SAĞLIK - 09 Haziran 2025 Pazartesi 11:51

Aşırı kırmızı et tüketimi kanser riski taşıyor

A
A
A
Aşırı kırmızı et tüketimi kanser riski taşıyor

Dünya genelinde ölümlere neden olan kanser riskini azaltmak için birçok adım atıldığını belirten uzmanlar, her ne kadar sağlıklı olsa da aşırı tüketimle kırmızı etin de kolon, rektum ve prostat kanseri riskini artırabildiğini söyledi.


Aşırı miktarda kırmızı et tüketiminin kolon, rektum ve prostatkanseri riskini artırdığını dile getiren Medicana Bursa Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü Prof. Dr. Nilüfer Avcı, "Aşırı kilo ve yetersiz fiziksel aktivite göğüs, rahim, kolon ve yemek borusu kanserine sebep olabilir" diyerek "Salamura et ve şarküteri tüketimi de kolon ve rektum kanserine yakalanma riskini artırabilmektedir. Bazı besinler toksik bileşenler içerir. Bu bileşenlerin bazıları pişirme yöntemleri sebebiyle açığa çıkar. Bazıları ise tarımda kullanılan zirai ilaç ve kimyasalların, kimyasal gübrelerin, parazit ilaçlarının kalıntılarıdır. Bu kimyasalların besinlerde bıraktığı kalıntılar insan sağlığı için son derece zararlıdır. Bu tarım ilaçlarının ilk kurbanları ise bu tehlikenin farkında olmayan çiftçilerdir. Ürünlerin hasat sonunda depolama, saklama, işleme ve arıtma teknikleri son derece önemlidir. Bu aşamalarda yapılan hatalar sağlığımız için gerekli gıdaları birer silah haline dönüştürebilir" dedi.


"Vücudun su ihtiyacını karşılayın"


Vücudun su ve mineral ihtiyacının dengeli olarak karşılanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Nilüfer Avcı, "Bir yetişkinin günlük su ihtiyacı 2.5 litredir. Bunun 1 litresini tükettiğimiz gıdalardan alırken, kalan 1.5 litresini içeceklerden almak gerekir. Günde en az 4 porsiyon meyve tüketilmeli, mevsim meyveleri tercih edilmeli. Meyvelerin farklı öğünlerde tüketilmesi gerekiyor. Günde bir veya iki porsiyon çiğ sebze ve en az bir porsiyon pişmiş sebze tüketilebilir. Yeşil, sarı, kırmızı sebzelerden her gün en az birer porsiyon tüketilmesi gerekir" diye konuştu.


"Balığı ihmal etmeyin"


Nohut, kuru fasulye ve barbunya gibi kuru baklagillerin kırmızı etten daha fazla tüketilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Nilüfer Avcı, önerdiği besinleri şöyle sıraladı:


"Haftada bir, mümkünse iki ya da üç kez balık tüketilmelidir. Yapay tatlandırıcı içeren tüm içeceklerden uzak durulmalı. Özellikle semizotu ve ıspanak gibi yeşil yapraklı sebzeler, antioksidan etki gösteren betakaroten ve lutein açısından zengindir. Kuarsetin tam bir antioksidan, antiinflamatuvar ve antialerjik etkiye sahiptir. Ek olarak antikanserojen kansere karşı koruyucu etkisi unutulmamalıdır. Kuarsetin daha çok soğan, elma ve karabuğdayda daha az miktarda da brüksel lahanası, lahana ve kuruyemişlerde bulunur. Domates, bir antioksidan olan likopen kaynağıdır. Ek olarak karoten ve vitamin E içerir. Likopen prostat ve akciğer kanserine karşı koruyucu özellik gösterir."


"Kansere karşı koruma sağlayacak tek bir besin yok"


Zeytinyağının Akdeniz ülkelerinde daha fazla tüketildiğini söyleyen Prof. Dr. Nilüfer Avcı, özellikle sızma zeytinyağının rafine zeytinyağından çok daha fazla polifenol içerdiğini vurgulayarak, "Polifenol tüketimi, kanser vakaları ve kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin görülme sıklığını azaltır. Ayrıca soğan ve sarmısak bolca tüketilmelidir. Soğan ve sarımsak güçlü bir karsinojen olan nitrozaminleri bloke ederek bizleri kansere karşı korur. Brokoli özellikle prostat kanserine karşı koruyucu rolü olan glukorafanin içerir. Kırmızı üzüm bolca resveratrol içerir. Resveratrol kansere karşı koruyucu özellik gösterirken kanser hücrelerinin büyümesini de önler. Ahududu, çilek ve yaban mersini gibi orman meyveleri antikanserojen olan elarjik asitten zengin meyvelerdir. Elarjik asit kiraz, armut, elma ve kivide de bulunur. Doğadaki birçok besin kaynağı insanın gelişimi için gereklidir" dedi.


"Beslenmeyle birlikte spor yapın ve stresinizi yönetin"


Sağlıklı beslenmenin tek başına yeterli olamayacağını ifade eden Prof. Dr. Nilüfer Avcı, "Sağlıklı var olabilmek için sağlıklı yaşamayı öğrenmek gerekiyor. Spor yapmalı, zararlı alışkanlıklardan uzak durmalı, stres faktörlerini iyi yönetebilmeli, dinlenmeli ve farklı hobiler ile uğraşmalıyız. Unutmayalım, bizi kansere karşı koruyacak veya bizim kanserimizi tedavi edebilecek tek bir besin yoktur" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kayseri’de 2025 yılında 375 şahsa fuhuştan işlem yapıldı Kayseri’de polis ekipleri tarafından 2025 yılında yapılan çalışmalarda 375 şahsa fuhuştan işlem yapılırken, 2 milyon 47 bin TL idari para cezası uygulandı. Öte yandan yapılan çalışmalarda, ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan 6 masaj salonu mühürlenirken, 683 sosyal medya hesabına erişim engeli getirildi. Edinilen bilgiye göre, Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekipleri tarafından 2025 yılı içerisinde yapılan çalışmalarda, ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan 21 kez adli işlem yapılırken, adli işlemler neticesinde 33 şahsa şüpheli olarak işlem yapıldı. 375 şahsa fuhuştan idari işlem yapılarak 2 milyon 47 bin 192 TL idari para cezası uygulanarak, 87 ikamet ve oda mühürlendi. Ekipler tarafından ‘kumar oynanması için yer ve imkan sağlama’ suçundan, 41 kumar olayında şüpheli olarak 43 şahsa adli işlem yapılırken, yapılan işlemler neticesinde 1 milyon 507 bin 261 TL idari para cezası uygulandı. Konuyla alakalı 41 yer mühürlendi. Ayrıca ekipler tarafından masaj salonlarına yönelik yapılan denetlemelerde; 67 iş yeri denetlenirken, denetlemede belge eksikliklerinden dolayı 60 masaj salonuna idari işlem uygulandı. 6 masaj salonuna ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan yapılan adli işlemlerde 12 şüpheli şahıs yakalanırken, masaj salonunda tespit edilen 20 yabancı uyruklu şahıs, Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğüne teslim edildi. Denetimlerde 42 masaj salonu mühürlendi. Öte yandan, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından 2025 yılında yapılan sanal devriye çalışmalarında müstehcen paylaşımlar yaptığı tespit edilen 683 sosyal medya hesabına erişim engeline getirildi.