ASAYİŞ - 19 Haziran 2019 Çarşamba 15:18

Köyde yaşayan 4 kişiyi 142 bin TL dolandırdı

A
A
A
Köyde yaşayan 4 kişiyi 142 bin TL dolandırdı

Burdur’da telefonda kendisini jandarma ve polis olarak tanıtıp soygun ve hırsızlık olaylarında şüpheli oldukları yalanıyla 4 kişinin toplam 142 bin 500 lirasını dolandıran şüpheli, jandarma ekiplerince yakalandı.

Burdur’da telefonda kendisini jandarma ve polis olarak tanıtıp soygun ve hırsızlık olaylarında şüpheli oldukları yalanıyla 4 kişinin toplam 142 bin 500 lirasını dolandıran şüpheli, jandarma ekiplerince yakalandı.


Edinilen bilgiye göre, Çavdır ilçesi Büyükalan köyünde ev telefonundan S.G. isimli vatandaşı arayan bir kişi, kendisini jandarma olarak tanıtıp köyde meydana gelen altın ve bilezik hırsızlığı olayında şüpheli durumunda olduğunu belirterek, evindeki altınları hırsızlık olayında çalınan altınlarla karşılaştıracaklarını söyledi. Ardından S.G.’nin evine gelen şüpheli, 3 bin 500 TL nakit parayı aldı. Yine Çavdır ilçesi Söğüt beldesinde oturan A.G. isimli vatandaşa telefonda kendisini kolluk görevlisi olarak tanıtan dolandırıcı, T.C. kimlik numarasından soygun yapıldığını, soygun olayı ile ilgili şüpheli durumunda olduğunu söyleyerek, evinde bulunan paraları soygun olayında çalınan paralarla karşılaştıracaklarını söyledi. Vatandaşın evine gelen şüpheli, 30 bin lirayı alıp kayıplara karıştı. Yine Gölhisar ilçesi Yeşildere köyünde kendisini astsubay olarak tanıtan kimliği belirsiz bir kişi tarafından ev telefonunda aranan S.K’ya suça karıştığı, bu nedenle evinde bulunan değerli eşya ve paralarını kontrol edileceği söylendi. Ardından eve gelen şüpheli, 5 bin lira nakit para ile yaklaşık değeri 24 bin TL olan 6 adet altın bileziği alarak ortadan kayboldu. Son olarak Karamanlı ilçesi Mürseller köyünde D.Y. ve A.Y. isimli şahısları arayan şüpheli, kendisini polis olarak tanıtıp, aynı gün yapılan kuyumcu soygununda kendilerinin şüpheli durumunda olduklarını, şahısların evlerinde bulunan altınların kuyumcu soygununda çalınan altınlarla karşılaştırılacağını belirterek eve geldi. D.Y. ve A.Y.’nin 19 adet altın bilezik, 1 adet altın set gerdanlık, 4 adet altın küpe, 4 adet altın yüzük, 2 adet altın bileklik, 2 adet altın kolye ve 2 adet kol saati olmak üzere toplam 80 bin değerindeki ziynet eşyalarını alan şüpheli izini kaybettirdi. Şikayetler üzerine harekete geçen Burdur İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, yürütülen titiz ve detaylı çalışmalar neticesinde söz konusu olayların failinin O.N.S. olduğunu tespit etti. Şüpheli, Denizli’nin Acıpayam ilçesinde yakalandı. Adli işlemlerinin ardından Tefenni Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilen şüpheli, Sulh Ceza Mahkemesince tutuklanarak Burdur E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gönderildi.


Jandarma, vatandaşları telefon dolandırıcılığı konusunda mağduriyet yaşamaması için kendilerini asker, polis, savcı vb. meslek adıyla tanıtmak suretiyle telefonla arayarak para, ziynet eşyası vb. isteyen kişi veya kişilere inanmaması ve itibar etmemesi, kimlik bilgilerini, kredi kartı veya banka hesap bilgilerini vermemeleri, bu tür olaylarla karşılaşılması durumunda en yakın güvenlik kuvvetine bilgi vermeleri konusunda uyardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.