POLİTİKA - 31 Aralık 2017 Pazar 14:58

Başbakan Yıldırım’dan son KHK yanıtı

A
A
A
Başbakan Yıldırım’dan son KHK yanıtı

AK Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım, son Kanun Hükmünde Kararname’de (KHK) yer alan ve ’sivillere yargı muafiyeti’ tartışmalarına yol açan düzenlemeye değinerek, "Tek değişen kamu görevlisi yerine sivil vatandaş diyor, hukuki düzenlemede hiçbir sorun yok, belirsizlik yok, düzenlemeyi gerektirecek bir durum yok.

AK Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım, son Kanun Hükmünde Kararname’de (KHK) yer alan ve ’sivillere yargı muafiyeti’ tartışmalarına yol açan düzenlemeye değinerek, "Tek değişen kamu görevlisi yerine sivil vatandaş diyor, hukuki düzenlemede hiçbir sorun yok, belirsizlik yok, düzenlemeyi gerektirecek bir durum yok. Mesele iş yapmak değil, vatandaşın sorununu çözmek değil vatandaş üzerinden polemik oluşturmak, siyaset yapmak ve böylece akılları sıra vatandaş bir daha darbe işine falan hiç ilgilenmesin karışmasın darbecilerin ekmeğine yağ sürülsün" dedi.


Başbakan Binali Yıldırım, Hüsnü Bayar Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Burdur 6. Olağan İl Kongresindeki konuşmasına partilileri selamlayarak başladı. Son KHK’da yer alan ve ’sivillere yargı muafiyeti’ tartışmalarına yol açan düzenlemeyi değerlendirerek ve ‘Son günlerde bir tartışma var’ diyen Başbakan Yıldırım, “Önüne gelen konuşuyor, hani derler ya ağzı olan konuşur. Neymiş efendim biz bir düzenleme yapmışız vatandaşları korumaya almışız. Ne yapacaktık, darbeye karşı alçakların karşısına, hayatını koyan insanları ’siz niye buraya geldiniz de bu darbeyi önlediniz mi’ diyeceğiz. Burdurluların güzel bir lafı var. ‘Güttüğü üç keçi, ıslığı dağı taşı deldi geçti.’ Bu Kılıçdaroğlu’nunki de tam buna benziyor. Neymiş darbeye direnen vatandaşları koruyan kanun çıkardınız. Ne var bunda. Yani bir daha darbe girişimi olursa vatandaşlar sokağa çıkmasın mı memlekete sahip çıkmasın mı? Darbe olsaydı, başarılı olsaydı, onu mu istiyorsunuz. Kılıçdaroğlu, şunu iyi öğrenmen lazım. Türkiye’yi işgal etmek isteyenlere, Türkiye’nin anayasal düzenini ortadan kaldırmak, meclisi bombalamak, hükümeti alaşağı etmek, kurumları silah zoruyla ele geçirmek isteyenlere direnmek bir görevdir, bir meşru müdafaadır, Türk milleti bunu en iyi şekilde yapmıştır. Bu milletin bir ferdi olmaktan büyük bir gurur, bahtiyarlık duyuyorum” diye konuştu.



“Kanunsuz emir veren, o emir, ülkeyi yıkmaya yönelikse ona karşı çıkan değil, emre uyan değil o bir kahramandır”


Başbakan Yıldırım konuşmasını şöyle devam etti: “Komutanın emri tartışılmaz şartsız şekilsiz yerine getirilir. Eğer komutanın emrini tartışmaya açarsanız orada askerlik bitmiştir. Kılıçdaroğlu bu normal şartlarda olan bir şeydir. Darbe için geçerli değil. Kanunsuz emir veren, o emir, ülkeyi yıkmaya yönelikse ona karşı çıkan değil, emre uyan değil o bir kahramandır. Bu zihniyet darbeci zihniyettir. Darbeci toplum adına ithaf edeceksin ve suç işlemesine rıza göstereceksin. Yine bu zihniyete göre o gece amirlerinin emirlerini dinlemeyerek vatandaşa kurşun atmayan asker suç işlemiş oluyor. Bunlara göre öyle, niye emre itaatsizlik ettin. Emir ne, git vatandaşı öldür ateş et. O da dedi ki ’ben vatandaşıma silah çekmem, ona kurşun atmam, senin bu emrin benim için yok hükmündedir.’ İşte bizim yaptığımız bu kahramanları korumaktır, o darbecilerin üzerine giden tankların üzerine çıkan, darbecileri derdest edip emniyete teslim eden kahraman vatandaşlarımızı korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa bizim için darbecilerden farkı yoktur. Bu kadar açık söylüyorum. Onun için bu mesele çok açık ve seçiktir. Biz bunu daha ilk günden kamu görevlileri için aynı düzenlemeyi yapmışız. Askerler için yapmışız, emniyet için yapmışız, 1.5 yıl geçmiş aynı kelimelerle darbeye karşı koyan sivil vatandaş için de yapmışız orada hemen patırdı kopuyor. 1.5 senedir neredeydiniz? Tek değişen kamu görevlisi yerine sivil vatandaş diyor, hukuki düzenlemede hiçbir sorun yok, belirsizlik yok, düzenlemeyi gerektirecek bir durum yok. Mesele iş yapmak değil, vatandaşın sorununu çözmek değil vatandaş üzerinden polemik oluşturmak, siyaset yapmak ve böylece akılları sıra vatandaş bir daha darbe işine falan hiç ilgilenmesin karışmasın darbecilerin ekmeğine yağ sürülsün. 81 milyon vatandaşımızın hukukuna sonuna kadar sahip çıkacağız, yağma yok.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.