KÜLTÜR SANAT - 13 Aralık 2025 Cumartesi 12:54

Osmangazi Belediyesi gönüllere dokunan bir geceye imza attı

A
A
A
Osmangazi Belediyesi gönüllere dokunan bir geceye imza attı

Osmangazi Belediyesi, Lozan Mübadelesi’nin 102’nci yıl dönümünde anlamlı bir geceye imza attı. Tarihi hafızada önemli yer tutan bu süreç, ‘Mübadelenin Ezgileri’ konseri ile sanatseverlere duygu dolu anlar yaşattı.


Demirtaş Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda Lozan Mübadilleri Derneği Korosu sahne aldı. Rumeli ve Anadolu kültürüne ait eserlerin seslendirildiği konserde geçmişten günümüze uzanan ortak kültürel miras, ezgiler aracılığıyla dinleyicilere aktarıldı. Kültürel ve tarihi değerlerin korunması adına büyük önem taşıyan geceye Osmangazi Belediye Başkan Vekili Halil Aktaş’ın yanı sıra CHP Osmangazi İlçe Başkanı Raşit Gürbüz, CHP İl Başkan Yardımcısı Recep Tek, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Berna Esentürk, Demirtaş Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Çidem, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, il ve ilçe siyasi parti yöneticileri ile çok sayıda vatandaş katılım sağladı.


Şef Emel Örgün yönetiminde sahne alan Lozan Mübadilleri Derneği Korosu, "Kırmızı Gülün Alı Var", "Vardar Ovası", "Bahçeye Gel Bahçeye", "Drama’nın İçinde" ve "İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar" gibi eserleri seslendirerek izleyicilerin beğenisini topladı. Rumeli havaları eşliğinde protokol üyelerinin halay çekmesi ise programa ayrı bir renk kattı. Konser sonunda koro, sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı.


Demirtaş Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Çidem, günün anısına Osmangazi Belediye Başkan Vekili Halil Aktaş, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Berna Esentürk ve Şef Emel Örgün’e hediye takdiminde bulundu. Ayrıca Çidem ile Aktaş, böylesine güzel bir organizasyona ev sahipliği yapan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkürlerini sundu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Fikret Orman: "Başarı tesadüf değildir. Doğru kadroyu kurup, camiayı tek yürek yapmak zorundasınız" Antalya Genç İş İnsanları Derneği’nin etkinliğine katılan Beşiktaş eski Başkanı Fikret Orman: "Başarı tesadüf değildir. Doğru kadroyu kurmak, doğru hocayı seçmek, doğru finansal modeli uygulamak ve camiayı tek yürek yapmak zorundasınız" dedi. Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANTGİAD) aralık ayı genişletilmiş üye toplantısını bir otelde yoğun katılımla gerçekleştirdi. Toplantının onur konuğu geçmiş dönem Beşiktaş başkanlarından iş ve spor insanı Fikret Orman oldu. Etkinlikte, ANTGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Yavaş, açılış konuşması gerçekleştirdi. Girişimcilik, eğitim, kadın liderliği ve genç istihdamı alanlarındaki projelerini ayrıntılarıyla anlatan Yavaş, sosyal sorumluluk faaliyetlerinin dernek için temel bir değer olduğunun altını çizdi. "Temiz toplum, temiz siyaset, temiz spor" Yavaş konuşmasında ayrıca, son dönemde Türkiye’nin gündeminde yer alan yasa dışı bahis ve şike tartışmalarına, ’temiz toplum, temiz iş dünyası ve temiz spor’ başlıklarına dikkat çekti. Yavaş, "Alın teri kutsaldır. Emek kutsaldır. Rekabet sahada olmalıdır. Şeffaflık ve adalet hem iş dünyasının hem sporun temel taşıdır. Diliyoruz ki spor camiası arınmış ve hak edenin kazandığı adil bir iklime kavuşsun" ifadelerini kullandı. Açılış konuşmasının ardından sahneye davet edilen Fikret Orman, Başkan Ercan Yavaş’ın sorularını büyük bir açıklık ve samimiyetle yanıtladı. Yavaş’ın yönelttiği sorular, Beşiktaş’ın yeniden yapılanma sürecinden modern spor ekonomisine, teknik direktör seçimlerinden transfer stratejilerine, şampiyonlukların arka planındaki yönetim aklından, iş dünyasındaki büyük projelere kadar geniş bir çerçeveyi kapsadı. "Başkanlığa aday olmaya nasıl karar verdiniz?" sorusuna Orman, Beşiktaş’ın zorlu bir dönemden geçtiğini ve sorumluluktan kaçamayacağını hissettiği için aday olduğunu söyledi. "Göreve geldiğinizde karşınızdaki tablo nasıldı?" sorusuna ise Orman şu sözlerle yanıt verdi: "Beşiktaş büyük bir kulüptü ama ekonomik olarak ciddi sıkıntılar içindeydi. Bu tabloyu değiştirmek için hem finansal hem de yapısal dönüşüm gerekiyordu." Şampiyonlukların arkasındaki strateji Yavaş’ın, "Arka arkaya gelen şampiyonlukların ve Avrupa başarılarının görünmeyen stratejisi neydi?" sorusunu Orman şöyle yanıtladı: "Başarı tesadüf değildir. Doğru kadroyu kurmak, doğru hocayı seçmek, doğru finansal modeli uygulamak ve camiayı tek yürek yapmak zorundasınız. Biz o dönemde tüm bu unsurları aynı anda doğru yönetmeyi başardık." Orman ayrıca genç yeteneklere verilen önemi ve sportif başarıyla ekonomik disiplinin bir arada yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Finans yönetimi, borç yapısı ve krizlerle mücadele Yavaş’ın, "Spor kulüplerinde borcu artıran faktörler nelerdir?" sorusu üzerine Orman; kur riskleri, futbol ekonomisindeki aşırı enflasyon, yüksek oyuncu maliyetleri ve Avrupa’daki rekabet seviyesi gibi unsurları sıraladı. "Sorumluluğu ağır, gururu büyüktür" Söyleşinin duygusal bölümlerinden biri, Ercan Yavaş’ın, "Beşiktaş camiasında Süleyman Seba’dan sonra en iz bırakan başkanlardan biri olarak anılmak size ne hissettiriyor?" sorusuna ise Fikret Orman şu sözlerle yanıt verdi: "Süleyman Seba ile aynı cümlede anılmak büyük bir gururdur ama aynı zamanda omuzlarınıza büyük bir sorumluluk yükler. Ben Beşiktaş’ta kalıcı değerler bırakmak için çalıştım." İş dünyası ve yatırım felsefesi İnşaat ve turizm sektörlerinde yatırım yaparken en önemli göstergelerinin lokasyon, finansman modeli ve talep projeksiyonu olduğunu belirten Orman, "Bir projeye başlarken ilk baktığım şey nakit akışının sürdürülebilir olup olmadığıdır" dedi. ANTGİAD üyelerinin sorularını da içtenlikle yanıtlayan Orman, gençlere yönelik mesajında ise, "Ölçmeden büyümeye kalkmayın. Önceden ölçtüğünüz rakamlar sizi her zaman korur" ifadelerini kullandı. Etkinlik sonunda Başkan Ercan Yavaş, ANTGİAD’ın yalnızca bir dernek olmadığını, şehrin geleceğine yön veren güçlü bir vizyon örgütü olduğunu vurguladı. Yavaş, "ANTGİAD’ın enerjisini siz değerli üyelerimizden alıyoruz. Bu ailenin her ferdi, Antalya’nın ve Türkiye’nin yarınlarına imza atmaktan gurur duyuyor" diyerek toplantıyı sonlandırdı.
Mardin DEM Parti Dargeçit İlçe Teşkilatı’ndan, DEM Partili belediyeye "rant" iddiası Mardin’de DEM Parti Dargeçit İlçe Teşkilatı, DEM Partili Dargeçit Belediyesi’nin yönetim anlayışına ilişkin yazılı bir açıklama yaparak, belediye bünyesinde yaşandığını ileri sürdüğü rant, grupçuluk ve çıkar ilişkileri nedeniyle belediye yönetimini sert ifadelerle eleştirdi. Açıklamada, 2024 yerel seçimlerinde Dargeçit’te belediyenin halkın iradesiyle yeniden kazanıldığı belirtilerek, bu sürecin halkta büyük bir değişim ve umut beklentisi oluşturduğu vurgulandı. İlçe teşkilatı, şeffaf, katılımcı ve hesap verebilir bir yerel yönetim anlayışının hayata geçirilmesi için yoğun çaba sarf ettiklerini belirtti. Açıklamada, geçen süre zarfında belediye bünyesinde parti çizgisiyle örtüşmeyen, halktan kopuk ve çıkar ilişkilerine dayalı bir yönetim anlayışının hâkim olduğu iddia edildi. Ahbap-çavuş ilişkilerinin öne çıktığı, dayatmacı ve tepeden inme yaklaşımların hem partinin değerlerine hem de halkın beklentilerine zarar verdiği savunuldu. DEM Parti Dargeçit İlçe Teşkilatı, yaşanan sorunların çözümü için ilgili kurumlarla defalarca görüşme gerçekleştirdiklerini ancak sonuç alınamadığını, bu durumun halktaki kırgınlığı artırdığını ifade etti. Açıklamada, belediye içerisindeki bazı kişi ve gruplarla bundan sonra herhangi bir ortak çalışma yürütülmeyeceği kamuoyuna ilan edildi. Açıklamada, belediye içerisinde rant ve çıkar ilişkilerine bulaştığı öne sürülen yapılarla aralarına net bir mesafe koydukları belirtilerek, "Partimizin çizgisinde olmayan hiçbir şahsın sorumluluğunu kabul etmiyoruz" denildi. İlçe teşkilatı, partinin meclis üyelerini ve eş başkanlık sistemini yok sayan yaklaşımların kabul edilemez olduğunu vurguladı. Öte yandan, DEM Parti ilçe teşkilatları ile belediye yönetimleri arasında yaşanan bu tür gerilimlerin ilk olmadığına dikkat çekildi. Daha önce Mardin’in Kızıltepe ilçesinde de benzer bir sürecin yaşandığı, parti teşkilatı ile belediye yönetimi arasında yönetim anlayışı ve rant iddiaları nedeniyle kriz çıktığı hatırlatıldı. Söz konusu süreçte Kızıltepe Belediye Başkanı Zeyni İpek’in partiden ihraç edildiği basına yansımıştı. Açıklama, "Kerboran halkının iradesine, emeğine ve mücadelesine sahip çıkmak en temel sorumluluğumuzdur" ifadeleriyle tamamladı. İlçe örgütü, partinin ilke ve esaslarını her türlü kişisel çıkarın üzerinde tuttuklarını belirterek, halkın yararına, şeffaf ve katılımcı bir yönetim anlayışı için mücadeleyi sürdüreceklerini kamuoyuna duyurdu. Açıklama, DEM Parti Dargeçit İlçe Başkanlığı sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.
Ankara Bakan Kurum’dan deprem bölgesinde ‘Yerinde dönüşüm’ paylaşımı Kahramanmaraş merkezli depremleri ardından 18 ilde yürütülen ve 30 Haziran’da başvuru süreci tamamlanan Yerinde Dönüşüm Projesi’nden bugüne kadar 121 bin bağımsız bölüm faydalandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, kampanya kapsamında Kahramanmaraş’ta evlerini yenileyen ailelerin görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Bakan Kurum, "Vatandaşlarımıza anahtarlarını bir an önce teslim etmek için 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinesinde Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, Emlak Konut GYO ve Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ile; 11 ilde 174 ayrı alandaki 3 bin 481 şantiyede 200 bin mimar, mühendis ve işçi ile devam eden asrın inşa seferberliği yıl sonunda tamamlanıyor. Hatay’da 27 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilecek son törende teslim edilen konut sayısı 455 bine ulaşacak. Aynı yerde sağlam başlangıç Bakanlık deprem bölgesinde inşa ettiği 455 bin ev ve iş yerinin yanı sıra Kentsel Dönüşüm Başkanlığı ile depremlerinin ardından Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edilen 18 ilde Yerinde Dönüşüm Projesi’ni de başlatmıştı. Bu sayede zemin etüdü yapılan bölgelerde vatandaşların orta, ağır veya yıkık olan evlerini yerinde yeniden inşa edilmesi sağlandı. Yerinde dönüşümle de 121 bin ev ve iş yeri daha yapıldı Yerinde Dönüşüm kapsamında yıkılan ya da hasar gören konutlar için vatandaşlara 750 bin lira hibe, 750 bin lira kredi ve 40 bin lira proje desteği sağlandı. İş yerleri için 400 bin lira hibe, 400 bin lira kredi ve 40 bin lira proje desteği verildi. Ahırlı konutlar için ise 750 bin lira hibe, 1 milyon lira kredi ve 40 bin lira proje desteği imkanı sunuldu. Kentsel dönüşüm mantığıyla deprem bölgesinin yapı stokunu yenilenmesine de katkı sağlayan Yerinde Dönüşüm Projesi’nin başvuru süreci 30 Haziran itibarıyla tamamlandı. Bakanlık bu proje kapsamında bugüne kadar 121 bin bağımsız bölüme destek sağladı. Bakan Kurum: "11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesinde Yerinde Dönüşüm desteği ile 5 ay içinde binalarının inşasını tamamlayan Karadaş ailesinin görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Habil Karadaş’ın "Devletimiz buradan hiç gitmedi ki; eli Kahramanmaraş’ın üzerinde" sözlerini alıntılayan Bakan Kurum, "Vatandaşlarımıza anahtarlarını bir an önce teslim etmek için 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz. Yerinde dönüşüm ile 5 ayda sağlam ve güvenli yuvalarına kavuşan Karadaş ailesi artık geceleri huzurla uyuyor" mesajını verdi. 5 ayda yeni evlerine kavuştular Habil Karadaş, Bakanlık denetiminde evlerinin kısa sürede tamamlandığını şu ifadelerle anlattı: "Evimizi 5 ayda bize teslim etti. Devletimiz sürekli denetledi. Artık deprem olsa bile diyoruz ki, binamız yıkılmaz sağlam. Önceden kendimizi güvende hissetmiyorduk ama artık güvende hissediyoruz. Gece rahat bir şekilde uyuyoruz, gündüz rahat bir şekilde uyanıyoruz. Devletimiz olmasaydı hibe ve kredi desteklerinden hiçbiri olmazdı. Biz kendi imkanlarımızla yaptıramazdık. Çok hızlı ilerledi. Başka bir ülkede yaşamış olsaydık bu kadar hızlı altından kalkabilir miydik bilmiyorum. Yerinde Dönüşüm’ün en önemli ve en güzel tarafı komşularımızla beraberiz. Şu anda aynı hayat devam ediyor. Devletimizi her zaman yanımızda hissettik. Devletimiz hiç buradan gitmedi." Bir diğer hak sahibi Kısmet Karadaş ise "Aynı yerimizde, aynı katta evimize kavuşmak beni çok mutlu etti. Yıkılan evimin etrafında çok ağlayarak gezmiştim ama şimdi güvenle ve rahat bir şekilde uyuyorum" dedi.
Kayseri KumsLife’da temel atıldı KumsLife Kooperatifi’nin zemin iyileştirmesi tamamlanan yapılarında temel atılması nedeniyle bir tören yapıldı. Törende konuşan Kayseri Mobilyacılar Odası ve Kumsmall AVM Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Sarıkaya, bugüne kadar atılan temellerin tamamlandığı gibi KumsLife Kooperatifi’nin de en güzel şekilde tamamlanacağını belirtti. Kayseri’nin en önemli karma yaşam ve yatırım projesi olan KumsLife projesinin yapımında önemli bir adım daha atıldı. Projenin inşaatı için zemin etüt çalışmaları tamamlanan yapıları için temel atma töreni düzenlendi. Törene Kayseri Mobilyacılar Odası ve Kumsmall AVM Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Sarıkaya, Kayseri Mobilyacılar Odası ve Erciyes İhtisas Sanayi Sitesi Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyeleri, KAYEMA Vakfı Yönetimi, KumsLife Kooperatifi Yönetimi ve üyeler katıldı. Törende konuşan Kayseri Mobilyacılar Odası ve Kumsmall AVM Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Sarıkaya, Mobilyakent’te 832 iş yeri, Avrupa’nın en büyük karma AVM’si Kumsmall ve daha pek çok yatırıma imza attıklarını belirterek, tüm bu eserler gibi KumsLife Kooperatifi’nin de en güzel şekilde yapılarak üyelere teslim edileceğini söyledi. Ferah ve konforlu bir yaşam Dualar ve kurban kesilerek temeli atılan KumsLife Kooperatifi Kumsmall Mobilya AVM’nin hemen yanında 67 bin m2’lik alanda inşa ediliyor. Bu alanın sadece 17 bin metrekaresinde inşaat olacak. 50 bin 860 metrekaresi ise içerisinde yeşil alan, çocuk oyun ve spor alanları, yürüyüş yolları ve sosyal yaşam alanları ile site sakinlerine ferah ve konforlu bir yaşam sunacak.
Kayseri Baki Ersoy: "Enerjide güçlü Türkiye, her alanda güçlü Türkiye demektir" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçeleri üzerine yaptığı konuşmada, "Enerjide güçlü Türkiye, her alanda güçlü Türkiye demektir" dedi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi kapsamında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçeleri üzerine grubu adına konuştu. Enerji, bugün yalnızca bir sektör değil; devletlerin bağımsızlığının, kalkınma iradesinin ve uluslararası etkinliğinin en temel unsurlarından biri hâline geldiğini kaydeden Ersoy, "Türkiye, son yıllarda Sayın Bakanımız Alparslan Bayraktar ve kıymetli bürokratlarının kararlı çalışmalarıyla; yerli kaynakları önceleyen, dışa bağımlılığı azaltan ve bölgesel bir enerji aktörüne dönüşen bir vizyonu hayata geçirmektedir. Bu vizyonun en önemli ayaklarından biri hiç şüphesiz madencilik sektörüdür. MTA ve Eti Maden’in 90 yılı aşan kurumsal birikimi; bor, nadir toprak elementleri ve stratejik madenler başta olmak üzere ülkemizin yer altı zenginliklerini yüksek katma değere dönüştüren güçlü bir kaldıraç oluşturmaktadır. Gazi Meclisimizde maden ruhsatlarıyla ilgili yapılan son düzenlemeler; yatırım süreçlerini hızlandırmış, belirsizlikleri azaltmış ve hem yerli hem de uluslararası yatırımcı açısından sektörün önünü açmıştır. Bu düzenleme, "üretimden kaçan değil; üretimi yöneten bir Türkiye" anlayışının açık bir yansıması olmuştur. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın çalışmaları sadece ülke sınırlarıyla da sınırlı değildir. Türkiye’nin enerji diplomasisi çok boyutlu bir perspektifle hem ticari hem stratejik hem de güvenlik odaklı bir yaklaşım eşliğinde yürütülmektedir. Bu kapsamda Pakistan ile enerji alanında kurduğumuz iş birliği, yeni bir dönemin kapılarını aralamıştır. Bakanımız Alparslan Bayraktar öncülüğünde Türkiye ile Pakistan arasında imzalanan anlaşmalar çerçevesinde, 2025 yılı sonunda üç deniz ve iki kara sahasında petrol ve doğalgaz arama-üretim faaliyetleri için mutabakat sağlanmıştır. 2026 yılı itibarıyla sismik programların başlatılması; akabinde sondaj faaliyetlerine geçilmesi hedeflenmektedir. Bu iş birliği yalnızca enerji arayışı değil; teknoloji transferi, enerji güvenliği ve bölgesel kalkınma açısından da stratejik bir ortaklık niteliği taşımaktadır" dedi. "Türkiye, enerjide başkasının hesabına göre hareket eden değil; kendi hesabını kendi yapan, hedef koyan, sahada varlık gösteren ve sonuç alan bir ülkedir. Ersoy, "Bununla birlikte ülkemiz yalnızca Pakistan’da değil, yurtdışındaki birçok sahada da arama-üretim faaliyetlerini genişletmektedir. Somali ile imzalanan hidrokarbon iş birliği anlaşmaları kapsamında karada jeolojik çalışmalar ve sismik programlar planlanmış; ilerleyen dönemde keşif sondajının gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. Orta Asya ve Kafkasya’da Azerbaycan, Özbekistan ve diğer kardeş ülkelerle yürütülen temaslar; enerji projelerinin yalnızca ticari bir faaliyet olmaktan çıkıp, ortak bir geleceği şekillendiren kıymetli yatırımlara dönüştüğünü göstermektedir. Tüm bu adımlar; Türkiye’nin uluslararası enerji sahalarında tecrübe kazanan, risk alan, rekabet eden ve sonuç üreten bir ülke konumuna yükseldiğinin göstergesidir. Enerji şirketlerimizin yurt dışında edindiği her yeni blok, her yeni ortaklık ve her yeni sismik çalışma, Türkiye’nin enerji arz güvenliği açısından uzun vadeli kazanımlar üretmektedir. Sondaj filomuzun güçlendirilmesi de bu vizyonun önemli bir parçasıdır. 7’nci nesil, yüksek teknolojili yeni sondaj gemimizin envantere katılmasıyla Türkiye, dünyanın en güçlü deniz sondaj filolarından birine sahip olmuştur. Karadeniz’de yürütülen çalışmalar; Sakarya Gaz Sahası başta olmak üzere, milletimizin sofrasına doğrudan yansıyan somut bir başarıya dönüşmüştür. Bu durum, "Mavi Vatan" kavramının yalnızca bir güvenlik politikası değil; aynı zamanda bir enerji ve kalkınma hamlesi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bütün bu çalışmaların ortak noktası şudur: Türkiye, enerjide başkasının hesabına göre hareket eden değil; kendi hesabını kendi yapan, hedef koyan, sahada varlık gösteren ve sonuç alan bir ülkedir. Sayın Bakanım, şahsınızın liderliğinde sürdürülen çalışmalar, Milli Enerji ve Maden Politikası’nın sahadaki en somut karşılığıdır. Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak, yerli kaynakları önceleyen, madenciliği stratejik bir kalkınma aracı olarak gören, uluslararası arenada güçlü ve itibarlı bir Türkiye hedefine desteğimizi kararlılıkla sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum. Çünkü biliyoruz ki: Enerjide güçlü Türkiye, her alanda güçlü Türkiye demektir" diye konuştu.
İstanbul (Düzeltme) İSPARK’ta 2 yılda 3’üncü zam sonrası 12 saatlik otoparkın maliyeti 550 lira İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde yapılan oylamada İSPARK ücret tarifelerine yapılan yüzde 62,5’e varan zam kararı sonrası bölgesel olarak 12 saatlik otopark ücreti 550 lira oldu. İSPARK’a son yapılan zam ile birlikte 12 saatlik duran araçtan alınan ücret ile Avrasya Tüneli’nden 2 defa geçilebilirken, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü 11 defa geçilebiliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde Aralık ayı toplantılarının 3’ncü oturumu Saraçhane’deki belediye binasında Meclis 2. Başkanvekili Gökhan Gümüşdağ başkanlığında gerçekleştirildi. İBB Meclisi’nde komisyon raporları görüşüldü. Toplantıda ayrıca İBB iştirak şirketi İSPARK tarafından işletilen otopark ücretlerine zam yapılmasına ilişkin teklif oylamaya sunuldu. AK Parti grubu, zam teklifinin iletildiği rapora ret oyu kullanırken, CHP’li üyelerin oylarıyla kabul edildi. İSPARK’a yapılan zamla birlikte 12 saatlik otopark 550 lira olacak İSPARK’a İBB Meclisinde alınan ve 1 Ocak 2026’dan itibaren yürürlüğe girecek zam sonrası 12 saatlik otopark ücreti 550 lira olacak. Bu rakam Avrasya Tüneli tek yön geçiş ücretinin üzerine çıkarken, geçtiğimiz yıl içerisinde İBB Meclisinde alınan kararla 2 defa zam yapılmıştı. Avrasya Tüneli’nden tek yön geçişi 225 lira iken bu rakam gece 00.00’dan sabah 05.00 arası 112,5 liraya düşüyor. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü tek yön geçiş ücreti 47 lira. İSPARK bölgesel olarak değişen otopark fiyatları ise bazı noktalarda ücret 90 lira ile 550 lira arasında değişiyor. İBB iştirakinde bulunan İSPARK’a son 2 yıl içerisinde 3 defa zam kararı verilmesinin ardından duran araçtan 12 saat için alınacak olan ücret ile 2 defa Avrasya Tüneli’nden geçilebilirken, Boğaz’daki köprülerinden 11 defa geçiş yapılabiliyor.