birinci, Yeşilova’nın Gençali köyünden katılan Halil Savaş’ın koçu ikinci, Yeşilova’nın Harmanlı köyünden katılan Oktay Kurtuluş’un koçu ise üçüncü oldu. Dereceye giren yarışmacılara protokol üyeleri tarafından ödülleri takdim edildi. Yarışma sonunca konuşan Honamlı tekesi yarışmasında birinci seçilen yetiştirici Yusuf Sarıca, “Çok mutluyum, çok gururluyum. Bu teke üç yaşında. Üç yıldır besliyorum. Dağda doğal bir şekilde besleniyor. Yarışmaya ilk defa katılıyorum, bir sonraki yarışmalara da mutlaka katılacağım” sözlerini dile getirdi. Merinos koçu yarışmasında birinci seçilen Kamil Akyol ise, "Kendimize ait damızlık işletmemiz var. Anadolu merinosu üretiyoruz. Bütün bölgeye elimizden geldiğince en iyi ve en kaliteli şekilde damızlıklarımızı yetiştirip satıyoruz. Koçumuz birinci oldu. Anlımızın akıyla birinciliği kazandık. Bütün katılımcılara teşekkür ediyorum. Allah herkesin emeğini yağlı yapsın” şeklinde konuştu. Ayrıca yarışmada LÖSEV’e destek olmak amacıyla bir kuzu sembolik açık arttırma ile 108 bin TL’ye satılarak geliri LÖSEV’e bağışlandı.
İstanbul Süheyl Batum listesini divan kuruluna teslim etti Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, 25 Mayıs’ta yapılacak başkanlık seçimi için listesini divan kuruluna teslim etti. Galatasaray’da Olağan Seçimli Genel Kurul 25 Mayıs’ta Galatasaray Lisesi’nde yapılacak. Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, Rams Park’ta bulunan divan kuruluna listesini teslim etti. Daha sonra basın mensuplarına konuşan Süheyl Batum, "Bugün listemizi divan kuruluna teslim ettik ve Galatasaray Başkanlığına aday olduk. Galatasaray yalnız bir spor kulübü değil. Aynı zamanda gelenekleriyle, kurumlarıyla, geçmişiyle, değer yargılarıyla eğitim ve kültür kurumu. Galatasaray hem demokrasisini hem aydınlanmacı geleneği, Galatasaray’ın değerlerinden ve Atatürk ilke ve devrimlerinden alıyor. Biz de bugün Galatasaray’ın demokrasisi için, gelecek için ve itibarı için arkadaşlarımızla birlikte buraya geldik. Bu değerli kadroyu bir araya getirirken, bizi bu yolda yüreklendiren, cesaretlendiren iki çok önemli ve değerli başkanımız var. Bunlardan biri Galatasaray’ın başkanlığını yapmış Alp Yalman bizim listemizde. Kendisinin isteğiyle Disiplin Kurulu Başkanı da listemizde yer almıştır. İkincisi yine Galatasaray’ın önemli başkanlarından olan Ünal Aysal. Ünal Aysal biz seçimleri kazandığımız takdirde Sportif AŞ’nin başında olacak. Kendisine de teşekkür ediyorum. Celal Açar da listemizde yer aldı" diye konuştu. "Florya projesine izin vermeyeceğiz" Neden aday olduğunu açıklayan Batum, "Bizler hepimiz Galatasaraylıyız. ’Var olan paraların üstüne koymak istediğimiz, her şey başarılıyken, o paraya konmak isteyen fırsatçı insanlar, bir takım şeyler var’. İçinde bulunduğumuz şampiyonluk döneminde kesinlikle şampiyon olduğumuz güne kadar şimdi söyleyeceklerim üzerinde bir daha ayrıntılı olarak durmayacağım. Galatasaray dışındaki hiçbir yerde bunu dile getirmeyeceğim. Bizler yola çıkarken şuna çok önem verdik; algının dışında bundan önceki yönetim, geçen dönemde yaptığı adaylık lasmanında söylediği projelerin çok büyük bölümünü yapamadı. Kemerburgaz projesi, spor salonu projesi, arsa gayrimenkul fonunun kurulması, colombus projesi, dijital vaatler bunlardan hiçbiri maalesef yapamadı. Bizim için esas önemli olan Florya projesi. Başkan, bütün arkadaşlarıyla çok çalıştı ama ortada bir gerçek var. Türkiye’de Riva projesi, ben gençken Türkiye’nin geleceği denen bir projesiydi. Bugün Riva ne oldu? 4 Galatasaray eder derken, bugün bitti. Florya projesi aynı şekilde devam etmektedir. Buna kesiklikle izin vermeyeceğiz. Genel kurul ne yetkisi verdi? Biz Riva projesine, Florya’nın ilk Emlak Konut’a verilirken, Mustafa Cengiz’in geri aldığı şekilde gibi heba edilmesine izin vermemek için yola çıkıyoruz. Kesinlikle izin vermeyeceğiz. ’Bir yabancı menşeili şirkete verdik, o şirketten 70 milyon Dolar gelecek, ilk aşama Bankalar Birliği’nden çıkacağız’ deniyor. Herkes memnun, biz değiliz. Bunun son derece yanlış olduğunu, Galatasaray’ın en azından yarı yarıya zarara uğratacağını bilin, inanın. Bu Galatasaray’ın geleceğinin ipotek altına alınması demektir. Galatasaray, Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütüdür. Biz bütün siyasal partilere eşit mesafede durmalıyız. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin Galatasaray Spor Kulübüyüz" diye konuştu. "Erden Timur bizim çok değerli bir arkadaşımız" Erden Timur’un Galatasaray’ın bir değeri olduğunu ifade eden Süheyl Batum, "Erden Timur’u hepimiz Galatasaray’a yaptıkları için çok seviyoruz. Okan Buruk bizim çok önemli değerimiz. Okan Buruk’u da çok seviyoruz. Bir önceliğimiz var. Galatasaray futbol takımının Allah kısmet ederse şampiyon olması. Hiçbirimiz Galatasaray’a zarar verelim diye bu işe kalkmadık. Biz 25 Mayıs’tan sonra bir daha bu işe söyleyebilecek sözümüz olmayacağı ve bu sözü herkese göstermek için ortaya çıktık. Bu kaybetsek de bu işin Galatasaray Genel Kurulu’nun verdiği kararlar çerçevesinde yapılmasını sağlayacağız. Erden Timur bizim çok değerli bir arkadaşımız. Biz Galatasaray’ın değerleri, itibarı, bağımsızlığı ve geleceği için buradayız. Gelecekte biz borçsuz kulüp olduk demeleri için buradayız" açıklamasında bulundu. Süheyl Batum’un listesi şöyle: Başkan: Süheyl Batum Yönetim Kurulu (Asil): Aytuğ Sakallıoğlu, Ayşen Sarıkan Tanırcan, Aslı Makaracı Başak, Metin İkiz, Suat Sarı, Çetin Soysal, Mustafa Barış Yaşaroğlu, Rezan Epözdemir, Cüneyt Öztürk, Murat Karaman Yönetim Kurulu (Yedek): Metin Karakaya, Cem Topuz, Hikmet Sibel Akyelken, Mehmet Şişmanoğlu, Hikmet Ozan Öğüt Denetim Kurulu (Asil): Kemal Erimtan, Musa Armağan Adal, Hakan Üzeltürk Denetim Kurulu (Yedek): Kerem Selahattin Ergün, Melik Çağatay Şencan, Emre Şehsuvaroğlu Sicil Kurulu (Asil): Celal Açar, Ekrem Reşat Tüzün, Recep Şükrü Ergün, Mehmet Mustafa Kemal Yalman, Sedat Besen, Ahmet Mesut Gümüştaş, Metin Ünlü Sicil Kurulu (Yedek): Sinem Alay, Cemal Kurum, Emre Türkmen Disiplin Kurulu (Asil): Alp Yalman, İbrahim Haluk Nuralp, Teoman Cem Kadıoğlu, Huriye Cumhuriyet Şahin, Hüsnü Serdar Gökcan, Yalçın Veziroğlu, Banu Kaleağası Gürmen Disiplin Kurulu (Yedek): Mehmet Ali Buladoğlu, Hasan Vedat Gürer, Mehmet Can Özatay, Mehmet Kabil Kibarer, Mert Murat Ermen
Antalya Huzurevinde 2 kişiyi öldüren zanlı tutuklandı Antalya’da hakkında tutulan tutanak sebebiyle huzurevinden çıkartılacağı gün husumetli olduğu öne sürülen 2 kişiyi bıçakla öldürüp 1 kişiyi de ağır yaralayan zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Döşemealtı ilçesinde gece 01.30 sıralarında Antalya Büyükşehir Belediyesi Halil Akyüz Huzurevi’nde yaşanan olayda, yaklaşık 5 yıldır kalan İzzettin S. (65), husumetli olduğu öne sürülen diğer huzurevi sakinlerinden Selçuk Goncegül’e (73) uyuduğu sırada meyve bıçağıyla saldırdı. İzzettin S. ardından olayı duyup gelen Ali Serdar Batır (66) ve Ahmet Özdemirel’i de (74) bıçakladı. Olay sonrası İzzettin S. yangın merdiveninden kaçarken, huzurevi görevlileri durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından belirtilen adrese çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri Selçuk Goncegül ile Ali Serdar Batır’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Ağır yaralı Ahmet Özdemirel ise ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis ise kaçan İzzettin S.’yi yakalamak için çalışma başlattı. Bölgede yapılan aramada zanlı, Yeşilbayır Mahallesi Atatürk Caddesi’nde yakalanıp gözaltına alındı. Zanlı, gözaltına alındıktan sonra polis merkezine götürüldü. Hakkında tutanak tutulup çıkışına karar verildi Cenazeler, olay yeri inceleme ve savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Katil zanlısının daha önce de huzurevinde yaşadığı tartışmalar sebebiyle hakkında tutanak tutulduğu, huzurevi yönetimi tarafından çıkışına karar verildiği ve ek sürenin bugün sona erdiği öğrenildi. Uyurken saldırmış Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından ifadesi alınan zanlının, huzurevi müdürüyle sıkıntı yaşadığını, huzurevi yönetimine söylediklerini taşıdığını düşündüğü 117 numaralı odada kalan husumetlisi Selçuk Goncegül’e gece saatlerinde aldığı meyve bıçağıyla saldırdığını ve ardından ayırmaya gelen Ali Serdar Batır ve Ahmet Özdemirel’e saldırdığını söylediği öğrenildi. "Başımı eğmenize gerek yok" Ekiplerce sağlık kontrolüne getirilen İzzettin S., gazetecilerin "Neden öldürdün" sorusuna, "Git müdüre söyle. O müdür öldürdü ben değil. Beni bu hale getiren huzurevi müdürüne söyle" yanıtını verdi. Adliyeye sevk edilen katil zanlısı, çıkarıldığı mahkemece ‘tasarlayarak adam öldürmek’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.