EKONOMİ - 16 Şubat 2025 Pazar 12:22

"Kırsalda bereket hayvancılığa destek" projesi başladı

A
A
A
"Kırsalda bereket hayvancılığa destek" projesi başladı

Bilecik’te hayvancılık sektörünü desteklemek ve kırsaldaki aile işletmelerini güçlendirmek amacıyla hazırlanan "Kırsalda bereket hayvancılığa destek" projesine başvurular başladı.


Bilecik İl Tarım ve Orman Müdürü Necmettin Yoldaş, hayvancılık sektörünü desteklemek ve kırsaldaki aile işletmelerini güçlendirmek amacıyla hazırlanan "Kırsalda bereket hayvancılığa destek" projesine başvuruların başladığını açıkladı. İl Müdürü Necmettin Yoldaş, Proje başvurularının ay sonuna kadar alınarak değerlendirilecek, projeden faydalanmak isteyenler ilçe ve il tarım müdürlüklerine başvuruda bulunacak olup hayvan dağıtımlarının Mart ayında başlayacağını söyledi.



"En fazla 15 hayvan olmak üzere bu projeye dahil edilecek"


Konuyla ile ilgili olarak ayrıntılı bilgiyi şu şekilde aktaran Yoldaş, "Hayvancılık Genel Müdürlüğü internet sitesini ziyaret edebileceği gibi proje kapsamında sağlanacak olan destekler ise halihazırda faaliyette olan küçük aile işletmeleri ve ilk kez hayvancılık yapacak genç ve kadınlar, en fazla 15 hayvan olmak üzere bu projeye dahil edilecek. Üreticilerin bir yıl boyunca; aylık bir asgari ücret tutarı kadar, yani toplamda 270 bin TL’lik bakım ve beslenme gideri karşılanacak. Üreticilere yüzde 85’e kadar faiz indirimli olarak, 2 yıla kadar ödemesiz, 3 veya 5 yıl geri ödemeli sübvansiyonlu kredi kullandırılacak. Böylelikle üreticiler çeşitli kriterlere göre yüzde 85’e kadar faiz indiriminden faydalanmış olacak. Veteriner hekim, ziraat mühendisi, gıda mühendisi gibi hayvancılıkla ilgili meslek gruplarından gençlerin yapacağı başvurularda 15 olan hayvan sayısı sınırı 30 olarak uygulanacak" ifadelerine yer verdi.


Yoldaş ayrıca, üreticilerin alacağı hayvanların 1 yıllık TARSİM sigorta bedelinin karşılanacağını söyleyerek, deprem bölgesi illerinden gelen taleplere öncelik verileceğini belirtti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ 71 yaşında aynı hoyrat aynı tutku, 27 yıl sonra seslendirdiği eser milyonlarca izlendi Elazığlı mahalli sanatçı Osman Bulut, 27 yıl önce spontane bir şekilde seslendirdiği Elazığ hoyratını, 71 yaşında yeniden yorumladı. Sosyal medyada milyonlarca kez izlenen performansı, dinleyiciler tarafından büyük beğeni topladı. Elazığ’da 1998 yılında Harput Kültür Derneği’nin düzenlediği Erkan Oğur konserine katılan Osman Bulut (71), yıllar önce söylediği hoyratı 27 yıl sonra tekrar seslendirdi. O gece salonda yankılanan ve dinleyicilerin hafızasında yer eden bu özel ezgi, yıllar sonra yeniden gündem oldu. Paylaşılan görüntü ile Bulut’un güçlü yorumu, müzikseverler için geçmişle bugün arasında duygusal bir köprü kurarken, sanatın zamansızlığını bir kez daha gözler önüne serdi. Sanatçının 27 yıl sonra yeniden seslendirdiği hoyrat, sosyal medyada büyük beğeni toplayarak, dinleyiciler tarafından milyonlarca kez izlendi. Zamana meydan okuyan sesi, Elazığ müziğinin ve kültürel mirasının ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha kanıtlayan Bulut, hayatı boyunca Harput müziğine ve tasavvuf musikisine gönül verdiğini dile getirdi. Uzun yıllar teknisyen olarak çalıştıktan sonra emekli olan sanatçı, müzik çalışmalarına ara vermeden devam etti. 2012 yılında Kültür Bakanlığı Somut Olmayan UNESCO Dünya Mirası’na kayıt olan Bulut, burada hoyratlar, gazeller ve aşr-ı şerifler seslendirdi. " Somut Olmayan Unesco Dünya Mirası’na kayıtlı" Bugüne kadar Hafız Osman Öge, Hafız Yusuf Kavuran, Mustafa Döner ve Enver Demirbağ gibi önemli isimlerle çalışan ve müziğe olan bağlılığını anlatan Bulut, " Harputluyum, Salkaya Köyü’ndenim. 1954 doğumluyum. İlk ve ortaokul tahsilini burada yaptım. Üniversitede teknisyen olarak 25 yıl görev yaptım. Son olarak da çalıştığım hastanede emekli oldum. Halen daha musikiye devam ediyoruz. Gerek tasavvuf anlamında gerek Harput musikisi anlamında çalışmalarımıza devam ediyoruz. Aynı zamanda 2012 yılında Kültür Bakanlığı Somut Olmayan Unesco Dünya Mirası’na kayıt oldum. Orada hoyratlar, gazeller ve aşr-ı şerif okuduk. Hafız Osman Öge ve Hafız Yusuf Kavuran hocalarımdı. Mustafa Döner ve Enver Demirbağ’ın yanında bizatihi bulundum. Ancak Hafız Osman ve Yusuf hocalarımla camide iştigal olduk. Enderun müezzinliğine onlarla başladık, onları yanında o ilahileri gördüm" dedi. "Lambaları yakın, hoyratı söyleyeni göreceğim" 1998 yılında gerçekleşen konserin anısına da değinen Bulut, " 1998 yılında Fırat Üniversitesi’ne bir gün Erkan Oğur gelmişti. Arkadaşlarla birlikte gidelim dedik. Ben salonun en arkasında oturuyordum. Lambalar sönmüş ve kalabalıktı. Derken Oğur, hicaz makamında bir esere girdi ve salonda çıt yoktu. Bir tek Erkan Oğur’un bağlaması ve İsmail Demirci’nin sesi geliyordu. O sıra Oğur, ’Dernekten biri bir hoyrat okusa Gokko’ dedi. Ben de kısık bir sesle hafif ses çıkardım ama yanımdaki ’Amca oku oku’ dedi. Ben de ’Ayıp olur, adamın konserinde izinsiz okuyamam ki’ dedim. Erkan Oğur da oku deyince ben de hoyrata girdim ve okudum. Bitince de Erkan Oğur, lambaları yakın o hoyratı söyleyeni göreceğim, dedi. Beni salondaki herkes alkışladı. Oğur da konserden sonra beni kulise davet etti" diye konuştu.
İstanbul Enerji içecekleri kalbi tehdit ediyor Günlük hayatta yorgunluk hissini bastırmak ve zindelik kazanmak için sıkça tüketilen enerji içecekleri, kalp sağlığı için ciddi riskler taşıyor. Özellikle sınav dönemi uzun saatler ders çalışan genç çocukların, ağır fitness yapan gençlerin ve masa başında uzun saatler çalışan yetişkinlerin sıkça başvurduğu enerji içeceği tüketimi, hayati tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, enerji içeceklerinin ani kalp krizi ve ani ölüm riski oluşturabileceğini belirterek, "Bir kutu enerji içeceği kan basıncını 10 mmHg, kalp hızını ise +20 artırabilir. Bu durum, kalp ritminde bozulmalara ve ani tansiyon yükselmelerine yol açabilir" dedi. Enerji içeceklerini hızlı ve fazla miktarda tüketmek, kalp damarlarında spazm oluşturarak ani kalp krizine neden olabileceğini belirten Köksal, "Enerji içeceklerini alkol veya diğer uyarıcı maddelerle birlikte tüketmek, kalp sağlığına zararı katlanarak artıran bir hatadır. Bu ölüme davetiye çıkarmak gibidir" ifadelerini kullandı. Yorgunluk ve bitkinlik hissiyle başa çıkmanın daha sağlıklı yollarını aramak gerektiğini belirten Prof. Dr. Köksal, "bol bol su, doğal, taze ve kuru meyveler meyve, kontrollü çay ve kahve tüketimi, yeşil çay ve aşırı şekerli beslenmeden uzak durarak dengeli beslenme ile vücudunuza ihtiyacı olan enerjiyi sağlayabilirsiniz. Kalbiniz için uzun vadeli sağlıklı seçimler yapmalısınız" diyerek bireyleri bilinçli tüketim konusunda uyardı.