GENEL - 29 Mayıs 2020 Cuma 09:16

Çoruh Nehri’nin doğal ve kültürel dokusu korunacak

A
A
A
Çoruh Nehri’nin doğal ve kültürel dokusu korunacak

Çoruh Nehri Şehir Geçişi Projesi 2.

Çoruh Nehri Şehir Geçişi Projesi 2. etabına yönelik düzenlenen toplantıda proje alternatifleri görüşüldü. Yapılan değerlendirmeler neticesinde ikinci etabı kapsayan kısımlarda nehir yatağına dokunulmaması kararlaştırıldı. Çalışmalar kapsamında nehir kenarında bazı kısımlar doğal taş ile tahkim edilip kimi bölümler taşkın riskine karşı yeniden düzenlenecek.


Toplantı açılışında konuşan Vali Epcim, bir ilin çevresel ve kültürel değerlerini korumanın o yöredeki yöneticilerin en önemli görevlerinden biri olduğunu söyledi. Bu anlamda kent kimliğinin, kültürel birikimin ve mekan duygusunun oluşmasında Bayburt için Çoruh Nehri’nin son derece önemli olduğunu kaydeden Vali Epcim, “Çoruh Nehri’nin dizaynı, modern anlamda taşkın koruma sistemine dahil edilmesi ve aynı zamanda estetik bir görünüme sahip olması noktasında ciddi bir gündem var. Bu gündemi yıllardır takip eden Sayın Milletvekilimizin deneyimleri, yine bu konuda deneyimleri olan şimdiki Belediye Başkanımız ve AK Parti İl Başkanı bir değerlendirme yapmak üzere bir aradayız. Bu süreç bizler açısından yeni başlıyor. Şunu ifade edelim ki; Türkiye’nin en güzel projelerinden birini yapma arzusundayız.” diye konuştu.


Süreci bu yönüyle istişare halinde yürüttüklerine dikkat çeken Vali Epcim şunları söyledi: “Yıllardır bu sürece katkı sunmaya çalışan Milletvekilimizin geçmiş deneyimlerinden yararlanmak istiyoruz. Belediye Başkanlarımızın deneyimlerinden yararlanmak istiyoruz. Çoruh bizlere, teknik manada DSİ’nin bakış açısından çok farklı anlamlar ifade ettiği için buraya biraz daha kültürel ve sosyal açıdan da yaklaşım sunacak bir projelendirme çalışması yapmamız lazım. Bayburtlu olan ve Bayburt’u memleket hissiyatıyla kabul edenlerle görüştüğümüzde Çoruh’a müdahale etmememizi istiyorlar. Bu şu anlama geliyor; doğal çevresi ile uyum içerisinde ve şehrin kültürel dokusuna uygun bir projelendirme isteniyor. Bu çok önemli. Bayburtluların Çoruh Nehri kenarında vakit geçirmelerine imkân tanıyacak, insanla Çoruh’u birleştiren bir proje noktasında bir talep var. Bu talep bizim de değerlendirmelerimize göre oldukça normal ve üzerinde durmamız gerekiyor.”


Vali Epcim, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) tarafından finanse edilecek Dede Korkut Obası Projesi ile 2. etap çalışmalarını bütünleştirecek adımların önemine işaret etti. Vali Epcim, “Bu proje bizim bundan sonra Çoruh’ta yapmayı planladığımız bazı çalışmalara temel oluşturabilir mi? şeklinde ele alınabilir. Bir tarafında Dede Korkut Obası kurulması; Çoruh Nehri’nden elektrik üretimi sağlanacak bir potansiyel mevcut, kauçuk bentle elektrik üretim sistemi kurulurken diğer taraftan Çoruh’un turistik değerini artıracak bir yaklaşım sunan bu proje son derece önemli. Kalkınma Ajanslarının hazırladığı projeler arasında bu yıl içerisinde en yüksek puanı aldı.” İfadelerini kullandı.


Milletvekili Fetani Battal ise Çoruh isminin Farsça ‘Cûy’ ile Arapça ‘Ruh’ sözcüklerinden türeyerek Çoruh halini aldığını söyledi. “Can Suyu” ya da “Ruh Irmağı” anlamlarına gelen “Cûy-i Ruh”un Bayburt için Can Nehri olduğuna değinen Milletvekili Battal, “Günümüzde çevre anlayışının bu kadar öne geçtiği, insanların ve toplumların bu merkezle olaya baktıkları zaman diliminde atacağımız her adımı ölçerek, biçerek, tartarak; estetiğine, tarihi arka planına, toplumun algılamasına dair endişeleri gidermek üzere ciddi bir elekten geçirme ihtiyacı hasıl oluyor. Bütün hassasiyetimiz burada. Çünkü Çoruh; Bayburt ve tarihi bir arka planla birlikte hepimiz için Can Nehri. DSİ’nin Türkiye’de çok başarılı çalışmaları var. Fakat DSİ’nin baktığı nokta ile bizim baktığımız nokta arasında bir uyuşmazlık görünüyor. 2002’de Milletvekili olduğumda Çoruh’un peşine düştüm. 2020 yılına geldik hala Çoruh’un peşindeyim. Görüşmediğim Bakan, getirmediğim Genel Müdür kalmamıştır. Bir sürü çalışma. Ortaya çıkan durum bizim verdiğimiz mücadelenin bir ürünü değil.” değerlendirmesinde bulundu.


Çoruh konusundaki girişimlerine Bakanlık düzeyinde yapıcı bir iradeyle karşılık bulduğunu açıklayan Milletvekili Battal şöyle devam etti: “Bu işte somut birkaç adım atmak istiyoruz. Bakanlığımız böyle bir irade koydu. Bu yıl bu desteği size sonuna kadar vereceğiz dediler. Ülkemizi ve dünyayı etkileyen çeşitli gelişmeler neticesinde bugüne kadar uzadı. Estetiğe, kullanışlılığa, görüntüye hassasiyet gösteriyoruz. Bu hassasiyetle baktığımızı bilmenizi istiyoruz.”


Toplantı Arpalı’da yapımı planlanan çeşitli projelere ilişkin değerlendirmelerin ardından sona erdi. Toplantı sonrası katılımcılar alanda incelemede bulundu.


Bayburt Valiliği’nde düzenlenen toplantıya Vali Cüneyt Epcim, Milletvekili Fetani Battal, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Arpalı Belediye Başkanı Abdurrahman Polattimur, Devlet Su İşleri (DSİ) 22. Bölge Müdürü Dr. Emre Akçalı, DSİ 225 Şube Müdürü Mustafa Koray Torun, AK Parti Bayburt İl Başkanı Hacı Ali Polat ile proje uzmanları katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.