GENEL - 07 Mart 2017 Salı 14:36

Kurmay Başkanı Yarbay Veli Ceylan: "9 kişilik manga valiyi gözaltına almak için değil kışla ve lojmanların güvenliği içindi"

A
A
A
Kurmay Başkanı Yarbay Veli Ceylan: "9 kişilik manga valiyi gözaltına almak için değil kışla ve lojmanların güvenliği içindi"

Bolu’da, FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında 3’ü tutuklu 10 askerin yargılanmalarına bugün devam edildi.

Bolu’da, FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında 3’ü tutuklu 10 askerin yargılanmalarına bugün devam edildi. Mahkemenin ikinci gününde, hakkında Bolu Valisi Aydın Baruş’u gözaltına almak için 9 kişilik manga oluşturduğu iddia edilen Yarbay Veli Ceylan savunmasında, "Ben mangayı kışla ve askeri lojmanların güvenliğini artırmak amacıyla hazırlattım" dedi.
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamnda tutuklanan ve haklarında hazırlanan 68 sayfalık iddianamenin ardından yargılanmaya başlayan tutuklu eski Bolu 2. Komando Tugay Komutanı ve sözde Bolu ve Düzce Sıkıyönetim Komutanı Tuğgeneral İsmail Güneşer, Yarbay Veli Ceylan, Yüzbaşı Nuri Kıyak ve tutuksuz 7 askerin bugün de duruşmalarına devam edildi.
"Manga oluşturmanın amacı güvenlik sebebiyledir"
Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen duruşmada Yarbay Veli Ceylan üzerine atılı suçlamalarla ilgili savunma yaptı. Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre, "9 kişilik manga oluşturarak, Bolu Valisi Aydın Baruş’un gözaltına alınması emri verdiği" ifade edilen Ceylan, "Bana kışlanın ve lojmanların güvenliğinin alınması söylendiği için kendi inisiyatifimle 9 kişilik manga kurdum" dedi.
Darbe girişimi olduğu sıralarda askeri lojmanlarda olduğunu belirten Veli Ceylan, "Tugay Komutanı İsmail Güneş’er beni aradı ve sıkıyönetim direktifini alıp almadığımı sordu ve birliğe sahip çıkın dedi. Ben de görmediğimi, tugaya gideceğimi söyledim. Saat 23:30 sıralarında tugaya giriş yaptım ve Albay Cahit Tirindaz’ın emriyle KOKTOD düzenine geçilmesi emri verdim. Hem İsmail Güneşer hem de Cahit Tirindaz’ın kışla ve lojmanların emniyetini alın emrine istinaden 9 kişilik bir manga oluşturdum. İddianamede yer aldığı gibi, mangayı oluşturmamın amacı vali Aydın Baruş’u gözaltına almak değildi. 5-10 bin kişinin olduğu bir yerde benim 9 kişilik mangayla valiyi alacağım iddiası çok abes" şeklinde konuştu.
"Tugay içinde hakkımda dedikodu çıkarıldı"
Hakkında bazı dedikodular çıkarıldını belirten Ceylan, "Bolu Valisi Aydın Baruş’un 21 Temmuz’da kaçırıldığı iddiasını duyduğumda oluşturduğum manganın kamuflajsız fotoğrafını çekerek o sırada Vali beyle birlikte olan Albay Cahit Tirindaz’a telefonla yolladım. O da vali beye ’kışla bu halde, biz sakiniz diyerek fotoğrafı gösterdi. O gece kışlada böyle bir hareketlenme olmadı. Ben de böyle bir emir vermedim. 21 Temmuz gecesi ile 15 Temmuz’da ki manga oluşturma olayı daha sonra ilişkilendirildi. İki farklı olay 15 Temmuz gecesi olmuş gibi bir algı oluştu. Tugay içinde planlı olarak böyle bir dedikodu çıkarıldı" ifadelerini kullandı.
"Acemi askerler halka ateş açabilirdi"
Oluşturulan 9 kişilik mangayı nöbet kulesinde bulunan acemi askerlerin yerine koymak istediğini belirten Ceylan, "Bana şehir merkezinde kalabalık bir grubun olduğu, kışla ve lojmanların güvenliğinin alınması talimatı verildi. Ben de lojman ve kışlanın önünde yapılabilecek bir eyleme karşı acemi askerlerin vereceği tepkiden emin olamadım. Çünkü nöbet yerinde bulunan acemi askere herhangi bir taş atıldığında yada küfür edildiğinde o asker ateş edebilirdi. Ben de onların yerine daha tecrübeli askerlerden oluşturduğum mangayı kullanmak istedim. Onlara da Teğmen Ümit’in emrinden çıkmamalarını söyledim" dedi.
"Beni kurban olarak seçtiler"
Albay Cahit Tirindaz, Albay Türker Yılmaz, ben ve bazı birlik komutanlarının oturduğu bir sırada Tirindaz ile Yılmaz arasında, ’İsmail Güneşer tarafını seçti ve kanaatini belli etti. Ancak burada kimlere emir verdi bilemeyiz. Tek başına Şemdinli’den bu işe kalkışamaz. Mutlaka birliklerimizde irtibatlı olduğu birileri vardır. Tespit ederseniz bize haber verin’ şeklinde bir konuşma geçtiğini ifade eden Ceylan, "Güneşer’in burada irtibatlı olduğu komutanlardan biriyle irtibatlandırmak istediler. Bunlar da ben ve Yüzbaşı Nuri Kıyak oldu" şeklinde konuştu.
"Hiç ağabeyim olmadı"
İddianamede yer alan, "Kayseri Emniyet Müdürlüğü’ne 155 ihbar hattı ile gelen telefon ihbarında Veli Ceylan’ın askeri lise sınavlarına cemaat tarafından soruların verilmesi sayesinde ağabeyi ile birlikte kazandığı, ağabeyinin sağlık muayenesinde elendiği, Ceylan’ın ise kazandığı ve PDY üyesi olduğunu değerlendirdiği’ şeklindeki sözler için ise Yarbay Veli Ceylan, "Bu çok gülünç. benim hiç ağabeyim olmadı. Hatta erkek kardeşim bile olmadı" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Balıkesir’de Hıdırellez şenliği Burhaniye ilçesinde, Hıdırellez Kutlama geleneği devam ediyor. Karınca Deresi kenarına gelen vatandaşlar dilekler tutup dereye taş atarken, dilekler yerine gelir mi gelmez mi kimse bilmiyor ama bu gelenek asırlardır devam ediyor. Burhaniye’de Karınca deresi kenarına gelen vatandaşlar dilek tutup dereye taş attı. Herkesin bir dileği var, ancak dilekler yerine gelir mi gelmez mi kimse bilmiyor. Öğrenciler derslerinde başarı dilerken, ana babalarda ev araba ve iş diliyor. Öğrencilerden Muhammet Enes Malkoç, “Bu gün dereye taş atmaya geldim. Derslerimizin iyi olmasını bekliyorum. Çok güzel oldu. Yani bu konuda herkesin gelmesini diliyorum. Ablalar teyzeler geliyordu ben de geldim” dedi. Bilal Tonga da, “Derslerimde çok başarılıyım. Okula gidiyorum. Bu gün dilek tutmaya geldik. Taş atmaya geldik dereye” diye konuştu. Ayça Akbaş ise, “Burhaniye de Hıdırellez günü. Diğer insanlar gibi bende dereye taş atıp dilek diledim. Okulumda derslerimde başarılı olmayı diliyorum” dedi. Yetişkinlerden Yakup Kara da, “Yıllardan beri yaşatılan bir gelenek. Bizde işte geldik bugün burada dilek dilemeye. Hani bir ev yapacağız. Nasip olursa. Dileğimiz kabul olursa tabi. Ne bileyim herkes gibi bizde büyüklerimizden gördük. Aynı geleneği sürdürmeye devam ediyoruz bu şekilde” dedi. Zeynep Kara ise, “Geldik buraya işte yöreselimizi yerine getirmek için. İnşallah olur. Herkesin dileği kabul olur. Hıdırellez gününde bizde ev dileyeceğiz. İnşallah, bizimki de kabul olur” diye konuştu.
Adana Yaşlı kadının otobüsün altında kaldığı anlar kamerada Adana’da özel halk otobüsünün çarpması sonucu hayatını kaybeden yaşlı kadın toprağa verilirken kaza anının güvenlik kamerası görüntüsü ortaya çıktı. İfadesinde, ‘Durunca fark ettim, pişmanım’ diyen şoför, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre kaza, dün saat 15.30 sıralarında merkez Çukurova ilçesine bağlı Belediye Evleri Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, evine giden 67 yaşındaki Fadime Günindi’ye, sokakta yürüdüğü sırada O.Ö.’nün kullandığı 01 J 0305 plakalı özel halk otobüsü çarptı. Otobüsün altında kalan yaşlı kadın metrelerce sürüklendi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekipler, yaptığı kontrolde Günindi’nin hayatını kaybettiğini tespit etti. Kazayı duyup olay yerine gelen Günindi’nin yakınları feryat edip, gözyaşı döktü. Gözaltına alınan şoför O.Ö., Yüzüncüyıl Polis Merkezi’ne götürüldü. Adana Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsisinin ardından ailesi tarafından teslim alınan Günindi’nin cenazesi, Kabasakal Mezarlığı’nda düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Öte yandan kazaya ilişkin araç içi kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, yolun karşısına geçmek için hamle yapan Günindi’nin, şoför O.Ö.’nün başka bir yöne baktığı sırada otobüsün altında kaldığı anlar yer aldı. O.Ö.’nün seyir halindeyken ses duyması üzerine, otobüsü durdurduğu görüldü. ‘Pişmanım’ dedi, serbest kaldı Polis merkezindeki ifadesinde, “Sesi duyunca birinin, damdan otobüsün üzerine atladığını düşündüm. Kazaya karışan kişiyi kesinlikle görmedim. Durunca fark ettim, pişmanım” diyen O.Ö., çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Balıkesir Kazdağları’nda Bitki Hakları Manifestosu okudular Burhaniye ilçesinde, Balıkesir Çiftçi Eğitim Merkezinde (BAÇEM) tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliği kursları devam ederken, BAÇEM Müdürü Nazım Tanrıkulu’nun başkanlığında oluşturulan Anadolu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Derneği de çalışmalarına başladı. Dernek yönetici ve üyeleri hazırladıkları Bitki Hakları Manifestosunu da Kazdağları’nda düzenledikleri bir etkinlik ile açıkladılar. Avukatlardan orman mühendislerine kadar değişik meslek gruplarından insanların oluşturduğu Anadolu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Derneği üyeleri, Kazdağları’nda bitki tanıma yürüyüşü yaparken, İzmir’den gelen avukat Zehra Öztürk de Bitki Hakları Manifestosunu okudu. Dernek Başkanı Nazım Tanrıkulu düzenlenen yürüyüşte, Kazdağları’ndaki bitkiler hakkında bilgiler verdi. Derneğin önemli çalışmalar yapacağını anlatan Anadolu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Derneği Başkanı Nazım Tanrıkulu, “Bitki Hakları Çalışma Grubunun hazırladığı Manifestoyu Kazdağları’nda okuduk. Kazdağları, şifası ve çeşitliliği ile ünlü Türkiye’nin önemli doğal alanlarından biri. Bugün hem manifestomuzu açıkladık hem de bitkilerle tanışma yürüyüşü yaptık. Bunun bir sonraki aşaması, bu bitkilerle bitki hakları ile çalışma evrensel beyannameye dönüşecek. Çünkü, uluslararası çalışmalarımıza katkı sunan hukuk fakültelerinden katılımcılar var. Derneğimiz üyeleri var” dedi. Peyzaj mimarı Merve Başak da, “Anadolu Tıbbi ve Aromatik Bitki Derneği olarak biz de bugüne özel bir etkinlik düzenlemek istedik. Kazdağları’nda Bitki Hakları Manifestomuzda yayınladığımız bir doğa yürüyüşü etkinliğini gerçekleştirdik derneğimiz kapsamında. Daha henüz üye olmayan kişiler de geldiler. Kazdağları’nda güzel bir etkinlik gerçekleştiriyoruz. Bunların devamı gelecek” diye konuştu. Akademisyen Kenan Uzel ise, “Şimdiye kadar bitkilerin ruhu olduğunu ilk defa burada tanıdık, duyduk. Doğayı severdim. Dağcılık da yapardım ama böyle detaylı bilgiye sahip değildim. Nazım hocaya teşekkür ediyorum bizi bilgilendirdiği için” dedi.