GENEL - 14 Mart 2020 Cumartesi 09:05

(Özel) Neşter tutan eller Bitlis’in güzelliklerini fotoğrafladı

A
A
A
(Özel) Neşter tutan eller Bitlis’in güzelliklerini fotoğrafladı

Bitlis’in Tatvan Devlet Hastanesi’nde 6 yıldır görev yapan Genel Cerrahi Uzmanı Op.

Bitlis’in Tatvan Devlet Hastanesi’nde 6 yıldır görev yapan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Abdül Rıdvan Kulu, Bitlis ve ilçelerinde çekmiş olduğu fotoğraflardan oluşan “Hekim Gözüyle” adlı ilk kişisel fotoğraf sergisini açtı.


Tatvan Devlet Hastanesi’nde görev yaptığı süre içerisinde yaptığı başarılı ameliyatlarla birçok hastaya şifa dağıtan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Abdül Rıdvan Kulu, boş zamanlarında fotoğraf sanatıyla ilgilendi. Kulu, mesaisinden arta kalan zamanlarında ve hafta sonları Bitlis ve ilçelerini gezerek gördüğü güzellikleri objektifine yansıttı. Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Abdül Rıdvan Kulu’nun çektiği doğa, manzara, makro ve yaşam fotoğraflarından oluşan sergi 14 Mart Tıp Haftası nedeniyle çalıştığı hastanede açıldı. Hastanede düzenlenen serginin açılışı Bitlis Valisi Oktay Çağatay, Tatvan Kaymakamı Mehmet Ali Özkan, İl Sağlık Müdürü Dr. Koray Okur ve Tatvan Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Erdinç Eren tarafından yapıldı. Sergiyi gezen Bitlis Valisi Oktay Çağatay, güzel fotoğraflarından dolayı Op. Dr. Abdül Rıdvan Kulu’yu tebrik etti. Fotoğrafın anın daha iyi algılanmasına olanak verdiği için akla ve kalbe hitap eden en güçlü görsel kültür olduğunu belirten Vali Oktay Çağatay, fotoğraf sanatçılarının fotoğraf çekerken dünyayı gözleriyle değil, objektifinden yani başka bir açıdan gördüğünü söyledi. Fotoğrafçıların Bitlis ile ilgili çektikleri bu fotoğraflar sayesinde insanların, Bitlis’i başka bir gözle gördüğünü belirten Vali Çağatay, Bitlis’in gerek doğa güzellikleri gerekse tarihi yerleri ile fotoğrafçıların uğrak yeri haline gelmeye başladığını söyledi.


6 yıldır görev yaptığı hastanede bir farkındalık oluşturmak için ilk kişisel fotoğraf sergisini açtığını ifade eden Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Abdül Rıdvan Kulu, “6 yıldır Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesi’nde çalışıyorum. Uzun yıllardır fotoğrafa ilgim vardı. Son birkaç yıldır bunu profesyonel anlamda geliştirmeye karar verdim. Bugünde çektiğim fotoğraflarla devlet hastanesinde 14 Mart Tıp Bayramı’na geldiğimiz bugünlerde bir sosyal etkinlik olarak fotoğraf sergimi düzenledim. Her gün binlerce kişinin girip çıktığı hastaneler gerçekten aslında sosyal bir alandır. Bu alanda sadece hastalıkların, sadece hastaların yada sadece doktorların konuşulması yerine sosyal faaliyetlerinde gerçekleştirebileceğini göstermek istedik. Bunda da amacımıza ulaştık pek çok hastamız sergimizi ziyaret etti. Olumlu geri dönüşler aldık. Hastalarımızı fotoğraflarla karşılamak sanatla karşılamak onların daha çabuk iyileşmelerine sebep olur diye İnşallah umuyoruz” dedi.


Sergiyi gezen vatandaşlardan Ferhan Barlık ise doktor Abdül Rıdvan Kulu’nun tıptaki başarılarını fotoğraflara da yansıttığını söyledi. Barlık, “Böyle bir serginin olduğu duyunca koşa koşa geldim. Daha öncede tanıdığım doktor Rıdvan beyin sağlıktaki başarılarına daha öncede şahit olduğum için böyle bir fotoğraf sergisinin nasıl olacağını çok merak ettim. Geldiğimde gerçek anlamda büyük bir sergi ve insanların yoğun bir katılımıyla karşılaştım. Şaheser fotoğraflarla karşılaştım. Tıptaki başarılarını fotoğraflar çekimlerine de yansıtmış. Bu serginin bir hastanede olması farklı bir anlam ifade ediyor. Bu hastaların buradaki psikolojileri üzerinde onların bu fotoğraflarla karşılaşması durumunda yaşayacakları rahatlığa bende şahit oldum” diye konuştu.


Fotoğraf sergisini gezen Adem Güleş’te, “ Bir doktor olarak Bitlis’in fotoğraflarını çekmesi ve bunu sergiye koyması bizim için çok önemli çok kıymetlidir. Fotoğraflarına baktığımız zaman Bitlis’in yazı olsun, kışı olsun, ilk baharı olsun, sonbaharı olsun çok güzel bir şekilde kadrajlamış. Tabi bunları hastalar içinde yapmış. Hastaların bunları görünce biraz daha moral ve motivasyonunun yükseleceğini düşünüyoruz” dedi.


Sergiyi gezen hastalar ve hasta yakınları da fotoğrafları hayranlık ve ilgiyle izleyip inceledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.