KÜLTÜR SANAT - 28 Nisan 2024 Pazar 18:14

Rahvan atları fetih coşkusunu zirveye taşıdı

A
A
A
Rahvan atları fetih coşkusunu zirveye taşıdı

Osmangazi Belediyesi tarafından bu yıl 19’uncusu düzenlenen Osman Gazi’yi Anma ve Bursa’nın Fethi Şenlikleri, Türkiye’nin dört bir yanından gelen rahvan atları ve binicilerin kıyasıya mücadele ettiği Rahvan At Yarışları ile sona erdi. Fetih coşkusu ile şahlanan rahvan atlarının birincilik mücadelesi nefes kesti.



Osmangazi Belediyesi, Bursa’nın fethinin 698’inci yılında düzenlediği Osman Gazi’yi Anma ve Bursa’nın Fethi Şenlikleri ile 18 yıldır olduğu gibi bu yıl da kente Nisan ayı boyunca bayram havası yaşattı. Şenlikler kapsamında düzenlediği sempozyum, fetih yürüyüşü, köy düğünü ve Uluslararası Tarihi Kent Koşusu gibi etkinlikler ile fetih coşkusunu tüm kente yayan Osmangazi Belediyesi, şenliklerin son etkinliği olan Rahvan At Yarışları ile bu coşkuyu zirveye taşıdı.


Osmanlı’dan kalma geleneğin günümüze taşındığı Rahvan At Yarışları, Armutköy Mahallesi’ndeki Ata Sporları Parkı’nda gerçekleştirildi. Bu yılki yarışlara toplam 120 at katıldı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen atlar, Baş, Başaltı, Büyük Orta, Küçük Orta, Deste, Dörtlü Taylar, Üçlü Taylar, İkili Taylar, Kadınlar ve Yerli Doludizgin, olmak üzere toplam 10 farklı kategoride birincilik için kıyasıya mücadele etti. Her biri büyük bir rekabete sahne olan yarışlar sonunda, dereceye giren at sahiplerine kupanın yanı sıra para ödülleri verildi.


Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, yarış alanına ata binerek giriş yaptı. Mahalle meydanında aracından inen ve yarış alanına kadar tüm yolu at sırtında ilerleyen Başkan Aydın’a rahvan atçıları da at binerek eşlik etti. At sırtında tüm yarış parkurunu turlayarak izleyicileri selamlayan Başkan Aydın’ı vatandaşlar alkış yağmuruna tuttu.


Yarışlara katılan tüm at sahiplerine ve binicilerine katılımlarından dolayı teşekkürlerini sunan Başkan Aydın, “Türkiye’nin dört bir yanından gelen rahvan atları, alanı dolduran binlerce vatandaşımıza gün boyu büyük heyecan yaşattı. Önümüzdeki sene bu organizasyonu daha da geliştireceğiz. Yarışların yapıldığı Armutköy Mahallemizdeki Ata Sporları Parkı çok güzel bir tesis. Burası, fetih şenlikleri kapsamında düzenlenen Rahvan At Yarışları’na ev sahipliği yaparak yılın sadece bir günü kullanılıyordu. Burasını yılın diğer günlerinde de kullanılır hale getireceğiz. Yıl içerisinde de yine rahvan at yarışları burada düzenlenecek. Çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik organizasyonlar yapacağız. Gençlerimize atçılık sporunu sevdirmek için faaliyetler yürüteceğiz. Vatandaşlarımız hafta sonları şehrin yoğunluğundan kaçıp buraya gelerek nefes alacaklar. Yarışlara katılarak dereceye giren tüm binicileri tebrik ediyorum. Bugün bu yarışta yer alan tüm at sahipleri ve binicileri ödülü hak ediyor. Çünkü bu sporu ve bu geleneği yaşatıyor olmak derece elde etmekten daha önemli. 120 katılımcıya da ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Rahvan At Yarışları sonunda, dereceye giren at sahiplerine kupa ve para ödüllerini Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ile birlikte protokol üyeleri takdim etti. Büyük bir coşku ve rekabete sahne olan Rahvan At Yarışlarını, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ile birlikte, Bursa Rahvan Atçılık Kulübü Başkanı İhsan Gür, Osmangazi Belediye başkan yardımcıları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar büyük bir heyecanla izledi.


(AÇ-E)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Obezitenin kanserle ilişkisi tespit edildi, en çok risk kadınlar ve Batı Karadeniz’de İsveç’te yapılan araştırmada kanser vakalarının yüzde 40’ının aşırı kilo ile bağlantılı olduğunun belirlenmesi üzerine açıklamalarda bulunan Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veli Berk, "Bu çalışma Avrupa Obezite Kongresi’nde sunularak büyük yankı uyandırdı. Bizler de biraz şaşırdık açıkçası. Normalde bilinen 13 tane obezite ile ilişkili kanser hastalığının yanı sıra bu araştırmada yaklaşık 32 tane kanser rahatsızlığının obezite ile ilişkisi olduğu tespit edildi" dedi. Obezite ile ilişkili normalde 13 kanser hastalığının bilindiğini, yapılan araştırmayla 32 kanser hastalığının obezite ile ilişkili olduğunun tespit edildiğini aktaran İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veli Berk, 40 yıl boyunca 4 milyonun üzerinde insanla yapılan araştırma sonucunun kendilerini de şaşırttığını söyledi. Araştırmanın büyük yankı uyandırdığını aktaran Doç. Dr. Berk, "Avrupa Obezite Kongresi’nde son ayda yayınlanan çalışmanın verisi. Bizler de biraz şaşırdık açıkçası. Normalde bilinen 13 tane obezite ile ilişkili kanser hastalığının yanı sıra bu araştırmada yaklaşık 32 tane kanser rahatsızlığının obezite ile ilişkisi olduğu tespit edildi. Yaklaşık 40 yıl boyunca 4 milyonun üzerinde insan takip edilerek bu sonuca varıldı. Araştırmacılar, obezite ile ilişkili kanser sayılarının bu şekilde artışını obezitenin son yıllarda tüm dünyada bir sağlık sorunu olduğunu vurguladı bu çalışmayla. Obezite neden kansere neden oluyor? Biz bu konuda daha çok meme kanseri, böbrek kanseri gibi çok bilinen kanserlerle ilişkisini bilirken, bu araştırmayla birçok kanser vakasının da obezite ile ilişkili olduğunu görmüş olduk. Obezite ile ilişkili olarak kronik inflamasyonun ya da hormonal değişikliklerin bu kanser gelişiminde rol oynadığını düşünüyoruz. Bununla ilgili ileriki dönemde birçok araştırmanın yapılması ve ülkelerin obezite konusunda tedbir almaları gerekmektedir. Her 10 vakanın yaklaşık 4’ü obezite ile ilişkili olduğu saptanmış oldu bu çalışmayla. İsveç’te yapılan bu çalışma; Avrupa Obezite Kongresi’nde sunularak büyük yankı uyandırdı. Biz de obezitenin gerçek anlamda hem vücut sağlığı için önemli olduğunu hem de kanser vakalarının artışından sorumlu olduğunu düşünüyoruz" dedi. "Obezite oranı en çok Batı Karadeniz ve Orta Anadolu’da" Türkiye’de obezite oranının en çok kadınlarda olduğunu ve bölge insanı olarak da Batı Karadeniz’de görüldüğüne dikkat çeken Doç. Dr. Berk, "Türkiye’de obezite oranı en fazla yüzde 37’lerde kadınlarda tespit edilmiştir. Erkeklerde ise obezite oranı yüzde 24’lerdedir. En fazla obezite oranımız Batı Karadeniz’de iken Orta Anadolu’daki insanlarımız obezitede ikinci sırada yer almaktadır. Obezite ile ilişkili olarak en çok tespit edilen kanserlerden meme kanseri yıllardır bilinmekteydi. Obezitedeki hormonal dengelerin bozulması, östrojen hormonunun artışı meme kanserinin gelişiminde esas rol oynamaktadır. Veya meme kanseri olmuş bir kişinin yaşamı boyunca obez halde olması, hastalığın tekrarlama riskini artırdığı bilimsel verilerle gösterilmiştir. O nedenle mümkün olduğu kadar obeziteyle mücadele etmek, hastalanmamak, hastalandıktan sonra da obeziteyi bertaraf etmemiz gerekmektedir" diye konuştu. Beslenme ve egzersiz önemli Obezite ile mücadelede beslenme ve egzersizin önemine de değinen İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veli Berk, "Obeziteden korunmak için en önemli şey yediklerimizin içeriği ve dengeli beslenme. Bunun yanı sıra vücudun mutlaka harekete ve egzersize ihtiyacı vardır. Obeziteyi bertaraf etmek için hem yediklerimizi hem de günlük aktivitelerimizi mutlaka planlamamız gerekmektedir. Özellikle egzersizler, düşük yağ içerikli besinlerle beslenmeler obeziteyi önlemenin temel taşlarını oluşturmaktadır" ifadelerini kullandı.
Konya Filistinli Karikatürist Naci El-Ali’nin “Hanzala” temalı sergisi Konyalılarla buluşuyor Konya Büyükşehir Belediyesi Kudüs Çalışma Grubu, Filistinli karikatürist Naci El-Ali’nin sergisini Konyalılarla buluşturuyor. Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde gönüllü üniversite öğrencileri tarafından kurulan Kudüs Çalışma Grubu, İsrail zulmüne dikkat çekmek ve Filistin’e destek olmak amacıyla Mayıs ayını Filistin’e ayırmasının ardından etkinliklerini sürdürüyor. Kudüs Çalışma Grubu’nun bu çerçevedeki en anlamlı etkinliklerinden birisi de Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür Sanat’ta Konyalıların beğenisine sunduğu Filistin’in dünyaca tanınan sanatçılarından karikatürist Naci El-Ali’nin “Hanzala” temalı sergisi oldu. “Hanzala” temalı sergi Türkiye’de ikinci kez düzenleniyor Sanatçının oğlu Halid El-Ali’den bizzat temin edilen ve 50 orijinal eserden oluşan sergi Türkiye’de ikinci kez düzenleniyor. Çizdiği karikatürlerle Filistin direnişinin sembollerinden biri haline gelen Naci El-Ali Sergisi ile Filistin direnişinin sanat açısından diri tutulması ve Filistin’in işgal edilen sanatının tekrar canlandırılması amaçlanıyor. “Direnişin sadece silahla değil; kalemle, çizimle olduğunu göstermeyi amaçladık” Serginin Konya’da düzenlenmesini sağlayan Kudüs Çalışma Grubu Üyesi öğrencilerden Beyhan Osman, sergiyle amaçlarının 30 yıl önce suikasta uğrayan Naci El-Ali’nin hayatının ne kadar anlamlı olduğunu göstermek olduğunu ifade ederek, “Çünkü direnişi sadece silahla değil aynı zamanda kalemle, çizimle, karikatürlerle olduğunu göstermeyi amaçladık. İnşallah sergiyi gezenler de Naci El-Ali’den ilham alıp bu direnişi hayatında diri tutar” diye konuştu. Sergiyi gezen sanatseverler de serginin çok etkileyici olduğunu dile getirdi. Böyle anlamlı bir serginin Konya’da düzenleniyor olmasından büyük mutluluk duyduklarını belirten katılımcılar, emeği geçenlere teşekkür etti. Halid El-Ali, Filistin davasına desteği için Konya’ya teşekkür etti Sergi çerçevesinde katılımcılar için Naci El-Ali’nin hayatının anlatıldığı bir de söyleşi gerçekleştirildi. Peren Birsaygılı Mut, Mevlüt Çeşme, Samet Karagöz’ün konuşmacı olarak katıldığı söyleşide Naci El-Ali’nin oğlu Halid El-Ali’nin de video kaydı yayınlandı. Videoda sergiyle ilgili duygularını paylaşan Halid El-Ali, Filistin davasına destek olduğu için Konya’ya teşekkür ederek, “Ayrıca bu ay boyunca Konya’da Filistin ile ilgili sergi ve diğer etkinliklerin düzenlenmesine yardımcı olan Konyalılara da takdir ve şükranlarımı sunuyorum. Onları ve Gazze’de devam eden soykırımı durdurmak için soylu hareketin diğer merkezi olan öğrencileri selamlıyoruz. Tehdit, şantaj, taciz ve kaba kuvvet karşısında gösterdikleri bu duruş gerçekten takdire şayan” ifadelerini kullandı. Konyalı sanatseverler Naci El-Ali Sergisini, 16 Mayıs Perşembe gününe kadar Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür Sanat’ta ziyaret edebilecek.
İstanbul Petrol Ofisi’ne “Düşük Karbon Kahramanı” ödülü Petrol Ofisi Grubu, İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen 9. İstanbul Karbon Zirvesi’nde, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından bu yıl da “Düşük Karbon Kahramanı” ödülünü kazandı. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından "İklim Değişikliği Kaynaklı Riskler, Fırsatlar ve Karbon Ticareti" temasıyla 9. İstanbul Karbon Zirvesi düzenlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi desteğiyle İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleşen zirvede kuruluşların yeşil, dijital ve döngüsel dönüşümlerinde çevresel, sosyal ve yönetişimsel sürdürülebilirlik göstergelerini güçlendiren karbon yönetimine yönelik çalışmalar da ödüllendirildi. Zirve kapsamında düzenlenen “Düşük Karbon Kahramanı” ödül töreninde Türkiye’nin enerji altyapı grubu Petrol Ofisi de “Tesislerimiz Güneşleniyor, Karbon Ayak İzimiz Düşüyor” projesi ile ödüle layık görüldü. Ödülü şirket adına Petrol Ofisi Grubu Marka Pazarlama Kıdemli Müdürü İbrahim Başa aldı. Proje kapsamında Petrol Ofisi Madeni Yağlar üretim tesisinde Eylül 2023’te kurulumu yapılan 2 binden fazla güneş enerji paneli sayesinde tesis elektrik ihtiyacının yüzde 30’unu karşılayan enerji üretiliyor. Enerji geri kazanımı ile sera gazı etkisinin azaltıldığı projenin başlangıcından itibaren, ilk 7 ayda 500 bin KWH üzerinde enerji üretimi sağlandı ve 270 ton karbon salınımı önlendi. Ödüle ilişkin değerlendirmelerde bulunan Petrol Ofisi Grubu Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Petrol Ofisi Grubu olarak mevcut ürün teknolojilerine yatırım yaparken geleceğimiz için yenilenebilir enerji alanında da öncü çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Kocaeli’nin Derince ilçesindeki madeni yağ tesisimiz de bu çalışmaların en güzel örneklerinden. Bu sayede 2050 için taahhüt ettiğimiz net sıfır hedefimiz kapsamında karbon ayak izimizi her gün biraz daha azaltıyoruz. Şu an fabrikamızdaki elektrik üretiminin yaklaşık üçte birini güneş enerjisi panellerimiz ile karşılıyoruz. İlerleyen safhalarda bu üretimi üçte ikiye çıkarmayı planlıyoruz.?Uzun vadede sürdürülebilir iş modelimize de ciddi katkılar sağlayacağına inandığımız bu projemizin başarısını tescil eden böylesi önemli bir ödülün sahibi olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de ülkemiz için ortaya koyacağımız pozitif etkilerle sektörümüze ve dolayısı ile ekonomiye değer katmaya devam edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu. Petrol Ofisi Grubu geçen yıl da uzman endüstriyel tasarım ekibi tarafından özel olarak geliştirilen yeni Maxima motor yağlarının ambalajında yüzde 25 oranında plastik geri dönüşüm malzemesi kullanmış, bu sayede sürdürülebilir üretim ve tüketime yaptığı katkı nedeniyle ödüle layık görülmüştü.