GENEL - 03 Mart 2021 Çarşamba 10:42

Nilüfer’de kadına şiddetle mücadelede ele alındı

A
A
A
Nilüfer’de kadına şiddetle mücadelede ele alındı

Nilüfer Belediyesi’nin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Kadın Hareketi ve Toplumsal Mücadeleler” söyleşisine konuk olan Dr.

Nilüfer Belediyesi’nin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Kadın Hareketi ve Toplumsal Mücadeleler” söyleşisine konuk olan Dr. Sedef Erkmen ve Dr. Özgün Akduran, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve cinsiyet eşitliğine ilişkin yapılması gerekenleri ele aldılar.


Nilüfer Belediyesi’nin, Tarih Vakfı iş birliğiyle farklı alanlarda düzenlediği ve büyük ilgi gören “Tarih Buluşmaları” söyleşi dizisi bu kez, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında gerçekleştirildi. “Kadın Hareketi ve Toplumsal Mücadeleler” başlıklı söyleşiye, Karabük Üniversitesi Araştırma Görevlisi Dr. Sedef Erkmen ile İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özgün Akduran konuşmacı olarak katıldı. Çevrimiçi gerçekleştirilen söyleşide Dr. Sedef Erkmen İstanbul Sözleşmesi tartışmaları, kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda uygulanan yanlış politikalar, temel sorunlar, yapılması gerekenler ile kadın cinayetleri sorununa değindi. Dr. Özgün Akduran da, yerel yönetimlerin toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması noktasında hayata geçirebileceği uygulamalardan örnekler paylaştı.


İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına yönelik tartışmaların başlamasıyla birlikte 6284 sayılı Kanunun, gerektiği gibi uygulanmadığının gün yüzüne çıktığını söyleyen Dr. Sedef Erkmen, iktidarın, göreve geldiğinden bu yana yasal çerçevede yaptıklarıyla, uygulama ve söyleminde yürüttüğü politikalar arasında gerilimler olduğunu savundu. Erkmen, “Şiddetin tırmanmasına neden olan çok önemli dinamikler, politikalar, söylemler söz konusu. Öncelikle bunlardan vazgeçilmeli” dedi.


Erkmen: Esas sorun toplumsal cinsiyet anlayışının benimsenmemesi


Türkiye’de yürütülen devlet destekli şiddetle mücadele planını değerlendiren Dr. Sedef Erkmen, esas sorunun, toplumsal cinsiyet anlayışının benimsenmemesi olduğunu ve bu sorunun ortadan kaldırılması için önerilen “Pembe otobüs”, “Kadın üniversitesi” gibi uygulamaların, kadınları daha da ayrıştıracağını ifade etti.


Kadına yönelik şiddetle mücadelede, şiddet gören kadınların yardımına en çok sivil toplum kuruluşlarının koştuğunu belirten Erkmen, hükümetin, üzerine düşen yükümlülükleri sivil topluma devrettiğini ancak karar alma süreçlerine, sivil toplumu dâhil etmediğini dile getirdi.


Uygulamadaki temel sorunlardan diğerinin de kadına yönelik şiddetle mücadele eğitimleri olduğunun altını çizen Dr. Sedef Erkmen, “Şiddetin önlenebilmesi için toplumsal cinsiyet eşitliğinin ilkokullardan başlatılarak her eğitim düzeyinde ve üniversitelerde, hem ders kitaplarına girmesi hem ayrı ders olarak verilmesi gerekiyor. Şiddetle mücadele bir günde çözülebilecek bir sorun değil. Bu yüzden etkin bir şekilde hemen uygulamaya konulması önem arz ediyor” diye konuştu.


Akduran: Belediye hizmetleri kadınların da hayatını kolaylaştırıcı olmalı


Belediyelerin hizmet alanlarının, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayabilecek potansiyelde olduğunu belirten Dr. Özgün Akduran da, insanların hayatını kolaylaştırmayı hedefleyen belediye hizmetlerinin, insan nüfusunun yarısını oluşturan kadınların da hayatını kolaylaştırması gerektiğini ifade etti. Akduran, “Ama bunun yerine biz, belediyelerin birçok hizmet alanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sürdüren, belirli toplumsal cinsiyet rollerini devam ettiren, kadınların hayatındaki engelleri ve zorlamaları çoğaltan etkilerin olabildiğini görüyoruz. Kadınların yaşam deneyimlerini bütünsel olarak ele almayan, ev içi yeniden üretim ve bakım emeğinin, ekonomiye olan katkısını görmeyen bir belediyede, boş spor salonları, kültür merkezleri, karanlık sokaklar, boş parklar bizim hayatımızı çevreleyen gerçekler oluyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da kafa kafaya çarpışan araçlar savruldu: 5 yaralı Bartın’da karşı istikametlerde seyir halinde bulunan 2 araç, hız uyarı tabelası önünde çarpıştı. Kazada 2 kişi, su kanalına devrilen araçta sıkışırken, biri çalılık alana, araçların parçaları ise yola savruldu. Kazada 1’i ağır 5 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre Gürgenpınarı’ndan Bartın istikametine seyreden ve sürücüsünün ismi belirlenemeyen 74 ABF 264 plakalı araç ile karşı yönden gelen yabancı ülke plaka kodu bulunan ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen araç ile çarpıştı. Boğaziçi Caddesi üzerindeki hız limitlerini gösteren tabela önünde meydana gelen feci kazanın sebebinin ise aşırı hız olduğu belirtildi. Kazada çarpışmanın etkisiyle araçlardan biri yol kenarındaki su kanalına devrildi. Araç içerisinde bulunan 3 kişiden biri çalılık alana savrulurken, 2’si ise araçta sıkıştı. Diğer araç ise su kanalına ramak kala durmayı başarırken içerisindeki 2 kişi de yaralandı. Hava yastıkları açılan araçta bulunanların hafif şekilde yaralandığı öğrenilirken, araç içerisindeki kan izleri ise dikkat çekti. Her iki araçtan kopan parçalar yola ve yol kenarına savruldu. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Araçta sıkışan 2 yaralı, itfaiye, polis ve sağlık ekiplerinin yürüttüğü başarılı çalışma ile kurtarılarak, ambulansa bindirildi. Yabancı plakalı araçta bulunan ve yaralanan 2 kişinin ise gurbetçi olduğu kaydedildi. Olay yerine gelen polis ekipleri yolda başka bir kazanın yaşanmaması için güvenlik tedbiri aldı. Yapılan ilk müdahalenin ardından yaralılar, Bartın’daki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada yaralanan 5 kişiden birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazanın ardından trafiğin kontrollü bir şekilde sağlandığı yol, yürütülen temizlik çalışması ve aracın su kanalından kurtarılması çalışmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.
Adana Baraj göletlinde kaybolan adamın cansız bedenine 17 gün sonra ulaşıldı Adana’nın Kozan ilçesinde Ramazan Bayramı’nın 2’nci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de yüzerek karşıya geçmeye çalışırken kaybolan 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken’in (35), jandarma su altı robotu ile 17 gündür süren arama çalışmasında cansız bedenine gece saatlerinde ulaşıldı. Ankara’dan Kozan’a Ramazan Bayramı tatilini geçirmek için gelen 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken, Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de balık tuttuktan sonra baraj göletlinde yüzerek karşıya geçmek isterken bir anda gözden kayboldu. 3 çocuk babası Oktay Sarıtiken’in 17 gündür süren arama kurtarma çalışmasında su altı robotları cansız bedenine ulaştı. Sarıtiken’in cansız bedenine 35 metre derinlikte ulaşıldı Ankara’dan ilçeye gelen Jandarma ekipleri, su altı robotu ile gece saatlerinde yaptığı aramada Sarıtiken’in 35 metre derinlikte ve baraj göletine girdiği yerden 100 metre açıkta cansız bedenine ulaşıldı. 17 gündür Sarıtiken ailesi ve mahallelinin acı bekleyişi sürerken Muhtar Mızrak Acar 17 gündür bir haber almayı beklediklerini ifade ederek "Arama çalışması günlerdir aralıksız sürdü. Çok şükür cenazemize ulaştık. Jandarma ekiplerine ve AKOM ekiplerine teşekkür ederiz Allah razı olsun” dedi. Sarıtiken’in cenazesi Adana adli tip kurumuna gönderildi.