GÜNDEM - 14 Ekim 2025 Salı 12:04

İsrail’in karanlık yüzünü Gazzeliler dünyaya gösterdi

A
A
A
İsrail’in karanlık yüzünü Gazzeliler dünyaya gösterdi

İsrail’in karanlık yüzünün Gazellilerin ödediği bedel ile dünyanın gözleri önüne serildiğini belirten Dr. Öğretim Üyesi Ufuk Necat Taşçı, "Sadece Filistin meselesiyle alakalı gerçekleri değil, bugüne kadar İsrail’in bütün karanlığıyla alakalı, sistemin bütün statükoculuğuyla alakalı her şeyi ortaya çıkaran onların ödediği bedel oldu" dedi.


Çanakkale’de Siyasal Bilgiler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ufuk Necat Taşçı, Orta Doğu’daki son gelişmeleri İsrail’in Gazze halkına karşı yaptığı soykırımı ve işgali değerlendirdi.


Filistin meselesi hakkında yaptığı açıklamada artık bu davanın dünya insanlarının ortak davası olduğunu vurgulayan Taşçı, Filistin-İsrail meselesinin aslında Balfour Deklarasyonuyla başlayan 108 yıllık bir sürece tekabül ettiğini belirterek bu meselenin 2 yıllık bir süreçten ibaret olmadığını aktardı.


Taşçı, "2 sene önce İsrail’in bir soykırım yaparak Filistin’i dünyadan sileceğini düşündüğü bir sahneden aslında yıllardır bizim bildiğimiz bu bölgedeki insanların bildiği son 2 senenin meselesi olmadığını bu meselenin yani Balfour Deklarasyonuyla başlayan 108 senelik bir sürece tekabül ettiğini biz hep anlatmaya çalışıyorduk ama inandıramıyorduk" ifadelerine yer verdi.



İsrail’in en büyük destekçisi ABD’de bile vatandaşlar Filistin’i destekliyor


Gazze’de yaşanan soykırıma dünya vatandaşlarının büyük kısmının tepki gösterdiğini ifade eden Taşçı, "2 senedir devam eden bir soykırımla karşı karşıyayız. Bu sürecin en başında, özellikle batı dünyası, 7 Ekim’i baz alarak belli tepkileri vermekte çok geç kaldılar. 2 senenin sonuna geldiğimizde şu an çok farklı bir dünyaya uyanmış vaziyetteyiz. Ben hep bunu tarihi olarak şöyle izah ediyorum, 1948 itibariyle Filistin meselesi bir Arap-İsrail çatışması olarak geçen bir meseleydi. Literatürde hep böyleydi. Ancak sonrasında Oslo süreciyle beraber bu mesele Filistin-İsrail arasındaki bir çatışma sürecine dönüşmüş ve özellikle son 30-32 senedir Filistinliler Arap ve Körfez’deki komşularından, Müslüman ülkelerden bağımsız bir şekilde bu işgale karşı tek başlarına direnmek durumunda kalmışlardı. Ama 7 Ekim’den sonraki son iki senede, şu an geldiğimiz günümüz tablosu itibariyle bu çatışma artık insanlıkla İsrail arasındaki bir çatışmaya dönüştü. Dünyanın dört bir yanında gördüğümüz bu tepkiler, Sumut filosu bütün Avrupa şehirlerinde dahil olmak üzere Amerika hatta bu soykırımda İsrail’in en büyük destekçisi ve sponsoru olan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) de dahil olmak üzere çok ciddi bir şekilde artık Filistin insanlığın ortak vicdanı, ortak duruşu haline gelmiş durumda. Bugün ABD’ye baktığınızda 30 yaş altı grubun yüzde 60’ından fazlası şu an İsrail’e muhalif. Amerika’da bile bu durum böyleyse varın Avrupa’da ve dünyanın geri kalanındaki durumu siz düşünün."



"Küresel bir vicdan hareketi oluşturdular"


Vatandaşların kendi vicdanlarıyla hareket ederek dünyanın dört bir tarafında bu zulme ses çıkardıklarını söyleyen Dr. Ufuk Necat Taşçı, "Gösteriler bir taraftan bunu temsil ediyor, bir diğer taraftan da sistemin işlemediği, uluslararası sistem dediğimiz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dediğimiz bu statükonun içerisindeki tıkanıklığı eleştiren ve özellikle sistemini İsrail gibi bu hukuksuzluk üzerine içtihat oluşturmuş bir ülkeye karşı bir şey yapamadığı bir ortamda insanlık neler yapabilir bunu göstermeye başlıyorlar ve buna yetişemeyen insanlığın bu isyanına yetişemeyen bir sistemin tarumar olmak dışında başka bir geleceği gözükmüyor. O yüzden şu an insanlar bir inisiyatif almış durumdalar. Küresel bir vicdan hareketi oluşturdular. Bunu dünyanın dört bir yanında Türkiye’nin dört bir tarafında görüyoruz. Bugün Çanakkale kendi şehrimiz olmak üzere Türkiye’de birçok farklı ideolojik altyapıdan iktidar muhalefet partisi demeden herkesin buluştuğu nokta aynı şekilde. Şu anda Filistin olduğu sokaklara bakıyorsunuz. Artık en sekülerinden en mütedeyyinine kadar bütün insanlar ellerinde Filistin bayraklarıyla sokaklardalar. Türkiye’deki bu tablo dünyanın genelindeki bu tabloyla da fazlasıyla uyuşuyor" dedi.



"Gazelilerin ödediği bedel İsrail’in karanlık yüzünü ortaya çıkardı"


Gazzelilerin ödediği bedel ile İsrail’in karanlık yüzü ve sistemin bütün statükoculuğunu ortaya çıkardığını vurgulayan Ufuk Necat Taşçı, şöyle devam etti:


"2 sene önce İsrail’in bir soykırım yaparak Filistin’i dünyadan sileceğini düşündüğü bir sahneden aslında yıllardır bizim bildiğimiz bu bölgedeki insanların bildiği son 2 senenin meselesi olmadığını bu meselenin yani Balfour Deklarasyonuyla başlayan 108 senelik bir sürece tekabül ettiğini biz hep anlatmaya çalışıyorduk ama inandıramıyorduk. Gazze ve Filistin verdiği mücadeleyle hem bunları anlattığı hem de İsrail’in kendi yaptıklarıyla, soykırımıyla uluslararası toplumdan izole olduğu, bugün de bunun tezahürünü Çanakkale’den Türkiye’ye, Türkiye’den Orta Doğu’ya, Orta Doğu’dan dünyaya her tarafta görüyoruz. İnsanlık bir çığlık ve bir adalet çağrısı yükseltiyor Filistin’in önceliğinde. O yüzden Filistin’e ve Gazzelilerin ödediği bedeli de unutmamamız, onlara vefalı olmamız gerekiyor. Çünkü sadece Filistin meselesiyle alakalı gerçekleri değil, bugüne kadar İsrail’in bütün karanlığıyla alakalı, sistemin bütün statükoculuğuyla alakalı her şeyi ortaya çıkaran onların ödediği bedel oldu."



İsrail’in karanlık yüzünü Gazzeliler dünyaya gösterdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Üç aylar programında Ahıska Türkleri ve protokol bir araya geldi Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Üzümlü Kaymakamı Buğra Karadağ ve İl Müftüsü İsmail Fakirullahoğlu ile birlikte Üzümlü ilçesinde ikamet eden Ahıska Türkleri tarafından mübarek üç aylar münasebetiyle düzenlenen programa katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda Ahıskalı çocuklar Hadis-i Şerifler ve kasideler okuyarak ailenin önemi ile üç ayların manevi değerine ilişkin bilgiler verdi. Katılımcılar tarafından ilgiyle takip edilen program, ilçedeki Ahıska Türklerinin kültürel ve manevi hassasiyetlerini yansıtan görüntülere sahne oldu. Programda konuşan Vali Aydoğdu, düzenlenen etkinliğin anlamına dikkat çekerek, "Bu güzel ve anlamlı programdan dolayı gençlerimizi ve çocuklarımızı tebrik ediyorum. İnsanın anavatanı kendi çocukluğudur. İlk terbiyesini ailesinden, ilk öğretmenini ise annesinden alır. Çocuklarımızı yetiştiren hocalarımıza, anne ve babalarına teşekkür ediyorum. Bu geleneklerin Üzümlü’de yaşatılması çok önemli" dedi. Vali Aydoğdu konuşmasının devamında kültürel değerlerin korunması gerektiğini vurgulayarak, "Hangi asırda yaşarsak yaşayalım insan samimiyetinin ve sıcaklığının yerini hiçbir şey tutamaz. Küçüklerimize büyüklere saygıyı, aile büyüklerinin kıymetini, komşuluk hukukunu öğretmeli ve bu değerleri hayatımızda yaşatmalıyız," ifadelerini kullandı. Ahıska Türklerinin Erzincan ve Üzümlü’ye kattıkları değerlerden dolayı teşekkür eden Vali Aydoğdu, "En büyük teşekkürü bugün bu programı hazırlayan gençlerimize ediyorum. Üç aylarımız hayırlı ve bereketli olsun," dedi.
İstanbul Zeki Murat Göle: "İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık" Fenerbahçe Teknik Sorumlusu Zeki Murat Göle, Brann galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada, "İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık" dedi. Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi 6. hafta maçında Norveç temsilcisi SK Brann’ı deplasmanda 4-0 mağlup etti. Maçın ardından Teknik Direktör Domenico Tedesco’nun sarı kart cezası nedeniyle SK Brann maçına takımın başında çıkan Teknik Sorumlu Zeki Murat Göle, değerlendirmelerde bulundu. Göle, "Oyuncularımızı tebrik ediyorum. 90 dakika boyunca müthiş performans gösterdiler. Ellerinden gelen her şeyi yaptılar. A’dan Z’ye istediğimiz oyun şablonunu kusursuz uyguladılar. Oyuna iyi bir başlangıç yaptık, erken bir gol bulduk. Bununla beraber baskımız sürüyordu. Bir dönem oyunun kontrolünü kaybettik. Hızlı bir hücumda kırmızı kart pozisyonu oldu. Ondan sonra da oyunun tüm kontrolünü ele geçirdik. İyi bir skor. İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık. Zannedersem 11 ya da 12. sıradayız şu an. Hedeflerimiz var, sonuna kadar devam edeceğiz. Talisca’nın hat-trick yapması bizim için çok önemli. Bizim için çok değerli bir oyuncu. Onun adına çok mutluyuz. Çok da iyi bir oyun sergiledi. Ayrıca genç oyuncumuz Kamil, stoper mevkiindeki oyuncumuz. Ona da 10 dakikaya yakın süre verme şansımız oldu. Kendi adıma çok mutluyum çünkü ben de altyapıdan geldim. Altyapı hocası olarak A takıma çıktım. Benim için çok değerli bir andı. O açıdan da çok mutluyuz" diye konuştu.
Ankara HSK, bazı illerin vergi mahkemelerinin yargı çevrelerini yeniden belirledi Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından bazı illerin yeni kurulan bölge idare mahkemelerinin yargı çevreleri dikkate alınarak vergi mahkemelerinin görev alanlarını yeniden düzenledi. Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Genel Kurulu, Antalya, Diyarbakır ve Kayseri’de yeni kurulan bölge idare mahkemelerinin yargı çevreleri dikkate alınarak vergi mahkemelerinin görev alanlarını yeniden düzenledi. Karar, Resmi Gazete’de yayımlandı. HSK’nın kararına göre, yeni kurulan Antalya, Diyarbakır ve Kayseri Bölge İdare Mahkemelerinin yargı çevreleri ile diğer bölge idare mahkemelerine bağlı illerin coğrafi durumları, iş hacimleri, ulaşım yönünden yakınlıkları göz önüne alınarak Elazığ, Malatya Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Mahkemenin görev alanı yalnızca Malatya’nın mülki sınırları olarak belirlendi. Muş, Van Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Van Vergi Mahkemesi’nin görev alanı Van, Bitlis ve Hakkari illeri olarak düzenlendi. Bingöl, Erzurum Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Erzurum Vergi Mahkemesi’nin görev alanı Erzurum, Ağrı, Ardahan, Bayburt, Erzincan, Gümüşhane, Iğdır, Kars ve Tunceli illerinin mülki sınırları olarak belirlendi. Diyarbakır Vergi Mahkemelerinin yargı çevresi ise Diyarbakır, Bingöl, Elazığ ve Muş illerini kapsayacak şekilde yeniden oluşturuldu. Yeni düzenleme 2 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.
Niğde Prof. Dr. Hasan Uslu yeniden Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi rektörü oldu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yapılan rektör atamaları, Resmi Gazete’de yayımlandı. 2025/478 No’lu Cumhurbaşkanlığı Kararı kapsamında Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Hasan Uslu yeniden atandı. Böylece Prof. Dr. Uslu, görevini yeni dönemde de sürdürme yetkisi aldı. Prof. Dr. Hasan Uslu, ilk olarak 5 Ekim 2021 yılında rektör olarak atanmış, geçtiğimiz yıllarda üniversitenin akademik vizyonunu genişleten, fiziki kapasitesini güçlendiren ve öğrenci merkezli projeleriyle dikkat çekmişti. 1980 yılında Niğde’de doğan ilk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamlayan Uslu, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. 2005 yılında yüksek lisansını, 2009 yılında ise doktorasını İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Bölümünde tamamladı. Akademik kariyerine 2007-2009 yılları arasında Beykent Üniversitesi’nde Araştırma Görevlisi olarak başlayan Uslu, 2009-2011 yılları arasında aynı üniversitede Yardımcı Doçent olarak görev yaptı. 2011 yılında Üniversitelerarası Kurul tarafından Doçent unvanına layık görüldü. 2011-2016 yıllarında Beykent Üniversitesi’nde Doçent, 2017-2018 yıllarında Esenyurt Üniversitesi’nde Profesör, 2018-2019 yılları arasında İstanbul Aydın Üniversitesi’nde Profesör olarak görev aldı. 2019 Mayıs ayında memleketi Niğde’ye dönerek Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümünde Profesör olarak çalışmaya başladı. İstanbul Aydın Üniversitesi ve Esenyurt Üniversitesi’nde Rektör Yardımcılığı, Mühendislik Fakültesi Dekanlığı, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Vekilliği, MYO Müdürlüğü, Konservatuvar Müdürlüğü gibi önemli görevlerde bulunan Prof. Dr. Hasan Uslu, evli ve bir çocuk babasıdır.