GENEL - 12 Ağustos 2019 Pazartesi 09:12

(Özel) Bu bahçeyi görmek için dünyanın her yerinden geliyorlar

A
A
A
(Özel) Bu bahçeyi görmek için dünyanın her yerinden geliyorlar

Bursa’da içinde yüzlerce çeşit meyve ve sebzenin yetiştiği bahçeyi görmeye dünyanın farklı ülkelerinden turistler geliyor.

Bursa’da içinde yüzlerce çeşit meyve ve sebzenin yetiştiği bahçeyi görmeye dünyanın farklı ülkelerinden turistler geliyor.


Bursa’nın Kestel ilçesinde, Raif Demircan isimli müteşebbis, bahçesine yüzlerce çeşit meyve ve sebze ekti. Demircan, bu bahçeyi Bursa’yı ziyarete gelen Arap turistlere gezdiriyor. Bursa’da yetişen envâi çeşit meyve ve sebzeyi ilk kez gören Arap turistler, hayatlarında ilk defa dalında gördükleri meyve ve sebzeleri tatmanın zevkini çıkarıyor.


Günde bin turistin ziyaret ettiği bahçe Bursa’nın tanıtımına büyük katkı sağlıyor. Arap turistler Bursa’da yetişen meyve ve sebzeleri o kadar beğeniyor ki ülkelerine döndüklerinde reklamını yaparak Bursa’ya daha çok Arap turistin gelmesini sağlıyor. Arap ülkelerinde yayınlanan sitelerde, Bursa’ya gidince nereleri ziyaret edilir listesinde ilk sıralarda gösterilen bahçe her yerde tanınıyor.


Arap turistler hayranlıklarını gizleyemiyor. Burada yetişen meyvelerin tadına bakan turistler, ayrılırken de bol bol alışveriş yapıyor. Bahçede bulunan rehber sayesinde Bursa’da yetişen meyve ve sebzeler Arap turistlere dalında tek tek tanıtılıp tadına baktırılıyor. Ülkelerinde yetişmeyen meyve ve sebzeleri ilk kez burada gören Arap turistler bu ürünlerin ülkelerine ihraç edilmesini istiyor.


Bahçesinin önünde 10 yıl önce meyve satarken bir Arap turist kafilesinin bahçesini gezmek istemesiyle bu maceranın başladığını ifade eden Raif Demircan, "Bahçemizde Bursa’da yetişen bütün meyve ve sebzeler mevcut. Arap ülkelerinden gelen turistler bahçemizi ziyaret etmeden ülkelerine gitmiyor. Buraya gelen turistler ilimizde yetişen meyve ve sebzeleri dalında görerek onları kopartıp tadına bakıyorlar. Tadına baktıkları meyve sebzeleri çok beğeniyorlar. Burada yetişen yüzlerce çeşit sebze ve meyveyi ilk defa gören Arap turistler büyük hayranlık duyuyor. Onların ülkesinde bu meyveler yetişmediği için burada bol bol tadına bakıyorlar. Bahçemizi 6 ay boyunca Arap turistler ziyaret ediyor. Bir gelen ertesi sene bir daha geliyor, yanında eşini dostunu da getiriyor" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.