SPOR - 27 Aralık 2022 Salı 12:51

Bilecikspor kongresinde gergin anlar

A
A
A
Bilecikspor kongresinde gergin anlar

1969 Bilecik Spor Kulübün gerçekleştirilen kongresine 2 aday damgasını vururken gergin anlar yaşandı.

1969 Bilecik Spor Kulübün gerçekleştirilen kongresine 2 aday damgasını vururken gergin anlar yaşandı.


Geçmiş dönem kulübün başkanlığı yapan İsmail Cinoğlu, kimsenin aday olmasını durumda kulübün kayyuma gitmemesi için aday olduğu açıklarken, Turgut Özen’in adaylığı açıklamasının ardından adaylık geçildiği söyledi.


1969 Bilecik Spor Kulübün ilk kongresi kulüp binasında3 kişiyle yapılırken, çoğunluk sağlanamadığı için ertelenmişti o gün. Geçmiş dönem kulübün başkanlığı yapan İsmail Cinoğlu kimsenin aday olmasını durumda kulübün kayyuma gitmemesi için aday olduğu açıklamıştı. Kongreye 1 gün kala iş insanı Turgut Özen’in adaylarını açıklaması üzerine İsmail Cinoğlu adaylıktan çekilmişti. Dün Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapılan ve büyük ilgi gören kongreye İsmail Cinoğlu’nun Turgut Özen’e söylediği sözler damga vurdu.



"Bilecikspor benim babamın malı değil"


Turgut Özen, seçim öncesi yaptığı açıklamada, "İsmail Cinoğlu kardeşimiz kulübü almak için aday olmuş. Benim geç haberim oldu, ben yoktum burada. Kendisine basına çıkmadan 5 dakika önce whatsapptan yazdım. İki defa aradım açmadı telefonu. Ona da burada söylemek istiyorum, Bilecikspor benim babamın malı değil. Ben Bilecik’in çocuğuyum, o da Bilecik’in çocuğu. Onun Galatasaray’a gittiğini onu yaşayan tek adam benim. Onu Galatasaray’a gönderen de benim. Hiç kimse değil. Galatasaray’a ben gönderdim onu. Bilecikspor’a nasıl sahip çıktığımı anlatıyorum" dedi.



"İşine bak abi"


Bunun üzerine oturduğu yerden cevap veren İsmail Cinoğlu, "O işlere bakma, işine bak abi" dedi. Ardından salon buz keserken, Özen, "O cümle de yanlış" dedi.



"Efsane başkan diye bir kimse yok"


Ardından kürsüye çıkan ve Bilecikspor 1. Amatör Lig’de 1 namağlup şampiyon, 2 kez de BAL play-off final oynatan İsmail Cinoğlu, "Turgut abi öncelikle hoş geldin, 20 yıldan sonra seni ilk defa Bilecikspor camiasının hizmeti içerisinde görmek, gözümüzle şahit olmak burada ağırlamak bize onur verici. Sonuçta sen bizim abimizsin. Biz seninle çok yollar yürüdük. En acımasız tablolarda bile beraber olduk. Hiç bir zaman hiç bir şekilde Bilecikspor’la ilgili hizmetin tartışılmaz ama ben şu Bilecik’te bazı kelimelere çok takılmaya başladım. Burada genç arkadaşlarımda var efsane milletvekili efsane bakan efsane başkan efsane yönetici neyin efsanesi bu insanlar bilemiyorum şehir efsanesinden başka bir şey değiller bende dâhil olmak üzere İsmail Cinoğlu efsane başkan yok. Efsane olmak için Turgut abi adımlar atmaya başlamış gördüm. Sanayide altyapıda vizyon projelerde bunların hepsinde varım diyor ve efsane olmaya başlanmış. Ama bu zamana kadar Bilecikspor’da başkanlık yapanlar bende dâhil hepimiz hizmet ettik ama hiçbirimiz efsane olmadık. Böyle bir şey yok efsane olmak için stat bırakmak lazım, tesis bırakmak lazım. Bilecikspor yönetiminin süreci içerisinde hiçbir başkan hiçbir nesne hiçbir sandalye masa bir tane top miras bırakmamıştır. Kulüp binasını bundan 4.5 sene önce 4 bin 250 lira para lazım takım sahaya çıkmamış. Aramızda para toplayarak, bundan dört buçuk yıl önce lisansının iptalini önledik. . Kahvelerden adam toplayıp Yenipazar’a maça gittik değil mi 11 kişi. Federasyonu aradık kulübümüz kapanmasın diye yalvardık" dedi.



"Beni imam bile arıyor, siz duymadım diyorsunuz"


Cinoğlu, açıklamasının devamında Turgut Özen’e yüklenerek, "Ben kongrede aday falan olmadım. İlk tane kongreye çıktık kulüp binasına geldik baktık 3 kişiyiz. Ben orada dedim ki kulüp kapanmaz ben gerekirse başkan olurum, bu bayrağı yere düşürmem. O gün birkaç kişiyi aradı arkadaşlar, eğer aday çıkmazsa bana cuma günü söyleyin bende kendimi hazırlayayım dedi. Turgut abim zaten aday olarak çıksa ben onun karşısına aday çıkar mıyım? Ama burada şimdi sizin beni aramanız gerekiyordu Turgut abi burada yanlışsınız. Köydeki imam bile aradı hayırlı olsun diye o bile duymuş ya ’İsmail Cinoğlu başkan oluyor muşsun’ dedi. Beni imam bile arıyor sosyal medya gücü de sen de, gazetelerin her şeyi sen de ya senin İsmail Cinoğlu’nun başkan olduğundan haberim bile yok diyorsun. Böyle bir şey yok olduğunu da düşünün dün akşam siz yayına girdikten sonra 21 dakika sonra siz beni aradınız hepsi kayıtlı. 21 dakika baktım bunu soracağınızı biliyordum. Senin aday olduğu yerde büyüğüm olarak adayı bile çıkmam, biz de senin arkandan bu hizmete devam ederiz. Biz sana rakip olmayız. Ben adaylık için rakip olmam ama 8 bin 500 tane mesajla bütün Bilecik halkı kapanan kulüpler açma konusunda İsmail Cinoğlu var demek noktasında beni onura etti" dedi.


Öte yandan Cinoğlu, bir telefonla biz de hazırız kimse çıkmazsa diyen 12-13 kişiden oluşturduğu yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederek, adaylıktan çekildi.


Seçime tek liste halinde giren Turgut Özen, 1969 Bilecik Spor Kulübün yeni başkanı oldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.