POLİTİKA - 25 Şubat 2018 Pazar 19:28

Başbakan Binali Yıldırım:

A
A
A
Başbakan Binali Yıldırım:

Başbakan Binali Yıldırım, terör örgütlerini maşa olarak, kiralık şebeke olarak kullanan emperyalistlerin bölgede asla amaçlarına ulaşamayacağını belirterek, "Türkiye’nin dostluğu değerlidir.

Başbakan Binali Yıldırım, terör örgütlerini maşa olarak, kiralık şebeke olarak kullanan emperyalistlerin bölgede asla amaçlarına ulaşamayacağını belirterek, "Türkiye’nin dostluğu değerlidir. Bunu kaybedenler, hüsrana uğrar, perişan olurlar" dedi.


Bursa’da AK Parti 6. Olağan il kongresinde konuşan Başbakan Binali Yıldırım, “Bizim siyasetimiz zalime karşı mazlumun yanında olmaktan asla çekinmeyen bir siyaset. Hiçbir milletin düşmanı değiliz. Herkese dostuz. Milletimiz 15 yıldır bu yüzden Türkiye’nin yönetimini Ak kadrolara teslim ediyor. Recep Tayyip Erdoğan ve onun arkadaşlarına teslim ediyor. Allah’a hamdolsun, milletimizle el ele vererek hem siyasi, hem ekonomik istikrarı sağlayarak bugünlere geldik. Dünyanın en güçlü ekonomilerinin bile krize girdiği bir dönemde Türkiye büyümeye, kalkınmaya devam ediyor. Ekonomide seferberlik ruhuyla başladığımız 2017 rekor büyümesi, ihracat ve istihdam artışı ile devam ediyor. Allah memleketimizin bereketini arttırıyor, emeklerimizin sonuçlarını veriyor” dedi.


Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her daim milletle beraber yürüdük. İstiklalimizi, cumhuriyetimizi ve demokrasimizi tehdit eden bütün şer odaklarına karşı mücadelemiz devam edecek. Türkiye Cumhuriyeti’ni artık hiç kimse hiçbir güç darbeyle, terörle, tuzaklarla durduramayacak. Yürüyüşünü kesemeyecek. Türkiye’nin ekonomisi sağlam, istikrarlı. Yıllardır atlattığımız nice badirelere rağmen kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz. Zeytin Dalı Harekatı ile terör örgütlerini bertaraf ediyoruz. Mehmetçiğimiz Afrin’de destan yazıyor. Bursa’dan Osmanlı’nın başşehrinden kahramanlarımıza selam gönderiyoruz. Allah yar ve yardımcıları olsun” şeklinde konuştu.


“Bizi Afrin’e götür” sloganları


Bu arada, miting alanındaki bir grup, “Bizi Afrin’e götür” diye slogan attı. Yıldırım, “Gençler! Şimdi orası avuç içi kadar yer. Kahramanlarımız gereken neyse yapıyor. Ama ihtiyaç olduğunda biliyorum ki 81 milyon vatan evladı bu bayrak için, bu vatan için dimdik hazır olacak. Sizlere güveniyoruz. Sadece hudutlarımızın güvenliğini sağlamakla kalmayacağız. Aynı zamanda mazlum ve mağdur milletlerin, bütün kardeşlerimizin de güvencesi olacağız. Bunu, her şeyden önce vatandaşlarımızın can ve mal emniyeti için yapacağız. Suriye topraklarında yuvalanan teröristlerin yarın daha büyük belaya sebep olmaması için yapacağız. Bölgedeki acının son bulması için yapacağız. Suriyeli kardeşlerimizin işgal edilen vatanlarına geri dönmeleri için yapacağız. Ülkemizin ve milletimizin güvenliği için yapacağız. Terör örgütlerini maşa olarak kiralık şebeke olarak kullanan emperyalistler bölgede asla amaçlarına ulaşamayacak. Türkiye’nin dostluğu değerlidir. Bunu kaybedenler, hüsrana uğrar, perişan olurlar. Zeytin Dalı’na katılan evlatlarımız, bu ideallerle, hudutlarımızın izzeti, şerefimizin bekçisidir, koruyucusudur. Türkiye bütün engelleme girişimlerine rağmen 2023 hedeflerine, cumhuriyetimizin 100. yıl hedeflerine adım adım kararlı bir şekilde yürüyor. Sanayide çarklar dönüyor, üretim artışı devam ediyor. Aralık ayında sanayi üretim endeksi bir önceki aya göre yüzde 9 arttı. Bu ülkeye güveni gösteriyor. Bu geleceğe güveni gösteriyor” dedi.


“Yerli otomobil 2019’da çıkıyor”


Bursa’nın sanayi ve üretim şehri olduğunun altını çizen Yıldırım, “Hükümet olarak AR-GE kapasitemizi daha da arttıracağız. Teknoloji transferini hızlandırarak yerli ve milli ürünleri daha çok üreteceğiz. Bursa Türkiye’nin ekonomisinin lokomotifi. Bursa, üretim, yatırım, yenilik ve tasarım demek. Bursa otomotivin başşehri. Otomotiv üretimi, yan sektörleriyle birlikte sanayi açısından ihracat açısından çok önemli. Türkiye, son 15 yılda otomotiv üretiminde Avrupa’da 5, dünyada 15. sıraya yükseldi. 2017 yılında toplam otomotiv üretimi 1,5 milyarı aştı. Böylece Türkiye’nin en büyük ihracat kalemini otomotiv ihracatı oluşturuyor. 2017 yılında 28 milyar dolar ihracat yaptık. Yerli otomobil üretmek, ülkemiz açısından artık mesele değil. Bir mecburiyete dönüştü. İnşallah bu hedefimizi de gerçekleştireceğiz. Bilim Sanayi Teknoloji Bakanımız bizzat yerli otomobil projesini takip ediyor. Yerli otomobilin ilk örneğini 2019’da, seri üretimini de 2021’de bitirmiş olacağız” dedi.


“Bursa’ya 16 yılda 29 milyarlık yatırım”


Yıldırım, “Bir yandan istikrar ve güven içinde ekmeğimizi büyütürken, bir yandan da ülkemizin başına musallat olan şer odaklarıyla mücadeleye devam ediyoruz. Bursa her şeyin en güzelini hak ediyor. Bursa’ya ne yapsak azdır. Çünkü Bursa kazanan şehir. Üreten şehir. Türkiye’yi büyüten şehir. İhracatın öncü şehirlerinden biridir. Her alanda geliştirmek için Bursa’ya son 16 yıl içinde tam 29 milyar yatırım ve destek verdik. Bursa’nın 2002’de 3,5 milyar olan ihracatı, 2017 sonu itibariyle 10 milyarı aştı. Bursa’da eğitimi daha kaliteli hale getirmek için 7786 yeni derslik kazandırdık. Üniversitelerimizin gelişmelerini büyümelerini sağladık. 2002 yılında Uludağ Üniversitesi’nin 38700 öğrencisi varken, bugün Uludağ Üniversitesi’nin 75 bin öğrencisi var. Uludağ Üniversitesi’nde teknokent ve kültür merkezini açtık. 2010’da Uludağ Üniversitesi’nin yanı sıra Bursa Teknik Üniversitesi’ni de kurduk. Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksek Okulu, Orhangazi Üniversitelerini de şehrimize kazandırdık” şeklinde konuştu.


Bursa’ya yapılan yatırımlardan bahseden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Bursa 59 sağlık tesisi kazandı. 14 yeni hastane, 10 adet ek bina. 3 ağız ve diş sağlığı merkezi, 37 adet birinci kademe sağlık tesisi yaptık. Bunların yapımında şüphesiz bir dönem Sağlık ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapan Mehmet Müezzinoğlu bakanımızın büyük emekleri var. 5 milyonluk bölge nüfusuna hizmet edecek şehir hastanesi çalışmaları da hızla devam ediyor. 2003 yılına kadar Bursa’da sadece 136 kilometre bölünmüş yol vardı. 15 yılda buna 400 kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Bursa’yı Kütahya, Balıkesir, Kocaeli, Eskişehir, Çanakkale, İstanbul’a bölünmüş yollarla bağladık. Toplam 80 kilometre uzunluğunda Bursa çevre otoyolunun tamamını hizmete aldık. İstanbul-İzmir otoyolu Osmangazi Köprüsü hizmete girdi. İstanbul-Bursa arası komşu kapısına döndü. İstanbullular 45 dakikada Bursa’nın merkezinde İskender yiyip alışveriş yaparak geri dönüyor. İstanbul’un bir yakasından diğerine geçmektense Bursa’ya gelmek daha da kolay hale geldi. Türkiye’nin 4 büyük şehrini otoyollarla tren hatlarıyla birbirine bağlıyoruz. Yüksek hızlı trende, Bursa-Yenişehir-Bilecik üzerinden bağlanacak hızlı tren inşaatı devam ediyor. Arazinin bütün zorluklarına rağmen önümüzdeki 2 yıl içinde burayı da hizmete almış olacağız. Yine önümüzdeki sene Bursa-Bilecek, Yenişehir-Bilecik bölünmüş yolunu da bitireceğiz . 1 milyar 300 milyon lira tarıma destek verdik. 2017 yılında genç çiftçi projesiyle 190 projeye kaynak temin ettik. İpekböceğine desteğimiz devam ediyor. Bursa’da gen fabrikası kurduk, Kosgeb ile 15 yılda 19347 işletmeye destek sağladık. 22 bin 771 işletmeye 1 milyardan fazla kredi verdik. Bursa’da 2002 yılından önce 8 tane organize sanayi bölgesi vardı. Bugün 18 sanayi bölgesinde 166 bin Bursalı kardeşimiz aş iş sahibi oldu. İnşallah, 2019’da ülkemizi, milletimizi hak ettiği yere getirmek için canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin birliği için, beraberliği için tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ülküsü için canla başla, liderimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde çalışacağız”.


AK Parti Bursa teşkilatının 6. olağan kongresine Başbakan Binali Yıldırım’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Bursa milletvekilleri, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin yanı sıra çok sayıda partili katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa CBÜ’den Filistin için haykıran Amerikalı öğrencilere destek İsrail’in Filistin’e karşı saldırılarına tepki gösteren ABD’li öğrenci ve akademisyenlerin gözaltına alınmasını kınayan Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) yönetimi, öğrenci ve akademisyenlere destek vermek amacıyla basın açıklaması düzenledi. Manisa CBÜ yönetimi, İsrail’in Filistin’e uyguladığı insanlık dışı saldırılara ve ABD’li akademisyen ve öğrencilerin İsrail’in saldırılarına karşı gösteri düzenlerken gözaltına alınmalarına tepki göstererek, basın açıklaması yaptı. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğünce Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Yerleşkesi alanında saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunduğu basın açıklamasına ellerinde Türk bayrağı ve Filistin bayrağı taşıyan çok sayıda öğrenci ve akademisyen destek verdi. “Bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemiyorlar” Basın açıklamasında konuşan Manisa CBÜ Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Maalesef ki içinde yaşadığımız 21. yüzyılda inşa edilen ortak insani değerlere, ilkelere ve normlara rağmen tüm dünyanın gözü önünde yine bir insanlık dramının yaşandığına tanıklık ediyoruz. Ekim ayında başlayan ve 7 aydır devam eden İsrail saldırılarında 15 bini çocuk, 10 bini kadın olmak üzere 35 binden fazla sivil vatandaşın katledilmesi karşısında vicdan sahibi her insan gibi kahroluyoruz ve ah ediyoruz. Dünya devletlerinin İsrail’in zulmü karşısında sessiz kalmaları, dahası katliamları destekleyen politikalar benimsemeleri birer akıl tutulmasına dönüşmüştür. Şüphesiz batının bu iki yüzlü tutumu bizler için yeni değildir. Akan kan Müslüman kanı olduğunda Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Hocalı’da, Bosna’da, Kıbrıs’ta sözde medeni Batı’nın bu iki yüzlülüğünü biz hep gördük, hep yaşadık. Ancak İsrail’in saldırılarının sergilediği vahşet ve ortaya çıkan soykırım tablosu öyle ağır olmuştur ki; Batı toplumlarında farklı din, dil, ırka sahip olsa da benzer vicdana sahip her kesimden vatandaşın tepkisini çekmiştir. Kendi yönetimlerinden umudunu kesen Batılılar, insan olmanın ve vicdan taşımanın gereğini yaparak hem İsrail’e hem kendi ülkelerine tepkilerini bireysel eylemlerle dile getirmeye başlamıştır. Yıllarca bize medeniyet nutukları atan batı ülkelerinin çıkarları için bir soykırım karşısında sessiz kalmaları yetmezmiş gibi bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemedikleri de görülmüştür. Siyonizm odaklı vahşet karşısında tepki gösteren Amerikalı öğrencilere yönelik baskı ve şiddet de bu durumun tüm dünya halkları tarafından görülmesini sağlamıştır” dedi. Filistin’e destek gösterileri düzenleyen öğrencilere karşı ABD polisinin üniversiteleri işgal ettiğini dile getiren Rektör Kibar, “ABD’de çok sayıda kampüs polisler tarafından işgal edilmeye başlamıştır. Son 3 haftadır yaşanan süreçte 2 binden fazla akademisyen ve öğrenci orantısız güç kullanılarak şiddete maruz kalmış ve ağır ceza suçluları gibi ters kelepçe ile göz altına alınmıştır. Manisa CBÜ ailesi olarak yaşanan bu süreci kabul edemiyor, tüm inancımızla reddediyor ve ABD ile İsrail yönetimlerine sesleniyoruz; sadece Gazze’deki masum sivilleri değil, aynı zamanda insanlık vicdanını, onurunu, evrensel hukuku, insan haklarını, medeniyet değerlerini ve normlarını da katlettiğinizi görün ve bu zulmü durdurun artık. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır şiarını benimseyerek tüm gücümüz ve kararlılığımızla ABD ve İsrail yönetimleri tarafından sürdürülen bu zulmün karşısında olduğumuzu çok net bir şekilde bir kez daha haykırıyoruz” diye konuştu. Manisa Valisi Enver Ünlü ise yaptığı açıklamada, “Filistin yarım asırdan fazla bir süredir vahşetin en şiddetlisini yaşandığı bir yer haline geldi. Biz bu coğrafyadan çekildikten sonra bu başladı. O tarihten beri de gözyaşı dinmedi. Siyonist İsrail ve gözü dönmüş eli kanlı cani Netanyahu, Refah kentine de saldırıların da çok yakında başlayacağını açıkladı. Dünyanın gözü önünde çok büyük bir katliam, çok büyük bir acı yaşanıyor. Bütün dünya buna sessiz. Ancak başta Amerikalı öğrenciler, Avrupa’da sivil toplum kuruluşları çok büyük bir mücadele veriyorlar. 2 bin 500 Amerikalı öğrencinin gözaltına alındığını, baskıya ve zulme uğratıldığını, çok sayıda akademisyenin görevden el çektirildiğini üzüntüyle öğrendik. İnsanoğlunun hayal gücünü zorlayan, merhamet duvarlarını tarumar eden bu vahşet karşısında maalesef dünya kamuoyu görmez, duymaz, konuşmaz olmuştur. Gazze’de yaşananlar başta olmak üzere, bu insanlık dramına gerek yurtiçinde gerek yurtdışında en şiddetli tepkiyi veren yine aziz milletimiz ve devletimiz olmuştur. Dini farklılıklar sebebiyle zulme maruz kalan ve en çok da savunmasız kadınların ve çocukların hayatını kaybettiği bu vahim hadiseler, insan olma şuuruna erişmiş her vicdanı derinden yaralamıştır” dedi. Basın açıklamasına Manisa Valisi Enver Ünlü ve eşi Sema Ünlü, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, Manisa Vali Yardımcısı Erhan Günay, Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Uğurelli, protokol üyeleri, akademisyenler, öğrenciler katıldı.
Düzce Düzce’de hıdırellez ateşini Vali yaktı Düzce’de Hıdırellez coşku ile kutlandı. Bir çok etkinliğe ev sahipliği yapan Yeşil Vadiyi Hıdırellez Şenliği için Düzceliler doldurdu. Hıdırellez ateşini ise Vali Selçuk Aslan yaktı. Kışını sona ermesi ve baharın gelişiyle birlikte kutlanan Hıdırellez Bayramı Düzce’de de coşku ile kutlandı. Bahçeşehir Bölgesi Yeşil Vadi etkinlik alanında Hıdırellez kutlaması yapıldı. Kutlamaya Vali Selçuk Aslan, AK Parti Genel Merkez Kadın Kollar Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, AK Parti Düzce Milletvekili Ercan Öztürk, Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Burçin Sarıcan, kurum müdürleri, vatandaşlar ve çocuklar katıldı. Vali Selçuk Aslan, tüm Düzce halkının Hıdırellez Bayramı’nı kutlayarak “Hıdırellez kültürü gerek Anadolu’da gerek Balkanlar’da, tüm toplumlarda önemli bir kültürel değer unsuru. Burada belli bir yaştakiler bu geleneği cıvıl cıvıl yaşamış kişiler. UNESCO’nun somut olmayan kültür mirası listesine Türkiye’nin ve Makedonya Cumhuriyeti’nin katkılarıyla yer almış olan Hıdırellez, insanlığın maziden, kadimden bugüne baharın gelişini yeni umutların coşkusunu temennisini dileğini yansıtan Hıdırellez kutlaması Anadolu coğrafyasının pek çok yerinde farklı görünümlerde yaşayan bir kültür. Bahar yeni umutlar, dilekler, bolluk bereket diliyoruz birlik beraberliğimiz daim olsun” diye konuştu. “Etkinliklerin devamı gelecek” Baharın gelmesi ile etkinliklerinde devamının geleceğini söyleyen Milletvekili Ayşe Keşir “Türk töresinde çok uzun zamandır kutlanan Hıdırellez Şenlikleri vesilesi ile bir araya geldik. Baharın gelmesiyle birlikte Düzce’mizde bu etkinlikle başlayarak pek çok etkinliğin arkasından geleceğine inanıyorum” dedi. Konuşmaların ardından Gençlik Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi Halk Oyunları ekibi gösterisi izleyenleri mest etti. Sonrasında ise Vali Selçuk Aslan Hıdırellez ateşini yaktı. Ateşin yanmasıyla etkinlik alanına kurulan stantları gezen Vali Aslan ve protokol üyeleri tek tek fotoğraf çekildi. Etkinlik boyunca çocuklara ve vatandaşlara yiyecek içecek ikramı yapıldı. Pamuk Şeker Balon ve oyuncaklar işle vakit geçiren çocuklar etkinliğin tadını çıkardı.