EKONOMİ - 30 Mart 2020 Pazartesi 14:12

Tofaş’tan korona virüs mücadelesine büyük destek

A
A
A
Tofaş’tan korona virüs mücadelesine büyük destek

Tofaş, yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını ile mücadelede ihtiyaç duyulan tıbbı malzeme bulunurluğuna destek olmak amacıyla, ekipman üretimine başladı.

Tofaş, yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını ile mücadelede ihtiyaç duyulan tıbbı malzeme bulunurluğuna destek olmak amacıyla, ekipman üretimine başladı. Sağlık sektöründe görev yapan personelin virüsten korunması amacıyla Tofaş’ta geliştirilip üretilen, hekimlerce doğrulanmış tıbbi destek ekipmanları, biyolojik örnek alma kabini ve entübasyon kabininin ilk örnekleri geçtiğimiz gün Bursa Şehir Hastanesi’ne teslim edildi. Tofaş, bu ekipmanlara ek olarak bu hafta itibariyle “siperlikli maske"nin seri üretimine başlayarak, sağlık çalışanlarına destek sağlayacak.


Türkiye’nin beşinci büyük sanayi kuruluşu Tofaş, dünyayı etkisi altına alan yeni tip korona virüs (Covid-19) salgınıyla mücadele kapsamında, sağlık çalışanlarına için tıbbi destek ekipmanları üretmeye başladı. Sağlık personelini ve hastane ortamını virüsten korumak amacıyla geliştirilen biyolojik örnek alma kabini ve entubasyon kabini Bursa Bursa Şehir Hastanesi hekimlerine teslim edildi. Pandemik virüsün yayılmasına engel olmak ve sağlık personelini korumak için konu uzmanları ile yaptığı değerlendirmelerde en çok ihtiyaç duyulan koruyucu ekipmanları değerlendiren Tofaş, bu konuda hızla çalışmaya başladı. Tofaş Ar-Ge Merkezi’ndeki çalışmalar kapsamında; biyolojik örnek alma kabini ve entübasyon kabini üretimleri gerçekleştirildi. Bursa’daki fabrikada ilk etapta üretilen biyolojik örnek alma ve ve entübasyon kabini Bursa Şehir Hastanesi’ne teslim edildi. Tofaş, bu ekipmanlara ek olarak bu hafta itibariyle “siperlikli maske"nin seri üretimine başlayarak, sağlık çalışanlarına destek sağlayacak.


“Hekimlerce doğrulanan tasarımlarımızı ilgilenen tüm firmalara açacağız"


Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, “Türkiye’nin öncü sanayi ve ArGe şirketlerinden biri olarak, korona virüs ile verilen mücadeleye gereken desteği vermeye çalışıyoruz. Fedakarlıkla çalışan sağlık personelinin korunmasına katkı sunmak için harekete geçtik. Mühendislerimiz, çok sayıda saha ve ofis çalışanlarımız örnek bir çalışma sergilediler. Kısa sürede, yurt dışından aldıkları kabin örneklerini daha da geliştirdiler; siperlikli maskeyi ise seri üretime hazır hale getirdiler. Bu hafta 5 bin adetin üzerinde ekipmanı üreterek hastanelerimize dağıtacağız. Tıbbi destek ekipmanları üretmeye, yaşadığımız bu zorlu süreçte sağlık personelimize destek olmaya devam edeceğiz. Ürettiğimiz ekipmanlara çok sayıda ihtiyaç olduğu bilgisini alıyoruz. Kendi üretim kapasitemizi kullanmanın yanı sıra üretmeye başladığımız ve hekimler tarafından doğrulanan ekipmanların tasarımlarını ilgilenen firmalara da açacağız. Bu tasarımları, farklı sektörlerde faaliyet gösteren firmalar da üretebilir. Ekipmanlara PDF formatında 2 boyutlu teknik resimler ve CAD data (IGES/PARASOLID) formatında yayınlayacağımız https://tofas.com.tr adresinden ulaşılabilecek. Böylelikle başka firmaların da gerekli tıbbi standartlarda hızla üretim yapmasına olanak sağlayarak, yüksek sayılara ulaşılmasına destek olmak istiyoruz." diye konuştu.


Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Bursa Sağlık İl Müdürü Uzman Dr. Halim Ömer Kaşıkçı, Tofaş’ta üretilen, biyolojik örnek alma kabini ve entübasyon kabinlerinin sağlık görevlilerinin sıhhati açısından önemine vurgu yaptı. Yeni tip korona virüs salgının yaşandığı bu kritik günlerde ülkece kenetlenme ve birlik olmanın kıymetine de değinen Kaşıkçı “Ülke genelinde tüm sağlık personeli büyük bir özveri ile çalışmayı sürdürüyor. Kendilerine teşekkür ediyorum. Virüsle mücadele eden hastalarımızın bir an evvel sağlıklarına kavuşmalarını temenni ediyorum. Tofaş’ın sağlık çalışanlarına verdiği değer ve üretim gücünün bir kanıtı olan bu üç önemli ekipmanın yapımında emeği geçen her kademedeki çalışana içtenlikle teşekkürlerimi iletiyorum. Bundan sonraki süreçte de belirlenen plan doğrultusunda, Bursa’nın en önemli sembollerinden Tofaş’ın salgınla mücadeleye desteğinin devam edeceğine inanıyorum" diye konuştu.


Tofaş Fabrikası’nda üretilen ekipmanlar hakkında


Tofaş Fabrikası’nda üretilen ekipmanların tamamı yeni tip korona virüs testleri esnasında, sağlık personelinin maksimum seviyede korunması için geliştirildi. Tüm hastane ve sağlık personeli için çok önemli olan ve hasta ile yüz yüze çalışırken personeli aerosollerden koruyan siperlikli maskeler için , yüksek adetlerde üretime imkan verecek şekilde kalıp üretimi tamamlandı; bu hafta seri üretime hızla geçilecek. “Entübasyon kabini" de hastalardan numune alırken hemşire ve doktorların korunması amacıyla kullanılıyor. Kabin, hasta yada virüs şüphesi olan kişi bu kabinin içine girdikten sonra şeffaf olan ve izole edilmiş delikleri olan ön kısımdan sağlık personelinin numune alma işlemini yapabileceği şekilde tasarladı. Bu şekilde sağlık çalışanı örnekleri güvenli bir şekilde alabilirken; her kullanımdan sonra da kabininin içinde yer alan ultraviyole ışık sistemi ile dakikalar içerisinde bir sonraki hastaya kadar virüs yayılımına izin vermeyecek şekilde temizlenmesi sağlanıyor. “Biyolojik örnek alma kabini" ise entübasyon operasyonu sırasında, hastalar operasyon yatağındayken doktorları aerosollerden koruyor. Tofaş mühendisleri, kabini tasarlarken yüksek enerjili mor ötesi ışın lambaları ile sterilizasyon sağlayacak sistemler geliştirdiler. Ayrıca, kabin içinde negatif basınç oluşumu elde edilerek, hem sağlık personelinin hem de test yapılan kişinin korunması sağlandı. Tüm bu geliştirmelerde konu uzmanı doktorların görüşleri alındı ve Tofaş ARGE’de numune ürünler üzerinde doğrulamalar yapıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.