GENEL - 16 Ocak 2020 Perşembe 12:51

Kar yağması enfeksiyon hastalıklarını azaltıyor

A
A
A
Kar yağması enfeksiyon hastalıklarını azaltıyor

Kış aylarını yarıladığımız bugünlerde henüz kar yağışının olmaması soğuk algınlığı ve grip vakalarının artmasına neden oldu.

Kış aylarını yarıladığımız bugünlerde henüz kar yağışının olmaması soğuk algınlığı ve grip vakalarının artmasına neden oldu. Hastanelere başvuran hastaların genellikle öksürük, boğaz ağrısı, halsizlik ve burun tıkanıklığı yaşadıkları bildirildi.


Acil Sağlık Sorumlu Müdürü Dr. Koray Akay, özellikle soğuk algınlığı vakalarındaki artışın bir sebebinin de kar yağışının olmamasından kaynaklandığını belirtiyor. Akay’a göre, ‘Karın yağması demek hava kirliliğinin ve enfeksiyon hastalıklarının nispeten azalması’ demek.


Dr. Koray Akay’ın verdiği diğer detaylar şöyle: "Kar nedeniyle hava sıcaklığı eksi değerleri görür ve bu da havadaki mikropların ölmesini sağlar. Ancak ne yazık ki bu sene hala kar yağışı göremedik. Ve bu da çeşitli enfeksiyonlara neden olan mikropların ölmemesini sağladı. Kış aylarında havadaki nemin fazla olması, mikropların taşınmasını daha da kolaylaştırdı. Burun akıntısı, soğuk algınlığı, grip, boğaz ağrısı, öksürük şikâyetiyle hastanelere giden hasta sayısı da doğal olarak arttı. Ailelerin sıkça düştüğü bir yanlış var, kar yağdığında dışarı çıkmayalım hasta oluruz. Aksine, temizlenmiş havayı solumak iyi gelecektir. Dışarı çıkmak kapalı, basık ve havasız ortamların üzerimizde yaşattığı dirençsizliği kıracak ve daha enerjik olmamızı sağlayacaktır. Eğer kapalı ortamlarda kalma zorundaysak soğuğa rağmen ortamı sık sık havalandırmalıyız. Bir de, yine bilinen bir yanlış var ki o da yağan karı yemek. Kirli havadan taşıdığı zararlı partikülleri özellikle çocuklarımıza ve evcil hayvanlarımıza yedirmemeliyiz. Bilimsel olarak yüzde yüz kanıtlanmasa da ‘kar yağdı mikroplar öldü’ düşüncesini baz alıp, içerde kalmaktan kurtulup dışarda temiz havada aktivite yapmak bağışıklık sistemimize iyi gelecektir"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Üniversite Adaylarından SANKO Üniversitesi’ne ziyaret Gaziantep Akkent Anadolu Lisesi öğrencileri, üniversite ortamını görmek ve eğitime ilişkin bilgi almak amacıyla SANKO Üniversitesi’ni ziyaret etti. Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Öğretmenleri eşliğinde programa katılan öğrencilere, Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Çetin, SBF Beslenme ve Diyetetik Bölümünden Arş. Gör. Seren Kurtgil, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümünden Arş. Gör. Pınar Kuyulu Haksal, Hemşirelik Bölümünden Arş. Gör. Ebru Karaaslan ve SHMYO Tıbbi Görüntüleme Teknikleri Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Ali İkidağ tarafından Üniversitenin deneyimli akademik kadrosunu, öğrencilerle gerçekleştirdikleri projeleri, faaliyet alanları, bölüm dersleri, klinik uygulama sahaları ve meslek istihdam imkanları anlatan sunum yapıldı. Üniversitenin kendi hastanesinin olmasının üniversite öğrencileri için fırsat olduğuna değinen öğretim elemanları, öğrencilerin mesleğe yönelik uygulamaları hastanede gözlemleme imkânı bulduklarını ve tecrübe kazandıklarını, bu durumun çalışma hayatlarında da büyük kolaylık sağladığını vurguladı. Tanıtım sonrası Üniversiteyi gezme fırsatı bulan öğrencilere Laboratuvar Sorumlusu Özlem Topçu laboratuvarları tanıttı. Basın ve Halkla İlişkiler Personeli Mehmet Türk ise puan ve kontenjanlar, öğrencilere sağlanan burslar ile kütüphane hakkında bilgi verdi.
İstanbul BAU Asya’daki en iyi üniversiteler arasında yer aldı Dünyanın en itibarlı derecelendirme kuruluşu olan Times Higher Education (THE), ‘2024 THE Asya Üniversiteleri’ sıralamasının sonuçlarını açıkladı. Bahçeşehir Üniversitesi sıralamada 196’ncı, Türkiye’de ise 9.sırada yer aldı. Üniversitelerinin tüm temel misyonları, öğretim, araştırma, bilgi aktarımı ve uluslararası görünüm açısından değerlendirildiği, dünyanın en itibarlı derecelendirme kuruluşu olan Times Higher Education-2024 THE Asya Üniversiteleri” sıralaması açıklandı. Asya’nın en iyi üniversitelerinin yer alığı sıralamada Bahçeşehir Üniversitesi 739 üniversite arasında 196’ncı, Türkiye’de ise 9’ncu sırada yer aldı. BAU vakıf üniversiteleri arasında 4. sırada Türkiye’deki üniversiteler arasında 9. sırada yer alan Bahçeşehir Üniversitesi, ülkedeki en iyi 4 vakıf üniversitesinden biri olma başarısını gösterdi. Bahçeşehir Üniversitesi; Koç, Sabancı ve Bilkent üniversitelerinin ardından dördüncü olarak, Türkiye’nin en iyi üniversiteleri arasındaki yerini aldı. Türkiye’den 75 üniversite Dünya üniversitelerinin performanslarını 18 gösterge kullanarak ölçen ve Asya kıtasını kapsayan bir akademik performans haritalaması yapmayı hedefleyen THE Asya Üniversiteleri sıralamasında, Türkiye’den 75 üniversite girdi. Üniversiteler başlıca; öğretim, araştırma, araştırmanın kalitesi, endüstri ile ilişkiler, bilgi aktarımı ve uluslararası görünüm açısından değerlendirildi. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU), Türkiye’den sıralamaya giren vakıf üniversiteleri arasında ‘Uluslararası Görünürlük (International Outlook)’kategorisinde de 4. sıraya yerleşti. Rektör Hatipoğlu: “Araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlar ile ilerliyoruz” Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Hatipoğlu yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Bahçeşehir Üniversitesi, THE Asya 2024 Dünya sıralamasında 196. sıraya, Türkiye’deki Vakıf Üniversiteleri arasında Koç, Sabancı ve Bilkent Üniversiteleri ardından 4. sıraya yerleşti. Vakıf üniversiteleri sıralamasında ilk 3’te yer alan üniversiteler aynı zamanda ‘YÖK Araştırma Üniversitesi’ statüsünde yer almaktadır. Bu sonuç Bahçeşehir Üniversitesi olarak bizim de öncü bir araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğimizi göstermektedir. 2024 THE Asya Üniversiteler sıralamasını oluşturan birçok alt bileşen var. THE, bunlardan biri olan araştırma kategorisi kriterlerini bu sene zenginleştirerek; araştırma çıktıları, patentleri, uluslararası büyük projeleri ve bilime yapılan tüm katkıları değerlendirmeye alıyor. Türkiye’de tüm üniversiteler arasında bu kategoride ilk 10’da yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Sıralamaya giren üniversiteler arasında en genç üniversite olduğumuzu da ifade etmek isterim. Süreçte emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımı tebrik ediyor ve kutluyorum.”