ASAYİŞ - 19 Temmuz 2018 Perşembe 16:32

Düğün sabahı karısını öldüren zanlı duruşmada abisine saldırdı

A
A
A
Düğün sabahı karısını öldüren zanlı duruşmada abisine saldırdı

Bursa’da Güllü Yurtoğlu’nu evlendiği gecenin sabahında 16 bıçak darbesiyle öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Metehan Yurtoğlu hakim karşısına çıktı.

Bursa’da Güllü Yurtoğlu’nu evlendiği gecenin sabahında 16 bıçak darbesiyle öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Metehan Yurtoğlu hakim karşısına çıktı. Sanık Yurtoğlu duruşmada jandarmanın arasından sıyrılarak, şahitlik yapan abisine saldırdı.


Olay, 3 Aralık 2017 Pazar günü sabah saatlerinde Yıldırım’a bağlı İsabey Mahallesi İlkbahar Sokak’ta meydana geldi. Metehan Yurtoğlu (23), uzun yıllar birliktelik yaşadığı Güllü Yurtoğlu (22) ile evlendi. Düğün sabahı eşi Güllü Yurtoğlu’nu 16 yerinden bıçaklayarak öldüren Metehan Yurtoğlu ilk defa hakim karşısına çıktı.


Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya Metehan Yurtoğlu ile Güllü Yurtoğlu’nun yakınları ve avukatları katıldı. Olay günü yaşananları anlatan Yurtoğlu, cinayeti işlediği sırada 1 yaşındaki yeğeninin de odada olduğunu söyleyerek, eşini kendisini aldattığını düşündüğü için öldürdüğünü ileri sürdü. Olay günü ve olaydan önce yaşananları anlatan Yurtoğlu, uyuşturucu madde kullandığını itiraf etti. Psikolojik problemler yaşadığını ifade eden Yurtoğlu, "Ben son zamanlarda Güllü’den şüpheleniyordum. Beni aldattığını düşünüyordum. Aileme onu istemediğimi söyledim. O zaman uyuşturucu kullanıyordum. Babam bana eğer Güllü ile evlenmezsen seni hastaneye yatırırız dedi. Ben de hastaneye yatmak istemediğim için Güllü ile evlendim. Ama öncesinde Güllü beni bırakıp gitsin diye onu ormanlık alana bağladım. Oradan abim kurtarmış Güllü’yü ve bunu benden saklamışlar. Ben defalarca kendimi asmak istedim, ama her seferinde beni kurtardılar. Düğün günü de Güllü ve arkadaşlarını kuaförden almaya gitmeden önce Kadir diye bir arkadaşımla konuştum. O da bana Güllü’nün birçok erkekle ilişkisi olduğunu, hatta babam ve abimle de ilişkisi olduğunu söyledi. Ben de bunlara inandım, hala inanıyorum. Kuaförden onları almaya gittiğimde Güllü’nün arkadaşları benimle dalga geçti. Sen Güllü’nün nasıl olduğunu ne olduğunu daha öğrenmedin mi diye sordular. Ben daha önce Güllü’yü başka bir köyde başka bir evde görmüştüm. Onu sorunca Güllü bana, ‘Evet gerizekalı, o bendim’ diye cevap verdi” ifadelerini kullandı.


Defalarca intihar etmek istediğini fakat her seferinde kurtarıldığını iddia eden Yurtoğlu, olay günü de eşini değil, kendini öldürmek istediğini ileri sürerek, “Düğünü yaptıktan sonra birlikte kalmadık. Ben başka yerde kaldım. Sabah eve gittim, yeğenim ve ablamın kardeşi Güllü ile aynı odada uyuyordu. Ben kapıyı kilitledim çünkü kendimi öldürecektim ve kimsenin buna engel olmasını istemiyordum. Sonra gidip Güllü’nün başında oturup onu izledim. Sonra uyumadığını fark ettim. O sırada bana neden yaptın bunu diye sordum. O da kalktı tartışmaya başladık. Tartışma büyüdü ve bana ‘Sen adam mısın, 5 kuruş etmezsin’ dedi. Ben de sinirlendim ve mutfaktan bıçağı alıp saldırmaya başladım” dedi.


Olaydan sonra yapılan otopsi raporunda Güllü Yurtoğlu’nun 16 bıçak darbesi aldığı ve henüz bakire olduğu ortaya çıktı. Sanık Metehan Yurtoğlu ise duruşmada daha önce Güllü Yurtoğlu ile cinsel birliktelik yaşadığını, olay esnasında Güllü Yurtoğlu’nu 16 kere bıçaklamadığını ileri sürerek, raporlara itiraz etti.


Yurtoğlu’nun ifadesinin ardından duruşmaya şahit olarak katılan ağabeyi içeri alındı. Ağabeyi lafa başlar başlamaz Metehan Yurtoğlu jandarmanın arasından sıyrılarak ağabeyine saldırdı. Jandarma ekipleri tarafından hemen yakalanan Yurtoğlu duruşma salonundan çıkarıldı.


Şahitler Yurtoğlu’nun aksine ifadeler verdi. Dinlenen herkes, Güllü Yurtoğlu hakkında herhangi bir olumsuzluğa şahit olmadıklarını, sanığın söz konusu olayları uyuşturucunun etkisinde kalarak uydurduğunu iddia etti. Duruşma eksik evrakların tamamlanması için ileri bir tarihe ertelendi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Devrilen LNG yüklü çekicideki gaz, 13 saatlik çalışmayla tahliye edilebildi Burdur-Antalya kara yolunda gece saatlerinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu LNG yüklü çekici şarampole devrildi. Patlama tehlikesi nedeniyle çift yönlü trafiğe kapatılan yol, yaklaşık 13 saat süren kurtarma çalışmaları sonrasında tekrar trafiğe açıldı. Kaza, saat 00.15 sıralarında Burdur-Antalya kara yolunun 17’nci kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, İzmir Aliağa’dan yola çıkıp Burdur’dan Antalya istikametine seyir halinde olan Mustafa Irkıçatal (57) idaresindeki 07 DDL 41 plakalı LNG yüklü tanker, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole devrildi. Kaza nedeniyle sürücü yaralanırken delinen tankerde gaz sızıntısı oluştu. Çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezine yaptığı ihbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık, polis ve jandarma ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı sürücü ambulans ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken jandarma ve polis ekipleri Burdur-Antalya kara yolunu patlama riskine karşı çift taraflı trafiğe kapattı. Güvenlik önleminin ardından itfaiye ekipleri tarafından gaz tahliye işlemlerine başlandı. Sabah saatlerinde Antalya’dan gelen özel ekiplerin desteğiyle kaza yapan tankerde kalan LNG gazı başka bir tankere dolduruldu. Vinç yardımıyla tankerin çekiciye yüklenmesinin ardından yaklaşık 13 saatin ardından Burdur-Antalya kara yolu tekrar trafiğe açıldı. Meydana gelen kaza hakkında açıklamada bulunan Burdur İtfaiye Müdürü Mehmet Ali Ballak, "Gece saat 00.15 sıralarında LNG yüklü tanker İnsuyu mevkiinde kaza yapmış. Biz olay yerine geldiğimizde yoğun bir şekilde gaz sızıntısı vardı ve yol güvenliği sağlanamamıştı daha. Bizim ilk hedefimiz yol güvenliğini sağlamaktı. Çünkü sürekli hava akımının yön değiştirmesinden dolayı gaz yer değiştiriyordu. Yol güvenliğini sağladıktan sonra çöküntü gazlara ekiplerimiz müdahale etti. Sabah kadar sürdü bu müdahalemiz. Çünkü çok titiz bir çalışma yapmamız gerekiyordu. Amacımız gazın alev almaması, kıvılcım çıkarabilecek her türlü etkeni ortadan kaldırmaktı. Bunu başardık. Saat 10.30’a doğru gaz tahliye oldu. Çünkü gazın kendiliğinden tahliye olmasını bekliyorduk. Tankın zarar gören tarafının alt tarafta kalması bizim çalışmalarımız bu kadar uzun sürmesine neden oldu. Çünkü hiçbir şekilde o alanı kapatma imkanımız yoktu. Ortam güvenliğini sağlayarak gazın tahliyesi bitti. Şu anda vinç ve kurtarıcılar yardımıyla araçlar kaldırıldı. Burada büyük bir faciayı en ucuz bir şekilde atlattığımızı söylemek isterim" dedi. Vinç yardımıyla tankerin çekiciye yüklenmesi sonrasında yaklaşık 13 saatin ardından Burdur-Antalya kara yolu tekrar trafiğe açıldı.
Bitlis Bitlis Eren Üniversitesi öğrencilerinden, Filistin için 10 günlük oturma eylemi Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) öğrencileri, Filistin için 10 günlük oturma eylemi başlattı. Rahva Yerleşkesindeki Memduh Eren Camisi’nde öğlen namazı sonrası BEÜ İnsani Değerler Kulübü öncülüğünde bir araya gelen grup, kampüs içerisinde pankartlarla yürüyüş yaptı. Sloganlarla yürüyen grup daha sonra basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Eren Üniversitesi (BEÜ) İnsani Değerler Kulübü Başkanı Muhammed Beyazalma, 10 gün sürecek oturma eylemi ile Filistin’e destek vereceklerini söyledi. Beyazalma, 7 Ekim Aksa Tufanı sonrasında gelişen olaylar, insanlık tarihinin en vahşi katliamlarından birinin yanında yine insanlık tarihinin en şerefli ve sebatkâr direnişlerinden birini tüm dünyanın gözleri önüne serdiğini söyledi. Beyazalma, “Tarihteki tüm önemli dönüm noktalarında olduğu gibi bugün de Gazze’de süregelen katliam ve direniş, doğruyu yanlıştan, haklıyı zalimden, izzeti zilletten ayırt eden bir Furkan olarak karşımızda duruyor. Siyonistler, Filistin’de sadece bir halkı değil aynı zamanda insani tüm ilke ve değerleri sistematik bir şekilde katlediyor. Batılı devletler ise bu katliama göz yummanın da ötesinde İsrail’i açıktan desteklemekten çekinmiyor. Katil devleti soykırım silahlarıyla teçhiz eden ABD, Gazze’deki mezalimin bizatihi faili konumunda olmayı sürdürüyor. Emperyalist ABD, Gazzeli mücahitlerin zillete uğrattığı Siyonistleri koruyup kollarken, son günlerde ABD’nin çeşitli eyaletlerindeki üniversitelerde Siyonizm karşıtı gösterilerin yoğunlaştığına şahitlik ediyoruz. Harvard’dan Yale’e, California’dan Texas’a kadar Amerika’nın önde gelen 25’e yakın üniversitesinde devam eden destek eylemlerinde bir taraftan Siyonist vahşet lanetlenirken diğer taraftan Amerika’nın İsrail’e verdiği destek protesto ediliyor. Kampüslere adeta Filistin kampları kuran öğrencilere akademisyenler de destek veriyor. Gazze’de yakılan direniş meşalesinin aydınlığında dünya, zulmün membağı ABD’de zalim yöneticilerine hakkı çekinmeden haykıran binlerce vicdan sahibine şahitlik ediyor. Bizler, üniversite öğrencileri olarak Columbia Üniversitesinde başlayarak Amerika’da dalga dalga yayılan Filistin eylemlerine Türkiye’den selam gönderiyoruz” dedi. Açıklamanın ardından kampus içerisinde oluşturulan alanlarda 10 günlük oturma eylemi başlatıldı. Yürüyüş ve basın açıklamasına BEÜ öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.