EKONOMİ - 23 Ekim 2020 Cuma 18:44

İnegöl tarımı şahlanıyor

A
A
A
İnegöl tarımı şahlanıyor

İnegöl, sanayi ve turizm alanında gösterdiği başarının bir örneğini de tarımda yazmak için atağa kalktı.

İnegöl, sanayi ve turizm alanında gösterdiği başarının bir örneğini de tarımda yazmak için atağa kalktı. İnegöl Belediyesi öncülüğünde bu alanda yapılan yatırımlar, şehrin tarım kimliğini öne çıkardı. Belediye ile çiftçiler tek vücut olarak tarım pastasından şehrin en yüksek payı alabilmesi için güç birliğine gitti.


Daha önce müteşebbis ruhunu ortaya koyarak mobilya sektöründe adeta tarih yazan, tarihi başarılara imza atan İnegöl, şimdi de tarım sektörü için aynı hedefler ışığında yeni bir yol haritası çizdi. Sanayi şehri olduğu kadar tarım alanında da verimli toprakları ve üretime elverişli arazileriyle dikkat çeken İnegöl, tarım sektöründe İnegöl Belediyesi’nin öncülüğünde bir başarı hikayesi yazmak için çalışmalara başladı.


İnegöl Belediyesi, tarım alanında şehirdeki tüm çiftçileri kucaklayacak, tarım değerlerini parlatacak bir yapılanmanın startını verdi. Belediye öncülüğünde tüm çiftçilerin ortak olabileceği Üreten Çiftçiler Kooperatifi kuruldu. 267 bin dekarlık ekilebilir alanı olan İnegöl’de tüm çiftçileri tek vücut halinde birleştirecek bu kooperatif ile İnegöl’ün tarım ürünleri dünya pazarlarına ulaşacak. Ürünler gerçek değerinde satılıp çiftçinin gelirinin arttırılması sağlanacak. Kurulacak soğuk hava depoları ve paketleme tesisleriyle İnegöl’ün verimli topraklarında yetişen yüzlerce ürün aracılar kullanılmadan doğrudan tüketiciye ulaştırılacak. Öte yandan, İnegöl Belediyesi sağladığı ekipmanlarla şehirde daha nitelikli tarım ve hayvancılık yapılmasına da imkan tanıyor. Bu kapsamda Taşınabilir Küçükbaş Hayvan Yıkama Havuzu ve taş toplama araçları alınarak çiftçinin kullanımına sunuldu.


"Beyanlarımızı hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz"


Belediye Başkanı Alper Taban, tarım alanında yaptıkları çalışmalara ilişkin açıklamalarında bu konuda ne kadar heyecanlı olduklarını ifade etti. Taban, bir meyve deposu hüviyetindeki İnegöl’ün tarımının şahlanması için gayret sarf ettiklerini ifade ederek, Üreten Çiftçiler Kooperatifi ve bu kooperatif öncülüğünde koydukları hedeflere ilişkin güzel gelişmeler yaşandığını aktardı. Taban, “Biliyorsunuz kısal alanda neler yapabiliriz hususunda göreve başlamadan önce bir takım çalışmalar yürütmüştük. Seçim döneminde de beyanlarımız olmuştu. Bu beyanlarımızın artık hızlı bir şekilde plan ve projelerini çıkarıp sonrasında da yavaş yavaş hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.


"Çok iyi bir noktaya gidiyoruz"


Şehrimizde ciddi manada bir tarımsal üretim olduğuna dikkat çeken Alper Taban, şöyle devam etti: “Bu üretimle beraber ciddi bir depolama açığımız da var. Bunu kıymetli meclis üyelerimizin, Kırsal Kalkınma Müdürlüğümüz ve çalışma arkadaşlarımızın da bizlere sunduğu veriler ışığında biz bu noktada ne yapabiliriz çalışmalarını en başında yürütmüştük. Bununla beraber bir hamle yapalım ve depolama ihtiyacını karşılayalım istemiştik. Öncelikle Üreten Çiftçiler Kooperatifini hayata geçirdik. Burada üye kayıtları halen devam ediyor. Biz burada tüm çiftçilerimizin temsilcisiyiz. Kayıt olmak isteyen herkesi davet ediyorum. Birlikten kuvvet doğar. Çiftçilerimizin ortaya koyduğu destek ve katkılarla, yine devletimizin de destekleriyle çok iyi bir noktaya gidiyoruz” .


"Soğuk hava deposu hizmete girdi"


TKDK ile yapılan işbirliği sonrası Deydinler’de soğuk hava deposunu hayata geçirdiklerini hatırlatan Taban, "Meyveci bir şehiriz ve bu değerlerimizi öncelikli olarak tesislerimizde uygun bir şekilde depolamayla ilgili eksiğimizin olduğunu fark etmiştik. Bizler de İnegöl Belediyesi olarak bu süreçte meyvecilikle uğraşan, çiftçilikle uğraşan tüm vatandaşlarımıza destek olacağımızı ifade etmiştik. Burada depolama da önemli bir ihtiyaçtı. Yaklaşık 220 bin ton üretim var ama şehrimizde soğuk hava depolama tesislerimiz eksikti. İnşallah burada 4 bin tonluk bir tesisin hayata geçmesiyle büyük ölçüde kendilerine fayda sunmuş olacağız. Tesis giriş çıkışlarla birlikte 7 bin ton kapasiteye ulaşabiliyor. Ciddi bir rakam. Bu soğuk hava tesisinin bedelinin yarısını TKDK Kurumu karşıladı. 3,5 milyonluk bir destek alındı. Deponun bizim için önemi büyük. Ürettiğiniz ürünleri anında satamayabilirsiniz. Pazarda istediğiniz fiyat dengesi oluşmamış olabilir. Dolayısıyla onu depoya çekersiniz ve arz talep dengesine göre değerli olduğunda tekrar satışa çıkarırsınız. Çiftçimiz burada değerli satış yapma imkanını yakalamış olur.” diye konuştu.


Çiftçiler adına Bursa halinde dükkan kiralandı


Başkan Taban, çiftçilere sağlanan desteğin soğuk hava deposuyla da sınırlı kalmadığını ve kooperatife üye olan çiftçilerin ürünlerinin doğrudan vatandaşa ulaşması adına Bursa Hikmet Şahin Halinde kooperatif adına bir dükkan kiralandığını kaydederek “Bu alanda Türkiye’ye örnek bir çalışmayı hayata geçirmek istiyoruz. İnşallah İnegöl çiftçisi tek çatı altında birlik olarak, el birliği ile hem kazanacak hem ülkemize kazandıracak. Bu hedefle çıktığımız yolda İnegöl Üreten Çiftçiler Kooperatifimiz adına Bursa Hikmet Şahin Halinde 86 No’lu dükkanı kiraladık. Burada kooperatifimize üye çiftçilerimizin ürünlerinin satışı da başladı” ifadelerini kullandı.


İnegöl’de 267 bin dekarlık ekilebilir alan olduğuna dikkat çeken Başkan Taban, şöyle devam etti: “Bu ciddi bir alan. 127 bin dekarlık alan meyve arazisi olarak kullanılıyor. Çok iyi bir meyve üreticisi bölgeyiz. Bunu da zaman içerisinde hem bölgemizde hem ülkemizde hem de uluslararası alanda daha iyi tanınır hale getireceğiz. Alım heyetlerini kooperatifimiz üzerinden şehrimize getirerek bu ürünleri almalarını sağlamak üzere adımlarımızı attık. Yaban Mersini, Şeftali ve Çilek ile ilgili festivaller gerçekleştirdik. Bunların neticesinde tarafımıza ulaşarak bu ürünlerle alakalı bilgiler alıp nasıl alım yapılabilir noktasında girişimler olduğunu ifade edebilirim. Tarımsal değerlerimizi tanıtma adına da farklı etkinlikleri hayata geçiriyoruz. Pandemi öncesi Yaban Mersini, Şeftali ve Çilek festivalleri düzenlendik. Bu yıl pandemiden dolayı bu etkinliklerimizi yapamasak da ilerleyen yıllarda yapmaya devam edeceğiz. Her ürün, kendi yetiştiği bölgede düzenlenen festivallerle ulusal ve uluslararası alanda tanıtılacak. Şehrimizde daha nitelikli tarım ve hayvancılık yapılabilmesi adına da çalışmalar yapıyoruz. Bu kapsamda hayvancılıkta önem arz eden Taşınabilir Küçükbaş Hayvan Yıkama Havuzu alımı yaparak küçükbaş hayvan yetiştiricilerimizin hizmetine sunduk. Söz konusu ekipman hayvancılık yapan tüm köylerimizde gezerek çiftçilerimize hizmet veriyor. Yine bazı bölgelerimizde arazinin aşırı taşlı olması sorun oluşturuyordu. 22 köyümüzde yaşadığımız bu sorunu aşmak adına da taş toplama makinesi aldık. Bu köylerimizde çiftçilerimizin hizmetine sunduk.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.