POLİTİKA - 09 Aralık 2018 Pazar 13:17

AK Parti’li Yılmaz: “Türkiye, dış politikada son derece güçlü bir ses olarak yerini alıyor”

A
A
A
AK Parti’li Yılmaz: “Türkiye, dış politikada son derece güçlü bir ses olarak yerini alıyor”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Kudüs’e Amerika Büyükelçiliğini taşıma kararından tutun son dönemlerde yaşanan Kaşıkçı hadisesinde Türkiye’nin aldığı ilkeli tavra kadar, G20 platformlarındaki yaklaşımlarından, Suriye İdlib meselesindeki inisiyatife kadar çok çeşitli örnekleri ile bunu görüyoruz.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Kudüs’e Amerika Büyükelçiliğini taşıma kararından tutun son dönemlerde yaşanan Kaşıkçı hadisesinde Türkiye’nin aldığı ilkeli tavra kadar, G20 platformlarındaki yaklaşımlarından, Suriye İdlib meselesindeki inisiyatife kadar çok çeşitli örnekleri ile bunu görüyoruz. Türkiye, dış politikada son derece güçlü bir ses olarak yerini alıyor” dedi.


AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bingöl’de basın mensupları ile bir araya geldi.


Gündeme dair açıklamalarda bulunan Yılmaz, Türkiye’nin dış politikada aktif bir ülke haline geldiğini söyledi.


Türkiye’nin dünyada ağırlığı hissedilen bir ülke olduğunu kaydeden Yılmaz, “Türkiye son 16 yılda ekonomide, sosyal alanda, demokraside elde ettiği başarılarla dış politikada aktif bir ülke haline gelmiş durumda. Dünyada ağırlığı hissedilen bir ülke haline gelmiş durumda. Son dönemlerde bunu çeşitli örnekleri ile görüyoruz. Kudüs’e Amerika Büyükelçiliğini taşıma kararından tutun son dönemlerde yaşanan Kaşıkçı hadisesinde Türkiye’nin aldığı ilkeli tavra kadar, G20 platformlarındaki yaklaşımlarından, Suriye İdlib meselesindeki inisiyatife kadar çok çeşitli örnekleri ile bunu görüyoruz. Türkiye, dış politikada son derece güçlü bir ses olarak yerini alıyor. Dış politikada halkın beklentilerinin de politikalara yansıdığını görüyoruz Türkiye’de. Eski Türkiye’ye baktığınız zaman vatandaşımızın değerlerinden, tercihlerinden, beklentilerinden kopuk bir dış politika izlendiğini görürdünüz ama AK Parti döneminde bu anlamda dış politikanın da demokratikleştiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Dış politika da artık halkımızın tercihleriyle ve halkımızın temsilcileriyle şekillenen bir alan. Dış politika geçmişte küçük bir azınlığın tartıştığı, şekillendirdiği bir alandı şimdi toplumun önünde şeffaf bir şekilde tartışılan, toplumun değerleriyle beklentileriyle ilişkili bir şekilde şekillenen bir alan. Bu anlamda AK Parti döneminde dış politikanın daha demokratik bir hale geldiğini söyleyebiliriz” ifadelerine yer verdi.



“Halkımızın beklentileri de değişimden yanadır”


31 Mart 2019’da yapılması planlanan Mahalli İdareler seçiminde AK Parti seçmeninin değişim talep ettiğini vurgulayan Yılmaz, aday belirleme sürecinde değişimin büyük oranda yaşandığını belirtti.


Merakla beklenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının bütçe görüşmelerinden sonra açıklanacağını vurgulayan Yılmaz, “2019 yılının Mart ayının sonunda bir yerel seçim gerçekleşecek inşallah. AK Parti bu sürece hazırlıklarını yapıyor. Çok etkili bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Genel merkezimizde konu ile ilgili komisyonlarımız oluşturulmuş durumda. Hem aday belirleme süreci açısından hem de yeni politikalar, yeni söylemler bakımından çalışmalarımız hızlı bir şekilde devam ediyor. 4 aylık gibi bir süre var 74 ilin adayını ilan etmiş durumdayız. İstanbul adayı bütçe çalışmaları sonrası ilan edilmiş olacak. Toplumda bir değişim talebi olduğunu görüyoruz genel siyasette de yerel siyasette de. Dinamik bir toplumumuz var ve toplumumuz değişimden yana genel itibariyle. Bunun AK Parti’nin çalışmalarına yansıdığını da görüyoruz. AK Parti her zaman toplumun nabzını tutan ve toplumun beklentilerine göre siyasetini şekillendiren bir partidir. Bu bizim genel ilkemizdir. Bu yerel seçimlerde de aday belirlemedeki en büyük faktör aslında halktır. Halkımızın beklentileri de değişimden yanadır. Süreklilik de önemli ama büyük oranda bir değişim yaşandığını hep birlikte görüyoruz” şeklinde konuştu.


Düzenlenen basın toplantısına Yılmaz’ın yanı sıra AK Parti Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ve AK Parti Bingöl Belediye Başkan adayı Erdal Arıkan katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.