GENEL - 18 Temmuz 2019 Perşembe 10:17

(Özel) Ceviz reçelinin lezzet yolculuğu

A
A
A
(Özel) Ceviz reçelinin lezzet yolculuğu

Cevizin ana vatanı olan Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde üretilen meşhur ‘ceviz reçeli’, zorlu üretim sürecinin ardından sofralardaki yerini alıyor.

Cevizin ana vatanı olan Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde üretilen meşhur ‘ceviz reçeli’, zorlu üretim sürecinin ardından sofralardaki yerini alıyor.


Yapımı bir hayli meşakkatli olan ceviz reçeli, cevizlerin tam olgunlaşmadığı dönemde yapılıyor. Tek tek elle dalından toplanan taze cevizler, uzun süren bir işlemin ardından reçel yapılıyor. Reçele dönüştürülen bu lezzet ise damaklarda ayrı bir tat bırakıyor. Adilcevaz ilçesinin ekonomisinde ceviz reçelinin payı her geçen gün artarken, ilçede yılda ortalama 14 ton ceviz reçeli üretiliyor.


Adilcevaz ilçesinde yaz mevsiminin başlamasıyla olgunlaşmaya başlayan ve özenle seçilen yeşil cevizler, kabuğu soyulduktan sonra doğal işlemlerden geçiriliyor. Yılın sadece bir ayında toplanan yeşil cevizlerden reçel elde etme süreci, cevizlerin toplanmasıyla birlikte yaklaşık 15 gün sürüyor. Yöre halkının şifa niyetine yediği ceviz reçeli, ayrıca özel misafirlere de ikram ediliyor. Son yıllarda yapımı yaygınlaşan ceviz reçelinden birçok aile geçimini sağlıyor.


23 yıldır ceviz reçeli yapan Nurcan Üstün, 1996 yılında yapmaya başladığı ceviz reçelini her yıl mevsimi geldiğinde yaptıklarını ve satışa sunduklarını söyledi. Nurcan Üstün, “Önce cevizlerimizi fındık büyüklüğüne gelince topluyoruz. Topladıktan sonra makineden geçiriyoruz. Üstündeki parlaklık gidiyor ve 9 gün suya bırakıyoruz. 9 günden sonra çıkarıp çatallıyoruz ve kireçli suya bırakıyoruz. 8 saatte kireçli suda kalıyor, ondan sonra çıkarıp karbonatlı suda bir aşama kaynatıp, bir daha bol suda çokça yıkayıp onun kirecinin gitmesi için çalışıyoruz. Ondan sonra biraz bekletip süzüldükten sonra şekerimizi kaynatarak döküyoruz. Çeşitli baharatlar katarak kazanlarda 1 gün boyunca kaynatıp kıvama getirdikten sonra şişeleyip satıyoruz” dedi.



Ceviz reçelinin faydaları


Yapılan araştırmalarla ortaya çıkan ceviz reçelinin faydalarından bazıları ise şöyle:


“Şifa amaçlı olarak kullanılır. Hücreleri yeniler, cinsel gücü arttırır, cinsel isteksizliği giderir. Beyin hücrelerini geliştirir, maksimum enerji sağlar, yaşlanmayı geciktirir, kolesterolü düşürür, kabızlığı giderir, astım ve bronşite iyi gelir. Özellikle çocukların kemik ve zeka gelişimine faydalıdır. İnsan psikolojisinde de etkili bir özelliği olan ceviz reçeli öfkeyi dindirir, sinir sistemini rahatlatır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa ANASİAD Genel Başkanı Hakan Birkan: "Hep birlikte ekonomiye odaklanmalıyız" Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANASİAD) Genel Başkanı Hakan Birkan, Türkiye’nin bir süredir yüksek enflasyon, yüksek faiz ve döviz fiyatlarındaki uyumsuzlukla mücadele ettiğini, bu yüzden tüm kesimlerden siyasi çekişmeleri geride bırakarak sadece ekonomiye odaklanması gerektiğini söyledi. TÜİK’e göre, Tüketici Fiyat Endeksinin nisanda aylık bazda 3,18, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinin de yüzde 3,60 artış gösterdiğini, yıllık enflasyonun tüketici fiyatlarında yüzde 69,80, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 55,66 olarak gerçekleştiğine dikkat çeken ANASİAD Genel Başkanı Hakan Birkan, iş dünyası için en büyük sorunun enflasyon olduğunu, bunun yanı sıra yüksek faiz nedeniyle paraya ulaşmanın zorlaştığını bunun da yatırım ve üretimin önündeki engeller olduğunu belirterek, “Ülkemizdeki tüm kesimlerin kısır çekişmeleri bir kenara bırakarak biran önce gerçek gündem olan ekonomiye odaklanmasını gerekiyor. Merkez Bankası, yılsonu enflasyon beklentisini yüzde 36 olarak açıkladı. Ancak iş dünyası olarak bu yılı yüzde 43-44 bandında tamamlanmasını bekliyoruz. Bununla birlikte ihracatın sıkıntıya girmemesi ve ithalatın cazip hale gelmemesi için kur ile enflasyon arasındaki dengenin de kopmaması lazım. Kuru baskılayarak enflasyonu tutmanın kısa vadeli birtakım faydaları olabilir ama bu ithalatı artıran, ihracatı baskılayan unsurdur. Bu da kapatmak için büyük bir mücadele içinde olduğumuz dış ticaret açığımızı olumsuz yönde etkileyecektir" dedi. Yüksek faiz politikası sebebiyle banka kredisi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu belirten Hakan Birkan, enflasyonun yüksek olduğu bir ortamda, kredi maliyetlerinin enflasyon üzerinde konumlanmasının piyasanın bir gerçeği olduğunu kabul ettiklerini ama ticari faaliyetleri devam ettirmek için de kredi kullanımının zorunlu olduğunu vurguladı. Beklentilerinin enflasyonun makul seviyeye inmesi, buna bağlı olarak da faizlerin ve kredi maliyetlerinin daha uygun bir noktaya gelmesi olduğunu ifade eden Birkan, “Elbette kredi maliyetlerinin aşağıya çekilmesi, enflasyonun aşağıya çekilmesiyle uyumlu bir halde olacaktır. Bu yüzde de el birliği ederek önce enflasyonla topyekûn mücadele etmeliyiz. Türkiye 2 yıldır seçim atmosferinde. Uygulanan seçim ekonomisi bütün dengeleri bozdu. Diğer yandan uzun bir pandemi sürecinin ardından Rusya Ukrayna arasında çıkan savaş dünyada ekonomileri alt üst etti. Geçen yıl yaşadığımız deprem felaketi ise ekonomimize büyük bir darbe vurdu. Şimdi el birliği ile bu durumu terse çevirecek hamleler yapmak zorundayız. Başta siyasetçiler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinden normalleşme adımları atmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu. Hakan Birkan önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasında gerçekleşen görüşmenin ve görüşme sonrasında da iade-i ziyaret yapılacağının açıklanmasının ülkede siyasi tansiyonun düşmesinde olumlu bir adım olarak gördüklerini de söyledi. Birkan, “İş dünyası olarak, sadece üretime odaklanmak istiyoruz. Ülkemizin ilerlemesi, halkımızın refah ve mutluluğu için birlik ve beraberlik içinde olmamız çok önemli. Ekonomideki olumsuzluklara, dünyada devam eden savaşlara rağmen gelecekten umutluyuz” dedi.
Bursa BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, tekrar YESİDEF yönetiminde BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, YESİDEF yönetimine yeniden seçildi. Dönmez, endüstriyel yemek sektörünün üst kuruluşu olan YESİDEF’in sektörün gelişmesi için çok önemli çalışmalar yaptığını söyledi. Yemek Sanayicileri Federasyonunun (YESİDEF) olağan genel kurulu kısa süre önce İstanbul’da yapıldı. Federasyon Başkanı Hüseyin Bozdağ’ın güven tazelediği kongrede Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez de bir kez daha Yönetim Kurulu üyesi seçildi. Stratejik öneme sahip olan endüstriyel yemek sektörünün ciddi büyüklüğe ulaştığını söyleyen Coşkun Dönmez, ülke genelinde 6 bin dolayında firmada yaklaşık 400 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çekti. Günümüzde gıdaya ulaşmanın zorlaştığını ve bu nedenle gıda güvenliğinin daha da önemli hale geldiğini ifade eden Dönmez, “Her sektörde olduğu gibi endüstriyel yemek sektörünün de kendine has zorluları ve sorunları var. Sektörün gelişimini, öncelikle sorunlarımızı çözerek başlamamız doğru olur. Tıpkı yerelde BUYSAD ile yaptığımız gibi, YESİDEF çatısı altında da sorunlarımızı temelden ortadan kaldıracak çözümler üretmek istiyoruz” dedi. Coşkun Dönmez yapmak istedikleri çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Sektörde çoğu işletmenin geleneksel yöntemlerle yemek pişirmeye devam ettiğini fakat enerji verimliliği açısından tüm işletmeleri buharlı pişirme sistemlerine geçmesi gerektiğini söyleyen Dönmez, “Çünkü başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere enerji maliyetleri gerçekten can yakıyor. Yemekleri maksimum gıda güvenliği, sıfır tolerans, sıfır risk anlayışı ile tercihen pastörize ederek son tüketim noktalara ulaştırmamak gerekiyor. Temel ihtiyaç olan gıda sektöründeki firmalara yatırım teşvikleri verilmeli. Kaldı ki bizim sektörümüzde her şeyi yerli teknoloji ile yapabiliyoruz. Yani hazır yemek sektörüne verilecek katkı aynı zamanda yerli üreticinin desteklenmesi anlamına geliyor” diye konuştu. Başkan Dönmez, şehirlerin sanayi bölgelerine yakın konumdaki yerlerinde gıda ihtisas alanları oluşturulması, bu alanlar teşvik çerçevesine alınıp gıdaların daha sağlıklı ortamlarda üretilmesinin yolunu açmak gerektiğini de söyledi. Bu alanlarda devletin denetim faaliyetlerinin de daha kontrollü olacağını kaydeden Dönmez, “Her ne kadar işini layıkıyla yapan işletmelerimizde kendilerine ait arıtma sistemleri olsa da, kapsamlı arıtma sistemleri de yapılarak altyapı sorunlarımız giderilebilir” diye konuştu.