KÜLTÜR SANAT - 21 Mayıs 2021 Cuma 14:11

Adilcevaz’daki Kef Kalesi’nde 45 yıl aradan sonra kazı çalışması

A
A
A
Adilcevaz’daki Kef Kalesi’nde 45 yıl aradan sonra kazı çalışması

Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde bulunan Urartular dönemine ait Kef Kalesi’nde 45 yıl aradan sonra yeniden kazı çalışmalarına başlanacak.

Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde bulunan Urartular dönemine ait Kef Kalesi’nde 45 yıl aradan sonra yeniden kazı çalışmalarına başlanacak.


Adilcevaz Belediye Başkanı Necati Gürsoy, 1973-1976 yılları arasında Kef Kalesi’nde yapılan kazı çalışmalarının ardından 45 yıl sonra yeniden kazı çalışmalarına başlanacağını söyledi. Adilcevaz Belediye Başkanı Necati Gürsoy, Ahlat Müze Müdürü ve Kazı Başkanı Mikail Erçek, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, Bilimsel Kazı Danışmanı Öğretim Üyesi Dr. İsmail Coşkun, Öğretim Üyesi Cem Haydaroğlu, Adilcevaz Kültür, Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Cumali Birol ve Ahlat Müze uzmanları ilçenin 6 kilometre kuzeyinde bulunan Urartular’dan kalma Kef Kalesi ve çevresini inceledi.


Belediye Başkanı Necati Gürsoy, ilçedeki tarihi yapıların turizme kazandırılması için çalışma başlattıklarını ifade ederek, “Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle geçtiğimiz günlerde Adilcevaz Kalesi’nde başlatılan restorasyon çalışmalarının ardından inşallah temmuz ayında da Kef Kalesi’nde de 45 yıl aradan sonra yeniden kazı çalışmalarına başlanacak. İlçemiz tarihi, doğası ve kültürüyle Urartulara dayanan şirin bir ilçedir. İnşallah Adilcevaz Kalesi’nin ardından yine Urartular dönemine ait Kef Kalesi’nde de başlatacağımız çalışmalarla tarihi yapılarımızı ilçemizin ve bölgemizin turizmine kazandıracağız. En son 1973-1976 yılları arasında kazı çalışmalarının yapıldığı 140 odalı bir saray olan Kef Kalesi’nde kazı çalışmaları ve incelemelerin yeniden başlaması için belediye olarak her şeyi yapmaya hazırız. Bu projemizde bizlerden desteklerini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’a, Genel Başkan Yardımcımız Vedat Demiröz’e, Bitlis milletvekillerimiz Vahit Kiler, Cemal Taşar ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.