GENEL - 17 Ağustos 2017 Perşembe 14:36

Büyükşehir riskli 4 bin binayı yıktı

A
A
A
Büyükşehir riskli 4 bin binayı yıktı

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 17 Ağustos depreminin 18’inci yıldönümünde, il merkezindeki riskli binaların kaldırılmasından 0,50 emsal artışına kadar hayata geçirilen çalışmaları değerlendirdi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 17 Ağustos depreminin 18’inci yıldönümünde, il merkezindeki riskli binaların kaldırılmasından 0,50 emsal artışına kadar hayata geçirilen çalışmaları değerlendirdi. Altepe, “Artık söylem değil eylem zamanı. Dönüşüm mutlaka devam etmeli ve herkes bu konuda kolaylık sağlamalı. Bu siyaset değil, insanlık meselesi. Kimse insan hayatıyla oynayamaz” dedi.


Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği Marmara depreminin 18’inci yıldönümünde deprem gerçeği ve kentsel dönüşüm çalışmalarını kamuoyu ile paylaştı. Bursa’da kentsel dönüşümün hızlanması için Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aldığı 0.50 emsal artışı karanın ilk uygulandığı yer olan Nilüfer Sitesi’nde düzenlenen basın toplantısında, Bursa’dan geçen fay hatlarından geçmişten günümüze kentte yaşanan depremler, depreme karşı alınan önlemler ve kentsel dönüşüm konusu bütün yönleriyle ele alındı.


“Deprem her an gelebilir”


Bursa’da 1855 yılında meydana gelen ve ‘küçük kıyamet’ olarak anılan depremden günümüze Bursa’dan yaşanan depremler hakkında bilgi veren Başkan Altepe, Bursa’nın deprem riski en yüksek bölgede yer aldığını hatırlattı. Olası bir depremden en az hasarla kurtulmak için kamu kurumlarından özel sektöre hatta Bursa’da yaşayan her bir vatandaşa önemli sorumluluklar düştüğünü dile getiren Başkan Altepe, 1939 yılında 838 hektar olan yerleşim alanın 2016’da 16 bin 397 hektara çıktığını ve Büyükşehir Belediyesi olarak deprem konusuna özel bir hassasiyet gösterdiklerini vurguladı. Çevre düzeni stratejik planından zemin sınıflaması ve sismik tehlike değerlendirmesine kadar gerekli her türlü bilimsel çalışmanın yapıldığına değinen Başkan Altepe, her an gelebilecek olan depremi en az hasarla atlatmak için her türlü çalışmayı yaptıklarına işaret etti.


“Sağlıksız 4 bin 100 binayı yıktık”


Kentsel dönüşümün, eski binaların yıkılıp yerine yenilerinin yapılmasından çok daha geniş bir değişim süreci olduğunun altını çizen Başkan Altepe, “Şu anda, Bursa’da kamulaştırarak yıktığımız alanları, yol, spor tesisi, park, çocuk oyun alanı gibi projeler için kullanıyoruz. Göç ve hızlı nüfus artışına paralel olarak kent merkezindeki yoğun yapılaşma nedeniyle birçok mahalle sosyal donatı alanından mahrum kaldı. Böylelikle yıkılma riski bulunan binaların bulunduğu yerler, yoğun yapılaşmadan uzak, rekreasyon alanları ve yollar olarak kente kazandırılıyor. Sadece bu çalışmalar için kamulaştırıp, yıktığımız bina sayısı 4 bin 100’ü aştı” dedi.


“235 site yararlanıyor”


Riskli binaların bir an önce yıkılıp, yerine kaliteli ve güvenli konutların yapılabilmesi için turizm tesislerine uyguladıkları 0.50 emsal artışını konutlar için de uygulamak için meclis kararı aldıklarını hatırlatan Başkan Altepe, bu uygulamadan sadece riskli binaların yararlandığının altını çizdi. Her siteye de 0.50 emsal artışı verilmediğini ifade eden Başkan Altepe, “Sitenin durumuna göre 0.10, 0.20, 0.35 gibi emsal uygulaması yapılıyor. Bugüne kadar verdiğimiz emsal artışı oranı ortalaması 0.35. Halen 235 sitenin dosyası geçti. 12 bin daire yıkıldı ve yerine 17 bin daire yapılacak. İki yılda 5 bin daire artışı ortalama 20 bin nüfus demek. Yani yılda 10 bin nüfus artışını karşılayacak konut yapılmış. Oysa Bursa’da nüfus yılda 50 bin artıyor. Yani nüfus artışının 5’te 1’ini bile karşılamayan bir yoğunluktan söz ediyoruz. Ayrıca eskiden 3 daireye 1 otopark olarak uygulanan düzenlemeyi de her daireye 1 otopark şeklinde uygulatıyoruz ve otopark sorununu yer altında çözüyoruz. Böylelikle yer üstü yeşil alan ve sosyal donatı alanı olarak kalıyor. Sadece insan hayatı ve otopark olarak düşündüğümüzde bile bu uygulama büyük avantajlar sağlıyor. Ortada bir rant varsa tamamen insan hayatı için var” diye konuştu.


“Kimse frene basmamalı”


Şehrin yaşanılmaz hale geleceği ve yatay büyüme olması gerektiği şeklindeki iddiaları da yanıtlayan Başkan Altepe, otopark sorunu çözülmüş, yeşil alanı ve sosyal donatı alanları olan yenilenen bu sitelerde 100 bin TL’ye satılamayan dairelerin 500 bin TL’ye yükseldiğini, herkesin ‘yaşanılamaz hale geliyor’ denilen bölgede yaşamak istediğini söyledi. Tüm vatandaşların daha kaliteli ve güvenli konutlarda yaşamak istediğini vurgulayan Başkan Altepe, “Bursa’da yatay büyüme için yeterli alanımız yok. Bursa’nın yüzde 50’si orman. Kalan kısımlar da ya sit alanı ya da verimli tarım toprağı. Meyve bahçelerini yapılaşmaya açmamız mümkün değil. Yani yapılaşma alanımız sınırlı ancak iyi kullanırsak bu alan bize yeter. Kentsel dönüşüm hızla devam etmeli. Kimse frene basmamalı” dedi.


Marmara depreminin üzerinden 18 yıl geçtiğini ve hala ‘şunu yapalım bunu yapalım” demenin bir anlamı olmadığını kaydeden Başkan Altepe, “Dönüşüm devam etmeli, herkes bunun için kolaylık sağlamalı. Deprem olduktan sonra bunun vebalini kimse ödeyemez. İnsanlar beton yığınlarının altında kalınca, hangi yönetici ceset torbası taşımaya gidecek. Bunları bu ilke yaşadı. Fikri olan ortaya koyabilir. Bu dünyadaki mahkemelerde kurtulabilirsiniz ama öbür taraftaki mahkemelerde kurtuluş yok. İnsan hayatıyla kimse oynayamaz. Bu konunun siyasetle de alakası yok, tamamen insanlık meselesi. Herkes görevini en iyi şekilde yapmalı. Depremde de başkan olanlar var hala bir eser ortaya koymamışlar. Artık söylem değil eylem zamanı” diye konuştu.


Kentsel dönüşüm projeleri


Konuşmasında Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü kentsel dönüşüm projeleri hakkında da bilgiler veren Başkan Altepe, Sıcaksu kentsel dönüşüm projesinde alanın büyük bölümünün kendine geçtiğini ve sadece yüzde 10’lik bir alanın kaldığını, İntam’da ise yol çalışması biter bitmez, projenin start alacağını söyledi. Gemlik’te heyelanlı bölgede zarar gören binaların boşaldığını ve vatandaşlara kira yardımı yapıldığını hatırlatan Başkan Altepe, Gemlik’e TOKİ işbirliğinde yapılacak projenin de yakında temelinin atılacağını açıkladı. İstanbul Caddesi’nde 61 binayı kamulaştırıp, yıktıklarını ve raylı sistemle birlikte buranın dönüşümünde de önemli bir mesafe alınacağını kaydeden Başkan Altepe, Kükürtlü keresteciler bölgesi ve Karapınar Et-Ba tesislerinin bulunduğu alanın dönüşümü ile ilgili çalışmaların da devam ettiğini belirtti.


Büyükşehir Belediyesi’nin emsal artışı uygulamasından yararlanan ilk site olarak bu konuda da örnek olan Nilüfer Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Metin Onan ise dar gelirli vatandaşların güvenli konutlara sahip olmasının önünü açması nedeniyle Başkan Altepe’ye teşekkür etti. Özellikle son günlerde kentsel dönüşüm konusunda ortaya atılan bazı iddialara da atıfta bulunan Onan, “Riskli binalarda oturanların yüzde 80-90’ı dar gelirli. Kredi çekin kendi evinizi yapın diyen var, güçlendirme yapın diyen var, devlet depremde 50 trilyon para topladı o parayı size versin ücretsiz konut yapsın diyen var. Ama çözüm üreten yok. Sağ olsun başkanımızın büyük desteğiyle bugünlere geldik. Bize ait olan 64 dönüm alının 42 dönümünü yani yüzde 70’ini belediyeye bağışladık. Bu durumdan da hiç rahatsız değiliz. Buradaki ağaçları bile biz diktik. İnsan yaşamının yoğunluktan çok daha önemli olduğu unutulmamalı. Keşke Yalova’da, Gölcük’te, Van’da yoğunluk fazla olsaydı da kimse ölmeseydi. Belediyeler riskli binaların yenilenmesine destek olmalı. Belediyeler sadece para toplanan, mühür basılan yerler olmasın. Başkanımızı kentsel dönüşümün ve dar gelirlinin önünü açtığı için tebrik ediyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Mahmut Öztaş: "30 Ağustos OSB, en karlı sanayi kentlerinden birisi olacağını olacak" Kütahya 30 Ağustos Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mahmut Öztaş, 30 Ağustos OSB’nin en karlı sanayi kentlerinden birisi olacağını ifade etti. Öztaş, 30 Ağustos OSB’nin son durumuyla alakalı bilgiler verdi. Yatırımcıları Kütahya’ya davet eden Mahmut Öztaş, "Kütahya’nın ihtiyacı olan Bereket Sanayi Sitesi gibi bir kooperatifin Kütahya’da kurulması yani Gıdacılar Kooperatifi gibi bir kooperatifin kurulması. Tabi orada devlet ve belediyeler buranın altyapılarını ve arsa bedellerini çok cüzi şartlarda verebilir. Bir de az önceki senin söylediğin şey de doğru 5 bin metrekarelik bir yer alacaksın ki bin 500 metrekare civarında bir tapulu mülk yapacaksın. Bir de genel giderleri var, en önemli şey organize uygulama yönetmelerinde depolama yapamıyorsun. farklı üretimler yapamıyorsun. Bunlar izine bağlı, devir yapamıyorsun. Biz burada sadece hepimizden alınan bedel, altyapı katılım bedeli. Biz arsa satmıyoruz, devlet bu arsaları bize bedava veriyor veyahut da kamulaştırma bedelleri dışında olanları bedava alabiliyoruz. Biz diğer ulusal OSB’lere göre baktığımız zaman, bir girişimiz var inşallah yapabilirsek bir de çıkışımız olacak, biz bunu hem belediye meclisinde hem burada ciddi anlamda özveri göstererek yapıyoruz. Hızlanma şeridimiz yapıldı. Çok şükür Kütahya Bölge tarafına gidenler beklemeden çıkıyor yani TOKİ şehir bağlantısını da yaptırabilirsek en popüler organize sanayilerden biri olacağız. Bunu tabii küçük sanayilerin de etrafını şenlendirebilirsek Kütahya 30 Ağustos Organize Sanayi Bölgesi hem yatırımcısına hem de çevresine en iyi vergi verecek, geliri sağlayabilecek OSB olacak. Bunun için gönül ister devletimiz de o yatırımları bize bedavaya yapsa bizde kredi kullanmasak, biliyorsunuz hepimizin iş yerlerinde trafolar var. Bir şalter aldığımız zaman dumanımız çıkıyor. Hepimiz yatırımcıyız, bir kablo aldığımız zaman, bir yerden bir yere makine taşıdığımız zaman ciddi bedeller ödüyoruz, inanın maliyetlerde herhangi bir kar konulmadı hatta birkaç defa inceledik. Çevre OSB’lerden yatırım bedelleri aldık. Çıkarttığımız şey en uygunu olduğunu düşünerek çıkarttık. İnşallah gelişen özellikle TOKİ bağlantısı ile de halk otobüsleri ve ulaşımla ilgili sorunları çözebilirsek önümüzdeki dönemde bizim servis giderlerimiz belki daha azalacak, daha rahat şehire ulaşım olacak. Bu bir ivme, dediğimiz gibi Eskişehir’deki metrekare fiyatlarını Bursa’daki metrekare fiyatlarını gördüğümüz zaman insanlar oraya gidiyor, bu sadece bizim OSB’mizin sağlayacağı değerlerle değil. Kütahya önümüzdeki 10 yılın en iyisi sanayi kentlerinden birisi olacak. Biz ne kadar beğensek de beğenmesek de iyi noktaya doğru gidiyoruz. Zekeriya abi buradaki ilklerden birisi, çektiği sıkıntıları duyduğumuz zaman diyoruz ki, sağ olsun devletimiz her zaman yanımızda oldu. Sıkıştığımız zaman desteklerini verdi ama bundan sonrası, biz kendi sorunlarımızı kendimiz çözer hale geldik ve bundan sonra da iyi noktaya doğru gidiyoruz" diye konuştu.
İstanbul Kemal Kılıçdaroğlu’na 2 yıl 4 aya kadar hapis talebi CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Eski Bakan Erdoğan Bayraktar’a hakaret ettiği iddiasıyla ve milletvekili dokunulmazlığı olmadığı gerekçesiyle ‘sanık’ sıfatıyla yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık, Kılıçdaroğlu’nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’ suçundan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep etti. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2014 yılında söylediği sözler nedeniyle eski Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Erdoğan Bayraktar’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. İstanbul 51.Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Kemal Kılıçdaroğlu katılmazken, kendisini avukatı temsil etti. Şikayetten vazgeçme dilekçesi sunduğu belirtildi Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, müşteki Bayraktar’ın şikayetçi olmadığı yönünde avukatı aracılığıyla dilekçe sunduğunu ancak suçun re’sen takip edilen suçlar çerçevesinde kaldığını aktardı. Kullanılan sözün düşünce özgürlüğü çerçevesinde kalmadığı belirtildi Açıklanan mütalaada, Kılıçdaroğlu’nun olay günü toplantı vesilesiyle basın mensuplarının da bulunduğu ortamda müştekiye yönelik olarak yaptığı açıklamalarda ‘hırsızlar’ sözcüğünü kullandığını, sanık tarafından gerçekleştirilen konuşmalarda müştekiye yönelik söylenen sözlerin farklı anlamlar teşkil ettiğini ve kullanılan sözün düşünce özgürlüğü ve düşünceyi açıklama özgürlüğü çerçevesinde kalmadığı kaydedildi. 2 yıl 4 aya kadar hapis talebi Mütalaada sanık Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’ suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Duruşmada sanık avukatı, açıklanan mütalaaya karşı savunma hazırlayabilmek için mahkemeden süre talep etti. Duruşma ertelendi Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatına mütalaaya karşı savunma yapabilmek için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
Denizli Denizli’nin defne kokusu ABD ve Avrupa restoranlarına yayılıyor Denizli mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektöründen 2023 yılında 41,6 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleşti. Bu ihracat değerinin yüzde 17,5’lik kısmını ise defne yaprağı oluşturuyor. İlimizden 2023 yılında 7,3 milyon dolar defne yaprağı ihracatı yapıldı. Hem geleneksel hem de modern mutfaklarda yoğun bir şekilde tercih edilen, ayrıca sağlık açısından da çok sayıda faydası olduğu bilinen defne yaprağına ilişkin değerlendirmelerde bulunan DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu şunları söyledi: “Trademap verileri, Türkiye geneli defne yaprağı ihracatının her geçen yıl arttığını gösteriyor. 2019’da 38 milyon değerinde olan defne yaprağı ihracatı 2023 yılında yaklaşık yüzde 30 oranında artışla 49,2 milyon dolara ulaştı. İlimiz de ülke geneli defne yaprağı ihracatının yüzde 15’lik kısmına hakim. Önemli tıbbi ve aromatik bitkilerden olan defne yaprağının ekonomik değeri ve popülerliği oldukça yüksek. Aslında ürünün kullanımının antik çağa dayandığını görüyoruz. Roma döneminde altın paraların üzerinde defne bitkisinden çelenk figürü bulunduğu, Yunanlılar ve Romalıların spor zaferlerinde bu bitkinin yapraklarından yapılan çelenkleri taç olarak kullandıkları gibi bilgilere muhtelif kaynaklarda rastlanıyor. Türk mutfağında defne yaprakları balık, et, çorba, güveç ve çeşitli içecekler için baharat ve aromatik tatlandırıcılar olarak yoğun bir şekilde kullanıyor. Denizli’den yapılan defne yaprağı ihracatında ABD, Avusturya, Polonya, İspanya ve Hollanda ilk 5 pazarımız olarak sıralanıyor. Bu nedenle, Denizli’nin defne kokusunun ABD ve Avrupa Restoranlarına hızla yayıldığını belirtmek istiyorum. Özellikle bu noktada defne yaprağında 2023 yılında Avusturya’ya yüzde 63 ve Polonya’ya yüzde 56 oranındaki ihracat artışı bu değerlendirmemizi destekliyor.” Defne Yaprağı Gıda, Kozmetik ve Tıbbi Amaçlar İçin Kullanılıyor. Defne yaprağının bir diğer yetiştirme amacının da aromatik yağ üretimi olduğunu belirten DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “Defne yaprağının kullanım alanı oldukça geniş bir yelpazeye yayılıyor. Bu noktada dünya çapında popülerliği artan ve giderek daha fazla talep edilen defne yaprağı; gıda, kozmetik ve tıp alanı gibi çok farklı sektörlerde kullanılıyor. Ürünün bir diğer can alıcı özelliği ise, defne dal atıklarının verimli bir biokütle enerjisine dönüştürebilmesi. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma anlayışıyla gerçekleştirdiğimiz üretim metotlarımızda çevre dostu alternatif yakıt arayışımız sürüyor. Hem atıkların değerlendirilmesi hem de sera gazı salınımının çok düşük seviyede olması defne ürününün sürdürülebilirliğini ortaya koyuyor. Aromatik ürün denildiğinde akla ilk gelen şehirlerden biri olan Denizli’de defne yaprağı için de ciddi bir potansiyel mevcut. Denizli’nin sahip olduğu tecrübesi, bilgi birikimi ve coğrafi konumuyla defne yaprağı, defne yağı ve diğer defne içerikli ürün ihracatının da giderek katma değerli bir şekilde artacağına ve sürdürülebilir olacağına inanıyorum.” dedi.