ASAYİŞ - 23 Aralık 2025 Salı 06:34

Bursa’da geniş çaplı asayiş uygulaması

A
A
A
Bursa’da geniş çaplı asayiş uygulaması

Bursa’da polis ekiplerince gerçekleştirilen asayiş ve kumar uygulamalarında 1 aranan şahıs yakalanırken, kumar oynatılan iş yerine adli işlem yapıldı.


Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçelerinde geniş çaplı asayiş uygulaması gerçekleştirildi. Yapılan sabit asayiş uygulamasında 182 araç kontrol edilirken, 254 şahsın sorgulaması yapıldı. Uygulamada 1 aranan şahıs yakalandı.


Osmangazi ilçesi Emek bölgesinde 5 ayrı noktada yapılan sabit asayiş uygulamasında ise 78 araç kontrol edilirken, 214 şahıs sorgulandı.


Ahlak Büro Amirliği koordinesinde Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım ilçelerinde yapılan kumar uygulamasında 10 iş yeri denetlendi. Denetimlerde 1 iş yerinde kumar oynandığı tespit edilerek iş yeri sorumlusu hakkında "Kumar Oynamak İçin Yer ve İmkan Sağlamak" suçundan adli işlem yapıldı. Kumar oynayan şahıslara idari yaptırım uygulandı. Ayrıca 1 iş yerinde 4207 Sayılı Kanuna muhalefet, 2 iş yerinin ruhsatsız olduğu tespit edildi. Ruhsatsız iş yerlerinden biri zabıta ekiplerince mühürlendi. Uygulamada 225 şahsın UYAP sorgulaması yapıldı.


Ahlak Büro Amirliği koordinesinde Osmangazi ilçesinde yapılan umuma açık iş yeri uygulamasında ise 149 şahsın sorgulaması yapılırken, denetlenen 5 iş yerinden 2’sinde çalışan toplam 3 şahsın SGK kaydının olmadığı tespit edildi.


Polis ekiplerinin kent genelindeki asayiş uygulamalarının kararlılıkla sürdürüleceği bildirildi.



Bursa’da geniş çaplı asayiş uygulaması

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla ‘Antik Çağdan Günümüze Muğla Mutfağı’ kitabının ikincisi çıkıyor Muğla Valiliği koordinesinde, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) ortaklığıyla ve değişik kurum ve kuruluşların destekleriyle ilk kitabı çıkan ‘Antik Çağdan Günümüze Muğla Mutfağı’ kitabının ikincisinin hazırlıkları devam ediyor. Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmecileri Derneği (TURYİD) Başkan Yardımcısı ve Marka İletişim Uzmanı Ebru Koralı, MSKÜ Ortaca MYO Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selma Atabey, Valilik AB ve Dış İliskiler Bürosundan Doç.Dr. Buket Ballıel Ünal ile Kapurcuk Akademi sahibi Av. S. Ece Baysal Güngör Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık’ı ziyaret ederek kitap hakkında bilgi verdiler. Antik Çağdan Günümüze Muğla Mutfağı adlı ilk eser; Antik döneme ait 35, Osmanlı dönemine ait 6, yöresel ve günümüze ait 25 yemek tarifi olmak üzere toplam 66 özgün tariften oluşuyor. Kitap, Muğla mutfağının binlerce yıla yayılan tarihi birikimini kapsamlı ve bütüncül bir bakış açısıyla ele alındı. Eser; Muğla ve çevresinde yürütülen arkeolojik kazılarda görev alan kazı başkanlarının, kendi bölgelerine ait yemek kültürü ve beslenme alışkanlıklarına ilişkin sunduğu bilimsel veriler doğrultusunda hazırlandı. Bölüm yazarları tarafından kaleme alınan ilçelerin coğrafi konumu, demografik yapısı ve tarihi süreçleri, kazı alanlarında tespit edilen arkeolojik keşifler ile desteklendı. Editörlerce hazırlanan ürün bazlı bölümler, Muğla mutfağını yüz yıllardır zenginleştiren tarımsal ve doğal ürünleri ele alırken, bu ürünlerle şekillenen yemek tarifleri aracılığıyla tarihten günümüze uzanan güçlü bir gastronomi hafızası sunuyor. Sağlık alanında da büyük önem taşıyan ikinci kitap, ilk eserde yer alan 66 tarifte kullanılan ürünlerin insan sağlığı üzerindeki etkilerini bilimsel veriler ışığında ele aldığı açıklandı. Uzman akademisyenler, sağlık profesyonelleri ve editörlerin katkılarıyla başlatılan bu çalışma; geleneksel mutfağın yalnızca kültürel değil, aynı zamanda koruyucu ve destekleyici sağlık boyutunu da ortaya koymayı hedefliyor.
İstanbul Büyükçekmece gölünde su azalıyor İstanbul’un önemli su kaynaklarından Büyükçekmece gölünün Aralık ayı doluluk oranı yüzde 14,13 seviyesinde ölçüldü. Suların hızla azaldığı gölde endişe verici manzara havadan dronla görüntülendi. Son yıllarda artan kuraklık ve düşük yağışlar nedeniyle İstanbul’un önemli su kaynaklarından olan Büyükçekmece gölünde su seviyesi hızla azalıyor. Ekim ayında yüzde 27, 86 olarak ölçülen doluluk oranı, Aralık ayında ise yüzde 14,13 seviyesine düştü. Kentin büyük oranda suyunu karşılayan Büyükçekmece gölünde drone ile yapılan çekimlerde, gölün birçok noktasında suların metrelerce çekildiği görüntülendi. Öte yandan gölde balık tutmaya gelen bir vatandaş, " Bugün geldim ancak karşılaştığım manzarada su kalmamış ve balık tutamadım" ifadelerini kullandı. "Burası susuzluğa karşı alarm veriyor" 10 senedir Büyükçekmece’de yaşadığını aktaran Mert Arslanbaş, "Yoğun yağış olmadı. Şu köprünün başından itibaren su dolu olması lazım. Biz 10 senedir buradayız. Geçen sene iyiydi, ondan önceki sene de kötüydü ama bu sene daha da kötü oldu. İnşallah yağmur yağar. Av mevsimi olduğu için sıkıntı oluyor. Avcılar da gelemiyor. Balıkların durumu da bayağı kötü. Burası susuzluğa karşı alarm veriyor. Tek çare yağmurun yağması lazım" dedi. "Aralık bitecek ama halen yağış yok" Balık tutmak için göle geldiğini ifade eden Onur Uyar ise, "Beylikdüzü’nden geldim. Normalde ben düzenli olarak buraya balık tutmaya geliyordum. 4-5 aydır hava erken karardığı için yetişemiyordum. Bugün geldim ancak karşılaştığım manzarada su kalmamış ve balık tutamadım. Bayağıdır düzenli yağış alamıyoruz. Aralık bitecek ama halen yağış yok" diye konuştu.
Düzce Uzmanından kış hastalıklarına karşı "vücut direncini yüksek tutun" uyarısı Düzce’de hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrederken aniden düşmesiyle birlikte kış hastalıkları kapıyı çaldı. Mevsim geçişine hazırlıksız yakalanan ve vücut direnci düşen vatandaşlar hastane acil servislerinde yoğunluk oluştururken, uzmanlar hastalıklara davetiye çıkaran "sıcak-soğuk dengesizliğine" karşı uyarılarda bulundu. Düzce Atatürk Devlet Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Sinan Özdemir, havaların soğumasıyla acil servislerde yoğunluk yaşandığını belirterek, vatandaşları vücut direncini korumaları konusunda uyardı. Özdemir, mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının aniden düşmesiyle üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış gözlendiğini söyledi. Okulların açılması ve toplu taşıma kullanımının, virüslerin damlacık yoluyla bulaşmasını kolaylaştırdığına dikkati çeken Özdemir, mevsimsel grip, influenza, sinüzit ve rinit vakalarının hastaneye başvuru sıklığını artırdığını kaydetti. Dr. Özdemir, halk arasında "koronavirüsün tekrar arttığı" yönündeki söylemlere ilişkin, klinik olarak solunum yolu hastalıklarında artış gözlemlediklerini ancak kesin tanının PCR testleriyle konulabileceğini, bu nedenle vakaların kaynağının covid-19, influenza veya diğer virüsler olup olmadığı konusunda genelleme yapmanın doğru olmayacağını ifade etti. "Sıcak-soğuk dengesine dikkat edilmeli" Hastalıklardan korunmak için vücut direncinin yüksek tutulması gerektiğini vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti: "Kişilerin direncini yüksek tutması gerekiyor. Hava soğuduysa kalın giyinip, kendimizi koruyacağız. Tabii kişi toplu taşıma kullandığında zaman zaman çok dikkat edemiyor. Vatandaş, sıcak-soğuk dengesini tam yapamadığında direncin kırılmasına sebebiyet veriyor. Sabah çok soğukta çıkıp fark edilmediği zamanlar olabiliyor. Genel vücut direncini korumak için meyve ve lifli gıda tüketmek faydalı olunacaktır." Hafif semptomlarda evde istirahat ve vitamin takviyesi öneren Özdemir, "Burun akıntısı, öksürük ve hapşırma gibi durumlarda vatandaşlarımız evde basit destekleyici tedaviler uygulayabilir. Ancak dirençli ateş ve ciddi solunum güçlüğü varsa vakit kaybetmeden en yakın acil servise başvurulmalı" uyarısında bulundu.
İstanbul Dolap, 2024’te ikinci el satışlarla 307 bin tonu aşkın karbon salımının önüne geçti Dolap, Döngüsel Etki Raporu’nun ikincisini yayınladı. 2024 yılı boyunca Dolap uygulaması üzerinden gerçekleştirilen ikinci el ürün satışları sayesinde 307 bin 340 ton karbon eşdeğeri (COe) karbon ayak izi engellendi. İkinci el alışverişi erişilebilir bir modele dönüştüren Dolap, Döngüsel Etki Raporu’nun ikincisini yayınladı. Platform üzerinden geçtiğimiz yıl 16 milyondan fazla ürün yeniden dolaşıma kazandırılırken, her bir satış yeni üretim ihtiyacını azaltarak doğal kaynak kullanımı, enerji tüketimi ve karbon salımı üzerinde pozitif etki oluşturdu. Platformda gerçekleşen her alışveriş, ürünlerin yaşam döngüsünü uzatarak kullan-at anlayışına alternatif tüketim kültürünü güçlendiriyor. Rapor, ikinci el alışverişin daha adil, erişilebilir ve sürdürülebilir bir tüketim modeline geçişte kritik bir rol oynadığını ortaya koyarken, kullanıcılarıyla birlikte oluşturulan bu döngünün gezegen yararına kalıcı bir dönüşüm oluşturma potansiyeline sahip olduğunu vurguluyor. İkinci el alışverişle ölçülebilir çevresel etki Raporda yer alan veriler, ikinci el alışverişin bireysel bir tercih olmanın ötesinde, iklim kriziyle mücadelede anlamlı bir araç olduğunu ortaya koyuyor. Tek bir giysinin ikinci el dolaşımına sokulması ortalama 25-30 kilogram karbondioksit salımını engellerken, yeniden kullanım geri dönüşüme kıyasla yüzde 90’a varan enerji tasarrufu sağlıyor ve binlerce litre su kullanımının önüne geçiyor. 2024 yılı boyunca platform üzerinden gerçekleşen satışlar sayesinde önlenen 307 bin 340 ton karbon salımı, 80 bin 456 benzinli aracın bir yıl boyunca trafikten çekilmesine, 71 bin 882 evin yıllık elektrik tüketimine veya 177 milyon litre dizel kullanımına eşdeğer bir kazanca karşılık geliyor. Bu sonuçlar, ikinci el alışverişin ölçülebilir etkilerini net olarak ortaya koyuyor. Karbon ayak izi azaltımında en yüksek katkı; Kadın ve Erkek, Elektronik, Ev ve Yaşam ile Bebek ve Çocuk kategorilerinde gerçekleşti. Satış verileri baz alınarak 2024 yılında karbon salımının en fazla önlendiği ürünler arasında pantolon, kahve makinesi, bebek arabası ve puset gibi ürün grupları öne çıktı. 2024’te satılan 8 milyon giyim ürünüyle 307 bin ton karbon eşdeğeri ve 35,7 ton tekstil atığı önlendi 2024 yılında platform üzerinden satılan 8 milyona yakın giyim ürünü sayesinde 446 milyon litre su kullanımının, 35,7 ton tekstil atığının ve 307 bin 340 ton COe karbon ayak izinin oluşması önlendi. Genel giyim sektörü ortalamaları esas alınarak yapılan hesaplamalar, platformda yeniden satışa sunulan tekstil ürünleri sayesinde 3 bin 245 kişinin bir yılda oluşturacağı toplam tekstil atığının sistem dışına çıkmasının önlendiğini ortaya koyuyor. İkinci el satış, birinci el fayda Platformun oluşturduğu etki yalnızca çevresel boyutla sınırlı kalmıyor. Kullanmadıkları ürünleri ikinci el olarak satarak gelir elde eden binlerce kadın, hem ev ekonomisine katkı sağlıyor hem döngüsel ekonomiyi destekliyor. Bu döngü, ekonomik tasarrufla birlikte toplumsal dayanışmayı da destekleyen bir etki alanı oluşturuyor. Platform, döngüsel ekonomi yaklaşımını sosyal etki projeleriyle desteklemeyi sürdürüyor. Depremden etkilenen kadınlara yönelik hayata geçirilen "Hayallerime Giden Yol" programı kapsamında satış ve dijital mağazacılık eğitimleri verilerek, katılımcıların sürdürülebilir gelir elde etmeleri destekleniyor. Platform ayrıca, "Giy, Sat, Bağışla" yaklaşımıyla kullanıcıların satış gelirlerinden sivil toplum kuruluşlarına bağış yapabilmesine imkan tanıyor. İkinci el Z kuşağında yeni tüketim normuna dönüşüyor Raporda yer alan küresel veriler, ikinci el alışverişin özellikle genç nesilde hızla yaygınlaştığını gösteriyor. Z kuşağının önemli bir bölümü ikinci el giyimi yeni bir tüketim normu olarak görürken, küresel ikinci el pazarının önümüzdeki yıllarda hızla büyümesi bekleniyor. Platform, dijitalleşme ile döngüsel ekonomiyi buluşturan yapısıyla, bu dönüşümün Türkiye’deki en somut örneklerinden biri olarak öne çıkıyor. İl bazında yapılan hesaplamalar, platform üzerinden gerçekleşen ikinci el satışların Türkiye’nin dört bir yanındaki illerde yalnızca bireysel değil, bölgesel ölçekte de karbon salımını azalttığını ortaya koyuyor. Satışların çevresel etkisi, il düzeyinde ortalama ürün başına düşen karbon ayak izi verileriyle hesaplanarak, döngüsel ekonominin yaygınlaştıkça çevresel faydayı ülke geneline yayılan somut bir etkiye dönüştürebildiğini gösteriyor. Raporun öne çıkanları konular şöyle: 2024 yılında ikinci el alışverişle 307 bin 340 ton COe karbon salımı önlendi. Bu miktar, 80 bin 456 aracın bir yıl trafikten çekilmesine eşdeğer. 16 milyondan fazla ürün yeniden dolaşıma kazandırıldı. Yaklaşık 8 milyon adet giyim ürünü ikinci elde satıldı. 446 milyon litre su tasarrufu sağlandı. 35,7 ton tekstil atığının oluşması engellendi.
Kars Arpaçay’da huzur ve güven toplantısı gerçekleştirildi KARS (İHA) Arpaçay’da, halkın huzur ve güvenliğini sağlamak, asayiş olaylarına karşı alınacak önlemleri değerlendirmek amacıyla Kaymakam Muhammed Burak Akköz, başkanlığında asayiş toplantısı düzenlendi. Kaymakamlık makamında düzenlenen Kaymakam Muhammed Burak Akköz, başkanlığında düzenlenen toplantıya, İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Üsteğmen Gökhan Gülveren ve İlçe Emniyet Amiri Başkomiser Aykut Bağcı katıldı. Toplantıda, ilçedeki genel güvenlik durumu masaya yatırıldı. Toplantıda ilçe merkezinde ve köylerde vatandaşların can ve mal güvenliğinin korunması için devriye faaliyetlerinin artırılması. Okul önleri ve ana güzergahlarda trafik denetimlerinin sıkılaştırılması, kış şartlarına yönelik trafik tedbirlerinin gözden geçirilmesi. Dolandırıcılık, hırsızlık ve uyuşturucu ile mücadele kapsamında yürütülen operasyonel faaliyetlerin kararlılıkla sürdürülmesi kararlaştırıldı. Arpaçay’da güvenlik güçlerinin 7/24 görevlerinin başında olduğunu ifade eden Kaymakam Muhammed Burak Akköz, "Vatandaşlarımızın huzur içerisinde yaşaması en büyük önceliğimizdir. Kolluk kuvvetlerimiz gece gündüz demeden görev başındadır. Tüm birimlerimizle koordineli bir şekilde çalışarak suç ve suçluya karşı taviz vermeyeceğiz" dedi. Toplantı, görüş alışverişinde bulunulmasının ardından sona erdi.