EKONOMİ - 01 Şubat 2021 Pazartesi 09:22

Yalın üretime geçen medikal fabrikasında yüzde 54 verimlilik artışı sağlandı

A
A
A
Yalın üretime geçen medikal fabrikasında yüzde 54 verimlilik artışı sağlandı

Salgın sürecinde başta yurtdışından gelen talepleri karşılamaya çalışan yüksek teknoloji ürün grubu tıbbi cihaz üreten firma, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) öncülüğünde başlatılan yalın üretime geçerek yüzde 54 verimlilik artışı sağladı.

Salgın sürecinde başta yurtdışından gelen talepleri karşılamaya çalışan yüksek teknoloji ürün grubu tıbbi cihaz üreten firma, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) öncülüğünde başlatılan yalın üretime geçerek yüzde 54 verimlilik artışı sağladı.


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğünün 2020-2021 yılı temasını kaynak verimliliği olarak belirlemesinin ardından ASO Ankara Model Fabrika yalın üretim modeli örneği, Çankırı’da tıbbi cihaz üretimi yapan fabrikada uygulandı. Korona virüs ile mücadelenin yapıldığı şu günlerde tüm ülkelerin ihtiyaç duyduğu solunum cihazları başta olmak üzere, medikal ürünlerin üretimini yapan fabrika, yurtiçi ve yurtdışı taleplerini karşılamak için personel sayısını, zamanı ve ham madde ihtiyacını optimum seviyede kullanarak ürün taleplerine yetişebilmek amacıyla yalın üretime geçti. 4 aylık sürede yalın üretim sayesinde fabrikada yüzde 54 verim artışının sağlandığı açıklandı. Gaz Prizi Montaj Hattında yalın üretim sisteminin uygulandığı fabrikada, yalın üretim eğitimlerinin ise 2021 yılının sonuna kadar tamamlanması hedefliyor.



“Fabrikamızda montaj hattımızda yüzde 54 verimlilik artışı sağladık”


Fabrikada montaj hattında yüzde 54 verimlilik artışı sağlandığını söyleyen Makine Mühendisi Kaan Recep Çelikten, “Cirosunun yüzde 50’sini ihracattan elde eden bir firma olarak yurtdışında rekabet gücümüzün azaldığını hissetmeye başlamıştık. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın temaslarıyla Ankara’da model fabrika ile tanıştık ve onların sayesinde yalın dönüşüm içerisine girdik. Bu verimlilik artışından faydalanmak için projeye başladık. Projeyi Gaz Prizi Montaj Hattında uyguladık. Eskiden bir bant üzerinde ilerleyen Gaz Prizi Montaj Hattımızı, U tipi montaj hattına çevirdik ve bu sayede esnekliğimizi artırmış olduk. Daha önce 6 kişiyle 1 dakikada çıkardığımız ürünü şu anda 3 kişi ile 58 saniye gibi bir sürede çıkartıyoruz. Bu da bizlere yüzde 54 civarında bir verimlilik artışı sağladı. Yalın üretimin bizlere diğer bir katkısı da personelimizin moral ve motivasyonunu ciddi manada artırmasıdır. Ayrıca üretim hattı içindeki süreç performanslarının takibini kolaylaştırdı. Tüm bu çalışmalar sonunda personelimizin iş memnuniyeti ve üretimin verimliliği arttı. Böylelikle firmamızda kümülatif verimliliği artmış oldu” dedi.



“Yalın üretim kalite, performans ve finansal olarak büyük katkı sağladı”


Dünya’da rekabetin çok sert bir hal almaya başladığını belirten Çelikten, “Bizim de buna ayak uydurmamız gerektiği için bu işe giriştik. Yalın üretimin en temel çıktısı personelimizin ve bizlerin bu felsefeyi kavramasıyla birlikte firmamıza finansal olarak da ciddi katkısı oldu. Kalite artışı ve yenileme işlemi oranlarımızda yüzde 77 civarında düşüş sağladı. Proje tamamlandı ancak biz, yalın dönüşümü firmamızda tamamen yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Yalın dönüşüm üretim modelini ve felsefesini fabrikada üretimimizin her aşamasında kullandığımızda yüzde 50 gibi bir iyileşme ile maliyetlerimizde düşüş ve üretkenliğimizde artış bekliyoruz. Böylece kapasitemizde de yüzde 50 civarında bir artış sağlanacağını planlıyoruz. Bütün bunları ciddi paralar harcamadan, ciddi yatırım yapmadan, hatlarda çok küçük değişikliklerle tekrar kurgulayarak ciddi verim artışı elde etmeye başladık. Yalın üretimde amaç zaten ciddi ve büyük ölçekli yatırımlar yapmadan elinizdeki imkanlarla en yüksek verimliliği sağlamaktır. Bizlerde bunu hedefledik. Bunu fabrikamızın montaj hatlarından en önemli nokta olan Gaz Prizi Montaj Hattında başardık, fabrikamız genelinde de yaygınlaştıracağız” diye konuştu.



“Fabrikamızın genelinde yalın üretimi yaygınlaştıracağız”


Öğren-dönüş projesine yaklaşık 3,5 ay önce başladıklarını anlatan Çelikten, “Bu zaman zarfında Gaz Prizi Montaj Hattında yüzde 54 oranında verimlilik elde ettik. Diğer bölümlerimizde ise 2021 yılı sonuna kadar bütün montaj hatlarında aynı şekilde tek parça üretim akışı sağlayan bantlar kuracağız. Bu bantlarında hepsinde ortalama olarak yüzde 50 verim elde edeceğimizi öngörüyoruz. 80’den fazla ülkeye ihracat yapan bir firma olarak hem kalitemizi hem de rekabetçiliğimizi arttırarak ülkemizi ve Çankırı’yı Dünya’da daha iyi temsil etmeyi amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.



“4 ay önce fabrikada başlayan yalın üretimin sonuna gelinde”


Yalın üretim eğitimleriyle stok oranlarının minimum seviyede tutulması sağlanarak, aynı zamanda kaynakların (iş gücü, hammadde, enerji, lojistik vb.) daha verimli kullanılmasının amaçlandığını söyleyen KUZKA Çankırı Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Mahmut Oral Taşçı ise, şöyle konuştu:


“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü 2020-2021 yılı temasını kaynak verimliliği olarak ilan etmişti. Biz de kaynak verimliliği temasını kendi Bölgemizde uygulamak amacıyla Ankara Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren model fabrikanın yalın üretim öğren-dönüş programının, Çankırı’da faaliyet gösteren işletmelerimiz açısından faydalı olacağını düşündük ve bu kapsamda model fabrikayı ziyarette bulunduk. Yaptığımız görüşmeler sonucunda tıbbi cihaz üretimi yapan firmamız yalın üretimi kabul ederek projemizi burada başlatmış olduk. Model fabrikanın Ankara dışında ’Öğren-Dönüş Eğitimini’ uyguladığı ilk il Çankırı oldu."



“İşletmelerimizin kaynak verimliliğini daha verimli kullanmalarını sağlamalarını istiyoruz”


Taşçı, “Model fabrika ve öğren-dönüş programını yüksek teknolojili alanda faaliyet gösteren tıbbi medikal cihazlar özelinde başlatmış olduk. Bu kapsamda verimlilik anlamında üretimde kaynakların daha verimli kullanılması ve ürün montajında ihtiyaçtan fazla personel çalıştırılması, zaman kaybı gibi israfların önüne geçilmiş oldu. Kaynak verimliliğinde amacımız işletmelerimizin kaynaklarını daha verimli kullanılmasını sağlamaktır. Bu kapsamda Ajansımız 2021 yılı teknik destek programı ile de destek sağlayacaktır. İşletmelere kaynak verimliliği ve yönetim danışmanlığı kapsamında dışarıdan almak istedikleri hizmetleri Ajansımıza sunacakları proje üzerinden finanse edebileceğiz. Bu çalışmalar kapsamında elde ettiğimiz sonuçların çarpan etkisi oluşturarak Bölgemizdeki tüm işletmelere yayılması ana hedefimiz. Çankırı başlangıç noktamız oldu. Bölgemizde faaliyet gösteren Kastamonu ve Sinop ile Çankırı’da bu programdan faydalanmayan diğer işletmelerimizi de kaynak verimliliği anlamında bu programlara katılmalarını beklemekteyiz" ifadesini kullandı.


Yalın üretim programının uygulandığı fabrikada 4 ayın sonunda çalışmalara katkı sağlayan Makine Mühendisi Kaan Recep Çelikten ile İhsan Aydos ve Genel Koordinatör Veysel Tekin’e katılım belgesi verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.