ASAYİŞ - 06 Aralık 2018 Perşembe 17:44

Sanıklar aralarında eski vali Harput’un da bulunduğu davada 8 tahliye

A
A
A
Sanıklar aralarında eski vali Harput’un da bulunduğu davada 8 tahliye

Bursa’da FETÖ’den 60 sanığın yargılandığı davada eski Bursa Valisi Şahabettin Harput 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılırken, tutuklu 8 sanığın ise tahliyesine karar verildi.

Bursa’da FETÖ’den 60 sanığın yargılandığı davada eski Bursa Valisi Şahabettin Harput 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılırken, tutuklu 8 sanığın ise tahliyesine karar verildi.


Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın son celsesine tutuklu ve tutuksuz sanıklar, sanık yakınları ve avukatları katıldı. 27 Kasım tarihinden bu yana devam eden duruşmanın son gününde mahkeme heyeti sanıkların son sözlerini aldıktan sonra karar vermek üzere duruşmaya ara verdi. Aranın ardından duruşmaya karar verilmek üzere devam edildi. Mahkeme heyeti, Yavuz K. ve Mehmet K. hariç diğer sanıkların finansmanın önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet suçundan ayrı ayrı beraatına, Yavuz K, Mehmet K, Orhan B, Ömer B, Sabri E, Salih U. hakkında üzerlerine atılı "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan, Erdoğan Ö, Hüseyin A, Rahime Ö.Ö. ve Sevgi D. hakkında "terör örgütü kurma veya yönetme" suçundan toplanan deliller kapsamında suçun sabit görülmemesinden dolayı ayrı ayrı beraatlarına ve varsa haklarındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar verdi.


Sanıklar Soner E, Emin A, Hilmi G. hakkında yöneticilikten toplanan deliller kapsamında sanıkların eyleminin örgüte üye olma suçunu oluşturduğu ve Hilmi G’nin 26 Mayıs 2016’da dilekçesi ve kolluk ifadesinde, Soner E. ve Emin A’nın ise kolluk ifadelerinde etkin pişmanlık kapsamındaki savunmalarında örgütün Bursa il yapılanması, mütevelli heyetleri konusunda yararlı ve tutarlı bilgi verdikleri gerekçesiyle sanıklara ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına hükmedildi. Sanıklar Cengiz Resimoğlu, Selamettin Özgörüş, Mahmut Kesici, Turan Boztepe, Ferudun Kahraman, Eyüp Karakuş, Şakir Umutkan ve Selahattin Çelik hakkında etkin pişmanlık kapsamında tutarlı ve yararlı bilgiler verdikleri gerekçesiyle Kesici’nin 1 yıl 6 ay 22 gün, Özgörüş ve Kahraman’ın 2 yıl 1’er ay, Resimoğlu, Çelik ve Umutkan’ın 3 yıl 1 ay 15’er gün, Karakuş ve Boztepe’nin ise 4 yıl 2’şer ay hapisle cezalandırılmasına, ayrıca Kesici’nin cezasının ertelenmesine karar verildi.


Mahkeme heyeti, Ahmet Nuri Ekiz, Ali Fuat Er, Ali Saffet Durmuşlar, Ali Kemal Turhan, Ayhan Kandıral, Bünyamin Işık, Hamit Tuna, Mecit Özkelebek, Muzaffer Koyuncu, Mehmet Zengin, Mustafa Celal Eğreti, Osman Üstünal, Ömer Kazangil, Recep Göral, Recep İleri, Refik Öztüfekçi, Sait Usul, Şahabettin Harput, Sami Şentürk’ün örgüt yöneticiliğinden beraatlarına, örgüt üyesi olmak suçundan 6 yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırılmalarına karar verdi.


Ahmet Gören, Ahmet Keşkekoğlu, Celal Sevmezler, Davut Baykan ve Ramazan Yılmaz’ın örgüte üyelikten 7 yıl 6’şar ay hapisle cezalandırılmalarına hükmedildi. Mahkeme, tutuklu sanık Şentürk’ün şirketine ait FETÖ elebaşı Fetullah Gülen için yaptırıldığı ve örgüt toplantılarında kullanıldığı öne sürülen malikanenin müsaderesini (devlete geçmesi) reddetti.


Sanıklar Ferudun Kahraman, Şakir Umutkan, Hilmi Gülcemal ve Emin Akça hakkında Cumhuriyet Başsavcılığının tutuklama talebini reddeden mahkeme, ev hapsinin kaldırılmasına karar verdi. Sanıklar Resimoğlu, Özgörüş, Kesici, Boztepe ve Kahraman ile Karakuş ve Çelik hariç sanıklardan haklarında ev hapsi kararı bulunanların yaşadıkları kentin dışına çıkmama şartıyla adli kontrol tedbirine çevrilmesine karar veren mahkeme, Sevmezler’in üstüne atılı suçun vasfı nedeniyle hakkında tutuklama kararı çıkarılmasına, sanıklar Ali Fuat Er, Ahmet Nuri Ekiz, Ali Saffet Durmuşlar, Hamit Tuna, Mecit Özkelebek, Muzaffer Koyuncu, Refik Öztüfekçi ve Sami Şentürk’ün yaşadıkları kenti terk etmemek şartıyla adli kontrol tedbirleri uygulanarak tahliyelerine karar verdi.


Sanıklar Ahmet Gören, Ahmet Keşkekoğlu ve Davut Baykan’ın tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Haklarında mahkumiyet ve ceza verilmesine yer olmadığına karar verilen sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına, Bülent Özdemir, Veli Velioğlu, Yunus Dağ, Dinçer Temur ve Salih Uçak hakkında örgüte üye olma suçunu işlemedikleri, örgüte bile isteye yardım ettikleri gerekçesiyle 2’şer yıl 1’er ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmedildi.


Kararın ardından tahliye edilen sanıkların yakınları sevinç gösterilerinde bulunurken, 6 yıl hapis cezasına çarptırılan eski Vali Harput ise eşiyle birlikte adliyeden ayrıldı.


Harput, hakkındaki ceza onandıktan sonra cezaevine gönderilecek ve dosya Yargıtaydan dönene kadar ikamet ettiği Ankara’dan dışarı çıkamayacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Uzmanlar kan sulandırıcı ilaç kullanımı konusunda uyardı Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, herhangi bir doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaç kullanılmaması gerektiği konusunda uyardı. Tüm dünyada etkili olan Covid-19 sonrası kan sulandırıcı ilaç kullanımı yaygınlaştı. Doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaçların kullanımının faydadan çok sağlığa zararlı olabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, bir ihtimalle kan sulandırıcı ilaçların var olan ülseri kanatabileceğini ve beyin kanamasına neden olabileceğini belirterek, risk oluşturabileceğini vurguluyor. Uzmanlar, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için düzenli sporun ilaçtan daha faydalı olduğu tavsiyesinde de bulunuyor. “Ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir” İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, kan sulandırıcı ilaçların koronavirüs sürecinden sonra sık sık sorulan sorular arasında olduğunu belirtti. Kan sulandırıcı ilaçların bir taraftan faydası varken, bir taraftan da kanamaya uygun zemin hazırladığını ifade eden Doç. Dr. Sarıkaya, "Kan sulandırıcı kullanmak iki tarafı keskin bıçak gibidir. Haftada 2-3 gün aspirin kullanayım veya sürekli aspirin kullanayım diye kendi kendimize verdiğimiz kararlar uygun değildir. Mutlaka bir doktor kontrolünden geçtikten sonra kullanacağız. Kan sulandırıcılar özellikle kardiyovasküler hastalıklarda korumada kullanılan ilaçlardır. Yoksa hiç muayene yapmadan, gerekli ileri değerlendirmeler yapmadan kan sulandırıcı kullanmanın herhangi bir faydası olmadığı gibi zararlı da olabilir. Var olan ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir. Kan sulandırıcılar uygun endüksiyonlarda kullandığında hastada ölüm riskini azalttığı için önemli ilaçlar ama mutlaka iyi bir değerlendirme, iyi bir anamnez, iyi bir fiziki muayene ve 10 yıllık kardiyovasküler hesaplaması sonucu öneririz” dedi. “Günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” Genellikle insanların kalp krizi geçirmemek için kan sulandırıcı ilaçlara başladığını dile getiren Sarıkaya, "Eğer kalp krizi geçirmek istemiyorsak ilaçtan daha faydalı olan egzersiz ve diyetle birlikte varsa risk faktörleriyle mücadele etmek gerekiyor. Örneğin tütün kullanımı varsa ondan uzaklaşma, sigara ve sigara ürünlerinin tamamından uzak durmalıyız. Yine varsa bir şeker hastalığını tedavi etme veya varsa bir kolesterol hastalığı bunu tedavi ederek bu riski azaltabiliriz. Ailede genç yaşta kalp krizi varsa, bununla beraber sigara içiyorsanız kalp krizi geçirme neredeyse kaçınılmaz oluyor. Diyet yapın, fazla kilonuz varsa bunlardan kurtulmaya çalışarak günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” diye konuştu.
Bursa Bursa Uludağ Üniversitesinin acı günü Bursa’da vefat eden Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünün 43 yıllık öğretim üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Kanser tedavisi gören Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, hayatını kaybetti. Prof. Dr. Yiğit, son yolculuğuna 43 yıl boyunca görev yaptığı Makine Mühendisliği Bölümü önünden uğurlandı. 2 dönem Mühendislik Fakültesi Dekanlığı ve bir süre Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü yapan Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için Ali Durmaz Makine Mühendisliği Bölüm Binası önünde cenaze töreni düzenlendi. Törene BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, rektör yardımcıları, dekanlar, akademisyenler, idari personel, öğrencileri, ailesi ve çok sayıda seveni katıldı. Törende kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, kendisini asistan olduğu dönemden itibaren tanıdığını ve son derece kıymetli bir hoca olarak gördüğünü belirtti. Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit’i iyi bir insan ve iyi bir olarak bildiklerini kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Mekanı cennet olsun. Yakınlarına Allah’tan sabırlar niyaz ediyorum. Çalışkan, iyi niyetli, dürüst ve dost canlısı birisi olarak tanıdım. Herkes de hocamızı bu özellikleriyle bilmektedir. Hürmet ettiğimiz, üst kuşak abi hocalarımızdan birisiydi. Allah’tan rahmet diliyoruz” şeklinde konuştu. Yoğun bir katılımın olduğu törende ailesi, sevenleri ve dostları da Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için duygularını dile getirdi. Yiğit’in 15 Temmuz Şehitler Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Ertuğrul Mezarlığı’na defnedildi.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Filistin’e destek gösterisi Edirne’de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla bir araya gelen Trakya Üniversitesi öğrencileri, sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Trakya Üniversitesi öğrencileri, İsrail’i "Say Stop" diyerek protesto etti. Bolca Ana Yemekhanesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile dövizler taşıyarak Balkan Yerleşkesi’ndeki Yaşam Merkezi’ne kadar yürüdü. Yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Üniversiteler Birimi Edirne Başkanı Eren Çam okudu. 1948’den bugüne kadar milyonlarca masum ve mazlum Filistinliyi göç, kıtlık ve ölümle sınayan İsrail yayılmacılığının 7 Ekim 2023 itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendireceği bir soykırım halini aldığını söyleyen Çam, "209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği, binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır. İnsanlığın yaşadığı acıları canı yananın rengine, dinine ve diline göre tasnif etmeyi, kınamayı ve lanetlemeyi kendisine paye bilen iki yüzlü egemen güçler ile uluslararası örgütler ise vahşeti yaşatan İsrail olunca bir kez daha sessiz kalmayı, katledilen bebeklerin görüntülerine karşı gözlerini kapatmayı, masum kadınların feryatlarına karşı kulaklarını tıkamayı tercih etmişlerdir" dedi. Arizona’da, Florida’da, Ohio’da, Texas’ta, Kaliforniya’da yıllardır sırtlarını dayadıkları tüm üniversitelerin artık onlar için tehlikeden ibaret olduğunu aktaran Çam, Gazze’de yaşanan katliama karşı on binlerce gencin katılımıyla ilk günden bugüne kadar gerçekleştirilen "Say Stop" eylemleri, boykot çağrıları ve yardım faaliyetlerine ara vermeden devam edeceklerini ifade etti. Eylem basın açıklamasının ardından sona erdi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde International Staff Mobility Week Programı başladı Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi, 2024 Anadolu International Staff Mobility Week etkinliğine ev sahipliği yaptı. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinliğe 9 farklı ülke ve 11 farklı yükseköğretim kurumundan çok sayıda akademisyen ve personel katılım gösterdi. Hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Avrupa Birliği ülkeleri dışındaki ülkelere öğrenci ve personel hareketliliği imkânı sunan Erasmus+ Programı katkılarıyla düzenlenen etkinliğin açılış törenine Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Resül Usul, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. UİB Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu’nun moderatörlüğünde başlayan ilk oturumun ardından Bosna Hersek, Ürdün, Bulgaristan, Kosova, Fas, Filistin, Polonya, Ukrayna gibi ülkelerden gelen yükseköğretim kurumu temsilcileri, gerçekleştirdikleri sunumlar ile yükseköğretim alanındaki çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdiler. Dört gün boyunca paneller, eğitimler ve geziler düzenlenecek Dört gün sürecek olan etkinlikte gerçekleşecek olan paralel oturumlarda katılımcıların katkılarıyla yükseköğretimde uluslararasılaşmanın önemi vurgulanacak, Erasmus+ Uluslararası Kredi Hareketliliği ve Kağıtsız Erasmus (Erasmus Without Paper) konularında deneyim paylaşımları gerçekleştirilecek. Program kapsamında ayrıca katılımcılar, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İletişim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Turizm Fakültesi akademisyenleri ile ikili iş birlikleri için bir değerlendirme toplantısı da gerçekleştirecek. 10 ülkeden gelen katılımcılara Türkiye’yi, Türk kültürünü ve şehri en iyi şekilde tanıtmak amacıyla rehber eşliğinde Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Odunpazarı, Seyyid Battal Gazi Külliyesi ile Frigya Vadisi ziyaretleri de geçekleştirilecek. Program dahilinde ayrıca Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile de Türk Yemeği Atölyesi düzenlenecek. Etkinlikler, değerlendirme oturumu ve sertifika takdimi ile sona erecek.