POLİTİKA - 22 Ağustos 2025 Cuma 20:36

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: "Türkiye’nin 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor"

A
A
A
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: "Türkiye’nin 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor"

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Türkiye’nin 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor. 2030 yılına kadar şu anda almış olduğumuz tedbirlerin başarısız olması durumunda bizim su stresi altında olan bir ülkeden su fakiri olan bir ülke kategorisine geçmemiz içten bile değil" dedi.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çorum’da inşa edilen Koçhisar Barajı 2. Kademe İçme Suyu Arıtma Tesisi ve depolama iletim hatları şantiyesini ziyaret etti. Tesiste incelemelerde bulunan Bakan Yumaklı, yetkililerden çalışmalarla ilgili bilgi aldı. İncelemelerinin ardından açıklama yapan Bakan Yumaklı, inşa edilen tesisin Çorum için önemine dikkat çekti. Suyla ilgili yatırımlara değinen Yumaklı, "Gıda arz güvenliği için her konu son derece önemli ama bir o kadar da bundan sonraki dönemde karşımıza stratejik bir konu olarak gelecek su da önemli. Sadece tarımsal üretim için değil ya da sanayi üretimi için değil, aynı zamanda şehirlerimizde yaşayan vatandaşlarımızın da sağlıklı içme suyuna ulaşması için de elbette gereken yatırımlar yapılıyor, yapılmaya devam ediyor. Çünkü bundan sonraki dönemde iklim değişikliği ile birlikte su ve suya dair her şey çok daha önemli olacak. Hatta bu önemi katlanarak devam edecek" dedi.



"Türkiye’nin 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor"


23 yılda su alanında yapılan yatırımlarla ilgili bilgiler veren Yumaklı, "Son 23 yılda AK Parti hükümetleri döneminde suyun akışına yön veren birçok yatırım yapıldı. Yaklaşık 3,5 trilyonluk bir bedelle 10 binin üzerinde su ve sulama tesisi ve benzeri tesisler vatandaşların hizmetine sunuldu. Biz her damla suyu saklayan bir bilgelik ve gelecek nesillere bırakılmış bir miras olarak gördük. Bu vizyonla, bu amaçla, bu hedefle çalışmaya devam ettik. Gıda güvenliği için Türkiye’mizde tarımsal üretimin devam edebilmesi için 72 milyon dekarlık alanı da sulamaya açtık. 75 baraj ve gölet, 3.4 milyar metreküplük ek su depolama tesisi, 102 arıtma tesisi, 115 bin kilometrelik bir borulama sistemi ile dünyanın çevresini üç defa dolaşabilecek borulama sistemiyle yatırımlarımızı yaptık. 2100 yılına kadar suyumuzu planlamak için Devlet Su İşleri başta olmak üzere bakanlığımızın bütün birimleri gece gündüz çalışıyor. İklim değişikliğinin etkisini her alanda yaşadığımız gibi su ve suya dair her konuda da yaşıyoruz. Türkiye’nin bu simülasyonları göz önüne aldığımızda 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor. 2030 yılına kadar şu anda almış olduğumuz tedbirlerin başarısız olması durumunda bizim su stresi altında olan bir ülkeden su fakiri olan bir ülke kategorisine geçmemiz içten bile değil. Dolayısıyla ulusal anlamda ilan etmiş olduğumuz ve Emine Erdoğan hanımefendinin himayelerindeki su verimliliği seferberliği ile hem ülkemizde hem de bunu bütün dünyaya aynı sıfır atıkta olduğu gibi büyük bir başarıyla uygulamasını göstermek istiyoruz. Bu hem ülkemiz için önemli ve hayati derecede hem de bütün dünyaya bu anlamda örnek olmak istiyoruz. Ulusal Su Kurulu’nun dördüncü toplantısını pazartesi günü gerçekleştirdik. Burada da gene bahsetmiş olduğum suyun hayatiyetine dair altı önemli karar aldık. Bunu da kamuoyumuzla paylaştık" diye konuştu.



"Algıyı yönetmeyin, suyunuzu yönetin"


Yerel yönetimlere çağrıda bulunan Bakan YUmaklı, "Buradan bütün yerel yönetimlere, belediyelerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Değerli yöneticiler, bunu göz ardı edemeyiz, bunu yok sayamayız, bunu önemsiz göremeyiz. Son ana gelene kadar bu konuda bu belirtmiş olduğumuz hususlar yerine getirilmezse problem yaşanması mukadderdir. Dolayısıyla sizlerden istirhamım bunu sadece yanınızda çalışan profesyonellere bırakmayın, lütfen kendiniz de bizzatihi takip edin. Emin olun bu faaliyette bulunduğunuz diğer konulardan çok çok daha önemli ve hayati. Yine atık suların arıtılarak şehirlerin içerisinde, park bahçelerde kullanılması ya da daha büyük ölçekte tarımsal üretimde kullanılması, şehirlerin imar uygulamalarının su varlığına göre, doğru işletme, biraz önce söylediğim gibi, uygulamaları son derece hayati. Ben herhangi bir polemiğe girmek istemiyorum. Biz Tarım ve Orman Bakanlığı olarak Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüzün görev ve faaliyet alanı içerisindeki bütün uygulamaları, bütün yatırımları birebir de takip eden birisi olarak söylüyorum. Biz ülkemizdeki hangi konuda olursa olsun suyun depolanması, suyun arzı konusunda görev ve sorumluluklarımızı harfiyen ve sonuna kadar yerine getiriyoruz. Dolayısıyla buradan da ilgililere tavsiyem; algıyı yönetmeyin, suyunuzu yönetin. Bu temsil etmiş olduğunuz ve hizmet vermekle mükellef olduğunuz vatandaşlarımız için son derece önemli bir husus. Belediyelerimizin, kendilerinin ölçeklerinin üzerinde bir yatırım olması durumunda da bu zamana kadar olduğu gibi Devlet Su İşleri’yle bu konuda bir sözleşme yaparak onların da bu ihtiyacını karşılamak üzere yatırıma hazır olduğunu buradan belirtmek istiyorum" şeklinde konuştu.



"35 milyar liralık bir tesis yatırımı var"


Çorum’da 23 yılda yapılan su yatırımlarıyla ilgili bilgi veren Bakan Yumaklı, "35 milyar liralık bir tesis yatırımı var. Çorum’da 135 tesis var. Bugün de Çorum’a yeni bir tesis yatırımı kazandırmanın arefesindeyiz. Çorum Koçhisar Barajı’nın 2. Kademe İçme Suyu Arıtma Tesisi ve depolara iletim hattını yakından inceledik. Projenin tamamlanma oranı yarıyı geçmiş durumda. Bu sevindirici bir husus. İnşallah 2026 yılı bitmeden biz bu yatırımı Çorumlu hemşehrilerimizin hizmetine sunmuş olacağız. Maliyeti yaklaşık 1.2 milyar lira. Çorum’un yıllık ihtiyacı 21 milyon metreküplük bir su. Bu tesisle birlikte Koçhisar, Hatap, Yeni Hayat barajlarından toplam 29 milyon metreküplük su gelecek ve bu arıtma tesisine, önceden yapılmış hemen yanındaki arıtma tesisiyle birlikte aktarılmış olacak. Uzun vadeli su sorununu da böylece çözmüş olacak. Sorun yaşamamak adına önemli bir yatırım. Tabii ki Çorum’a yaptıklarımız sadece bu yatırımdan ibaret değil. Halihazırda yatırım programımızda 13 milyar lira maliyetli 97 iş var. Bu yıl 2,5 milyar liralık bir ödenek ayrıldı. Dolayısıyla bu ödeneği bu yatırımların hızlıca tamamlanması için kullanmaya devam ediyoruz. 1.8 milyar lira maliyetli Çorum Obruk Dutludere sulaması ikmali de yüzde 30 bitti. 5 bin 500 hektarlık bir alanı sulayacak. Bizim bütün hedefimiz Haziran 2026’ya kadar bunun yapımını tamamlamak. Yine 297 milyon lira maliyetli Çorum Sungurlu Diği Göleti de yüzde 60 bitti. Yaklaşık 2 milyon metreküplük su depolama hacmine ulaşan bu yatırım da inşallah bu yıl bitmeden evvel hizmete açılmış olacak" ifadelerini kullandı.



Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: "Türkiye’nin 2100 yılına kadar su kaynaklarının yüzde 25’ini kaybedeceği öngörülüyor"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da müzeleri 600 bini aşkın kişi ziyaret etti Samsun’da farklı temalardaki müzeleri 2025’te 600 bini aşkın kişi ziyaret etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Odak Samsun diyerek çıktığımız yolda turizmin her başlığında, doğal güzelliklere sahip tüm destinasyonlarımızda, tarihi ve kültürel tüm mekanlarımızda ziyaretçi sayılarımızı artırmakta, şehrimizin güzelliklerini herkese tanıtmakta kararlıyız" dedi. Samsun, sahip olduğu müze çeşitliliği ve kültürel mirasıyla da dikkat çekiyor. Büyükşehir Belediyesi sorumluluğundaki farklı temalardaki 6 müze kentin kültür zenginliğine katkı sunuyor. 2025 yılında bir önceki yıla göre ziyaretçi sayısı yüzde 27,3 artarak 600 bini aşkın ziyaretçi sayısına ulaştı. Ziyaretçiler için tarihi ve kültürel bir deneyim Kurtuluşa giden ilk adımının atıldığı şehir Samsun, müzeleriyle hem geçmişi yansıtıyor hem de ziyaretçilerine yaşayan bir tarih deneyimi sunuyor. Bandırma Gemi Müze ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi, Samsun Kent Müzesi, Havza Atatürk Evi, Bafra Tütün Müzesi, Alaçam Mübadele Müzesi ve Amazon Köyü yılın her dönemi turizm rotalarının durakları arasında yer alıyor. Farklı temalardaki müzeler dikkat çekiyor Birbirinden farklı temalardaki müzeleri ziyaret edenler şehrin tarihine, kültürüne ve sanatına tanıklık ediyor. Atatürk’ün Samsun’a çıkışını anlatan, hem Samsun’un hem de Türkiye’nin simge tarihi değerlerinden Bandırma Gemi Müze ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi yıl boyunca binlerce tarih meraklısını ağırladı. Havza’da bulunan Atatürk Evi’ni ziyaret eden çok sayıda kişi ise Milli Mücadele ruhunu yakından deneyimleme fırsatı buldu. Bafra Tütün Müzesi’ni ziyaret edenler Samsun’un ekonomik ve sosyal hayatında önemli yer tutan tütün kültürünü her yönüyle tanırken Alaçam Mübadele Müzesini ziyaret edenler ise göç ve mübadele döneminin izlerini görme fırsatı yakalıyor. Amazon Köyü ise ziyaretçilerini tarih ve mitolojiyle buluşturuyor. Turizmde ivme hep yukarıyı göstermeli Her yönüyle Odak Samsun vurgusu yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Şehrimiz turizmin her alanında önemli zenginliklere sahip. Doğa, tarih, kültür ve nicesi Biz en başından bu yana Odak Samsun diyerek turizmde yeni bir soluk kazandırmak adına yola koyulduk. Turizmin her alanında ivme yukarıyı göstersin istiyor, bu anlayışla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Müzelerimiz de şehrimizin tarihini ve kültürel değerlerini yansıtan önemli unsurlarımız. Samsun her alanda olduğu gibi müzeler noktasında da zengin bir şehir. Büyükşehir sorumluluğunda bulunan müzelerimizi bu yıl 600 bini aşkın kişi ziyaret etti. Bu rakam, şehrin kültür turizmine olan ilgisinin giderek arttığını, Samsun’un kültür turizminde de yükselen bir marka olduğunu gösteriyor. Odak Samsun diyerek çıktığımız yolda turizmin her başlığında, doğal güzelliklere sahip tüm destinasyonlarımızda, tarihi ve kültürel tüm mekanlarımızda rakamları artırmakta kararlıyız" dedi.
Ankara Bakan Uraloğlu: "Turistik Doğu Ekspresi’nin yeni sezonunda 10 bin 800 seyahat tutkununa Anadolu’nun büyüsünü yaşatacağız" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "8 adet konforlu yataklı vagondan ve 1 adet yemek vagonundan oluşan Turistik Doğu Ekspresi’nin yeni sezonunda 10 bin 800 seyahat tutkununa, Anadolu’nun büyüsünü yaşatacağız" dedi. Herkesin merakla beklediği ‘Turistik Doğu Ekspresi’ bu sezonki ilk seferi bugün başladı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Turistik Doğu Ekspresi’nin 2025-2026 sezonu ilk seferine uğurlanması dolayısıyla düzenlenecek törene katıldı. Ankara’dan Kars’a hareket edecek Turistik Doğu Ekspresi’nin yeni sezon ilk seferi için tarihi Ankara Garı’nda uğurlama töreni gerçekleştirildi. Törende konuşma yapan Bakan Uraloğlu, Turistik Doğu Ekspresi’nin bölge turizmine ve ekonomisine katkılar sağladığını ve geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Turistik Doğu Ekspresi’ne katılımın yoğun olduğunu belirtti. Her yıl yerli ve yabancı turistlerden yoğun ilgi gören Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 sezonunda da yolcularına Doğu Anadolu’nun doğal ve kültürel zenginliklerini keşfetme imkanı sunması hedefleniyor. Turistik Doğu Ekspresi kapsamında trenin; Erzincan, Erzurum, Sivas ve Kars gibi önemli duraklarda planlı molalar verileceği belirtildi. "Turistik Doğu Ekspresi, nostaljik bir deneyim ve keşif yolculuğudur" Turistik Doğu Ekspresi’nin hizmet verdiği dönemden bu zamana kadar kültürel ve ekonomik anlamda Türkiye’ye önemli katkılar sağladığını belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "1949 yılında gerçekleştirdiği ilk seferinden bu yana Doğu Ekspresi, hizmet verdiği her dönemde kültür mirasımızın maddi ve manevi zenginliklerinin izini süren eşsiz bir yol arkadaşı olmuştur. Tam 76 yıldır demir rayların üzerinde, nice özlemin ardından gelen kavuşmaların sıcaklığını, dostlukları, hatıraları ve duyguları yüreklerimize taşımıştır. Turistik Doğu Ekspresi ise bu 76 yıllık yolculuğun mirasını devralarak, 2019 yılında seferlerine başladığı günden bu yana Anadolu’nun büyüleyici güzelliklerini raylar üzerinde bir masal gibi sunmaktadır. Ankara’dan Kars’a uzanan 1360 kilometrelik bu rota, yolcularına karla kaplı dağların, derin vadilerin, tarihi dokunun ve kültürel zenginliklerin kartpostal tadında manzaralarını hediye etmektedir. Turistik Doğu Ekspresi, sadece bir tren yolculuğu değil, sanki zamanda yolculuğa çıkmış hissi uyandıran nostaljik bir deneyim, bir keşif yolculuğudur. Doğu Ekspresi’nin; Ankara’dan Kars’a uzanan 1360 kilometrelik büyülü rotasına ek olarak, 29 Mayıs 2019 tarihinde yepyeni bir anlayışla, daha konforlu, daha zengin ve daha etkileyici bir deneyim sunmak üzere ‘Turistik Doğu Ekspresi’ni sefere koymuştuk. O günden bu yana da Türkiye’mizin eşsiz kültürünü, nefes kesen doğal güzelliklerini ve köklü tarihi mirasını dünyaya tanıtmanın en özel, en etkileyici araçlarından biri olarak yoluna devam ediyor. Özellikle gençler, doğa, fotoğraf tutkunları ve farklı bir tatil arayışındaki her yaştan yolcuya, yüksek kalitede, sıra dışı ve unutulmaz bir seyahat deneyimi sunuyor. 2019’daki ilk seferinden bugüne kadar 81 binin üzerinde yolcumuz bu eşsiz yolculuğu yaşadı, Anadolu’nun ruhunu keşfetti" şeklinde konuştu. "Yeni sezonda 10 bin 800 seyahat tutkununa Anadolu’nun büyüsünü yaşatacağız" Turistik Doğu Ekspresi’nde seyahat edecek vatandaşların Türkiye’nin doğal ve tarihi mirasını fazlasıyla yaşayacaklarını vurgulayan Bakan Uraloğlu, "8 adet konforlu yataklı vagondan ve 1 adet yemek vagonundan oluşan Turistik Doğu Ekspresimiz, tren başına 160 yolcu kapasitesiyle hizmet sunacak. Böylece yeni sezonda 10 bin 800 seyahat tutkununa, Anadolu’nun büyüsünü yaşatacağız. Ekspresimiz; Ankara-Kars yönünde Erzincan’da 2 saat 30 dakika, Erzurum’da 4 saat; Kars - Ankara yönünde ise İliç’te 3 saat, Divriği’de 2 saat 30 dakika ve Sivas’ta 3 saat duruşlarla, yolcularına şehirlerin tarihini, kültürünü ve lezzetlerini tanıma fırsatı verecek. Ayrıca, popülerliği giderek artan Turistik Doğu Ekspresi’ni gençlerimizin deneyimlemesine imkân sağlamak üzere U-FEST kapsamında çekilişler gerçekleştiriyor, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerde öğrenim gören öğrencilerimize bu eşsiz yolculuğu ücretsiz olarak hediye ediyoruz. İlk etapta, bugünkü ilk seferde 40, 26 Aralık’taki seferde ise 40 olmak üzere toplam 80 öğrencimizi Turistik Doğu Ekspresi’nde misafir edeceğiz. Şubat ayındaki son iki trende de 80 öğrencimizle birlikte, sezonda toplam 160 öğrenciyi bu unutulmaz yolculukla buluşturmuş olacağız" diye konuştu. "Sarıkamış’ı çok merak ediyoruz" Turistik Doğu Ekspresi’nin herkesin deneyimlemesi gerektiğini ifade eden trenin ilk yolcularından biri olan Esra Aksoy ise, "Çok heyecanlıyız. Manisa Turgutlu’dan geliyoruz. İnşallah keyifli oluruz. Manisa’dan çıkıp Türkiye’nin öbür ucunu görmek bizi heyecanlandırıyor. Bir dahaki sefere çocuklarla tekrarlarız inşallah. Sarıkamış’ı çok merak ediyoruz. Şehitliği ziyaret etmek istiyoruz. Tarihi yerleri ziyaret etmek istiyoruz. Vakit kaybetmeden bu heyecanı, bu ortamı yakalasınlar. Herkesin yeni yılını kutluyorum. Bütün herkese iyi yolculuklar diliyorum" ifadelerini kullandı.