GENEL - 05 Ağustos 2020 Çarşamba 16:49

Her şey 4 mevsim Uludağ için

A
A
A
Her şey 4 mevsim Uludağ için

Türkiye’nin en önemli kış turizm merkezlerinden biri olmasına rağmen yetki karmaşası yüzünden tesislerin yenilenememesi, yeni yatırımların yapılamaması gibi nedenlerle turizmden hak ettiğini alamayan Uludağ’ın, 4 mevsim 12 ay turizme katkı sağlaması için başlatılan Uludağ Alan Yönetimi Başkanlığı çalışmaları hız kazandı.

Türkiye’nin en önemli kış turizm merkezlerinden biri olmasına rağmen yetki karmaşası yüzünden tesislerin yenilenememesi, yeni yatırımların yapılamaması gibi nedenlerle turizmden hak ettiğini alamayan Uludağ’ın, 4 mevsim 12 ay turizme katkı sağlaması için başlatılan Uludağ Alan Yönetimi Başkanlığı çalışmaları hız kazandı.


Bursa’nın dünyaca tanınan en önemli değerlerinden olan Uludağ’da yaşanan yetki karmaşasını sonlandıracak ve yatırımların hızlanmasını sağlayacak öneri Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan gelmiş ve Bakan Ersoy, Kapadokya’daki gibi Uludağ için de Alan Yönetimi Başkanlığı kurulması yönünde talimat vermişti. Bunun üzerine hem Kültür ve Turizm Bakanlığı hem de alanın milli park sınırında kalması nedeniyle Tarım Orman Bakanlığı tarafından çalışma başlatılmıştı. Uludağ Alan Yönetimi Başkanlığı ile ilgili yasa hazırlıkları tamamlanırken, yasa taslağının Ekim ayında yeni yasama döneminde Meclise getirilip, yasalaşması bekleniyor. Bu arada Uludağ’daki turistik tesis işletmecilerinden de Alan Başkanlığı çalışmalarına destek geldi. Alan Yönetimi Başkanlığı ile Uludağ’daki pek çok sorunun Ankara’ya gitmeden yerinde çözüleceğini belirten turizmciler, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı ziyaret ederek, Alan Başkanlığı’nın Uludağ ve Bursa’ya sağlayacağı katkıları anlattı. Ziyarete, Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Başkanı Ersin Yazıcı, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Güney Marmara Bölge Başkanı Murat Saraçoğlu, Uludağ’daki otel ve işletme sahiplerinden Haluk Beceren, Burak Beceren, Mehmetcan Yazıcı, Çetin Ceylan, Teleferik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İlker Cumbul, Milli Parklar Bölge Müdür Yardımcısı Nurbay Zeki Engin ve Milli Parklar Müdürü Yüksel Akdoğan da katıldı. Toplantıda hem yatırımcıların gözünden hem de milli park alanının korunması yönünden Alan Yönetimi Başkanlığı’nın sağlayacağı katkılar ele alındı.


4 mevsim turizm


Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Uludağ’ın sadece Bursa’nın değil, Türkiye’nin hatta dünyanın önemli bir değeri olduğunu vurguladı. Uludağ’ın gerek kayak merkezi, gerek teleferiği gerekse de doğal alanları ve endemik türleri ile yaz kış 4 mevsim özellik arz eden bir yer olduğunu ifade eden Başkan Aktaş, “Tabii prosedürlerden kaynaklanan, yetki çatışmalarından kaynaklanan sorunlar bugüne kadar yaşandı. Bazı sıkıntılar vardı ve bunların bertaraf edilmesiyle alakalı da yoğun bir gayretimiz var. Yine bakanlığımızın tavsiyeleri doğrultusunda oluşturulacak Alan Yönetimi Başkanlığıyla ilgili çalışmaları bugün Uludağ’daki işletmeciler ve konunun tarafları ile istişare ettik. Bursa çok özellikli bir şehir. UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer almamız, tarihi mekanlarımız, doğal mekanlarımız. Ama Uludağ da bilinen özelliklerinden bir tanesi. Buna hep beraber sahip çıkarak, Türkiye’nin bu değerini çok daha kıymetli hale hep birlikte getireceğiz. Büyükşehir Belediyesi olarak bu konuda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmekten asla kaçınmayacağız” diye konuştu.


Sorunlara çabuk çözüm


Toplantıya katılan turizmciler adına konuşan GÜMTOB Başkanı Ersin Yazıcı da Alan Başkanlığı’nın Uludağ için büyük önem taşıdığını söyledi. Uludağ’ı korumak, ürün geliştirmek ve turizmde daha iyi yerlere gelmesini sağlamak adına Alan Başkanlığı’nın önem arz ettiğini kaydeden Yazıcı, “Biz turizmciler, otelciler ve acenteciler olarak bu alan Başkanlığı çalışmasını destekliyoruz. Sayın Valimizin liderliğinde, Büyükşehir Belediye Başkanımız Alinur Aktaş’ın destekleri ile alan Başkanlığı’nın Uludağ’a büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Öncelikle 12 ay turizmin önünün açık olacağını düşünüyoruz. Oradaki yapılacak aktiviteler, Uludağ’ın korunması ile ilgili önlemlerle birlikte otellerin sadece 3 ay değil, 12 ay boyunca çalışması sağlanacak. Uludağ daha farklı, daha güzel, daha yeni yatırımcıları çekecek. Burada sorunların öncelikle Bursa’dan çözülmesi çok önem arz ediyor. Bugün yatırımcılarımız sürekli Ankara’ya gidip gelmek zorunda kalıyor. Ancak Alan Başkanlığı ile Uludağ’ı iyi tanıyan, iyi bilen insanlar birlikte sorunlara çok daha çabuk çözüm üretebileceğiz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.