GENEL - 12 Nisan 2021 Pazartesi 13:43

Yıldırım’da hem hizmet hem tasarruf dönemi

A
A
A
Yıldırım’da hem hizmet hem tasarruf dönemi

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, 2 yıllık görev süresince 550 milyon liralık borcu 350 milyon liraya düşürdüklerini, kentsel dönüşümleri sokak bazlı desteklediklerini, birçok mahallede plan ve imar meselesini çözdüklerini belirterek, "Vatandaşlarımızın yüzde 95 oranında onay verdiği 1200 konutluk Mevlana Projesi’nin ihalesi Mayıs ayında yapılıyor.

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, 2 yıllık görev süresince 550 milyon liralık borcu 350 milyon liraya düşürdüklerini, kentsel dönüşümleri sokak bazlı desteklediklerini, birçok mahallede plan ve imar meselesini çözdüklerini belirterek, "Vatandaşlarımızın yüzde 95 oranında onay verdiği 1200 konutluk Mevlana Projesi’nin ihalesi Mayıs ayında yapılıyor. Eski Fakülte’nin olduğu yerde Duaçınarı Sosyal Yaşam Merkezi’ni inşa ediyoruz. Yeni Millet bahçeleri ve kent parklarıyla Yıldırım’a 1,5 milyon metrekare yeşil alan kazandırıyoruz. Yiğitler, 75.yıl, Esenevler, Değirmenönü, Karapınar ve Gökdere kenarında plan değişikliklerini gerçekleştirdik. Uyumayan Kütüphaneleri, engelsiz yaşam merkezleri, spor kompleksleri ve atıl durumdaki tesislerin yeniden düzenlenmesiyle Yıldırım’ın çehresini değiştiriyoruz" dedi.


Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, belediyenin 2 yıllık faaliyetlerini Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Ak Parti Yıldırım İlçe Başkanı Ali Erbay’ın da katıldığı basın toplantısıyla paylaştı.


Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’nde düzenlenen toplantıda konuşan Başkan Oktay Yılmaz, ‘Sensiz olmaz Yıldırım’ diyerek yola çıktıklarını hatırlatarak, "Yapacaklarımızı Yıldırım Belediyesi olarak sadece bizler değil, tüm hemşehrilerimizin katkısıyla tüm kurum kuruluşların desteğiyle yapacağımıza inandık, inanıyoruz. Yıldırım, Bursa’nın yüzde 1’lik yüz ölçümü, yüzde 23’e varan nüfusuyla en yoğun ilçesi. Elbette bunun getirdiği güçlükler var. Anadolu’nun etkin motiflerinden aldığımız destekle bu güçlükleri gidereceğiz. Seçim döneminde Yıldırım’ın önceliğinin imar konuları olduğunu ifade etmiştik. Çok ciddi adımlar atacağımızı belirttik. Yıldırım Belediyesi olarak sadece bizler sorunları çözemezdik. Bakanlık, Büyükşehir Belediye boyutları vardı. Mülkiyetle ilgili boyutu vardı. Hemşehrilerimizin, kurumların, bakanlığın bu noktada katkı koyması gerekiyordu. Bu süreçte vatandaşlarımızın konuya bakışı diğer alanlarda talep ve şikayetlerini dikkate alarak yol haritamızı oluşturduk” dedi.


"İmar Kanunu’nda değişiklik işimizi kolaylaştıracak"


2019 yılını mali disiplin ve kent disiplini yılı ilan edip 550 milyon liralık borcu 2 yıllık süreçte 350 milyona düşürdüklerini vurgulayan Başkan Yılmaz, "2020 yılını fen işleri yılı ilan ettik. Bu yıl da inşallah yaptığımız projelerin vücut bulacağı atılım yılı olacağını paylaşmak istiyorum. Yıldırım’ın öncelikli gündeminin imar olduğunu ifade etmiştik. 3’te birinde imar uygulamalarıyla ilgili ciddi problemler var. Geçmişte yapılan çalışmalar, itirazlarla bozuldu. Tekrardan geriye dönüldü. 3-4 defa plan bozulup yeniden yapılan mahallelerimiz mevcut. Bu da doğal olarak kaçak yapılaşmayı beraberinde getiren etkenlerin başında geliyor. Biz öncelikle bu itirazların önüne geçmek için adım attık. Türkiye Büyük Millet Meclisi bizim hazırladığımız teklifle imar kanununda değişiklik yaptı. İmar hususunda dava süreçleri 5 yılla sınırlandırıldı 1999 yılında Sinandede Mahallesi’nde imar uygulaması yapılmıştı ancak 2017 yılında bozuldu. Vatandaşlarımız 20 yıl sonra sıkıntıyla karşılaşıyordu. Parsel bazlı itirazlar planın bütünlüğünü bozuyordu. İki değişiklik imar kanununda devrim niteliği taşıdı. Bundan sonra yapacağımız imar uygulamaları bozulmayacak. Mahallelerimizde imar planı çalışmalarına başladık. Dönüşümle ilgili de sokak bazlı imar planları hazırlıyoruz. Yiğitler, 75.yıl, Esenevler, Değirmenönü, Karapınar ve Gökdere kenarında plan değişiklikleri gerçekleştirdik. Dönüşümün özel sektör eliyle olmasının önünü açmış olduk. 18.madde değişikliğinden sonra tapu dağıtımı, imar uygulamaları önemliydi. Samanlı’dan Şirinevler’e kadar olan 6 mahallede imar uygulamasına başladık. Bu anlamda geri dönüşüm sürecini bitirdik. Yılsonuna kadar tapu tescilini tamamlamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.


"Yavuzselim’den Şirinevler’e kadar bölgede binalar yükselecek"


Yavuzselim’den Şirinevler’e kadar olan bölgede binaların yükselmeye başlayacağını, kaçak yapılaşmanın da önüne geçileceğini kaydeden Başkan Yılmaz, "Buralarda 30-40 dönümlük boş arsalar var. Şirinevler uygulamasını başlattık. Onu da bu yıl içinde bitirmeyi hedefliyoruz. Demetevler’de tapu dağıtımını gerçekleştireceğiz. Kasım Önadım Bulvarı’nda 1999 yılında yapılmış imar uygulaması 2017 yılında bozulmuştu. Kasım Önadım Bulvarı üzerinde özel sektörün başlattığı dönüşümü hep birlikte göreceğiz. Mimar Sinan Bulvarı’nda da imar uygulaması başlattık. Değirmenönü ve Karapınar’da tapu teslim törenlerini gerçekleştirdik. 232 hektarlık alanda 6 bin 290 hak sahibine tapu dağıtımını gerçekleştirdik. Hüma Hatun Kentsel Dönüşüm Projesini neticelendirdik. Hak sahiplerine dairelerini teslim ettik. Belediye kaynaklarıyla borçlanarak yapıldığı için ciddi anlamda belediyeye yük getirmişti. Bir kısmı hak sahiplerin bir kısmı da satılarak yapılmıştı. 812 konut, 126 dükkan mevcuttu. Şu anda takas yapmıyoruz. Örneği görünce vatandaşımız bu işlere biraz daha sıcak bakıyor” dedi.


Mevlana Kentsel dönüşümünün ihalesi 24 Mayıs’ta


Samanlı Caddesi Mevlana Mahallesi kentsel dönüşüm projesini hayata geçireceklerini, 24 Mayıs 2021’de ihaleye çıkılacağını anlatan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Vatandaşla yüzde 95 oranında uzlaşıldı. 60 dönümlük alanda bin 244 konut yapılacak. Vatandaşın talebi, ‘Dönüşüm istiyoruz, fark da ödeyebiliriz’ diyorlardı. Bu farkı ‘2 yılda değil de 10 yılda yapın’ dediler. 10 yıl vade açtık. Güzel bir proje ortaya koyduk. Bakanlığımızca beğenildi. TOKİ’nin desteğiyle bu projeyi gerçekleştireceğiz. Vatandaşların bu ölçüde destek vermesi önemli. Vatandaşımız taşın altına elini koyduğunda birçok noktada TOKİ ya da özel sektör eliyle dönüşümler olacak. Burada yerinde 900 konut var. İki etaba ayırdık. İlk etapta 400 konut var. Bölgedeki hemşehrilerimiz boşaltıyor. Kira yardımı yapıyoruz. Eski binaların yıkımını gerçekleştireceğiz. 24 Mayıs’ta da TOKİ tarafından ihalesi yapılacak. Zemin artı 8 kat binalarımız. Caddeden bakıldığında içerideki binaların görüleceği önü açık ufku açık bir proje olacak. Yıldırım’da yapacağımız dönüşüm projeleri için model olacak” ifadelerini kullandı.


"Dijital onay sistemini hayata geçirdik"


Bursa’da belediye olarak dijital onay sistemine geçen ilk kurum olduklarının altını çizen Başkan Oktay Yılmaz, "Dijital onay sistemine Bursa’da ilk olarak biz geçtik. Artık proje çizen mühendisler, mimarlar da evlerinden ofislerinden projelerini çizip dijital ortamda gönderecek. Arkadaşlarımız inceleyip onaylayacaklar. Hem pandemi sürecinde bunun önemini idrak etmiş olduk. Yapı ruhsatlarında şeffaf bir yönetime öncülük ettik. Diğer kurumlarımız ve belediyelerimiz buna geçtiğinde bu işlerin hızlı ve şeffaf olmasını sağlayacaktır” dedi.


"Mollaarap heyelan bölgesi riskli alan ilan edildi"


Mollaarap Bölgesi’nin heyelan bölgesi ve riskli alan ilan edildiğini, bugüne kadar 20 milyon lira kamulaştırma ödendiğini tüm binaların yıkılmasıyla burasının yeşil alan olacağını kaydeden Başkan Yılmaz, "Bölgede konutlaşmaya gidilmeyecek. 3,8 hektarlık alan Yıldırım’a kazandırılmış olacak. 20 milyonun üzerinde bedel ödedik. Tüm alan boşaldığında 60 milyon liralık kamulaştırma gerçekleşmiş olacak” diye konuştu.


“Bursa’da asfalt tesisi olan tek ilçeyiz”


Konforlu Yıldırım için çalıştıklarını, asfalt tesisi olan tek ilçenin Yıldırım olduğunu işaret eden Yılmaz, “2 yılda 164 bin ton asfalt ürettik. 95 bin tonunu Yıldırım sokaklarında kullandık. Diğer belediyelerimizin uygun şartlarda asfalt üretmesi için işbirliğine gittik. Bu üretim aynı zamanda bizim için bir kaynak. Bu sistem üretirken az da olsa gelir elde ediyoruz. 34 bin ton asfalt yama, 61 bin ton asfalt kaplama, 69 bin ton asfalt satış, toplam 164 bin ton asfalt ürettik. 30 kilometre yol açtık. Geçen yıl 163 metruk bina yıktık. 103 kilometre altyapı çalışması gerçekleştirdik. Osmangazi’den devam eden Çelebi Mehmet Bulvarı, Mevlana, Yavuzselim arasında bin 100 metrelik alanda kamulaştırma yaptık. Hedefimiz bu yolu Polis Okulu kavşağına ulaştırıp orada da Büyükşehir Belediyesinin kamulaştırmaları var. Bununla beraber eski fakülte trafik yükünü azaltmış olacağız. Şehrin güneyindeki Erdoğan Caddesi’nin Eseneveler kavşağı ile buluşturma çalışmamız var. Dönüşüm çalışması gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.


Kafeler sokağı restorasyonu


Bursa’nın merkezinde de önemli işlere imza attıklarını vurgulayan Başkan Yılmaz, "Setbaşı’nda kafeler sokağını yeniledik. Bu sokak Bursa için marka oldu. Esnaflar çok mutlu. Yaptığımız projelerde insanın hayatına dokunması bizleri en çok mutlu eden şey. Tarihi konaklarda cephe çalışmaları da yaptık. Ayrıca İsabey Mahallesi’nde de dönüşüm sağlıyoruz. Bir konak inşa ettik. 27 tanesi eski 85 bina var. İsabey’i de bir cazibe merkezi haline getireceğiz. Köy camisinin restorasyunana da başlayacağız. İsabey’in cadde kaldırımlarını revize ederek bölgede kendine özgü bir kimlik oluşturacağız” diye konuştu.


Yıldırım’da 10 bin bina doğalgaza kavuşuyor


Yıldırım’da Ankara yolunun altındaki 10 bin hanenin doğalgaza kavuşacağını hatırlatan Başkan Yılmaz, "Verdiğimiz sözü tutuyoruz. 2021 yılı içerisinde de mahallelerimizde doğalgaz altyapı işlemleri başlayacak. Bu işler bizim birlik beraberliğimizin sonucu. Seçim döneminde birlik beraberliğe vurgu yapmıştık” dedi.


"Eski Fakülte KAvşağı’na Duaçınarı Sosyal Yaşam Merkezi inşa edeceğiz"


Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’ni Yıldırım’a kazandırdıklarını, daha önce hasta yakınları oteli olan Mimarsinan’daki otelin de kütüphane olarak hizmet vereceğini bildiren Başkan Yılmaz, "Bu kütüphane 7 gün 24 saat hizmet ediyor. 20 bin eserimiz var. 300 kişilik çalışma salonumuz var. Bilgisayar laboratuvarı, kafeteryası var. Bin 250 metrekare kapalı alanı var. Çay çorba ikramımız var. Sadece Yıldırım’dan değil, Osmangazi, Nilüfer, Kestel Gürsu’dan da misafirlerimiz oluyor. Duaçınarı Sosyal Yaşam Merkezi üzerinde de iki yıldır çalışıyoruz. 300 bin metrekare kapalı alanda, bin kişilik çok amaçlı salon, seminer, nikah salonları, cep sinemaları, sanat galerisi, 2 bin araçlık otopark. 2 yıldır üzerinde çalıştığımız konu. Eski fakültenin olduğu bölgede 30 dönümlük alan var. Eski fakültenin olduğu ve BUSKİ’ye ait parkla birleştirerek yaşam merkezi oluşturmak istiyoruz. Burası sağlık alanı, sağlık alanını da ihmal edemeyiz. Çözümüyle uğraştık. Ankara yolunun eski fakültenin karşısında DSİ ile plan uygulama çalışmamız vardı. Tapumuzu elimize aldık. O tapu bölgedeki bizim mülkiyetimize geçen alan ile eski fakülte alanının takasını oluşturduk. Gençlere hizmet edecek bilim kültür sanat atölyelerimiz olacak. Çok yoğunluklu yapı olmayacak. Aşağıdaki alanın yüzde 30’unu inşaat yapacağız. Eski fakülte kavşağında olması sebebiyle trafik yoğunluğu da getirmesi söz konusu. Yoğunluğu da başka taraflara çekerek alternatif güzergahlar oluşturarak, yoğunluğu da azaltacağız. Bu proje için çok ciddi kaynak gerektiriyor. Büyükşehir Belediye başkanımızın desteğiyle kazandıracağız. ‘Park et, devam et’ anlamında da önemli bir nokta. İnsanımızın rahatlıkla ulaşacağız. Metroyla her yere ulaşabileceği lokasyon. ‘Park et devam et’ 2 bin araç için hizmet verecek” diye konuştu.


"Yıldırım’a Engelsiz Yaşam Merkezi"


Yıldırım Engelsiz Yaşam Merkezi ve Mollayegan Çocuk Aktivite Merkezi ve Barış Manço Kültür Merkezi hakkında da bilgiler veren Başkan Yılmaz, “Engelsiz yaşam okulumuz var. Orada ailelerimizin talebi vardı. Çocuklarımızın terapi alabileceği yere ihtiyacımız vardı. Naim Süleymanoğlu Spor Kompleksi yanında karayolları ait arazide alan ürettik. Burada Engelsiz Yaşam Merkezi’ni Yıldırım’a kazandıracağız. 5 bin metrekare kapalı alan olacak. 5 bin metrekare açık alan olacak. Uzay terapisi, teknoterapi, sporla rehabilitasyon, hobi merkezi, gündüz bakım odaları, evde sağlık hizmeti, kuaför hizmeti vereceğiz. Mayıs ayında bu hizmetin temelini atacağız. Mollayegan, Fatih Sultan Mehmet Han’ın çocukluğunda ders gördüğü bir mekan. Restorasyonunu bitirmek üzereyiz. Ekim ayında açılışını gerçekleştireceğiz. Çocuk kütüphanesi, oyun alanları, etkinlik alanları, anneler için kültür sanat atölyeleri olacak. Havacılık ve Uzay Atölyeleri olacak. Barış Manço Kültür Merkezi’nde de Teknoloji, tasarım, doğa bilimleri, girişimcilik, dene-yap, yazılım ve robotik kodlama atölyesi olacak” dedi.


Spordan sanata, kültürel etkinliklerden istihdam programlarına kadar Yıldırımlıların yüzünü güldürmeyi amaçladıklarını vurgulayan Başkan Oktay Yılmaz, 7 yeni aile sağlığı merkezi inşa ettiklerini, her mahalleye sosyal yaşam merkezi kazandırmayı amaçladıklarını, iki yeni kapalı pazar yerini hizmete aldıklarını, kadın ve spor merkezleriyle gençlere ve kadınlara sosyal imkanlar sağladıklarını hatırlattı.


"1,5 milyon metrekare yeşil alan kazandırıyoruz"


Yıldırım kent ormanını hayata geçireceklerini, bu dönemde Yıldırım’ın 1,5 milyon metrekare aktif yeşil alan kazanacağının altını çizen Başkan Oktay Yılmaz, "Yıldırım Kent Ormanı 600 bin metrekarelik alanda, çocuk oyun alanları, spor aktivite alanları tahsisi tamamlandı. Yakın zamanda burada da süreç başlayacak. Vakıfköy Kent Parkı 230 dönümlük alanda inşa edildi. Açılışını gerçekleştireceğiz. Balaban Mesire alanını bitirdik. 48 dönümde yeni sezonda. Mayıs haziran aylarında açacağız. Gökdere Millet Bahçesi’nin ihalesi yapıldı. 230 bin metrekarelik yeşil alan. Bakanlık ve büyükşehir desteğiyle inşaatı başlayacak. Cazibe Merkezi ve Kaplıkaya Kent Parkını birleştiriyoruz. Yeni sosyal tesisler, yeni yaşam alanları kazandırıyoruz. Cumalıkızık Mesire Alanı 180 dönümlük bir alan. Manej alanı olacak. Değirmenönü’ne 106 dönümlük yeşil alan kazandırıyoruz. Fevziye Parkı, Mollaarap’da vakıflardan tahsisini alarak başlayacağız. 50 dönümlük kent parkı oluşturmuş olacağız. Sular Vadisi geçmiş dönem başlayan ve toparladığımız proje. Mahallelerde 11 yeni parkı kazandırdık. Mevcut eskiyen parkları yeniledik. Mahalle meydanları oluşturuyoruz. Ayrıca hayvan barınağını da genişletiyoruz. Çevre dostu çalışmalarda ödüller kazandık. Yaptığımız tüm çalışmalarda çocuklarımızı da unutmuyoruz. Yıldırım İstihdam Merkezi de yaklaşık 5 bin kişiye iş buldu. 31 bin kişiyle de görüşme yapıldı" şeklinde konuştu.


Başkan Yılmaz, pandemi süresince 35 bin Yıldırımlıya erzak kolisi dağıttıklarını, Ramazan ayında 1000 kişiye sıcak yemek desteğinin süreceğini sözlerine ekledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ATO Başkanı Baran: “Türkiye’nin 21. Serbest Bölgesi için en uygun şehir Ankara’dır” Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, serbest bölgelerin ihracata yönelik yatırım ve üretimi teşvik etmek, doğrudan yabancı yatırım ve teknoloji girişini hızlandırmak, ihracatı geliştirmek, istihdamı artırmak gibi faydalar sağladığını belirterek, “Ankara’ya Serbest Bölge kurulmasını talep ediyoruz” dedi. ATO Başkanı Baran, yaptığı yazılı açıklamada Türkiye ekonomisine İstanbul’dan sonra en çok katkıyı sağlayan başkent Ankara’nın 12,4 milyar dolar ihracat, 17,7 milyar dolar ithalatla Türkiye’nin en çok ihracat yapan dördüncü, en çok ithalat yapan üçüncü ili olduğunu, organize sanayi bölgeleri, teknokentleri ile tam bir üretim ve ticaret merkezi niteliği taşıdığını belirterek, Türkiye’nin 21. Serbest Bölgesi’nin kurulması için en uygun şehir olduğunu dile getirdi. Baran, Türkiye’de halihazırda faaliyet yürütülen 18 Serbest Bölge’nin 2023 yılında 12,7 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini ve 100 bin kişiye istihdam sağladığını ifade ederek, “19. Serbest Bölge, İzmir Bergama’da 18 Mart tarihinde Ticaret Bakanımız Ömer Bolat’ın katılımıyla açıldı. 20. Serbest Bölge’nin de Menemen’de açılmasına ilişkin karar alındı. Serbest bölgelerin yer ve sınırlarını belirlemeye Cumhurbaşkanımızın yetkili olduğu ilgili yasal düzenlemelerde yer alıyor. Buradan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, 21. Serbest Bölge için Ankara olarak talip olduğumuzu duyurmak ve serbest bölge talebimiz konusunda çağrıda bulunmak istiyorum. Türkiye’nin 21. Serbest Bölgesi’nin kurulması için en uygun şehir Ankara’dır” diye konuştu. Baran, Başkent’e serbest bölge kurulması konusundaki taleplerini Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın 26 Eylül 2023 tarihinde katıldığı ATO Meclis Toplantısı’nda da dile getirdiğini hatırlattı. Başkent’in raylı ulaşımda bir merkez konumunda olduğunu, Ankara’dan İstanbul’a, Konya’ya, Eskişehir’e, Yozgat’a, Sivas’a Yüksek Hızlı Tren bulunduğunu, Türkiye’nin dört bir yanına da demiryolu ile bağlantıları bulunduğunu kaydeden Baran, Ankara’nın Türkiye’deki karayolu ağının da tam ortasında yer aldığını söyledi. Baran, Ankara’nın gelişen üretim kapasitesi, organize sanayi bölgeleri ve teknokentleriyle üretim hacmi kadar katma değeri yüksek ürünler üreten bir şehir olduğuna da dikkat çekerek, “Ankara’mız üniversiteleri ve sanayi bölgeleri ile yoğun göç alan bir merkez. Ankara’da bir serbest bölge kurulması üretime, istihdama ve ihracata ivme kazandıracaktır” diye konuştu.
İstanbul Enerji alanında düzenlemeler içeren kanun teklifi Meclis’te kabul edildi Enerjide düzenlemeler içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Enerji alanında düzenlemeler içeren Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Kanuna göre, Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu (UMREK) koduna göre raporlama zorunluluğu sadece "4. Grup" maden işletme ruhsatları açısından devam edecek. Böylece bunun haricindeki maden grupları açısından bu zorunluluk ve mevcut taksir yaptırımı kaldırılıyor. Düzenleme 28 Şubat 2024 tarihinden geçerli olacak. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, arama ruhsatı alarak bulduğu madenler için UMREK koduna göre rapor hazırlama şartı aranmaksızın MTA tarafından hazırlanan raporlar ile buluculuk hakkını kazanacak. İçme-kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar ile Kıyı Kanunu kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere denizler, baraj gölleri, suni göller ve tabii göllerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yenilenebilir enerji kaynak alanı olarak ilan edilen alanlarında imar planı yapılmaksızın yenilenebilir enerji üretim santralleri kurulabilecek. İçme-kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar ile yasa kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere baraj gölleri, suni göller ve tabii göllerde imar planı yapılmaksızın Elektrik Piyasası Kanunu’na göre hidrolik kaynaklara dayalı önlisans veya üretim lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından yenilenebilir enerji kaynağına dayalı birden çok kaynaklı üretim tesisi kurulması mümkün olacak. Söz konusu alanlarda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne veya sulama birliklerine ait tarımsal sulama amaçlı tesislerin elektrik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü veya Genel Müdürlüğün izniyle sulama birlikleri tarafından yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisanssız elektrik üretim tesisi kurulabilecek. Öte yandan, teklifin bu düzenlemelerini içeren 4. maddesi, Danışma Kurulu kararıyla, tekriri müzakere önergesiyle yeniden görüşüldü. Maddeye, belediye sınırları içinde yer alan söz konusu alanlarda DSİ Genel Müdürlüğünün izniyle ilgili belediyeler ve bağlı kuruluşları tarafından yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisanssız elektrik üretim tesisi kurulabilmesine yönelik düzenleme de eklendi. Doğal gazın sıvılaştırılması Doğal Gaz Piyasası Kanunu’na "doğal gazın sıvılaştırılması" tanımı eklenerek, Türkiye’nin doğal gazda ticaret merkezi olma hedefleri çerçevesinde hem yerli üretim doğal gazın hem de farklı kaynaklardan ithal edilen veya ithal edilecek doğal gazın ülkede sıvılaştırılarak dünya piyasalarına LNG olarak pazarlanabilmesi hedefleniyor. Yüzen LNG tesislerinin işletilmesi ve yer değişikliği kapsamında sağlanacak istisnalar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının görüşü alınarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından bu düzenleme uyarınca yayımlanan usul ve esaslara göre belirlenecek. Mevcut depolama tesisleri, mevcut tesislerdeki kapasite artışları veya yeni yapılacak tesisler, kullanım oranları veya rekabet koşulları dikkate alınarak düzenlemenin sisteme erişime ilişkin hükümlerinden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının görüşü alınarak Kurul kararı ile belirli süre muaf tutulabilecek. Depolama şirketleri verecekleri hizmetlere ilişkin birim bedelleri ve tesis kapasitelerini yayımlamak zorunda olacak. Yurt içinde üretilen veya ithal edilen doğal gazın sıvılaştırılarak yurt dışına ihraç edilmesi ya da yurt içinde yeniden satışı amacıyla kurulacak sıvılaştırma tesislerini işletecek tüzel kişilerin Kuruldan lisans almaları gerekecek. Doğal gaz sıvılaştırma lisansı başvurusunda bulunan tüzel kişilerin teknik ve ekonomik güce sahip olmaları ve yönetmeliklerde belirtilen diğer şartları taşımaları zorunlu olacak. Sıvılaştırma tesislerinde yürütülen faaliyetler depolama faaliyeti olarak sayılmayacak. Sıvılaştırma tesisi işletmecileri faaliyet gösterdikleri tesislerin ilgili standartlara ve teknik kriterlere göre yapılması ve işletilmesinden sorumlu olacak. Sıvılaştırma tesislerinde yürütülecek faaliyetlere ilişkin usul ve esaslar Bakanlık görüşü alınarak Kurul tarafından belirlenecek. YEKA yarışmaları Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’da yapılan değişiklikle, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) yarışmalarına ilişkin usul ve esaslar, ilgili yarışma şartnamesinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından belirlenecek. Yarışma sonucunda oluşan fiyat veya bedel, yarışma şartnamesinde belirlenecek süre boyunca YEK Destekleme Mekanizması kapsamında değerlendirilecek. 10 yıllık süresini bitiren lisanssız üretim faaliyeti kapsamındaki tesisler, talep halinde ve lisans alma bedeli ile lisans süresi boyunca elektrik piyasasında oluşan saatlik piyasa takas fiyatını, tesis tipi bazında uygulanan güncel YEK Destekleme Mekanizması fiyatından fazla olması halinde aradaki fiyat farkının YEK Destekleme Mekanizmasına katkı bedeli olarak ödeyerek lisanslı üretim faaliyetine geçebilecek. Bu kapsamdaki başvurular için uygulanacak lisans alma bedeli, lisans süresi ve lisanslı üretim faaliyetine geçilmesine ilişkin diğer hususlar EPDK tarafından ayrıca belirlenecek. Lisanssız üretime devam edecek tesislerde üretilecek ihtiyaç fazlası elektrik enerjisi için elektrik piyasasında oluşan piyasa takas fiyatını geçmemek üzere uygulanacak fiyat ve uygulamaya ilişkin usul ve esaslar, Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek. Enerji verimliliği projelerinin desteklenmesi Enerji Verimliliği Kanunu’na ’başvuru sahibi’, ’spesifik enerji tüketimi’ ve ’karbon yoğunluğu’ tanımları ekleniyor. Enerji verimliliği projelerinin desteklenmesi, enerji veya karbon yoğunluğunun veya spesifik enerji tüketiminin azaltılmasıyla ilgili uygulamalara yönelik usul ve esaslar belirleniyor. Buna göre, enerji verimliliğini artırmak amacıyla hazırlanan projeler, Bakanlık tarafından 15 milyon lirayı geçmemek kaydıyla bedellerinin en fazla yüzde 30’u oranında desteklenecek. Bu kapsamdaki destekler hibe veya faiz desteği şeklinde verilecek. Destek bedeli her yıl, bir önceki yıla ilişkin ilan edilen yeniden değerleme oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılacak. Enerji veya karbon yoğunluğunu veya spesifik enerji tüketimini Bakanlığın belirlediği kriterler çerçevesinde azaltan başvuru sahiplerine, ödenek imkanları göz önüne alınmak ve 10 milyon lirayı geçmemek kaydıyla, kriterlerde belirlenen yıla ait enerji giderinin en fazla yüzde 30’u oranında destek ödemesi yapılacak. Destek bedeli her yıl, bir önceki yıla ilişkin ilan edilen yeniden değerleme oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılacak. Enerji verimliliği projelerinin ve enerji veya karbon yoğunluğunu veya spesifik enerji tüketimini azaltan başvuru sahiplerinin desteklenmesi ile ilgili usul ve esaslar Bakanlık tarafından yönetmelikle düzenlenecek. Bakanlık tarafından enerji verimliliği desteklerine ilişkin iş ve işlemlerde mevzuat ile belirlenen hükümlere aykırı davranılması, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlenmesi veya kullanılması, yanlış ve yanıltıcı bilgi verilmesi veya herhangi bir usulsüzlük tespit edilmesi halinde, başvuru veya proje sahiplerine ödenen desteklerin, ödeme tarihinden itibaren belirlenen oranda hesaplanarak faizi ile birlikte bir ay içinde ödenmesi istenecek. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, enerji verimliliğinin artırılması ile yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanılmasına yönelik araştırma ve geliştirme projelerini öncelikle destekleyecek. Bu projelerin yönlendirilmesinde ve değerlendirilmesinde Bakanlığın görüşü alınacak. Geçici süreli elektrik enerjisi talepleri Elektrik Piyasası Kanunu’nda yapılan değişiklikle, olağanüstü hal kararı alınan veya genel hayata etkili afet bölgesi olarak kabul edilen yerlerde, elektrik hizmetlerinin kesintisiz karşılanabilmesi için geçici süreli elektrik enerjisi talepleri Kurul kararı ile belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde karşılanabilecek. Elektrik dağıtım tesisleri veya nakil hatlarına ilişkin irtifak alanı, en düşük yaklaşım mesafesi, iletkenin salınım mesafesi ve direkler arası uzaklık dikkate alınarak ilgili mevzuata göre belirlenecek. Böylece fahiş kamulaştırma bedelleri belirlenmesinin önüne geçilmesi ve kamu kaynaklarının tasarrufuyla yatırımların artırılması hedefleniyor. Yenilenebilir enerji kaynak alanları yarışmaları sonucunda imzalanan sözleşmeler nedeniyle hak kazanılmış olanlar hariç, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce mevcut olan üretim lisanslarını, ön lisanslarını, lisans başvurularını sonlandırmak veya kurulu güç düşümü suretiyle tadil etmek isteyen tüzel kişilerin 2 ay içerisinde Kuruma başvurmaları halinde başvuruları sonlandırılarak veya tadil edilerek Kuruma sundukları teminatları kısmen ya da tamamen iade edilecek. Söz konusu yarışmalar sonucunda imzalanmış sözleşmelerini iptal etmek isteyen tüzel kişilerin düzenlemenin yürürlüğe girmesinin ardından iki ay içerisinde Bakanlığa başvurmaları halinde tüm hak ve yükümlülükleri sona erecek, başvuruları sonlandırılacak, Bakanlığa ve Kuruma sunduğu teminatları iade edilecek. Nükleer Düzenleme Kanunu’nda yapılan değişiklikle, nükleer madde taşıyan kişinin talebi, nükleer tesis işletenin muvafakati ve Nükleer Düzenleme Kurumunun onay yönündeki kararıyla, taşıyıcının sorumlu olabilmesine imkan tanınıyor. Buna göre, işleten, nükleer maddelerin taşınmasına ilişkin sigorta yaptırma veya teminat gösterme yükümlülüğünü Kurumun onaylaması şartıyla taşıyıcıya devredebilecek. Yükümlülüğü devralan taşıyıcı, düzenleme kapsamında işleten olarak sorumlu olacak.