GENEL - 17 Aralık 2017 Pazar 19:44

Bakan Eroğlu, Kızlaryolu Barajının temel atma törenine katıldı

A
A
A
Bakan Eroğlu, Kızlaryolu Barajının temel atma törenine katıldı

Kızlaryolu Barajının temel atma töreni Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.

Kızlaryolu Barajının temel atma töreni Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.


Çankırı Atatürk Stadı yanında kurulan platformda temel atma töreni yapıldı. Törene, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, DSİ Genel Müdürü Murat Acu, AK Parti Çankırı Milletvekilleri Av. Muhammet Emin Akbaşoğlu ve Hüseyin Filiz, Çorum Milletvekili Salim Uslu, Belediye Başkanı İrfan Dinç, ilçe belediye başkanları, daire amirleri, partililer ve vatandaşlar katıldı.


Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Çankırı’yı çok sevdiğinden bahsederek, "Yiğit insanlar, yaranlar diyarı Çankırı’yı çok seviyorum. Çankırı çok güzel bir diyar. Yemyeşil bir Çankırı inşa edeceğiz. Başbakanımız ayrıldı sizlere salamı var ne gerekiyorsa yapın dedi. Ayrıca dünya lideri Cumhurbaşkanımızında selamını getirdim. Bu coşkuyu önümüzdeki hafta cumhurbaşkanımızla birlikte olacağız ve kendisine ileteceğim. Yıllardan beri 1952’den beri hasretle beklenen devrez Kızlaryolu barajı sadece Çankırı’ya değil Kastamonu ve Çorum’a da hizmet edecek muhteşem bir barj. Yaklaşık maliyeti 450 milyon TL. Çok büyük bir alanı sulayacak. 156 bin dekar alanı sulayacak olan muhteşem bir baraj" dedi.


"Çankırı’ya çok güzel hizmetler yaptık" diyen Eroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:


"Çankırı’ya şu ana kadar yaptığımız yatırımlar 9 milyar TL’yi geçti. Bunlar içinde en büyük yatırım yapan Ulaştırma ve Orman Su İşleri Bakanlığı. Çankırı, Kastamonu arasındaki Ilgaz tüneli de Başbakanımızın Ulaştırma bakanlığı döneminde yapımına başlandı. Bütün yollar bölündü asfalt oldu. Yollarınız Afyon kaymağı gibi oldu. Gelmek çok kolay oldu. Eskiden buraya 3 saatte gelirdik şimdi neredeyse 1 saat 15 dk geldik. Başbakanımıza teşekkür ediyorum. Burada çok hatıralarım var. Mesai çalışması yaptığımız Çankırılılarla çalıştık. Çankırı’mıza Güldürcek Barajından güldür güldür su akıtacağız dedik suyu getirdik. Arıtma tesisi çok modern. İstanbul’da yaptığımız arıtma tesisi gibi burada da çok teknolojik bir arıtma tesisi yaptık. 225 km su boru hattı döşedik. Çankırı merkez dahil 6-7 yere su verdik.12 tane baraj gölet yaptık. Daha önce doğru düzgün gölet baraj yoktu. Bu yeterli mi değil. Baraj sayısını 22’ye gölet sayısını 10’a çıkaracağız. Toplam 32 tane baraj ve gölet yapacağız. En büyüğü de bugün atacağımız Devrez Barajı yani Kızlaryolu Barajı. Kızlaryolu Barajı’nın adını devrez barajı yapalım kabul ediyor musunuz? Devrez barajımız hayırlı uğurlu olsun. Çankırı’daki bütün toprakları sulayacağız. 189 bin dekar araziyi sulamaya açmışız daha önce yoktu. İnşallah 300 bin dekar araziyi sulamaya açmış olacağız ve çiftçilerimizin cebine her yıl bundan sonra 250 milyon tl girmiş olacak. Çankırı çok güzelleşiyor. Çankırı’yı da çok seviyorum Ankara’ya da yakınlaştı. Vekillerimiz geldi dedi ki ’Japonlar lastik fabrikası kuracak ama dereyi başka yere almamızı istediler.’ Dedim Çankırı’mıza istihdam sağlayacaklarsa burada Çankırı için iş ve aş imkanı sağlayacaklarsa gerekirse dereyi tersine bile akıtırız dedik bu sayede yatırımlar yapıldı. Başbakanımız dedi ki işsizliğin en az olduğu yer Çankırı inşallah refah seviyenizi de artıracağız. Bu barajlar buaraya refah getirecek. 35 dere ıslah ettik 3 dere daha ıslah ediliyor. Kalan dereleri ıslah etmek bizim boynumuzun borcu. Çankırı’yı yeşillendirelim diye talimat verdik. Müdürlerimiz burada. Şu ana kadar biz sadece 48 milyon fidanı toprakla buluşturmuşuz inşallah 2018’de 10 milyon fidanı daha Çankırı’da toprakla buluşturacağız. Okullar yeşil ağaçlandırılmış olacak. Hastaneler, camiler, okullar yol kenarları hep ağaçlandırılacak. Belediye başkanlarım ne kadar fidan isterseniz projeyi getirin fidanları verelim. Bizim hedefimiz Çankırı’yı yemyeşil yapmak çiçek gibi bir Çankırı yapacağız. Burada Çankırı da orman köyleri var bunları kalkındırmak için seferberlik başlattık. En yakın orman köyündeki alana ceviz, badem gelir getirici ağaçlar dikiyoruz. 3 yıl bakımı masrafları devlete ait geliri 49 yıl vatandaşa ait. Bal ormanı da kuruyoruz. Çankırı’nın çiçekleri çok şifalı dolayısıyla vatandaşa yeri yoksa yer vereceğiz bal ormanı kurdurmasına yardımcı olacağız. Çankırı’ya gönülden teşekkür ediyoruz. Çankırı 15 Temmuz’da hain darbe girişiminde gerçekten cesaretle bir kahramanlık destanı yazı. Başbakanımız bu yoldan geldi. Aynı istiklal harbinde olduğu gibi 2. Istiklal harbinde Başbakanımız Çankırı’daydı. Dolayısıyla Çankırı vatanına milletine sahip çıktı kahramanlar diyarı. Sizlere teşekkür ediyoruz. Cumhurbaşkanımız Başbakanımız bana daima Çankırı’ya ne gerekiyorsa yapcaksın diyor. Yapıyoruz yapacağız. Sadece biz çalışmıyoruz. Işte yollar barajlar, sulama tesisleri, dere ıslahları, hastaneler üniversite. Üniveristeyi Çankırıya kim getirdi AK Parti getirdi. Daha da güzel olcak inşallah. Güzel hizmetleri birlikte yapacağız. Sizlere de teşekkür ediyorum. Böyle soğuk günde bizleri karşıladınız. Rabbim Milletimizi devletimizi korusun. Başta alçak FETÖ terör örgütü, PKK, PYD terör örgütünü perişan eylesin. ABD başkanlığının ilan ettiği kendine göre, bizce kabul edilmeyen Kudüs’ün İsrail’in başkenti olmasını asla kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz dolayısıyla Kudus bizim göz bebeğimiz. Cumhurbaşkanımız islam işbirliği teşkilatı devlet başkanlarını topladı ve Filisitin’in baş şehri neresi Kudüs Allah’ın izniyle. Allah millietimizin bahtını açık eylesin. Sizleri iki cihanda aziz eylesin. Bu tesisis bereketli olmasını niyaz ediyorum. Çankırı için çok büyük destek veren Recep Tayyip Erdoğan’a buradan teşekkür etmeyi buradan borç biliyorum. Başbakanımıza teşekkür ediyorum".


"Kızlaryolu Barajı 1950’den beri hayalimizdi bir hayali gerçekleştiriyoruz" diyen AK Parti Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz, "İnanılır gibi değil. 450 milyon TL bu baraj. Çorum’a, Kastamonu’ya ve Çankırı’ya bereket getirecek. Bu barajdan elde edilen ürün hasılatı kısa sürede barajın hasılatını ödeyecek. Orman ve Su işleri Bakanı’mız Çankırı’ya en çok yatırım getiren bakanlar arasında birinci sırada. Bugüne kadar Çankırı 8 barajı bitirdi. 2019’a kadar bu 8 baraj tamamlanmış olacak. Göletlerimiz var, taşkın korumalarımız va.Bunların tamamı devlet su işlerinin işleri bunlardan önce bakanımıza iki teşekkür var. Çankırı’da musluklarımızdan akan suyun güldürecek barajından gelmesi bakanımızın talimatıyla gerçekleşti. Çankırı’da yapmış olduğumuz Yakınkent Organize Sanayinin ve yabancı yatırımcılar kaçmasın bu yatırım Çankırı’ya gelsin diye, bu Japonların fabrikasının bin dönüm arazisinin sayın bakanımızın ve DSİ’nin eli var. Konut ihtiyacımız var, kira fiyatları yüksek. Başbakanımıza söyledik en kısa zamanda ihaleye hazır olan 950 konutun TOKİ tarafından ihalesi yapılacak. Darda kalanın fakirin, fukaranın partisi olacağız. Sözümüzü ve taahhüdümüzü yerine getiriyoruz. Yerli otomobil Çankırı’ya yakışır. Bu kampanyaya tüm halkımızdan destek bekliyoruz" diye konuştu.


AK Parti Çankırı Milletvekili Av. Muhammet Emin Akbaşoğlu ise, "Başbakanımızıla kongremizi yaptık. Kendileri buradan Kırıkkale kongresine geçti. Hep beraber bugün tarihe tanıklık ediyoruz. 2017 Mayıs ayında bölgede yaptığımız incelemeler sonucunda barajın su tutacağı Köprülü köyü sakinlerinden Mehmet Eraslan amcamızla diyaloğumuz oldu. ‘Niçin geldiniz?’ dediğinde ‘buraya baraj yapılacak su tutacak havzayı yerinde görelim’ dediğimizde Mehmet amca dedi ki ‘75 yaşındayım 7 yaşında buralarda sizler gibi insanları gördüm. Onlar geldiler taşı oydular su ölçecekmiş buraya baraj yapılacak dediler’ dedi. Ama aradan 70 yıl geçti hala yapılmamıştı. Ama artık devir değişti başımızda Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Binali Yıldırım var, başımızda barajlar kralı Veysel Eroğlu var. Verdiğimiz sözün arkasındayız dedik 18 eylülde yer teslimi yapıldı ve şimdi huzurunuzda çankırının en büyük yatırımlarından olan 450 milyonluk yatırımın temelini atıyoruz. Hayırlı ve uğurlu olsun. Bu baraj Çankırımızı, Kastamonu ve Çorum’u sulayacak 3 vilayete hayat getirecek. Yol ve su da medeniyettir. Burada yaşayan insanlarımız Çankırı, Korgun Kurşunlu yolu ile 20 dakika mesafede ailenizle kızlar yolu barajında piknik yapabileceksiniz, balıkçılık, su sporları,mesire ve dinlenme yeri olarak da hizmet verecek. 160 bin dekar araziyi sulayacak, 120 milyon metreküp su tutacak, Çankırı ilimiz ile birlikte Kastamonu, Çorum illerimizde de tarım ve hayvancılığın gelişmesinde çok büyük katkı sağlayacak. Son 2 yılda 2 milyar TL yatırım yaptık. Bunu hep beraber yaptık. Sizler bizlere destek verdiniz" " şeklinde konuştu.


DSİ Genel Müdürü Murat Acu yaptığı konuşmada, "Büyük bir hizmetin temel atma töreni için buradayız. Toplamda 450 milyon TL değerindeki bir sulama tesisinin depolama tesisi Çankırı Devrez Barajının temel atma merasimi için buradayız. 156 bin dekar alana hizmet ediyor bu proje aynı zamanda Çankırı’yla beraber Kastamonu ve Çorum Kargı’nın da sulama alanlarına etki ediyor. Kurşunlu’da yapılacak olan bu baraj. Proje bedeli 450 milyon TL sadece barajın yapım bedeli 130 milyon TL. 92 metre yüksekliğinde olan bir baraj. Hepimize hayırlı olsun. Çankırı’ya yatırım yapmaya devam ediyoruz 2003 yılından beri 8 baraj, 4 gölet yaptık ve 240 milyon metreküp su depoladık. Kurak sezonlar yaşıyoruz.Bu sene son 44 yılın en kurak yılını yaşadık. Ama bakanımız liderliğinde bu sıkıntılarımızı Türkiye’ye yansıtmadık. Bu kuraklığa rağmen hiçbir şehrimiz su sıkıntısı yaşamadı yaptığımız barajlardan dolayı. Bakanımızın bin günde bin gölet projesi kapsamında bin tane gölet bitirdik 2019 yılına kadar 1071 gölet daha bitireceğiz" dedi.


Yapılan konuşmaların ardından temel atma törenine geçildi. Barajın yapılacağı yerde de Çankırı Vali Yardımcısı Abdullah Aslaner, Kurşunlu Kaymakam V. Betül Büyükkılıç ile yetkililere canlı bağlantı yapılarak Bakan Veysel Eroğlu’nun talimatı ile temel atma töreni gerçekleştirildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Hayvanlara kötü davranan ve kaçak avlanan 62 kişiye 788 bin TL ceza Doğa Koruma ve Milli Parklar 11. Bölge Müdürlüğü tarafından, Hayvanları Koruma Kanunu’nu ihlal eden 13 kişi ve avcılık kurallarına uymayan 49 olmak üzere toplam 62 kişiye 788 bin TL idari para cezası uygulandı. Samsun’da Doğa Koruma ve Milli Parklar 11. Bölge Müdürlüğü tarafından 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında 2024 yılında hayvanlara kötü muamele yapan 13 kişiye ise 390 bin TL idari para cezası verildi. 49 avcı ve 13 kişiye toplam 788 bin TL para cezası kesildi Öte yandan av koruma ve kontrol çalışmaları kapsamında 2024 yılında şimdiye kadar 49 avcıya kurallara uymaması ya da kaçak avcılık sonucu toplam 398 bin TL idari para cezası kesildi. Hayvanlara kötü muamele yapan 13 kişiye de bu yıl içerisinde şimdiye kadar 390 bin TL ceza uygulandı. Müdürlük tarafından 2024’te toplam 62 kişiye 788 bin TL idari para cezası yazıldı. 198 yeni avcıyla birlikte Samsun’daki avcı sayısı 4 bin 935’e yükseldi Bu yıl Samsun’da 11 adet avcılık kursu açıldı. 2024’te bugüne kadar kursu bitirerek, avcı belgesi alan kişi sayısı ise 198 oldu. Yeni eklenen 198 avcı ile birlikte Samsun’daki aktif avcı sayısı 4 bin 935’e çıktı. Bu avcıları denetlemeyle görevli de 7 tane fahri av müfettişi bulunuyor. Bu yıl itibariyle 3 bin 74 adet avlanma pulu verilirken, bu pullardan 1,6 milyon TL gelir sağlandı.
Samsun ‘Aşılar ölümcül hastalıklara karşı koruma sağlar’ Aşının insanlık için tarihi bir buluş olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, “Aşı karşıtlığını önlemek sorumluluğumuz olmalıdır. Aşılar çocuk felci, tetanoz, difteri gibi ölümcül hastalıklara karşı çocuğunuzu korumanın yanında, hastalıkların çocuktan çocuğa yayılımını önleyerek büyük oranda azaltılmasını veya ortadan kaldırılmasını sağlar” dedi. Liv Hospital Samsun Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, her yıl Nisan ayının son haftasında kutlanan “Aşı Haftası” nedeniyle aşının önemi hakkında bilgilendirmede bulundu. “Aşı insanlık tarihi için önemli bir buluştur” Aşının insanlık tarihini etkileyen çok önemli bir buluş olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Çebi, “Dünyada her yıl aşı ile önlenebilir hastalıklardan 2-3 milyon çocuk ölmektedir. Küresel aşılama ile bunun 1,5 milyonu önlenebilir. Aşılar çocuk felci, tetanoz, difteri gibi ölümcül hastalıklara karşı çocuğunuzu korumanın yanında, hastalıkların çocuktan çocuğa yayılımını önleyerek büyük oranda azaltılmasını veya ortadan kaldırılmasını sağlar” diye konuştu. “Öncelikli görevimiz hastalıkları önlemek” Öncelikli görevlerinin hastalıkları önlemek olduğunu belirten Uzm. Dr. Çebi, “Biz hekimlerin öncelikli görevi, hastalıkları tedavi etmek değil, hastalıkların önlenmesini sağlamaktır. Aşılar bu amaca hizmet eden elimizdeki en önemli araçtır. Ülkemizde aile sağlığı merkezlerinde 13 hastalığa karşı ücretsiz aşılama yapılmaktadır. Her yıl bu sayede 14 bin. 296 çocuğun ölümü engellenmektedir. Çocuklarımız ve ülkemizin sağlıklı geleceği için çocuklarımızı aşılatmalıyız” şeklinde konuştu. “Dünyada aşılanma oranlarında düşüş var” Son yıllarda aşılamanın kanıtlanmış faydalarının iyi bilinmesine rağmen çocukluk çağındaki aşılanma oranlarında global bir düşüş yaşandığının altını çizen Uzm. Dr. Çebi, "Avrupa‘da 2017 verilerine göre kızamık vaka sayısının bir önceki yıla göre yaklaşık 3 kat arttığı ve tanı alan vakaların yüzde 87‘sinin aşılanmayı reddettiği tespit edilmiştir. Yine Avrupa‘da boğmaca, tetanoz ve difteri aşısı ile bağışıklama oranı yüzde 92‘ye, Amerika‘da ise yüzde 91‘e kadar düşmüştür” ifadelerini kullandı. “Aşı karşıtlığını önlemek sorumluluğumuz olmalı” Türkiye‘de de genel aşılanma oranlarında düşüş yaşandığının belirlendiğini ifade eden Uzm. Dr. Çebi, “Ülkemizde kızamık, kızamıkçık, kabakulak, difteri, aselüler boğmaca, tetanoz, konjuge pnömokok ve Hepatit B aşıları ile bağışıklama oranları 2016 yılında yüzde 98 iken sonraki yılda yüzde 96‘ya gerilemiştir. Bu yüzden Dünya Sağlık Örgütü’nün 2019 yılı için belirlediği 10 küresel sorun içerisinde aşı reddine de yer vermiştir. Bu bağlamda aşı karşıtlığını önlemek toplumsal bir sorumluluk olmalıdır” açıklamasında bulundu.
İzmir İzmir’de her gün 850 işçi 2 bin kilometrelik güzergahı temizliyor İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri, sağlıklı bir kent ve temiz çevre için yoğun mesai harcarken, 850 personel, 2 bin kilometrelik hatta her gün çalışma yürütülüyor. İzmir’de günlük oluşan 4 bin 500 ton evsel atığın yanı sıra sokaklardan da tonlarca çöp toplanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı Kent Temizliği Şube Müdürlüğü ekipleri, kent ve insan sağlığını korumak, çevrenin kirlenmesini engellemek için ter döküyor. 850 personel, 3 vardiya şeklinde 2 bin kilometrelik hatta her gün çalışma yürütülüyor. İzmir’de günlük 4 bin 500 ton evsel atığın yanı sıra sokaklardan da tonlarca çöp toplanıyor. Ekipler, son olarak binlerce insanın alışveriş için geldiği Konak’taki Gıda Çarşı’nda sokakları karış karış gezerek temizledi. 25 personel ve 5 yıkama aracıyla saatler süren çalışmalarda bir tona yakın atık toplandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanı Kemal Kılıç, İzmir ticaretinin kalbinde yoğun bir temizlik seferberliği başlattıklarını söyledi. Köyler, mahalleler, refüjler, ana arterler, sahiller gibi şehrin her yerinde çalışmaların sürekli devam ettiğini vurgulayan Kemal Kılıç, “Sigara izmaritlerinin atılması için küllükler ve çöpler mevcut; ancak bunlar yine de yerlere, mazgallara atılıyor. Gıda ambalajları, plastik bardaklar ve daha birçok şey çöp yerine yerlere atılıyor. İzmir rüzgarlı bir kent. Biz temizliyoruz ancak bu tür çöpler Körfez’e kadar ulaşıyor” dedi. Küresel bir kirlilik krizi gerçeğinin bulunduğuna değinen Kemal Kılıç, şunları söyledi: “Dünya kirlilikten etkileniyor. Okyanusta plastikten oluşan bir ada var. Türkiye bu kirlilikten muaf değil. Bütün denizler birbirine bağlı. Sokağa attığımız çöpler, dereler ve rüzgar aracılığıyla denize ulaşıyor. Bütün bu atıklar denizlerde balıkların, canlıların yediği besinlere karışıyor. Her yıl binlerce ton plastik denizlere karışıyor. Bunu ancak karada kirlilik oluşmadan engelleyebiliriz. Bunu yapabilirsek, geri dönüşümü arttırsak, geri dönüşümü mümkün olan atıkları bu tür kutulara atarsak, özellikle plastik kirliliğinin önüne geçmiş oluruz.” Bireysel olarak da birçok önlem alınabileceğini belirten Kılıç, “Şehri temizlemek evet bizim işimiz ve bunu yapıyoruz; ancak kenti kirletmemek de mümkün. Sokaklara atılan tonlarca atık var. Toplamakla atık bitmiyor. Bilinçli olmamız gerekiyor. Emekçi kardeşlerimize yardımcı olmamız lazım. Onlar temizlemekten yorulmazlar. Ancak güzel ve temiz bir İzmir’de yaşamak istiyorsak, kirletmemeliyiz” diye konuştu.
Sivas Meteor diyende var kale diyende, köy halkı canından bezdi Sivas’ta kayalıkların altında hazine arayan defineciler köylüleri canından bezdirdi. Sivas’ın merkeze bağlı Yaramış köyünde bulunan kaya görenlerin dikkatini çekiyor. Köyün çıkış bölgesinde bulunan kaya kimilerine göre eski bir kaleyken kimilerine göreyse bir göktaşı olarak biliniyor. Köylüler tarafından ‘topak taş’ olarak bilinen kayalık, son zamanlarda ise definecilerin tahribatına uğruyor. ’Artık huzurumuzu kaybettik’ diyen köy sakinlerinden Muammer Biçici, “Kazı yapıyorlar ama burada kesinlikle bir define yok. Burada bir önlem alınmalı” dedi. “Arkeologlar bir çalışma yapsa belki bir şeyler çıkar” Biçici, bu kayalığın köy içerisinde ‘topak taş’ olarak adlandırıldığını ifade ederek, “Bu kayalığa eskiden meteor diyenler oldu. Kale diyenler oldu. Defineciler gelip sürekli bu kayanın dibinde kazı yapıyor. Kazı yapıyorlar ama burada kesinlikle bir define yok. Biz köylüler olarak böyle çirkin şeyler görmek ve karşı karşıya kalmak istemiyoruz. Bazen burada define arayanlarla denk geliyoruz. En fazla korna yapabiliyoruz. Müdahale edemiyoruz çünkü silahları oluyor. Jandarma ekiplerimiz gelip kontrol ediyor sürekli. Bir problem yaşamıyoruz ama bunun için bir önlem alınmalı. Buraya meteor diyenler oldu ama bence meteor falan değil. Eskiden yerleşim yerleri farklı olduğundan dolayı belki bir kale olabilir. Burada konuyla alakalı arkeologlar bir çalışma yapsa belki bir şeyler çıkar. Buraya köy içerisinde ‘topak taş’ deniyor. Taşların bir araya gelmesiyle birleşmiş ve bu hale geldiği rivayetleri de var. Çok ilginç bir görüntüsü var” şeklinde konuştu.
Batman Organik Sason çileğinde yılın ilk hasadı bereketli başladı Batman’ın Sason ilçesinde organik olarak yetiştirilen, rengiyle göze hitap eden, tadı ve kokusuyla da iştah kabartan meşhur Sason çileğinde yılın ilk hasadına başlandı. Devletin sağladığı yüzde 80 hibeyle ekilen çilek tarlalarında 2024 yılının ilk hasadına başlanmasıyla çiftçinin de yüzü gülüyor. Tütüne alternatif olarak 2011 yılında devlet desteği ile ilçede ekimine başlanan ve her geçen yıl yaygınlaştırılan Sason çileği, hasadın başlanmasıyla tezgahlarda yerini aldı. İlçede organik olarak yetiştirilen, rengiyle göze hitap eden, tadı ve kokusuyla da iştah kabartan meşhur Sason çileği tezgahlarda şu anda kilogramı 50 liradan, kasa halinde ise 150 liradan satılıyor. Kış ayları ve ilkbahardaki yağışların normal geçmesinin ardından bol ve bereketli bir hasat beklediklerini belirten çilek yetiştiricilerinden Hasan Erikli, "Sason’da organik olarak yetiştirilen çilekte yılın ilk hasadına başladık. Bereketli bol bir hasat bekliyoruz. Ürünlerimiz oldukça sağlıklı görünüyor. Organik çilek üretiyoruz. İlk hasadımız olduğu için şimdilik 1 kilogramını 50 TL’den satıyoruz. Daha sonra mahsulümüz arttığında zamanla fiyatını daha aşağıya çekeceğiz. İlk hasadımızdan elde ettiğimiz çileği Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde satışa sunuyoruz. İlerleyen zamanda mahsulün artmasıyla komisyoncuların aracılığıyla batıdaki bütün illere göndererek satıyoruz" dedi. “Organik Sason çileğinin tadı ve kokusu çok güzel” Havaların ısınmasıyla birlikte çilek hasadına başladıklarını belirten hasatta çalışarak geçimini sağlayan kadınlardan Menice Erikli, “Çilek olgunlaştıkça tadı ve kokusu daha da güzelleşiyor. Bu yıl havaların güzel olması nedeniyle daha erken toplanmaya başladık. Bizler topladıkça buraya gelen komisyonculara satışa sunuyoruz. Bazı çiftçilerimiz de yolda satışa sunuyor. Bölgedeki kadınlara da iş olanağı sağlıyor. Ev hanımları sadece evde değil çilek tarlalarında da çalışarak geçimlerine katkı sağlıyor. Sason çileğinin farkı organik olarak yetiştirilmesinden kaynaklanıyor” diye konuştu. Özellikle Batman yolu üzerindeki köylerde yaşayan vatandaşların önemli geçim kaynakları arasında olan Sason çileğinin, 8 ay boyunca üretimi devam etmesi bekleniyor.