EĞİTİM - 28 Ağustos 2024 Çarşamba 11:41

Bingöl Üniversitesi Rektörü Çelik, “Kanal İstanbul gibi çılgın projelerle üniversiteye çağ atlatacağız”

A
A
A
Bingöl Üniversitesi Rektörü Çelik, “Kanal İstanbul gibi çılgın projelerle üniversiteye çağ atlatacağız”

Bingöl Üniversitesi rektörlüğüne atanan ve basın mensuplarıyla bir araya gelen Prof.Dr. Erdal Çelik, “Bilimsel ve sanat yönü güçlü ‘Kanal İstanbul’ gibi çılgın projelerle üniversiteye çağ atlatacağız. QS skorlarında üst sıralara geçmek bunlara bağlı olarak çok daha iyileşecektir. Kırsalda ekonomik çeşitlilik ve merkezde iş, kültür, sanat, turizm, spor, bilim-teknoloji merkezleriyle, kuruluşlarıyla birlikte İskandinav ülkeleri modeli uygulanması iyi olabilir” dedi.



Bingöl Üniversitesi rektörlüğüne atanan ve basın mensuplarıyla bir araya gelen Prof. Dr. Erdal Çelik, çalışmalarına dair açıklamalarda bulundu.


Prof. Dr. Çelik, “Ana bilim dallarının, bölümlerin, fakültelerin ve diğer birimlerin yönetime katılımı yoğun bir şekilde sağlanacak ve problemlerin anlık çözümü sağlanacaktır. Bu durum güçlü rektör yardımcıları, güçlü dekanlar, güçlü bölüm başkanları ve merkez müdürleri ile sağlanacaktır. Buna güçlü daire başkanları ve müdürleri eklersek problemlerin anlık çözümü ortaya çıkacaktır. Ben koşacağız, ekibimde benimle koşmak zorunda kalacak, enerjisi olmayanlar doğal seleksiyona uğrayacaktır. Halkın, kamu ve özel kurumların bilimsel katkılarına çok önem verilecektir. Kişiler değil, kurumlar/birimler önemli olacaktır. Bizzat kendim dahil hiç kimse Bingöl Üniversitesi’nden üstün değildir. Her öğretim üyesinin/elemanının ve idari personelin üstün olduğu noktalar var. Bunları ön plana çıkartarak, büyük sinerji ortaya çıkartacağız. Disiplinler arası çalışmaya önem vererek bölümlerin, fakültelerin birbirleriyle bilimsel temas kurmalarını sağlayacağız. Ben ve ekibim geçmişle kavga etmeyeceğiz. Kavganın kazananı olmaz. Kavga üniversiteye zarar verir. Özlük haklarına riayet edeceğiz. Üniversite atama ve yükseltme kriterlerine göre hareket edeceğiz. Bu kriterleri sadeleştireceğiz. Kadroyu vermek bir lütuf değil, özlük hakkıdır. Ne zaman doktorasını verdiğine, doçent olduğuna, doçentlik süresini bitirerek Prof. olduğuna bakılacak, ona göre hareket edilecektir. Bu durum hocalarımızın ve çalışanlarımızın moral ve motivasyonu artıracak ve bilime odaklanmayı sağlayacaktır” diye konuştu.



Karşılığı olmayan planlamaların yapılmayacağını belirten rektör Çelik, “Devletin işleri devletin kurallarına göre olur. Devlette belge konuşur. Mevzuata aykırı iş yapmayacağız. Mevzuata adaleti ekleyerek yolumuza devam edeceğiz. Liyakat süslü kelime olmayacak. İşlerimizde gayret, liyakat ve temiz ahlak esasına göre hareket edeceğiz. Denk bütçe yaklaşımı kullanılabilir. Karşılığı olmayan planlama yapılamayacaktır. Fabrika nasıl yönetilirse, aile nasıl yönetilirse öyle yöneteceğiz. Üniversitenin zarar etmesine müsaade etmeyeceğiz. Kar eden üniversite modelini uygulayacağız. Bölümlerin üretim yapan yerler haline dönüştüreceğiz. Elde edilen kar bölümlere geri dönecektir. Tüm imkanların kayıt altına alınarak mercek altına alınabilir. Mekanlarımızın, binalarımızın, cihazlarımızın ve insan kaynaklarımızın listesini çıkartacağız. Bir tıkla imkanlarımızı görmek gerekir. Buna bağlı olarak imkanlarımızı verimli kullanacağız. Mekansal çalışmalarımızı yapacağız. Kampüsü yeniden tasarlayacağız. Gerekirse yeni kampüs alanları bulacağız. 10 yıllık master planını çıkartıp, fakültelere yeni fakülteler ekleyeceğiz. Fen-Edebiyat Fakültesini ayıracağız, fen fakültesi, edebiyat fakültesi kuracağız. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi ayırarak Mühendislik Fakültesi ve Mimarlık ve Tasarım Fakültesini kuracağız. Yabancı Diller Fakültesi kuracağız. Tıp Fakültesi çalışmalarımız devam ediyor. Bu fakülteleri alt yapısal olarak güçlendireceğiz. İlin durumuna göre fakülteler, bölümler, enstitüler, merkezler, meslek yüksekokulları mercek altına alınacaktır. Üniversitedeki cihazların listesini çıkartacağız. Bozuk olanları tamir edeceğiz. Yeni cihazlar alacağız. Cihazların nesnelerin internetiyle birbirleriyle konuşmasını sağlayacağız. İnsan kaynaklarımızla özel çalışacağız. Üstün taraflarını çıkartacağız. Eksiklerimizi hizmet içi eğitimle tamamlayacağız. Eksiklerimiz ve hatalarımız olabilir, önemli olan eksiklerimizde ve hatalarımızda ısrar etmemektir. Öğrencilerimizle özel ilgileneceğiz. Özel yetenekleriyle birlikte bilimsel gelişimini sağlayacağız. Yabancı öğrenci sayısını 5000’e çıkartacağız” şeklinde konuştu.



Rektör Çelik, “Bilimsel ve sanat yönü güçlü “Kanal İstanbul” gibi çılgın projelerle Üniversiteye çağ atlatacağız. QS skorlarında üst sıralara geçmek bunlara bağlı olarak çok daha iyileşecektir. Kırsalda ekonomik çeşitlilik ve merkezde iş, kültür, sanat, turizm, spor, bilim/teknoloji merkezleriyle/kuruluşlarıyla birlikte İskandinav Ülkeleri modeli uygulanması iyi olabilir. Nitelikli bilgi ve nitelik insan üreteceğiz. İskandinav Ülkelerindeki üniversite modeli uygulayacağız. Bilgi üretip, bilgi satacağız. Üniversitenin patent, faydalı model ve copyright sayılarını artıracağız. Fakültemiz ve Hastanemiz son aşamaya gelmiştir. 2 ay içinde bitirmeyi hedefliyoruz. Fakülteyi diğer diş hekimliği fakültelerinde farkı kendi implant ve kompozit malzemelerimizin kendi çalışanlarımız tarafından üretilmesidir. Kendi kendini tamir eden eden dişlerin üretimi sağlanarak çok etkin fakülte olacaktır. Bu fakültemiz hem Bingöl’e hemde civardaki illere hizmet verecektir. Hastanemizde son teknolojileri uygulayacağız. İçinde laboratuvarların ve 102 ünitenin olduğu bilimsel çalışmalar yapılacaktır. Matematik, Kimya, Fizik ve Biyoloji çok önemli alanlardandır. Bütün sırlar burada ve nanoteknolojinin ve pikoteknolojinin önemli çalışmaları hedefliyoruz. Temel alanlarda know-why ve teknolojik alanlarda know-how üreteceğiz. Temel bilimlere çok önem vereceğiz. Onları teknoloji ile birleştireceğiz" dedi.



Bingöl Üniversitesi Rektörü Çelik, “Kanal İstanbul gibi çılgın projelerle üniversiteye çağ atlatacağız”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep SANKO Sanat Galerisi’nde "Savunma Dönemi Antep Kartpostalları" sergisi açılacak Gaziantep’in kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümü etkinlikleri kapsamında, SANKO Sanat Galerisi’nde "Savunma Dönemi Antep Kartpostalları" konulu fotoğraf sergisi açılacak. SANKO Sanat Galerisi koleksiyonundan 27 fotoğrafın sergileneceği "Antep Kartpostalları" sergisinin açılışı, Gaziantep’in Kurtuluşu’nun yıl dönümü etkinlikleri kapsamında 25 Aralık Perşembe günü saat 17.30’da yapılacak. 9 Şubat 1921’de Antep savunmasının sona ermesiyle şehrin hakimiyetini ele geçiren Fransızlar, bombardımanları sonucu yerle bir olan mekanların fotoğraflarını çekmişler. Antep Savunmasının ardından Fransızlar tarafından çekilen ve kartpostal olarak Fransa’ya gönderilen fotoğraflar, Fransızların Antep’i aldıklarını göstermek amacıyla kendi kamuoyuna propaganda aracı olarak kullanılmıştır. Fransızlar hakimiyetlerini göstermek için ‘Bombardıman Sonrası Antep’ diyecek kadar pervasız hareket ederken, bir anlamda kent halkına yaptıkları haksızlığı bütün dünyaya fotoğraflarla anlatmaları açısından önemli belgelerdir. Savunma sonrası çekilen fotoğrafların büyük kısmının altında Suriye kökenli fotoğraf editörü olan Thevenet’in imzası var. Fotoğraflar Fransa-Paris’te "Le Deiley Photograph Studios"ta basılmış. Yine Fransız işgal yıllarını konu alan foto kartların bazılarında da Editör Wattar Freres’in adı geçiyor. Bir fotoğrafın çoğaltılarak basımı olan foto kartlara cumhuriyet öncesi ve sonrası dönemlerde rastlamak mümkün. Wattar Freres’in Antep’le ilgili foto kartları Halep’teki stüdyoda basılmıştır. 1920’li yıllarda Antep Amerikan Koleji fotoğraflarının ve bazı Antep görüntülerinin fotoğraf editörü olarak Neurdein Freres karşımıza çıkmaktadır. Fotoğraflar Paris’te İmp. Crété, Succ.- Paris - Corbeil’de tab edilmiştir. 1920’li yıllara ait bazı Antep fotoğraflarının altında editör olarak Thouha Freres’in adı geçmektedir.
Sakarya Mekke’de ring otobüsünün çarptığı Türk umrecinin evinde taziye çadırı kuruldu Umre ibadetini yerine getirmek için Sakarya’nın Hendek ilçesinden Mekke’ye giden Türk kafilesine, kontrolden çıkan ring otobüsü çarptı. Meydana gelen kazada Abidin Dağköy hayatını kaybederken eşi ve bir kişi yaralandı. Hayatını kaybeden Türk umrecinin evinin önünde ise taziye çadırı kuruldu. Suudi Arabistan’ın Mekke’i Mükerreme şehrinde umrecileri otellerden Harem’i Şerife götüren ring otobüslerinden birisi Mahbes’ül Cin mevkiinde tünel girişinde, otellerine doğru gitmek için yolun karşısına geçmeye çalışan, Türk umreci kafilesine çarptı. Mahbes Garajı yakınlarında kontrolünü kaybeden bir otobüsün karşıdan karşıya geçmeye çalışan Türk kafilesine çarpması sonucu Abidin Dağköy hayatını kaybetti. Kazada yaralanan Emine Dağköy ve Birol Yalçın hastanede tedavi altına alındı. Yalçın, tedavisi sonrasında taburcu edilirken Emine Dağköy’ün ise vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar olduğu öğrenildi. Türkiye Cidde Konsolosluğu yetkilileri, olayın ardından derhal harekete geçildiğini, gerekli diplomatik ve sağlık süreçlerinin başlatıldığını ve ailelerle irtibat sağlandığını bildirdi. Vefat haberini alan Sakarya’nın Hendek ilçesi Köprübaşı Mahallesi’ndeki yakınları ise Dağköy’ün evinin önünde taziye çadırı kurdu. Köprübaşı Mahallesi Muhtarı Ramazan Sürekçioğlu, "Abidin Daköy ağabeyimiz, umre ziyareti için gittiği Mekke’de trafik kazası sebebiyle vefat etti ve hanımı hastanede tedavi görüyor. Hem tedavi süreçleri hem de cenazenin ülkeye getirilmesi için görüşmeler devam ediyor. Bu işlemler neticesinde ya orada defnedilecek ya da burada" dedi.