GENEL - 16 Mayıs 2018 Çarşamba 21:49

Osmangazi’den 600 yıllık tarihi mekanda iftar

A
A
A
Osmangazi’den 600 yıllık tarihi mekanda iftar

Osmangazi Belediyesi tarafından yeniden ayağa kaldırılan Bursa’nın önemli manevi miraslarından biri olan Somuncu Baba Hazretleri’nin 600 yıllık tarihi evinin ikinci bölümü ilk iftarla birlikte ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.

Osmangazi Belediyesi tarafından yeniden ayağa kaldırılan Bursa’nın önemli manevi miraslarından biri olan Somuncu Baba Hazretleri’nin 600 yıllık tarihi evinin ikinci bölümü ilk iftarla birlikte ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.


Yıldırım Bayezid Han tarafından 1399 yılında yaptırılan Ulucami’nin inşaatı sırasında işçilere ekmek dağıtan Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba’nın Evi ve Fırını, Osmangazi Belediyesi tarafından yenilenerek ayağa kaldırıldı. 2013 yılında başlatılan restorasyon çalışmalarının ikinci etabı da tamamlandı. Bursa’nın inanç turizmi adına önemli merkezlerinden biri olan Somuncu Baba evi ve fırını, Ramazan ayının ilk gününde kapılarını ziyaretçilerine açtı.


İftarda konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Osmangazi Belediyemiz tarihi değerlere sahip çıkıyor. Tarihi değerlere, sahip çıktığımız yerlere bakıyoruz. Atılan bir adımın ikinci adımı getirdiğini görüyoruz. Somuncu Baba böyle bir eser. Burası daha önceden özel mülkiyette olan burada bir ailenin koruyup kolladığı bir mekandı. 2006 yılında Osmangazi Belediyesinin başlatmış olduğu çalışmalar ile burası kamulaştırıldı. Biz de birinci kısmın yani Fırın ve Çilehane kısmının restorasyonunu yaptık. 2016 ilk iftarında birinci kısmın açılışını gerçekleştirdik. Tabi o işler devam ederken, burası geniş çaplı bir külliye olduğu için buranın tamamını kamulaştırdık. Kurul onayı ile ikinci kısmının restorasyonuna başladık. Ve ikinci kısmının şu anda inşaatını bitirdik, iç düzenlemelerine başladık. Burada 2018 yılının ilk iftarında açılışı gerçekleştirmek istedik. Bu tarihi mekanın turizm ve inanç açısından vatandaşların ziyaretine sunduk. Buraya gelen vatandaşların ziyaret esnasında dinlenebileceği, duasını edebileceği bir mekan haline gelecek. Ve mahallenin de tarihi doğasının ayağa kalktığı bir meydan haline gelecek. Hayırlara vesile olmasını dileriz. Bundan sonra da böyle mekanların restorasyon çalışmalarını yapmaya devam edeceğiz ” dedi.


Yapılan konuşmaların ardından kesilen kurdele ile Somuncu Baba evi açılırken, dağıtılan çorba ikramı ile mahalle halkı ilk iftarını yaptı.


620 yıl önce yapılan fırınlardan birinde ateş yakıldığında havalandırma sistemiyle ikinci fırında da ekmek pişiyor. Sadece Bursa’dan değil, Türkiye’nin farklı şehirlerinden, hatta yurt dışından bile her gün birçok insan, manevi değeri yüksek olan mekanı ziyarete geliyor. Somuncu Baba’nın evinin yanı sıra, fırın ve çilehaneyi de gezen vatandaşlar, yetkililerden Somuncu Baba hakkında detaylı bilgiler alırken, dualar ederek tarihi mekandan ayrılıyor.


Esas adı Hamidi Veli olan Somuncu Baba Hazretleri, Ulucami’nin inşaatında çalışan işçilere o minik fırınından her gün yüzlerce ekmek pişirmiş Allah dostu bir veli olarak biliniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Gümüşhane’de 322 bin 398 sebze fidesi toprakla buluşacak Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi (TAKE) kapsamında, Gümüşhane’deki küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için “Fide Bizden, Üretmek Sizden” projesi kapsamında yüzde 50 hibeli toplam 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımı başladı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz tarafından son yıllarda sayısı hızla artan ve kırsal kesimdeki vatandaşlara gelir kapısı olan gerek örtü altı yetiştiriciliğine destek olmak ve küçük ve parçalı tarım arazilerini üretime kazandırmak için hazırlanan projenin bedeli 1 milyon 768 bin TL. “Fide Bizden, Üretmek Sizden Projesi” projesi kapsamında Merkez, Kelkit, Şiran, Köse, Torul ve Kürtün ilçelerinde üreticilere 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımına başlandı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bahçesinde yapılan fide dağıtım programında proje hakkında bilgi veren İl Müdürü Dr. Ahmet Mesut Kıraç, Gümüşhane’nin coğrafi konumunu ve kendine has iklim özelliklerini tarımsal üretiminde avantaja çevirmek istediklerini belirterek, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğümüz tarafından desteklenen ve bütçesi 1 milyon 768 bin TL olan “Fide Bizden Üretmek Sizden Projesi”nin küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için hazırlanan bir proje olduğunu, proje ile Gümüşhane genelinde bulunan küçük ve parçalanmış arazileri karlılığı yüksek üretimlerle ekonomiye kazandırılmasının amaçlandığını ve proje kapsamında üreticilere 156 bin 870 adet domates, 115 bin 868 adet biber, 34 bin 440 adet hıyar ve 15 bin 120 adet patlıcan fidesi olmak üzere toplam 322 bin 398 adet sertifikalı sebze fidesi dağıtımı yapılarak, örtü altı ve açık alanlar olmak üzere yaklaşık 100 dekar alanda sebze üretimi gerçekleştirileceğini kaydetti. Gümüşhane’nin iklim özellikleri nedeniyle her ne kadar zor şartlarda üretim yapılsa da üretilen ürünlerin renk, tat ve aroma gibi kalite özelliklerinin çok iyi olduğunu, bu nedenle üretilen ürünlerin gerek İl içinde gerekse komşu illerde çok tercih edildiğini ve pazar değerinin yüksek olduğunu belirten Kıraç, sebze üretimini geliştirmek için farklı proje çalışmalarının da devam ettiğini söyledi. Fide dağıtımına ilk olarak örtü altı yetiştiricilerinden başladıklarını, diğer dağıtımlarının Mayıs ayı içerisinde yapılacağını ifade eden İl Müdürü Kıraç, projenin çiftçilere hayırlı olmasını dileyerek, projede emeği geçenlere teşekkür etti.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Gazze’ye destek protestosu Edirne’de Trakya Üniversitesi öğrencileri tarafından İsrail’in Gazze’yi işgalini kınamak amacıyla “Gazze İçin Ses Ol” isimli protesto gerçekleştirildi. Trakya Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Trakya’dan Geçerken Topluluğu öncülüğünde Balkan Yerleşkesi’ndeki kampüs cami inşaatı önünde gerçekleştirilen protestoda Türk ve Filistin bayrakları ile "Bebek katili İsrail" yazılı pankartlar açıldı. Topluluk üyesi öğrenciler, İsrail’in Gazze’yi işgalini protesto etmek amacıyla basın açıklamasında bulundu. Gazze’ye ses olmak, bu durumu normalleştirmemek, unutturmamak için tek yürek olan üniversite öğrencileri, sessiz protesto gerçekleştirdi. Program ilk olarak ilahiyat son sınıf öğrencisi Muhammet Bostancı’nın Vera, hemşirelik 3. sınıf öğrencisi Mehmet Sait Esin’in, Filistinli Enes’in Dersi isimli şiirleri okuması ile başladı. Basın açıklamasını tıp fakültesi 3. sınıf öğrencisi Enes Büyükçetintaş okudu. Son günlerde Filistin ve İsrail arasında yaşanan çatışmalardan dolayı çok sayıda can kaybının yaşanması ve bölgede barış ve güvenliğin bozulmasının küresel vicdanı derinden yaraladığını söyleyen Büyükçetintaş, "Gazze’nin yoğun bombardımana tabi tutularak orantısız güç kullanılmasından ötürü bölgede ağır bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Son yaşanan olaylar İsrail ve Filistin arasında 1948 yılından bu yana devam eden çatışmaların kronikleşmiş bir hal aldığını ortaya koymaktadır. Gazze’de 16 yıldır kadınlar, çocuklar ve yaşlılar başta olmak üzere milyonlarca insan temel gıda, su, ilaç-tıbbi gereçler, akaryakıt ve enerji kaynaklarına erişememiş bölge adeta ablukaya alınarak açık hava hapishanesine çevrilmiştir. Tarihi süreç içerisinde milyonlarca insanın vatanından sürgün edilmesi, binlerce sivilin katledilmesi ve yüzlerce yerleşim yerinin tahrip edilmesi savaş suçu olmakla birlikte, olağanüstü önlemlerin alınmasında geç kalınmış bir insanlık suçudur" ifadelerine yer verdi. "İnsani yardım koridoru oluşturulmalı" İnsancıl hukuk kapsamında alınacak önlemlerin en başında sivil halk için insani yardım koridoru oluşturulmasının geldiğini söyleyen Büyükçetintaş, "Pratikte süregelen çatışmalar, bu topraklar üzerinde yaşayan insanların temel hak ve özgürlükler başta olmak üzere, güvenliklerini ve temel yaşam ihtiyaçlarının kesintiye uğramasına yol açmaktadır. Gazze’ye sağlanan temel gıda, enerji ve insani yardımların kesilerek sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması, uluslararası hukukun açık ve ağır biçimde ihlali olarak karşımızda durmaktadır" dedi. "Hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımları bölgeye ulaştırılmalı" Bölgede yaşayan siviller için acilen güvenli bir bölgeye geçiş sağlanması ve insani yardım koridoru vasıtasıyla hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımlarının bölgeye ulaştırılması gerektiğine değinen Büyükçetintaş, İsrail-Filistin arasındaki çatışmanın daha fazla insanlık dramına yol açmadan bir an önce sona erdirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Düzenlenen etkinlik, İl Müftü Yardımcısı Fatih Samet Okumuş’un dua ettirmesinin ardından sona erdi.