KÜLTÜR SANAT - 13 Mayıs 2022 Cuma 10:17

Minikler, 1950’lerin modasını yaşattı

A
A
A
Minikler, 1950’lerin modasını yaşattı

Bursa’da minik öğrenciler, 1950, 1970 ve 2000’li yıllardan kalma büyükanneleri, dedeleri ve ailelerinin kıyafetleriyle iklim duyarlığına dikkat çekti.

Bursa’da minik öğrenciler, 1950, 1970 ve 2000’li yıllardan kalma büyükanneleri, dedeleri ve ailelerinin kıyafetleriyle iklim duyarlığına dikkat çekti. Televizyonlarda boy gösteren mankenlere taş çıkartan minikler, eski kıyafetlerin de günümüzde kullanılabileceğini büyüklerine gösterdi.


İnsan nüfusunun artması, iklim değişikliği, israfın fazlalaşması minik öğrencileri harekete geçirdi. Bursa’daki bir özel okulda, öğrencilerin kendilerinin tasarladığı çalışmayla büyüklerine eski kıyafetlerin de günümüzde çeşitli takı ve çalışmalarla tekrar kullanılabileceğini gösterdi. Profesyonel manken abi ve ablalarına taş çıkartırcasına kurulan podyumda yürüyen anaokulu ve ilkokul öğrencileri, büyükannelerinden, dedelerinden ve ailelerinden kalan kıyafetleri başarıyla taşıdı. Attıkları adımlardan, verdikleri pozlara kadar büyük çalışmanın meyvesini alıkları alkışlarla toplayan minikler, ailelerine de çevre dersi vermenin mutluluğunu yaşadı.


Öğrencilerle birlikte sürdürülebilir bir dünya için burada olduklarını belirten Eğitim Grubu CEO’su Ayfer Batı, “Bunu sürdürülebilir moda günüyle perçinleştirmek istediler. Önceliğimiz, iyi bir ben ve iyi bir dünya için öğrencilerimiz iklim kulübü kurdular. Bu iklim kulübü, sürdürülebilir moda günü fikrini ortaya çıkardı. Biz de çocuklarımızın gerçekten yaşayabileceği bir dünya ve onların farkındalıklarını arttırmak için buradayız. Organizasyonun tamamını öğrencilerimiz kendisi planladı” dedi.


Okul Müdürü Burhan Yazgan ise, “1970, 1980, 1990 yıllarından kalan kıyafetlerin sergilendiği güzel bir moda gününü yaşıyoruz. Çocuklarımız hem keyifli, hem de dünyamıza katkı sunduklarını düşünüyoruz. Harika bir performansa imza attılar. Özellikle giydikleri kıyafetlerle bizleri de zaman yolculuğunda çok geriye götürdüler” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Ölümle sonuçlanabilen kuduzla ilgili veterinerden aşı uyarısı HATAY (İHA) – Hatay’ın Defne ilçesinde görülen ve bölge halkında tedirginliğe neden olan kuduz hastalığının ölümcül ve tedavisinin olmadığını dile getiren veteriner Şerif Güneş, hastalığın direkt temas yoluyla bulaştığını söyledi. Defne’nin Meydancık Mahallesi’nde geçtiğimiz günlerde bir köpekte kuduz vakası tespit edilmişti. Kuduz vakasının görüldüğü Meydancık ve Güneysöğüt mahallelerinde hayvan giriş çıkışının yasaklanması bölge halkında tedirginliğe neden oldu. Defne Belediyesi ekipleri tarafından köpeklerin tedbir amaçlı toplanarak gözetim altına alması vatandaşları bir nebze de olsa rahatlattı. Defne Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Şerif Güneş, ‘kuduz hastalığı’ konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Kuduz hastalığının ölümcül ve tedavisinin olmadığını dile getiren veteriner Güneş, hastalığın direkt temasla bulaştığını belirterek, hastalıktan korunmanın en önemli yolunun panik olmadan aşı yaptırmak olduğunu belirtti. “Kuduz hastalığı, bulaştıktan itibaren en fazla 10-15 gün içerisinde ölüm gerçekleşiyor” Kuduz hastalığının ölümcül bir hastalık olduğunu ifade eden Güneş, hastalığın direkt temasla bulaştığını belirterek, “Kuduz hastalığı, hayvana veya insana bulaştıktan itibaren en fazla 10-15 gün içerisinde ölüm gerçekleşiyor. Tedavi şansı da çok düşük olan bir hastalıktır. İnsanlar ve hayvanlar için tek korunma yöntemi aşılamadır. Kuduz olan hayvan direkt temas etmezse hiçbir şekilde size bulaşma durumu kolay kolay görülmez. Onun için paniklemeye gerek yok” dedi. “Bu evrede hayvan gördüğü bütün çevredeki canlılara saldırganlık eğilimi gösterebilir” Kuduz hastalığının görüldüğü hayvanlarda aşırı saldırganlaşmanın görüldüğünü dile getiren veteriner Güneş, “Yarasa diğer hayvanlara bulaştırabiliyor. Mikrop, özellikle kuduz olan hayvanın tükürük bezlerinde yerleşiyor. Virüs şeklinde olan bir mikroptur. Bu mikrop hayvan kuduz hastalığına yakalandığı anda belli evreleri var. Bunun üç evre şeklinde görülüyor. Özellikle saldırganlık evresi var. Tam kuduz belirtilerinin görüldüğü bir evredir. Bu evrede hayvan gördüğü bütün çevredeki canlılara saldırganlık eğilimi gösterebilir. Bir sonraki evrede, özellikle hayvan hiç yapmadığı hareketleri yapabiliyor. Mesela sakin olan bir hayvan aniden saldırganlaşabiliyor. Üçüncü ve son evrede artık felç evresi, hayvan tamamen felçler geçirir ve hareketsiz kalır. Bu felç özellikle solunum felciyle sonuçlanıp ölüme sebep olabiliyor” ifadelerini kullandı.