EKONOMİ - 02 Haziran 2020 Salı 18:23

Bursa Ticaret Borsası Laboratuar ve Depoculuk İşletmesi kurdu

A
A
A
Bursa Ticaret Borsası Laboratuar ve Depoculuk İşletmesi kurdu

Bursa Ticaret Borsası, ülkemizde tarım ürünleri ticaretinin kolaylaştırılması, geliştirilmesi ve bölge tarımına katma değer sağlanması amacıyla çok önemli bir adım attı.

Bursa Ticaret Borsası, ülkemizde tarım ürünleri ticaretinin kolaylaştırılması, geliştirilmesi ve bölge tarımına katma değer sağlanması amacıyla çok önemli bir adım attı.


Türkiye’de tarım ürünlerinin standartlarının belirlenmesini, ürünlerin sağlıklı şartlarda depolanmasını ve ürün senetleri vasıtasıyla ticaretinin kolaylaştırılmasını sağlayan lisanslı depoculuk sisteminde, Bursa Ticaret Borsası ‘yetkili sınıflandırıcılık’ faaliyetleri ile laboratuvar hizmeti vermeye başlıyor.


5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu ile tarım ürünleri ticaretinin kolaylaştırılması ve depolanması için yaygın bir sistem oluşturmak amacıyla, Bursa Ticaret Borsası bünyesinde “Bursa Ticaret Borsası Laboratuvar ve Depoculuk Anonim Şirketi” kuruldu.


“Üyelerimize, üreticimize, tüccarımıza ve sanayicimize hayırlı olsun”


Lisanslı depoların, tarım ürünlerinin sağlıklı koşullarda kalite sınıflarına göre depolanmasını sağlayan ve çalışma usulleri devlet tarafından belirlenmiş olan büyük kapasiteli depolar olduğunu belirten Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Özer Matlı, “Lisanslı depolarda muhafaza edilecek tarım ürünlerinin analizini yapmak, ürünün nitelik ve özelliklerini belirlemek, standartlara uygun olarak sınıflandırmak ve bu durumu belgelendirmek üzere Bursa Ticaret Borsası Laboratuvar ve Depoculuk Anonim Şirketi`ni kurduk. Üyelerimiz başta olmak üzere, üreticimize, tüccarımıza ve sanayicimize hayırlı olsun” dedi.


“Daha kaliteli ve katma değerli üretim için fırsat”


Başkan Özer Matlı, “Lisanslı depolara giren her tarımsal ürünün kalite sınıfı bellidir ve fiyatlandırma da borsalarda kaliteye göre serbest piyasa koşullarında oluşur. Buna göre, kaliteli ve standartlara uygun üretim yapan üreticiler daha iyi gelir elde ederken, diğer üreticiler de kaliteli üretime teşvik edilirler” dedi.


Bursa Ticaret Borsası bünyesinde kurulan işletmenin Ticaret Bakanlığı tarafından verilecek Yetkili Sınıflandırıcı Lisansı ile Bursa`da yakında hizmet vermeye başlayacağını açıklayan Özer Matlı, “Kurulan laboratuvar kapsamında öncelikle lisanslı depoya gelecek ürünlerin rutubet, protein, hektolitre, elek gibi fiziksel analizleri yapılacak. Ülkemizde her geçen gün gelişen ürün ihtisas borsalarının olmazsa olmazı olan yetkili sınıflandırıcılık hizmetinin, Bursa`da bundan böyle Bursa Ticaret Borsası Laboratuvar ve Depoculuk A.Ş. tarafından yapılacak olması bölge tarımına katma değer katacaktır” dedi.


“Türkiye Ürün İhtisas Borsası`na, Bursa çiftçisinin entegrasyonu şart”


Lisanslı depoculuk siteminin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Türkiye Ürün İhtisas Borsası`na Bursa çiftçisinin entegrasyonunun şart olduğuna dikkat çeken Başkan Matlı, “Bir tarım ülkesi olan Türkiye`de ürün piyasalarımızın başta Avrupa Birliği olmak üzere, gelişmiş ülkeler gibi sağlam ve dinamik bir yapıya kavuşturmamız gerekli. Bunun için üretimden tüketime kadar olan tüm safhalarda birbirini destekleyecek ve tamamlayacak kurumlara ihtiyaç var. Lisanslı depoculuk sistemi bu anlamda, tarım ürünlerine dayalı ticareti kolaylaştıran, pazar alanını genişleten, ürün piyasalarının gelişmesine ve bu piyasalarda fiyat istikrarına katkı sağlayan ve aynı zamanda sanayicinin üretim için gereksinim duyduğu hammaddeyi tedarik etmesini kolaylaştıran önemli bir kurumsal alt yapı. Bundan sonraki süreçte Bursa Ticaret Borsası olarak öncelikli hedefimiz; ülke tarımının göz bebeği olan şehrimizde, standartları belirlenmiş tarım ürünleri piyasasını geliştirerek üyelerimiz başta olmak üzere üreticimize, tüccarımıza ve sanayicimize güvenilir, hızlı, objektif tarım piyasa ortamı oluşturarak, ticari hayatlarına katkı sağlamaktır” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Düzenli egzersiz yapmak cildin yaşlanmasını geciktiriyor Cildimiz; tükettiğimiz besinlerden, stres ve uyku durumumuza kadar her şeye tepki gösterir. Çoğumuzun isteği her zaman sağlıklı ve parlak bir cilde sahip olmaktır. Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, “Cilt bakım ürünleri, canlı ve parlak bir cilde ulaşmaya yardımcı olsa da cilt sağlığını korumanın en doğal ve etkili yollarından biri düzenli egzersiz yapmaktır. Egzersiz sırasında kan dolaşımının artmasıyla dokular beslenir, toksinler temizlenir. Düzenli spor, cildin kolajen üretimini artırır ve yaşlanmayı geciktirir” dedi. Spor yaparken kan dolaşımı artar, dokular beslenir Cildimiz, genel sağlığımızın bir yansımasıdır. Günlük yaşamda egzersize yarım saat ayırmak bile, genel sağlığımız için olduğu kadar cilt sağlığımız için de çok faydalıdır. Parlak, genç, sıkı ve lekesiz bir cildin yanı sıra sağlıklı saç ve tırnaklara ulaşmada düzenli spor yapmanın büyük faydası olduğunu söyleyen Medicana Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, şunları söyledi: “Egzersizin cildimiz için en önemli faydalarından biri kan dolaşımının artması ve hızlanmasıdır. Doğal olarak vücudumuzdaki tüm organlar gibi cildimize de daha fazla kan pompalanır, bu da dokuların daha iyi beslenmesi ve oksijenlenmesini sağlar. Biriken zararlı maddeler, yani toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Düzenli egzersiz; cildin canlı, parlak, genç ve diri görünmesinde, saç ve tırnakların daha canlı ve dayanıklı olmasında etkilidir”dedi. Terlemek, ciltteki yağı ve kiri temizler Egzersiz sırasında terlemenin doğal bir temizleyici görevi görerek, gözeneklerdeki kiri ve yağı temizlemeye yardımcı olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, şu bilgileri verdi: “Bu temizleme etkisi, cildin taze görünmesini sağlayarak sivilce riskini azaltabilir. Ancak egzersizden sonra cildi düzgün bir şekilde temizlemek şarttır. Egzersiz; ciltte sebum [yağ] üretimini arttıran, gözeneklerin tıkanması ve komedon oluşumunu takiben sivilceleri arttıran ve cilt kalitesini bozan testosteron ve kortizol gibi hormonların seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olur. Cilt sağlığı ve sivilce oluşumunda etkili bir diğer hormon olan insülin hormonunun düzeyinin azalmasında da etkilidir. Böylece sivilce tedavisinin daha etkili olmasını sağlar.” Endorfin salınımını tetikler Stresin cilt üzerinde de önemli negatif etkileri vardır. Yüksek stres seviyeleri sivilce, egzama, sedef gibi cilt rahatsızlıklarını kötüleştirebilir. Egzersiz, doğal ruh halini iyileştiren endorfin salınımını tetiklediği için daha sağlıklı bir cilde ulaşmaya yardımcı olabilir. Düzenli spor, kolajen üretimini artırarak yaşlanmayı geciktirir Kolajenin; cildin elastikiyeti ve sıkılığını korumada çok önemli rol oynayan bir protein olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, “İlerleyen yaş, stres, kötü beslenme, sigara gibi nedenlerle zamanla kolajen üretimi azalarak kırışıklıkların ve ince çizgilerin oluşmasına yol açar. Düzenli egzersiz, cilde ulaşan kan akımının artması, toksinlerin daha iyi temizlenmesi, stres hormonlarının salgılanmasının azalması gibi etkilerle kolajen üretimini teşvik ederek cildinizin daha genç görünümünü korumasına yardımcı olur. Yaşlanma sürecini tamamen durdurmasa da kesinlikle yavaşlatmaktadır” diye konuştu.
İstanbul Yeni doğan bebeğini 3. kattan atarak ölümüne neden olan şüpheliye ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi Şişli’de yeni doğurduğu bebeğini 3. kattaki banyonun penceresinden apartman boşluğuna atan ve bebeğin cesedini çürümeye bırakan şüphelinin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şişli’de 18 Aralık 2023’de yaşadığı evin banyosunda kendi başına doğum yaptığı ve ardından 3. kattaki banyonun penceresinden bebeğini aşağıya atarak ölümüne neden olduğu iddia edilen şüpheliye yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Kader K. (23) ‘şüpheli’ sıfatıyla, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ‘müşteki’ sıfatıyla, şüphelinin yeni doğan kızı ise hüviyeti meçhul bebek olarak ‘maktul’ sıfatıyla yer aldı. Yeni doğan bebeğini çürümeye bırakmış Hazırlanan iddianamede, polis ekiplerine yapılan ihbar üzerine olay yerine gidildiği ve 2 bina arasındaki boşlukta, yerde tamamen çıplak bebek cesedi bulunduğu belirtilerek soruşturma işlemlerine başlandığı aktarıldı. Bebeğin bulunduğu zeminin beton olduğunun aktarıldığı iddianamede, bebeğin baş bölgesinde parçalı kırık olduğu değerlendirilen derin yaralanmanın olduğu, kordon bağının bulunduğu ve bebeğin cesedinin çürümeye başladığı kaydedildi. Aile ve yakınlarının hoş karşılamayacaklarından korktuğu belirtildi İddianamede, şüpheli Kader K.’nın uzaktan akrabası ile evlilik dışı gönül ilişkisi olduğu, şüphelinin bu birliktelik nedeniyle gebe kaldığı, gebe olduğunu ailesine ve yakınlarına hoş karşılamayacaklarından korkması nedeniyle söyleyemediği, banyoda kendi başına doğum gerçekleştirdikten sonra ise durumu kimseye açıklamayacağını düşünerek içinde bulunduğu 3 kattaki evin banyo penceresinden yeni doğan bebeğini aşağıya, beton zemin üzerine attığı kaydedildi. ‘’Attıktan sonra baktığımda kanlı vaziyette yerde yatıyordu, sonrasında daha çocuğa hiç bakmadım’’ Şüpheli Kader K.’nın ifadesine de yer verilen iddianamede, doğumdan sonra bebeğin hiç yaşam belirtisi göstermediğini söyleyerek, ‘’Çocuğu olduğu haliyle banyonun camından aşağıya attım ve tekrar odama gittim. Attıktan sonra camdan baktığımda çocuk kanlı vaziyette yerde yatıyordu. Sonrasında daha çocuğa hiç bakmadım. Bu durumdan dolayı pişmanım’’ dediği anlatıldı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi Hazırlanan iddianamede şüpheli Kader K.’nın ‘beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan altsoya karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.