ASAYİŞ - 12 Kasım 2018 Pazartesi 11:19

Çanakkale’de kaçak su ürünleri operasyonu

A
A
A
Çanakkale’de kaçak su ürünleri operasyonu

Çanakkale’de Eceabat ilçesinde kaçak olarak avlanılan 1 ton deniz patlıcanı, 1 ton aynalı sazan ve 10 ton midyeye el konulurken, 4 araca 10 bin 560 TL idari para cezası kesildi.

Çanakkale’de Eceabat ilçesinde kaçak olarak avlanılan 1 ton deniz patlıcanı, 1 ton aynalı sazan ve 10 ton midyeye el konulurken, 4 araca 10 bin 560 TL idari para cezası kesildi.


Çanakkale Tarım ve Orman Müdürlüğü Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ekiplerinin kaçak olarak avlanılan su ürünlerine yönelik denetimleri devam ediyor. Gece yarısı Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ve jandarma ekipleri Kilitbahir’de yaptığı denetimlerde, durdurdukları 4 araçta avcılığı 1 ton deniz patlıcanı, boy yasağına uymayan 1 ton aynalı sazan ve 10 ton midyeye el konuldu. 4 araca 10 bin 560 TL idari para cezası kesildi.


Tarım ve Orman Müdürlüğü Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü’ne getirilen kaçak midye, deniz patlıcanlarının imha edileceği ifade edilirken, Milli Emlak Müdürlüğüne teslim edilecek olan sazanlarsa balık halinde satışı yapılacak.


Tarım ve Orman İl Müdürü Erdem Karadağ, "Bu gece su ürünleri kontrol ve denetim işlemleri sırasında ilgili arkadaşlarımız jandarmamız ile birlikte kaçak 4 araçta kaçak yollarla elde edilmiş su ürünlerini el koydu. İlgili kişilere ve 4 araca 10 bin 560 TL’lik bir idari para cezası kesildi. Bu yakalanan deniz patlıcanlarının bir kısmı canlı ürünlerdi. Canlı olanları anında denize döküldü. Diğer donmuş olarak yakalananları ise imha edeceğiz" şeklinde konuştu.


Denizlerin akciğeri olarak bilinen deniz patlıcanlarının her birinin yılda 150 ton kumu temizlediği belirtiliyor. Uzak doğuda afrodizyak etkisinin olduğuna inanılan, besin değeri açısından da zengin bir su ürünü olduğu bilinen deniz patlıcanı, kozmetik ve sabun sanayiinde de kullanılıyor. Ayrıca eklem iltihapları ile AIDS hastalığının tedavisinde de ilaç olarak kullanılıyor. Sığ sularda yaşayan deniz patlıcanları, Türkiye’de ise daha çok olta yemi olarak değerlendiriliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.