GÜNDEM - 14 Aralık 2025 Pazar 12:37

Nilüfer’de dijitalleşme, katılım ve demokrasiyle buluştu

A
A
A
Nilüfer’de dijitalleşme, katılım ve demokrasiyle buluştu

Nilüfer Kent Konseyi’nin 29’uncu Olağan Genel Kurulu, dijitalleşmenin yalnızca bir teknoloji meselesi olmadığını; katılım, temsil ve demokrasiyle birlikte ele alındığında gerçek bir toplumsal dönüşüm oluşturduğunu ortaya koydu. Dijital mahalle seçimlerinden yapay zekâ destekli yönetime uzanan Nilüfer modeli, yerel demokraside Türkiye’ye örnek bir yol haritası sundu.


Nilüfer Kent Konseyi’nin 29’uncu Olağan Genel Kurulu’nda "Dijital Çağda Toplumsal Değişim" masaya yatırıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, vatandaşların hayatını kolaylaştırmak, katılımı artırmak ve demokrasiyi güçlendirmek için dijital projeler gerçekleştirdiklerini belirterek, "Herkesin sesinin yansıdığı bir Nilüfer istiyoruz" dedi.


Nilüfer Kent Konseyi’nin 29’uncu Olağan Genel Kurulu, Bursa Akademik Odalar Birliği’nde (BAOB) yapıldı. Genel Kurul Divanı, Prof. Dr. Ebru Yalçın, Yasemin Nacar ve Avukat Bilgen Şentürk’ten oluştu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından konuşmalara geçildi.


Dijital seçim ve akıllı şehir ödülü


Genel kurulun açılışında konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Nilüfer Kent Konseyi ile ortak çalışmalar yaptıklarını belirterek, katkılarından dolayı kutladı. Dijitalleşme alanında Nilüfer Belediyesi’nin Türkiye’nin örnek belediyelerinden birisi olduğunu belirten Başkan Şadi Özdemir, bunun en güzel örneklerinden birisinin mahalle komiteleri seçimleri olduğunu hatırlattı. Türkiye’de bir ilke imza atarak, mahalle temsilcilerini dijital ortamda seçtiklerini söyleyen Başkan Şadi Özdemir, "64 mahallemizde seçimler yapıldı. 1.006 aday yarıştı. 7 bin 713 Nilüferli oy kullandı. 770 kişi mahalle komitelerinde temsil hakkı kazandı. Bu temsilcilerin 327’si kadın. 78’i genç. 28’i engelli bireylerden oluşuyor. Bu projemiz Türkiye’de ses getirdi. Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği, 49 belediyenin 96 projesi arasından bu projeyi ödüle layık gördü. "Akıllı Şehir" kategorisinde ödül aldık. Bu ödül Nilüfer Kent Konseyi’nin de ödülü" diye konuştu.



Vatandaşlarımız geride kalmasın


Katılımcılığı ve dijitalleşmeyi artırmak için "Nilüfer Her Yerde" mobil uygulamasını geliştirdiklerini aktaran Başkan Şadi Özdemir, bu uygulamanın şu anda 23 bin 553 vatandaşın kullandığını söyledi. Bu platformun birçok özelliği barındırdığını anlatan Başkan Şadi Özdemir; vatandaşların istek, şikayet ve önerilerinin yanı sıra birçok hizmete buradan ulaşabildiklerini vurguladı. Vatandaşların geride kalmaması için ücretsiz wi-fi noktaları oluşturduklarını da hatırlatan Başkan Şadi Özdemir, kırsal mahallelerde, kütüphanelerde, Misi, Gölyazı, Nazım Hikmet Kültürevi ve Halk Evi’nde bu hizmeti ücretsiz sunduklarını kaydetti.



Yapay zeka ve insana yatırım


Türkiye’de ilçe belediyeleri arasında ilk yapay Zeka Bürosu’nu kurduklarını da anlatan Başkan Şadi Özdemir, akıllı şehir için atılacak bu adımda vatandaş taleplerini analiz edip, kent planlamasına katkı sağlandığını ve belediye hizmetlerinin daha verimli hale geldiğini söyledi. Yapay Zeka Bürosu’nun "İç denetim robotu" adlı web tabanlı bir yardımcısı geliştirdiklerini de ifade eden Başkan Şadi Özdemir, "Bu da Türkiye’de bir ilk. Denetim süreçlerimiz artık daha şeffaf, daha verimli ve daha hızlı. Yapay Zeka Büromuz yeni projeler de hazırlıyor. Yapay zeka destekli doküman yönetimi kuracağız. Çok dilli chatbot sistemi kuracağız. 7 gün 24 saat hizmet vereceğiz. Karar destek sistemleri oluşturacağız" diye konuştu.


Bu süreçte insanın da önemli olduğunu vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, belediye çalışanlarına yapay zeka eğitimleri verdiklerini açıkladı. Gençler ve çocuklar için kodlama atölyeleri yaptıklarını da ifade eden Başkan Şadi Özdemir, geleceğe yatırım yaptıklarının altını çizdi.


Nilüfer Kent Konseyi bünyesinde faaliyet gösteren Dijital Dönüşüm Çalışma Grubu’nun yapay zekâ odaklı projeler gerçekleştirdiğini belirten Başkan Şadi Özdemir, geliştirilen yapay zekâ tabanlı robotun, etkileşimli kullanım örnekleri arasında röportaj yapabilme özelliğinin de bulunduğunu söyledi.



Herkesin sesinin yansıdığı bir Nilüfer


İnsanı merkeze alan bir dijitalleşme anlayışı ile hareket ettiklerini söyleyen Başkan Şadi Özdemir, vatandaşın hayatını kolaylaştırmak, katılımı artırmak ve demokrasiyi güçlendirmek için dijital projeler geliştirdiklerini belirterek, "Herkesin sesinin yansıdığı bir Nilüfer istiyoruz. Kimsenin kendini ‘öteki’ hissetmediği bir Nilüfer oluşturmak istiyoruz. Bunun için halkımızın demokrasiye katılımını çok önemsiyoruz. Kent konseyimiz bu yolda bizim en büyük gücümüz. Bu yolda birlikte yürümeye devam edeceğiz" diye konuştu.


Ortak akla katkı sunmaya çalışıyoruz


Programda konuşan Nilüfer Kent Konseyi Genel Sekreteri Doç. Dr. Elifhan Köse Çal da gönüllüler ile birlikte uzun ve yoğun 6 ayı geride bıraktıklarını söyledi. Ortak akla katkı sunmaya çalıştıklarını ifade eden Çal, "2025 yılı Eylül ve Ekim ayında 111 toplantı ve etkinlik yaptık. 2 bin 490 gönüllü ile buluştuk. Kasım’da sadece 70 etkinlik ile paydaşlık geliştirdik" diye konuştu.


Önergeler bölümünde sorumluluğun artması için mazeretsiz şekilde 5 defa toplantıya katılmayan yürütme kurulu üyesinin, yürütme kurulu veya başkan adayı olamaması oylandı. Katılımcılar tarafından bu madde oy çokluğu ile kabul edildi.


Konuşmaların ardından Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Doç. Dr. Mustafa Berkay Aydın, dönem faaliyet raporunu sundu. Sunumun ardından meclisler ve çalışma gruplarının çalışmalarını yansıtan video gösterimi paylaşıldı.


Dijital çağda toplumsal dönüşüm


Genel kurulun son bölümünde "Dijital Çağda Toplumsal Değişim" başlıklı söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşide konuşan sosyolog, gazeteci ve yazar Can Kozanoğlu, basın sektörünün daktilo ve matbaa yıllarından dijital çağa uzanan dönüşümünü örneklerle anlattı.


Kozanoğlu, dijital dönüşümün sağladığı özgürlüğün yanı sıra insanlarda oluşturduğu korku ve endişeyi de örneklerle aktardı. Program Kozanoğlu’nun katılımcıların sorularını yanıtlamasının ardından sona erdi.



Nilüfer’de dijitalleşme, katılım ve demokrasiyle buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Türkiye’nin en hızlı maratonu yine Mersin’de koşuldu Mersin’de bu yıl 7’ncisi düzenlenen Uluslararası Mersin Maratonu, rekorlara sahne oldu. Erkeklerde Kenyalı atlet Vitalis Kibiwott, 2.07.14’lük derecesiyle Türkiye’nin en hızlı maraton rekorunu kırdı. Kadınlar Kategorisinde ise Kenyalı Rebecca Sirwanei Tauni, 2.25.35’lik derecesiyle birinciliği elde ederek Mersin Maratonu’nda kadınlar kategorisinde ilk kez rekor kırılmasını sağladı. Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından ’Tarih ve doğaya, spora ve dostluğa, attığın her adımda Mersin koşar arkanda’ sloganıyla bu yıl 7’ncisi düzenlenen Uluslararası Mersin Maratonu, kentin cadde ve sokaklarını sporun enerjisiyle doldurdu. Organizasyona Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de katılarak 42K ve Halk Koşusu kategorilerinin startını verdi. Özgecan Aslan Barış Meydanı’ndan başlayan maratona; Mersin Vali Yardımcısı Ahmet Gazi Kaya, Mersin Gençlik ve Spor İl Müdürü Göksun Öz, belediye meclis üyeleri, bürokratlar ve binlerce vatandaş katıldı. 42K, 10K ve Halk Koşusu olmak üzere 3 kategoride düzenlenen maratonda, profesyonel ve amatör sporcular bir araya geldi. Türkiye’nin en hızlı maratonu yine Mersin’de koşuldu Dünya Atletizm Birliği tarafından daha önce ’Elite Label’ kategorisine alınan ve dünya genelinde 203 maraton arasında 49’uncu sırada yer alan Uluslararası Mersin Maratonu, Türkiye’nin en iyi ve en hızlı koşulan maratonu olma unvanını bu yıl da sürdürdü. 42K Erkekler Kategorisinde Kenyalı atlet Vitalis Kibiwott, 2.07.14’lük derecesiyle Türkiye şartlarında koşulan en hızlı maraton rekorunu kırarak birinci oldu. Kenya’dan Albert Kamgogo 2.07.26 ile ikinci, Eritreli atlet Abraham Gebreslasie Embaye ise 2.08.59 ile üçüncü sırada yer aldı. Kadınlar Kategorisinde ise Kenyalı Rebecca Sirwanei Tauni, 2.25.35’lik derecesiyle birinciliği elde ederek Mersin Maratonu’nda kadınlar kategorisinde ilk kez rekor kırılmasını sağladı. Etiyopyalı Genet Robi 2.26.07 ile ikinci, Kenyalı Peninah Jerop ise 2.30.52 ile üçüncü oldu. Binlerce sporcu ve vatandaş katıldı Maratona 5 kıtadan, Türkiye ile birlikte 34 ülkeden 2 bin 97 sporcu 42K ve 10K kategorilerinde katılırken, Halk Koşusu’nda 5 binden fazla vatandaş yer aldı. Güneşli havada büyük bir coşkuya sahne olan organizasyonda, binlerce kişi Mersin sokaklarında koştu. 10K’da Türk atletler öne çıktı 10K Kadınlar Kategorisinde Dilek Öztürk 33.50 ile birinci, Pınar Demir 33.55 ile ikinci, Berfin Kaya ise 35.49 ile üçüncü oldu. Erkekler Kategorisinde Mert Selek 29.45 ile birinci olurken, Fetene Alemu Regasa 29.56 ile ikinci, Bahattin Üney ise 30.01 ile üçüncü sırada yer aldı. Ödüller sahiplerini buldu Maratonun tüm kategorilerinde toplam 5 milyon 242 bin TL ödül dağıtıldı. 42K kategorisinde birinciye 15 bin dolar, ikinciye 10 bin dolar, üçüncüye 7 bin dolar ödül verilirken, 10K kategorisinde dereceye giren sporculara da nakdi ödüller takdim edildi.
Erzurum Serkan Özbalta: "Beni memnun eden şey oyuncuların pes etmemesiydi" Erzurumspor FK Teknik Direktörü Serkan Özbalta, Bodrum FK maçında futbolcularının pes etmemesinden memnun olduğunu söyledi. Erzurumspor FK, Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında sahasında karşılaştığı Bodrum FK ile 2-2 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Erzurumspor FK Teknik Direktörü Serkan Özbalta açıklamalarda bulundu. Özbalta, "Hafta içinden, hafta sonuna kadar gösterdiklerimizin ürününü alabilmek mutluluk vericiydi. 45. dakikada yediğimiz gole kadar. O golü böyle yiyince çok üzülüyorsun, defans arkasına atılan bir top biraz talihsiz oldu, beklemediğimiz bir goldü. Her şey iyi giderken böyle bir gol yemek moral bozdu. Ama oyunu iyi bitirdiğimiz için devre arasında oyuncularla paylaştık, sakin olmamız gerektiğini, oyunun iyi gittiğini, mücadelelerinin iyi olduğunu ve oyunu istediklerini söyledik. İkinci yarıda buna devam edelim dedik. Ancak ikinci yarının başında bize yakışmayacak şekilde merkezden stoperin uzun süre topu sürüp dripling yapması sonrası yediğimiz golle 2-1 mağlup duruma geçince böyle bir senaryoyu hiç beklemeyen oyuncularımız ciddi anlamda demoralize oldu. Oradan 6-7 dakika boyunca onları tekrar oyuna döndürmek, maça ortak etmek ve kazanabilmek adına hamleler yapabilmek için hem kenardan hem içeriden ciddi bir efor sarf edildi. Bunun sonucu olarak 2-2’lik skoru yakaladık, sonrasında iki tarafa da giden gelen bir maç oldu, onların 2, bizim 4 pozisyonumuz vardı. Maç hem onlar adına hem bizim adımıza 3-2 bitebilirdi. Üretkenlik, ceza sahasında çoğalma ve maçı isteme açısından son 15-20 dakikada oyuncular çok daha istekli, iştahlı ve coşkuluydu. Son saniyede önümüze gelen bir fırsatı da değerlendiremedik. En çok üzülenler oyuncular olur, özellikle ofans oyuncuları gol atmak ister, şu anda belki en çok üzülen Sylla’dır. Ama onlara güvenimiz tam; sonuçta beraberlikle biten bir müsabaka oldu. 2-1 gerideyken yenilsen çok üzücü olurdu ama 1 puanı kurtardık, son dakikada kaçan gol moralimizi biraz bozdu" diye konuştu. Oyuncularının pes etmemesinden memnun olduğunu vurgulayan Serkan Özbalta, "Geçen hafta Bolu’da da söyledim, 6 oyuncumuz cezalı. Martin Rodriguez gibi takımın en yenilikçi ve form grafiği çok yükselmiş bir oyuncumuz 3 haftadır yok. Belki haftaya belki son Çorum maçına yetişir, o da net değil. Bunun yanında maç öncesi ısınmada Guram’ın ayağında 4-5 gündür bir sıkıntı vardı, Cengiz zaten sakattı ve cezası ayın 25’inde bitiyordu. Sol bek alternatifimiz bu anlamda sıkıntılıydı, Guram’ı ısınmada değiştirebilirdik, Orhan’ı çekip Ali ile iki bek devam edebilirdik ama bu şekilde devam ettik. Sayı olarak fazla olan bu eksikler bizi ciddi etkiliyor. Şimdi yapmamız gereken kalan 2 maçta maksimum puanı almak, yenilmeden 4 ya da 6 puan almak. Devre arasına girip, 25’inden sonra diğer oyuncuların katılması ve devre arasında bu oyuna adapte olabilecek, aidiyeti yüksek, iş ahlakı olan futbolcuları takıma kazandırmak için yönetim kurulumuz ve başkanımız bu konuda çok istekli. Beraber çalışıyoruz ve inşallah bu takviyelerle sezon sonunda bu takımın ilk 7’nin içinde olacağı düşüncesi çok güçlü şekilde devam edecektir" şeklinde konuştu.