EKONOMİ - 06 Ocak 2012 Cuma 12:18

MERKEZ BANKASI BAŞKANI AÇIKLADI: "TÜRK LİRASI 2012`DE DEĞER KAZANACAK"

A
A
A
MERKEZ BANKASI BAŞKANI AÇIKLADI: "TÜRK LİRASI 2012`DE DEĞER KAZANACAK"

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2012 yılında Türk lirasının değer kazanmasına izin vereceklerini belirterek, "Enflasyon şu anda dış dengeye, cari açığa göre daha öncelikli bir problem alanı. Arzumuz enflasyonun tek hanelere yeniden inmesi, yüzde 5’lik hedefe yaklaşması" dedi.
Teker teker güvenli yerlerin sayısının da azaldığını kaydeden Başçı, böyle bir dünyada Türkiye gibi bir ülkenin kesinlikle çok rahat dış finansman bulacağını, kimsenin endişesinin olmaması gerektiğini kaydetti.
Merkez Bankası Başkanı Başcı, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda para politikaları konulu toplantıda konuştu. MB olarak birinci hedeflerinin enflasyonu düşük seviyelere indirmek olduğunu belirten Başçı, "Reel sektör, uzun vadeli krediyi Türk lirası cinsinden alabiliyorsa, bu enflasyonu kalıcı bir şekilde düşük olmasındandır. O yüzden bizim birinci hedefimiz enflasyonun oldukça düşük seviyelerde seyretmesidir. İstikrarı sağlayıcı tedbirler almayı istiyoruz. Geçen sene istisnai bir yıl yaşadık.
Hatırlarsanız, kasım ayında ABD Merkez Bankası ikinci parasal genişleme programı başladığında, bunun bizim için sonucu çok bol ve ucuz kredidir. Bundan dolayı Türkiye’de borçlanma ve Türk lirasının üzerinde değerlenme baskısı olacaktı. Dolayısıyla her ikisinde de karşı gelecek ve yumuşatacak tedbirler almalıyız. Çünkü eğer bir ülkede fazla para basılıyorsa, otomatik olarak finansman daha kısa olur. Yabancı para cinsinden olur. Dolayısıyla içeride riskler oluşturur. Aşırı iyimserliğe kapılmayalım.
Kredilerde yavaş gidelim. Çin’den hızlı büyümeyelim. Çin’de yüzde 25 ise Türkiye’de yüzde 25 olsun. Türk lirasının üzerindeki aşırı değerlenme baskısı olmasın" ifadelerini kullandı.
"1 dolar 1 liraya eşit olur mu?" diye kamuoyunda bir algılama olduğunu ifade eden Başçı, "Eğer döviz kurlarındaki gelişmeleri, fiyat istikrarı ve finansal istikrar hedeflerini tehlikeye atarsak, döviz piyasasına da müdahale ederiz. Yani bir dolar 1 TL olsaydı, ihracatçı asından, cari denge açsından büyük bir risk oluşurdu. Kar marjlarını hepsi sıfırı görürdü. MB, bir dolar eşittir 1 TL olmaz dedi. Bu değerlenme eğilimine karşı durmamız gerekir. Ne açıdan? Finansal istikrar açısından. Bugünlerde durum şu.
Ağustos ayında Avrupa’daki problemlerden dolayı gelişmekte olan ülkelerin para birimleri genel bir zayıflama içinde. Biz ilk etapta, düzenli döviz satışları başlatalım. Bizim elimizde başka birkaç araç var" dedi.
Türkiye’nin nispeten daha az zayıflamasını yol açacak politikalarla yol izlenmesi gerektiğini ifade eden Başçı, "Türk lirası dolara karşı daha az değer kaybetti, Avrupa’ya karşı değer kazandı. Avrupalılar para basıyor. Onlar para bastıkça avro düşüyor. Ne kadar para basarlarsa avro o kadar değer kaybediyor. Sizin paranız avroya karşı güçlenir. Buradaki tek likit endüstri dünyada görülen panik halinde ABD dolarıdır. ABD dolarına karşı Türk lirasının değer kazanma şansı çok fazla yok. 29 Aralık tarihine
gelene kadar, gerçekten Türk lirası en sağlam paralardan birisi oldu. Şu anda bizim finansal istikrara ilişkin aldığımız tedbirler cevap verdi. Başarıya ulaştık. Şu anda eğilimlere bakarsak arzu edilen seviyelerde düzelme var. Devam ediyor. Bu şekilde bir teşhis farklı tedavi gerektirir. Türk lirası yıllarca bastırıldı. Aşırı değerlendirildi. Ve sonucunda yanlış bir yerde. O yüzden ithalat ve ihracat arasında fiyat dengesi sağlıklı değil. Bu kendini düzeltecekti. Cari açık da bu yüzden yapılıyor. Bunun
hatalı olduğunu bilmezsek teşhisiniz yanlış olur. Kaybederiz. Dünyada çok bol miktarda finansman imkanı var" dedi.
Şu anda dünyada paranın gidecek güvenli bir liman aradığını belirten Başçı, "Teker teker güvenli yerlerin sayısı azalıyor. Böyle bir dünyada Türkiye gibi ülke, kesinlikle çok rahat dış finansman bulur. Endişeniz olmasın. O yüzden cari açık ve büyüme, Türk lirasının zayıflaması için sebep yok. 2012 yılı nasıl olacak? 2012 yılı Türk lirasının dünyada en çok güçlenen ve değerlenen paralardan birisi olacak. 2012 yılına Türk lirasına yatırım yapanlar çok kazanacak. Kim yaparsa yapsın. Bu doğal bir şekilde
olacak. Fakat bunun bir şekilde Türk kamuoyuna anlatılması gerek. Yanlış algının giderilmesi gerekiyor" dişe konuştu.
"TÜRK LİRASININ DEĞER KAZANMASINA İZİN VERECEĞİZ"
Merkez Bankasının bu yıl TL’nin değer kazanmasına izin vereceğini kaydeden Başçı, enflasyonun şu anda dış dengeye, cari açığa göre daha acil bir problem alanı olduğunu söyledi. Başçı, enflasyonun çift haneli rakama çıktığını ve arzularının enflasyonun en kısa zamanda önce tek hanelere inmesi ve yıl sonunda yüzde 5’lik hedefe yaklaşması olduğunu kaydetti. Başçı, ’’Herkes görsün, fiyat istikrarını sağlamak Merkez Bankası’nın temel önceliğidir ve gerektiği zaman hemen yapar, burada hiçbir problem olmaz.
Türkiye finansmana gelmeye devam edecek. O yüzden de Türk lirası değer kazanmaya devam edecek. Neden? Merkez Bankası bu yıl Türk lirasının değer kazanmasına izin verecek. Çünkü enflasyon öncelikli bir problem alanı. Daha öncelikli o nedenle enflasyon çift haneli rakama çıktı. Enflasyon en kısa zamanda tek haneli rakama insin. Ondan sonra yüzde 5’lik hedefe yaklaşık, fiyat istikrarını sağlamak MB’nin temel önceliğidir. 2012 yılı MB’nin ihracatçılarımızı, ağırlıklı olarak döviz kurları kanalıyla
destekleyeceği bir yıl olacak. Tük lirasının kademeli bir şekilde değer kazanacağı yıl olacaktır. Fakat kendiliğinden olmaz, Merkez Bankası bunu kademeli bir şekilde yapar" ifadelerini kullandı.
Türkiye Merkez Bankası’nın elinde çok fazla araç olduğunu dile getiren Başçı, "Araç zenginliği konusunda bir numaralı merkez bankası Türkiye’dir. Bu araçları nasıl kullanacağımız konusunda tecrübemiz var. Krizler yaşadık, spekülasyonlar nasıl kesilir, defansif araçlar nasıl kullanılır. Bunları defalarca yaşadık. En son örneği, şu anda bunu daha etkin ve daha az maliyetli yapacak durumundayız. Tecrübemiz daha fazla. Dünyayı okuyuşumuz daha iyi" şeklinde konuştu.
"2012 YILINDA ABD DOLARINI YENERİZ"
Elimizde enflasyonu yüzde 10’un altına indirmek için birden fazla araç olduğunu belirten Başçı, "Bizim araçlarımız dünyada hiçbir yerde olmayan araçlardır. Biz ABD dolarını 2012 yılında yeneriz. Sene sonunda tekrar konuşalım. Gelecek sonunda farklı bir problemi konuşulabilir. Birçok Avrupa ülkesinde istihdam düşüşü vardı. Türkiye’de sermaye stoku yatırımları gayet iyi gidiyor. İş gücüne katılım oranı arttı. Yüzde 46’lardan yüzde 50’lere çıktı. Kadınlar çok rahat bir yere geldi. İşsizlik düştü. Orada da
bir sıkıntı yok. Bu ikisi Türkiye’nin potansiyel üretim gücünün artmasını sağladı. Türkiye çok hızlı büyüyor. Demek ki çok aşırı ısınıyor. Enflasyon yükseldi. Halbuki biz diyoruz ki Türkiye’de arz ve talep dengeli artıyor. Aşırı borçlanma problemimiz var. Aldığım tedbirler işe yaradı. Enflasyon döviz kurlarından geldi" şeklinde konuştu
BTSO Başkanı Celal Sönmez ise, liberal ülkelerde seçilmiş ve atanmış yöneticilerin maliye ve para politikalı ile ilgili ekonominin yönünü tayin ettiğini belirterek, "Herkesin ayağını yorganına göre uzatması sürdürülebilir büyüme için temel kuraldır. Bugün AB’yi tam bir kaosa sürükleyen borç sarmalının temel sebebi, bazı politikacıların halklarına hak ettiklerinden daha fazla refah sunma gayretidir. Merkez bankaları ülkenin ekonomik şartlarını ve hükümetin uyguladığı maliye politikalarını, temel para
politikası hedeflerini belirlerler. Merkez bankaları daha sonra bu temel hedeflere ulaşmak için hangi stratejiyi uygulayacaklarını, seçilen strateji çerçevesinde para politikası araçlarını kullanacaklarını ve bu seçilen para politikasının araçlarını hangi operasyonel alt yapıda gerçekleştireceklerine karar verirler . MB istikrara odaklanan sıkı bir para politikası sürdüreceğini deklare etti. Hükümetin orta vadede mali disiplini sürdürmesi ve yapısal reformları hızlandırması ülkemizin kredi riskinin
iyileşmesine ve makro ekonomik istikrarın yerleşmesine katkı sunacaktır. Mali disiplinin devamı aynı zamanda para politikasının hareket alanını genişletecek. Uzun vadeli faizlerin düşük olmasını sağlayarak toplumsal refahı destekleyecektir. Kur savaşları adı verilen bu küresel kavgada Türk girişimcisi zaman zaman ciddi ölçüde ara dayağı yedi. Türk girişimcinin Merkez Bankası’ndan beklentisi savaş meydanında elde ettiği kazanımları, masa başında kaybetmemize mani olmaktır. Dalgalı kur sistemine sadık
kalarak alınabilecek tedbirler olduğunu gördük" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ticaret Bakanlığı: "İsrail ile ihracat ve ithalat tamamen durduruldu" Türkiye, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve insani yardımları engellemesi üzerine, İsrail’le tüm ihracat ve ithalat işlemlerini durdurma kararı aldı. Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, "Bilindiği gibi, İsrail’in Filistin’e yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı saldırıları neticesinde bugüne kadar 15 bini çocuk, 35 binden fazla Filistinli sivil hayatını kaybetmiş, yaklaşık 78 bin Filistin vatandaşı ise yaralanmıştır. Türkiye 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, kalıcı ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için en üst düzeyde girişimlerde bulunmuş, diplomasinin tüm araçlarını kullanmıştır. Ülkemiz ilk günden bu yana Gazze halkının yardımına koşmuş, başta gıda, sağlık ve tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere gemiler ve uçaklarla on binlerce ton insani yardımı bölgeye ulaştırmış, binlerce hastayı tahliye ederek bu zor günlerinde Filistinli kardeşlerimizin yanında olmuştur. Bununla birlikte, İsrail’in sebep olduğu katliam, insani felaket ve fiziki yıkım devam etmiş, İsrail Hükümeti uluslararası ateşkes çabalarını karşılıksız bırakmış ve insani yardımları engellemiştir. Türkiye bunun üzerine 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 54 ürün grubunun İsrail’e ihracatını kısıtlamıştır. Alınan bu kararda, İsrail Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar kısıtlama tedbirlerinin yürürlükte kalacağı vurgulanmıştır. Buna rağmen, İsrail Hükümetinin saldırgan tutumunu sürdürdüğü, Filistin’deki insani trajedinin kötüleştiği müşahede edilmektedir” denildi. Açıklamada, “Bu itibarla, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçilmiş, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulmuştur. İsrail Hükümeti Gazze’ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar Türkiye söz konusu yeni tedbirleri kesin ve kararlı bir şekilde uygulayacaktır. Öte yandan, işgal altında yaşamak zorunda kalan Filistinli kardeşlerimizin bu kısıtlamalardan etkilenmemesi için Ticaret Bakanlığımız ile Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı arasında gerekli çalışmalar koordine edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin haklı davasını desteklemeye devam edecektir” ifadeleri yer aldı.
Malatya Milletvekili Ölmeztoprak’tan yeni sanayi sitesi açıklaması AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Altay Kışlası arazisi üzerine inşa edilmesi planlanan yeni sanayi projesinde çalışmaların sürdüğünü belirtti. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Malatya Valisi Ersin Yazıcı, Milletvekilleri Büelnt Tüfenkci, Abdurrahman Babacan, AK Parti Malatya İl Başkanı Namık Gören, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Pütürge Belediye Başkanı Mikail Sülük ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a gerçekleştirilen ziyarette Altay Kışlası arazisi üzerine inşa edilmesi planlanan yeni sanayi projesinin görüşüldüğünü belirterek, Küçük Sanayi Sitesi esnafının mağdur olmaması için tüm gayretin gösterildiği ifade etti. Milletvekili Ölmeztoprak ziyarete dair yaptığı açıklamada, “Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile, Malatya’mızın sanayi alanı ve faaliyetleri ile ilgili finansman programını detaylı ve öngörülebilir şekilde görüşülerek, şehrimizin sanayi ve endüstri alan konuları geniş bir biçimde ele alındı. Altay Kışlası’nın arazisi üzerindeki yeni sanayi alanı için çalışmalar ise hızla ilerliyor, küçük sanayi sitesi ile ilgili en ufak bir mağduriyet bırakmadan bu alanın çözümü inşallah sağlanacak. Organize Sanayi Bölgesi’nde kamulaştırma arıtma, elektrik alt yapı ve alan üzerinde özellikle çevre sağlığı açısından aciliyetinin üzerinde büyük ölçekte durduk. Esnafımız için faizsiz KOSGEB kredileriyle ilgili gelişmeleri de takip ediyoruz. Metropol ilçelerimiz Battalgazi ve Yeşilyurt ilçelerimizdeki mevcut ve planlanan sanayi alanları ile özel sektörlere yönelik yatırımcıyı teşvik edecek bölge ve maddeleri istişare edildi. Sayın Bakanımıza Malatya’mıza verecekleri desteklerden dolayı hemşehrilerimiz adına teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Milletvekili Ölmeztoprak, heyetle birlikte Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel ile Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Okay Memiş’ede ziyaretlerde bulunularak Malatya’nın temel ekonomik parametreleri ile istişarelerde bulunduklarını kaydetti.