ASAYİŞ - 19 Nisan 2019 Cuma 10:26

(Özel) Bursa’da 12 saatlik seferberlik 6 defineciyi hayata bağladı...Mağaranın içi böyle görüntülendi

A
A
A
(Özel) Bursa’da 12 saatlik seferberlik 6 defineciyi hayata bağladı...Mağaranın içi böyle görüntülendi

Bursa’nın İznik ilçesinde bir mağarada kazı yaparken mahsur kalan 7 defineci için 100 kişilik arama kurtarma ekibi 12 saat boyunca hummalı bir şekilde çalıştı.

Bursa’nın İznik ilçesinde bir mağarada kazı yaparken mahsur kalan 7 defineci için 100 kişilik arama kurtarma ekibi 12 saat boyunca hummalı bir şekilde çalıştı. Kazı yapan şahıslardan 6’sı kurtarılırken, biri hayatını kaybetti. İçişleri Bakanlığı’na bağlı AFAD Bursa İl Müdür Vekili Yalçın Mumcu, zamanla yarışı İHA ekibine anlattı. Şahısların kurtarıldığı ve bir kişinin güçlükle girdiği mağaranın içindeki görüntüye İHA ekibi ulaştı.


AFAD İl Müdür Vekili Yalçın Mumcu, kendilerine ihbarın gelmesinin ardından kısa sürede 30 kişilik ekibiyle olay yerine vardıklarını belirterek, "Elbeyli Köyü Kızıltepe Mağarası’nda 7 kişi mahsur kalmıştı. Bu kişilerin mahsur kaldığını geride kalan arkadaşları haber vermiş. İlk önce mağara girişinde gaz ölçümü yaptık. Mağara girişinde 300 pp üzerinde gaz vardı. Mağaranın içerisinde bunun 450 pp üzerinde olduğunu düşündük. Ancak tüplü ilk ekibimiz indiğinde iniltileri duyduk. Bu bizi çok sevindirdi. Artık operasyonun temiz hava tüpüyle devam etmesi gerektiğini anladık. Daha sonra badili yani ikişer kişilik ekipler indirdik. İnmek çok zordu. Giriş çıkış 1,5 saat sürüyordu. Mağaraya iniş çıkışta motorlu liberatör kullanıyorduk. Otomotik motorla ip takıldığında çekebiliyoruz. Bütün ekipler oksijen maskesiyle inebiliyordu. Ancak yarım saat kalabiliyordu. İçeriye temiz hava bastık. Sonra oksijen tüpüyle kazazedelere hava açtık. Ekip elemanlarımız tüplerini hiç çıkarmadılar" dedi.


Kurtarma çalışmalarının Bursa Valisi Yakup Canbolat ile İznik Kaymakam Vekili Suat Seyitoğlu koordinasyonunda 12 saat boyunca başarılı bir şekilde sürdüğünü kaydeden Yalçın Mumcu, "Tüm ekipler, jandarma, UMKE, 112, Büyükşehir İtfaiyesi, AKUT, NAK ve BAKUT ekipleri iyi koordine olduk. Kurtarma çalışmalarına toplamda 100 kişi katıldı. İlk inişte kazazedelerdeki inilti sesi ve oksijen tüpleriyle daha da hayata bağlanmaları iyi oldu. İlk indiğimizde merdivenin dibinde 3 kişi vardı. Dere kısmında da 4 kişi vardı. Kendilerine ip sistemi kurmuşlar, aküleri ve jenaratörleri vardı. 7 kişiyi de canlı yukarı çıkardık. Ancak bir kişinin hayatını kaybettiği haberi hastaneden geldi. Kazazedelerden bazılarıyla konuşuyorduk. Hatta bir an önce yukarı çıkma isteklerini dile getiriyorlardı. Eğer biraz daha geç kalınsaydı kazazedeler bugün hayatta olmayabilirdi" diye konuştu.


Havanın soğuk olduğunu ve yağmurun da çalışmaları güçleştirdiğini vurgulayan Yalçın Mumcu, "Bütün ekipler iyi koordine olduk. Disiplinli bir çalışma sergilendi. İniş çıkışlarımız çok zorluydu. Ekipleri de devamlı değiştirmek zorunda kaldık. Kazazedeleri canlı çıkardığımız için Allaha şükrediyoruz. Mağarada insan sağlığını ciddi manada etkileyecek kadar çok gaz vardı. Tedbirli hareket etmemiz de çok şükür hiç kimsenin başına bir şey gelmeden kurtarma çalışmasını bitirmemizi sağladı" diye konuştu.


Öte yandan definecilerin kurtarıldığı 51 metre derinliğindeki mağaranın görüntülerine ise İhlas Haber Ajansı ulaştı. İnişin iki kademeli gerçekleştiği, definecilerin kendi halatlı merdiven sistemini kurdukları görüldü.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Gökyüzünde beyaz cennet manzaralı tıraş hizmeti Denizli’de sosyal projelere verdiği destekle tanınan kuaför Mehmet Çağdaş, sıra dışı bir etkinliğe imza attı. Müşterisini yerden 300 metre yükseklikten Pamukkale’yi izlerken tıraş eden Çağdaş, balondaki yerli ve yabancı turistler tarafından ilgiyle izledi. Denizli’nin sosyal projelere verdiği desteklerle tanınan kuaförü Mehmet Çağdaş, bu kez mesleğini icra ettiği mekan itibariyle gündem oldu. Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerinde faaliyet gösteren Mehmet Çağdaş Hair Artist firmasının sahibi olan ve daha önce de gerçekleştirdiği ilklerde gündeme gelen Çağdaş, iş yerini UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan beyaz cennet Pamukkale semalarına taşıdı. Sürekli müşterisi olan Nuri Ersoy’u yerden 300 metre yükseklikte tıraş olmaya ikna eden Mehmet Çağdaş, yerli ve yabancı turistlerin meraklı bakışları arasında eline makas ve tarağı alarak tıraşa başladı. Yaklaşık 1 saat süren balon turu boyunca müşterisinin tüm saç bakımını tamamlayan Çağdaş, verdiği sıra dışı bu hizmetle beğeni topladı. Çağdaş’ın müşterisi gökyüzünden Pamukkale’yi izlerken yaptığı tıraşla ilgili olarak yayınlanan videosu, sosyal medyada binlerce kişi tarafından izlendi. Farklı olmayı ve yenilikler yapmayı çok sevdiğini belirten kuaför Mehmet Çağdaş, “Ne yapabilir diye düşünürken dünyaca ünlü Pamukkale’mizin gökyüzünden seyredilebildiği balonda tıraş yapmak fikri geldi. Bu fikrimi müşterime söylediğimde ilk başta biraz endişelendi ama sonrasında ikna oldu. Müşterimi, o gökyüzünden Pamukkale’yi izlerken onu tıraş ettik. Balkondaki yerli ve yabancı turistler, ilk başta çok şaşırdılar ama sonra hayranlıkla bizi izlediler. Aynı heyecanı yaşamak isteyen birçok kişi bize ulaştı. Tabii bu bizim her zaman yapabileceğimiz bir şey değil ama ben farklı yeniliklere imza atmaya devam edeceğim. Farklı ve sıra dışı mekanlarda mesleğimi icra etmek beni çok mutlu ediyor” dedi.
İstanbul İstanbul’da “Daltonlar” suç örgütüne yönelik “Mahzen-37” operasyonları: 14 şüpheli yakalandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’un Kağıthane Esenyurt, Beylikdüzü, Başakşehir, Bahçelievler, Küçükçekmece ve Beşiktaş ilçelerinde “Daltonlar” suç örgütüne yönelik düzenlenen “Mahzen-37” operasyonlarında 14 şüphelinin yakalandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, İstanbul’un Kağıthane Esenyurt, Beylikdüzü, Başakşehir, Bahçelievler, Küçükçekmece ve Beşiktaş ilçelerinde elebaşılığını yurt dışı firar olan Beratcan Gökdemir’in yaptığı Daltonlar organize suç örgütüne yönelik operasyon düzenlendi. Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı ve İstihbarat Başkanlığı koordinesinde İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilen operasyonlarda yakalanan şüphelinin; Esenyurt ilçesinde 31.03.2024-05.04.2024 tarihleri arasında M.O.S., B.T. ve C.T. isimli 3 ayrı iş yerinin kurşunlanması eylemlerini gerçekleştirdikleri, Beylikdüzü ilçesinde 31.03.2024 tarihinde E.B.G.R. isimli iş yerinin kurşunlanması eylemini yaptıkları, Başakşehir ilçesinde 02.04.2024 tarihinde B.S. isimli iş yerine el bombası atılması ve 14.04.2024 tarihinde iş yerinin kurşunlanması eylemlerini gerçekleştirdikleri, Bahçelievler ilçesinde 04.04.2024 tarihinde P. ve C.C. isimli iş yerlerinin, 16.04.2024 ve 19.04.2024 tarihilerinde S.G.L. ve İ.P isimli işyerlerinin kurşunlanması eylemlerini gerçekleştirdikleri, Küçükçekmece ilçesinde 22.04.2024 tarihinde 80. Yıl Parkı’nda kurşunlama eylemini yaptıkları, Bakırköy ilçesinde 16.04.2024 ve 25.04.2024 tarihlerinde G.B. isimli kuyumcunun kurşunlanması eylemlerini gerçekleştirdikleri, Esenyurt ve Avcılar ilçelerinde 08.04.2024 ile 13.04.2024 tarihlerinde meydana gelen 4 adet ikamet ve iş yeri kurşunlama eylemini yaptıkları, Beşiktaş ilçesinde 05.04.2024 ile 11.04.2024 tarihlerinde 2 ayrı kasten öldürmeye teşebbüs eylemini yaptıkları ve Esenyurt ilçesinde 12.04.2024 tarihinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemini yaptıkları tespit edildi. Operasyonlar sonucu, 1 adet AK-47 uzun namlulu tüfek, 3 adet tam otomatik tabanca, 2 adet çalıntı motosiklet ile çok sayıda balistik yelek ve kar maskesi el geçirildi.
Çorum Nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi eden cihaz geliştirildi Hitit Üniversitesinde yürütülen proje ile nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi edebilen cihaz geliştirildi. Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Güven Akçay, nörolojik hastalıkları ilaçsız tedavi edebilmek amacıyla çalışma başlattı. Makine ve İmalat Teknolojileri alanında desteklenen proje çerçevesinde hastaları ilaçların toksik doz ve yan etkisine maruz kalmadan tedavi edebilecek yerli ve milli cihaz üretildi. Cihazın geliştirilmesi için yürütülen çalışmalarda Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Fatih Işık ve Doktor Öğretim Üyesi Serkan Dişlitaş yer aldı. Doktor Öğretim Üyesi Güven Akçay, geliştirdikleri cihaz ile beyne her hangi bir cerrahi operasyon yapılmadan beyindeki oluşacak olan elektrik uyarısıyla nörolojik rahatsızlıkları tedavi etmeyi amaçladıklarını söyledi. Nöromodülasyon (sinir dokularının yeniden düzenlenmesi) yönteminde 1950’li yıllardan itibaren ses, elektrik uyarısı ve manyetik uyarılardan faydalanmaya başlandığını ifade eden Akçay, bu tedavi yönteminin invaziv ve non-invaziv olarak iki şekle ayrıldığını kaydetti. Akçay, non-invaziv (kesi yapılmadan) olarak adlandırılan; beyne her hangi bir cerrahi operasyon yapılmayan tedavi yönteminde beyinde oluşacak elektrik uyarısıyla tedavinin amaçlandığını belirterek 2000’li yıllardan sonra bu tedavi yönteminin klinikte yer almaya başladığını ifade etti. “Beyine elektrik uyarısı vererek tedavinin gerçekleştirilmesini hedefliyoruz” Geliştirdikleri cihaz ile beyne elektrik uyarısı vererek tedavinin gerçekleştirilmesinin hedeflendiğine dikkat çeken Akçay, şunları söyledi: “Beyne elektrik uyarısı vererek yapacağımız bu tedavi yöntemini diğer tedavi yöntemleriyle kıyasladığımız zaman; örneğin ilaçlarda toksik doz veya yan etkisi gibi durumlar olurken bu tedavi yönteminde ise yan etkisi diğerlerine göre neredeyse yok denecek kadar çok az olup avantajları, tedavi etkinliği daha yüksektir. Klinik çalışmalara daha fazla ihtiyaç olduğundan dolayı ekibimizin geliştirmiş olduğu cihazla yapılan tedavi yönteminin preklinik çalışmaları tamamlanmış olup şimdi ki aşamalarımızda ise klinikteki çalışmalarımızı özellikle epilepsi, nöropatik hastalarında Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Sinan Eliaçık hocamız ile uygulamayı amaçlamaktayız.” Yurt dışına göre 50 kat daha az maliyetle üretebiliyoruz Geliştirilen cihazın tamamen yerli ve milli olduğunu vurgulayan Akçay, “Yurt dışında üretilen cihazların Türkiye’ye maliyeti ortalama 30 bin dolar civarında. Yerli üretim olanlarda ise yaklaşık maliyet 5-6 bin dolar civarında. Biz ise cihazı yurt dışına göre 50 kat daha az maliyetle üretebiliyoruz. Yapmış olduğumuz cihazı diğerlerinden farklı olacak şekilde ürettik. Sabit bir akım vermek yerine beyindeki elektrik direnci ve kafa direnci ölçülerek bu dirence uygun olan yani tedavideki etkin ilaç diye tabir edebileceğimiz gerçek elektrik değerini verip beyne modüle ederek hastalarımızın tedavisini amaçlıyoruz. Böylelikle sabit bir tedavi değil bireye özgü elektrik uyarısı vererek tedavi hedeflenmiş oluyor. Bu amaçla da tedavinin etkinliği daha da arttırmayı sağlamış oluyoruz.” diye konuştu.