GENEL - 12 Haziran 2018 Salı 23:04

AK Partili Turan, Gökçeada’da Uğurlu Köyü Sağlık Ocağı’nın açılışını yaptı

A
A
A
AK Partili Turan, Gökçeada’da Uğurlu Köyü Sağlık Ocağı’nın açılışını yaptı

Çanakkale’nin Gökçeada ilçesinde bir dizi açılış ve temaslarda bulunan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan Uğurlu Köyü Sağlık Ocağı’nın açılışını gerçekleştirdi.

Çanakkale’nin Gökçeada ilçesinde bir dizi açılış ve temaslarda bulunan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan Uğurlu Köyü Sağlık Ocağı’nın açılışını gerçekleştirdi.


AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan bir dizi açılış ve ziyaretler için gittiği Gökçeada’da Uğurlu Köyü Sağlık Ocağının açılışını yaptı.


Uğurlu Köyü Sağlık Ocağının açılışında sağlıkta önce insan diyen anlayışın en özel yansımasının birisi olduğunu belirten AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Gökçeada’da, toplam maliyeti 14 milyonu bulan 28 yatak kapasiteli hastane, 2 hekimli, ASM ve 19 daireli lojman inşaatına başlandığını ifade etti. Turan, “Eğer önce insan derseniz en uzak köye de hastane yaparsınız, önce insan derseniz kaymakamı, belediyesi tüm milletiyle beraber aynı bayrağın altında beraberce yaşamanın gururunu yaşarsınız. Eğer önce insan derseniz, her türlü yatırımda hesaptan kitaptan önce, insana hizmet ne diye bakarsınız. Bugün tüm devleti milleti bir derdimiz var. İstiyoruz ki uğurlu köyüne de hasta olmadan önce tedbir alacak, bazı hastalıkları önceden teşhis edecek bu imkanları sunalım. İnsanımız daha rahat etsin istiyoruz. Ufacık bir iğne için, operasyon için Çanakkale’ye hatta Bursa’ya gidelim demeyelim istiyoruz” diye konuştu.


Çanakkale’deki 94’ncü sağlık ocağı olan Uğurlu köyü sağlık ocağının 100 bin TL’ye yapıldığını aktaran Turan, “Son dönem de Çanakkale gözle görülür bir değişim yaşıyor. Daha bir hafta on gün önce, Çanakkale merkez de 500 yataklı devlet hastanemizin açılışını yaptık. Normal de bu hastaneleri, Cumhurbaşkanımızın açması lazım. Büyük bir yatırım çünkü. Olmadı başbakanımızın açması lazım. Ama konuştuk görüştük ‘Açın devam edin. Her taraf hastane’ dedi. Çanakkale muhteşem, Lapseki’yi açtık, yarın Biga’yı açıyoruz. Çan’ın temelini attık. Yenice bitmek üzere, Ezine ve Ayvacık hastanelerinin açılışı yapıldı. Gelibolu’ya başlayacağız. Gökçeada’nın da ihalesi yapıldı temel atma aşamasında. Bütün ilçelerimiz de insanalar çok daha rahat ulaşsınlar sağlık imkanlarına. 2002 yılında Çanakkale’de sadece 3 adet ambulans varken, şuan 40’ları bulmaya başladı. Paletli ambulans, deniz ambulansı, helikopter ambulansımız var. İhtiyaç halinde Balıkesir den gelen uçak ambulansımız var. 2002 yılında sağlık bütçemizin toplamı on milyarlardayken bu sene toplamı 130 milyarı geçti. Bundan daha kıymetli bir şey olabilir mi? Sağlıktan kıymetli başka bir şey olabilir mi? O yüzden biz Çanakkale’mizin tüm sağlık alt yapısını elden geçiriyoruz. Daha eski yıllarda ki bıçak parası, SSK’lı mı, Bağkur’lumu? Soruları hepsi geride kaldı. Artık herkes istediği hastanede istediği tedaviyi görüyor. Çok kıymetli bir değer bu. Onun için diyorum önce insan derseniz bu hizmetleri yaparsınız. Sadece sağlıkta hizmet yapmıyoruz. Gökçeada’da okullarımızı açtık açmaya devam ediyoruz, sentetik saha yapıldı. Hastanelerimiz hizmete geçiyor. 81 milyonun kardeşçe yaşayacağı bu ülkeyi beraberce ayağa kaldıralım. Biz bu bayrağın altında beraber kardeşçe yaşamaktan onur duyuyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Sergen Yalçın sezon sonunda Antalyaspor’dan ayrılacağını açıkladı Antalyaspor Teknik Direktörü Sergen Yalçın, 2-1 mağlubiyetle sona eren Pendikspor karşılaşması sonrası yaptığı açıklamada, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Antalyaspor, sahasında Pendikspor’a 2-1 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Antalyaspor teknik patronu Sergen Yalçın, 3 puan kaybettikleri için üzgün olduklarını söyledi. Zor bir oyun olduğunu ve Pendikspor’un iyi mücadele ettiğini kaydeden Yalçın, 10 kişi kaldıktan sonra işlerinin zorlaştığını belirterek, “Aslında bayağı da bir pozisyon yakaladık. İkinci yarı maalesef oyunu çeviremedik. Böyle oyunlar da olabiliyor. Kaybettiğimiz için doğal olarak üzgünüz” dedi. Hakemi sert bir dille eleştirdi Karşılaşmanın hakemi Tugay Kaan Numanoğlu da sert bir dille eleştiren Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tugay Kaan Numanoğlu arkadaşımız olmasaydı belki biraz farklı bir maç olurdu. Özellikle ilk golü attıktan sonra oyuncumuz kafasına aldığı bir darbeyle yerde yatarken oyunu devam ettirip bana göre yüzde yüz ofsayt olan bir goldü. O çizgi nasıl çizildi bilmiyorum, kim çiziyorsa artık. Oyunun durması gerekiyordu. Çünkü oyuncumuz kafasına darbe aldı. Normal bir sakatlık değildi oyunu durdurmadı ve devamında bize golü yedirtti. Bu futbol sahalarında çok olan bir davranış değil. Oyunun devamında rakip oyuncular sakatlandığında hemen oyunu durdurup ve normal sakatlıklarda bile hemen doktorları sahaya davet etti sağ olsun bu arkadaş. Böyle hakemler Türk futbolunda olduğu sürece maalesef Türk futbol hiçbir şekilde güvenilirliği kalmayacaktır bundan sonrası için. Özellikle bu arkadaşı işaret ederek bunu söylüyorum. Gerçekten kendisi adına çok üzücü bir maç oynattı. Bırak oyuncuları oynasınlar. Kim kazanıyorsa kazansın. Seni ilgilendiren bir şey yok aslında. Sen normal maçını yönetebilirsin. Maalesef talihsiz bir gece geçirdi diye düşünüyorum." "Sezon sonu devam etmeme kararı aldık" Sezon sonu takımdan ayrılacağını da açıklayan Yalçın, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Tabii onların da bazı hedefleri, bizim de kendi adımıza hedeflerimiz var. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık. Oynayacağımız son üç maç Antalyaspor’da. Özellikle Sinan Başkan’a, yönetime değerli Antalyaspor taraftarına teşekkür ediyorum. Bizi burada çok iyi ağırladılar. Hiçbir sıkıntı yaşamadık. Güzel bir beş ay geçirdiğimizi düşünüyorum. İstediğimiz yere getirdiğimizi düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki senelerde tekrar yollarımız karşılaşır” ifadelerini kullandı.
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.