GENEL - 26 Eylül 2017 Salı 15:43

İki bakanın katılımıyla 1. Ulusal Kadın Girişimciliği Kongresi başladı

A
A
A
İki bakanın katılımıyla 1. Ulusal Kadın Girişimciliği Kongresi başladı

Bingöl’de 1.

Bingöl’de 1. Ulusal Kadın Girişimciliği Kongresi, iki bakanın katılımıyla başladı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, "Ülkemizde 1 milyon 889 bin 277 ticari şirket ve işletme bulunmaktadır. Bunlardan 530 bin 265’inde kadınlarımız ortak olarak yer almaktadır. 500 bin 919 şirketin de kadınlar tarafından yönetildiğini görüyoruz" dedi.


Bingöl’de düzenlenen 1. Ulusal Kadın Girişimciliği Kongresi Bingöl Üniversitesi Kongre Salonunda başladı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin ilk kadın girişimcilik kongresine Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya da katıldı.


Kadın girişimcilere her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirten Bakan Tüfenkci, “Biz kadınlarımızın gelişimi noktasında hangi fırsatları sunarsak ve destekleri verirsek, daha ilerilere taşırız diye gerçekten kafa yoruyoruz. Sizden gelecek her türlü öneriye de hükümet olarak açık olduğumuzu ifade ediyorum. Bunu söylerken Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız vermiş olduğu destek ile bunu size ifade ediyoruz. Kadınlarımız ürettikleri artı değerler ile tarih boyunca vermiş oldukları destekler açık. Kadınlarımızın fikirlerinin değer bulması ve hayata geçmesi noktasında baktığımız zaman Türkiye gelişmiş ülkelere göre çokta geride değil. Türkiye ekonomisine katkılarına baktığımızda bunu rahatlıkla görebiliyoruz” dedi.



"500 bin şirketi kadınlar yönetiyor"


Kadınların yüzde 8.1 oranında iş gücüne katkı sağladığını vurgulayan Bakan Tüfenkci, “Ülkemizde 1 milyon 889 bin 277 ticari şirket ve işletme bulunmaktadır. Bunlardan 530 bin 265’’inde kadınlarımız ortak olarak yer almaktadır. 500 bin 919 şirketinde kadınlar tarafından yönetildiğini görüyoruz. Yine ülkemizde faaliyette bulunan 35 bin 349 adet tek ortaklı anonim şirketin 4 bin 66’sı kadın girişimcilere aittir. Kadın girişimci tarafından kurulmuş anonim şirketlere sahibiz. Tek ortaklı limited şirketlerin sahibi 228 bindir. Bunların 31 bin 126’sı kadınlara aittir ve onlar tarafından işletilmektedir. Kadınlarımızın yüzde 14‘ü tamamı ile kendi kurdukları şirketleri yöneticileri ve kurucuları olarak ticari hayatta yer alıyor” diye konuştu.



"Toplumsal yapımızda kadınlar aslında hep önde oldu"


Hükümet olarak kadınlara dair olan meseleleri aslında bir demokrasi meselesi olarak gördüklerini aktaran Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ise, “İleri demokrasi kararımız çerçevesinde de kadın haklarını, kadınlarımızın sosyo-ekomomik katılımlarını en geniş manada hayata geçirilmesinin mücadelesini veriyoruz. Kadın erkek eşitliğinin sağlamanın yolu, aslında kadınlar ve erkekler arasında tüm yaşam alanlarını ikiye bölmekten asla geçmiyor. Aslında kadınlar ve erkeklerin bu yaşam alanlarını ortak bir şekilde kullanmasından geçiyor. Hükümet olarak biz bu anlayışla son 15 yılda devrim niteliğinde nice gelişmelere öncülük ettik. Toplumsal yapımızda kadınlar aslında hep önde oldular. Erkeklerle bir çok alanda omuz omuza mücadele ettiler. Destanlarımızda, türkülerimizde kadınların kutsallığı ve kahramanlığı hep vurgulandı. Çanakkale’de en öndeydiler ve en son olarak ta 15 Temmuz’da gördük ki kadınlarımız üzerilerine bir yük düştüğünde en önde erkeklerle omuz omuza mücadelemizde bayrağımızı dalgalandırdı” diye ifade etti.


Türkiye’nin 2023 hedeflerine bütün enerji ile birlikte yürüyeceğini dile getiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dr. Cevdet Yılmaz ise, “Ülkemizin her tarafındaki potansiyeli harekete geçirerek bunu başaracak. Sadece belirli merkezlerin, firmaların, grupların çabasıyla değil, çok daha kapsayıcı bir anlayışla bunu başarmak zorundadır. Kadınlar bir taraftan ev hayatı diğer taraftan aile hayatı var. Bunları hiçbir şekilde küçümsemiyoruz. Piyasa mekanizması içinde meta haline gelmeyen emeğe maalesef çok değer verilmiyor. Evde yapılan işlerde piyasada olan metalar kadar değildir. Kadınların sadece aile hayatı ile yetinebilmeleri hiçbirimizin savunabileceği bir durum değil. Kadınların iş gücüne katılması ve girişimci olması da çok önemlidir” ifadelerini kullandı.


Kadınların sadece iş hayatındaki zorluklarla mücadele etmediğini aynı zamanda erkeklerle uğraştıklarını aktaran TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu da erkeklerin en önemli görevlerini kadınlara destek vermek ve engelleri azaltmak olduğunu söyledi.


Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın katıldığı kongrede, Bingöl Valisi Ali Mantı,Belediye Başkanı Yücel Barakazi, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dr. Cevdet Yılmaz ile diğer protokol üyeleri, çok sayıda iş kadını ve davetli de yer aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Taş fırın erkeği Tamer Karadağlı’ya yoğun ilgi Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü tarafından Trabzon Devlet Tiyatrosu’nun ev sahipliğinde düzenlenen 24. Uluslararası Tiyatro Festivali’nin açılışı yoğun yağmur altında yapıldı. Trabzon’da 2-15 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 24.Uluslararası Tiyatro Festivali’nin açılışına katılan ve özellikle uzun yıllar Türk televizyonlarında yayınlanan “Çocuklar Duymasın” adlı aile dizisinde “Taş Fırın Erkeği Haluk” rolünü canlandıran Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı’ya vatandaşlar kortej yürüyüşü boyunca yoğun ilgi gösterdi. 15 Temmuz Şehitler ve Hürriyet Parkı’nda açılışı yapılan 24.Uluslararası Tiyatro Festivali’ne, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdullah Uraloğlu, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ile vatandaşlar katılırken etkinlik çerçevesinde Atatürk Anıtı’na çelenk bırakıldı. Etkinlikle ilgili bir açıklama yapan Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, festivallerin ülke tanıtımında önemli rol oynadığına dikkat çekerek, “Bu festivallerin şehirlere katkısı çok büyük. Hem sanat kültür anlamında, hem de turizm anlamında dünyada tanıtımı adına çok önemli rol oynuyor. Sadece bir tiyatro festivali olarak bakmamak gerekiyor. Biz aslında ülkemizi de gösteriyoruz çünkü uluslararası bir festival. Buradan dönen yabancı tiyatrolar bizim ülkemizin reklamını yapıyor oluyor. Biz bir bakıma bu anlamda turizm elçiliği de yapıyor oluyoruz. Festivale çok büyük bir ilgi var bu sene 24. Yapıyoruz. Trabzon Devlet Tiyatrosu 1987’de kuruldu. Dolayısıyla tiyatro kültürüyle yaşayan bir şehir ve tiyatroya karşıda inanılmaz bir teveccüh içinde. Mevcut olan tiyatromuz yetmiyor artık bir yeni sahneye daha ihtiyacımız var çünkü talep çok fazla. Trabzon seyircisi son derece seçici ve tiyatrosuna sahip çıkan bir seyirci. Bu da bizim için çok güzel” dedi. "İlgi gerçekten beni çok etkiledi" Yağmur altında yapılan kortej yürüyüşü boyunca vatandaşların yoğun ilgisi kendisini çok etkilediğini kaydeden Karadağlı, “Çok mutlu oldum çünkü halkı gösterdiği teveccüh hiçbir şeye benzemiyor. Ben Trabzon’da daha önce defalarca geldim her zaman büyük bir ilgiyle karşılandım ama bu sefer bu ilgi gerçekten beni çok etkiledi. Sadece bana sahip çıkmaları değil festivallerine sahip çıkmaları adına çok önemli. Bu sene 24.cisini düzenlediğimiz festival Trabzon’unu muza hayırlı uğurlu olsun. Bir ara yürümesek mi acaba arabayla mı geçsek yürüyüşü iptal mi etsek diye bir konuşma oldu, hayır. O kadar insan bekleyip te teveccühü gösteriyorsa bize düşende yağmur çamur dinlemeden o yürüyüşü yapmak oldu” diye konuştu Festivale katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdullah Uraloğlu da Trabzon’un kültür ve sanat anlamında biraz daha öne çıkması gerektiğini kaydederek, “Trabzonlular olarak kültür ve sanat tarafımızı birazcık daha öne çıkarmamız birazcık daha duyurmamız biraz daha geliştirmemiz gerekmektedir. İnşallah bunu biraz daha ilerleteceğiz. Uluslararası bir organizasyon yabancı misafirlerimiz var. Trabzon buna yakışır buna layık. Mutlaka kendimizi geliştireceğimiz bir sürecin başlangıcına vesile olsun istiyorum. Yağmur biraz belki etkinliklerimizi olumsuz etkileyebilir ama şevkimizi etkilemeyecektir” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından yaklaşık 1,5 kilometrelik kortej yürüyüşü yapılırken, yürüyüşe katılanlar yol boyunca ıslanmalarına rağmen yürüyüşü bırakmadı.
Denizli Bakan Yardımcısı Polat: "Yanan alanlarla ilgili spekülasyonlar devam ediyor" Orman yangınlarına ilişkin her sezon basın ve sosyal medya üzerinde spekülasyonlar yapıldığı ifade eden Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Albülkadir Polat, orman alanlarının anayasa ile korunduğunu hatırlattı. Ayrıca Bakan Yardımcısı Polat yurt genelinde gerçekleştirilecek olan “Orman Benim” kampanyasına vatandaşları davet etti. Bir dizi ziyaret kapsamında Denizli’ye gelen Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Abdülkadir Polat, Denizli Orman Bölge Müdürlüğünü de ziyaret etti. Şube müdürleri ve personel ile selamlaşan Bakan Yardımcısı Polat, ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 25 binden fazla ateş kahramanlarıyla yeşil vatanda gece gündüz demeden mücadeleyi sürdürdüklerini ifade eden Bakan Yardımcısı Polat, orman yangınlarının yüzde 90’ının insan kaynaklı, yüzde 10’unun ise doğa olaylarıyla gerçekleştiğini hatırlattı. Orman yangınlarına müdahale eden ekip ve araç sayılarını paylaşan Bakan Yardımcısı Abdülkadir Polat, “105 helikopterimiz, 26 uçağımız ve 14 İHA’mız mevcuttur. Yer unsurlarımız ise arazözlerimiz, iş makinalarımız ile 5 bin adeti bulmuştur. 25 ülkenin orman yangın görevlilerini Antalya’da Uluslararası Yangın Eğitim Merkezimizde eğitiyoruz. Orman gönüllüsü olmak için bize başvurmalarını, eğitim almalarını ve yangınlarda yararlı olmalarını istirham ediyorum. Orman gönüllerimiz sertifikalandırılarak özel statüyle orman yangınlarında görevlendiriliyor. Bunların sayısı ülke çapında 122 bin, Denizli özelinde 2 bin 600’e ulaşmış durumda” dedi. “Yanan alanlarla ilgili spekülasyonlar her sezon açıklanmasına rağmen devam ediyor” Yangın sezonunda yanan alanlara ilişkin sosyal medya ve basın aracılığıyla spekülasyonların sürdüğünü vurgulayan Bakan Yardımcısı Polat, “Sosyal medya ve basında yanan alanların yerine ne yapılacağı ile ilgili her sezonda açıklanmasına rağmen spekülasyonlar devam ediyor. Ranta kurban edileceği, otel yapılacağı, alışveriş merkezi yapılacağı her yangın döneminde dile getiriliyor. Oysa gerek anayasamız gerekse yasalarımızda açıkça belirtildiği gibi yanan orman alanında ağaçlandırma dışında hiçbir işlem yapılamaz” ifadelerini kullandı. “Hepinizi yarın Orman Benim kampanyasına davet ediyorum” Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından başlatılan “Orman Benim” kampanyasına vatandaşları davet eden Bakan Yardımcısı Polat, ”Orman yangınlarına karşı Tarım ve Orman Bakanlığı olarak kampanya başlattık. Muğla merkezli 81 vilayette STK’larımızın, öğrencilerimizin, katılmak isteyen herkesin katılımıyla ormanlardaki yanıcı maddeleri orman dışına çıkarma organizasyonu yapılacaktır. Bu sembolik hareket bir farkındalık oluşturmak amacıyla gerçekleştiriliyor. Hepinizi yarın Orman Benim kampanyasına davet ediyorum. Vatandaşlarımızdan ormanlarda yangınlara sebebiyet verebilecek her türlü etkene karşı duyarlı olmalarını istiyoruz” şeklinde konuştu.