SAĞLIK - 19 Ocak 2022 Çarşamba 15:05

Tavas’ta böbrek hastalarına güvenli, temiz ve ferah bir ortamda diyaliz hizmeti veriliyor

A
A
A
Tavas’ta böbrek hastalarına güvenli, temiz ve ferah bir ortamda diyaliz hizmeti veriliyor

Kronik böbrek rahatsızlığı olan hastaların tedavilerinin yapıldığı Tavas Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi’nde, Tavas ve çevre ilçelerde yaşayan böbrek hastalarına güvenli, temiz ve ferah bir ortamda diyaliz hizmeti veriyor.

Kronik böbrek rahatsızlığı olan hastaların tedavilerinin yapıldığı Tavas Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi’nde, Tavas ve çevre ilçelerde yaşayan böbrek hastalarına güvenli, temiz ve ferah bir ortamda diyaliz hizmeti veriyor.




Denizli’de 10 Haziran 2020’de hasta kabulüne başlayan Tavas Devlet Hastanesi Diyaliz Ünitesi’nde 1 dâhiliye uzmanı, 1 pratisyen hekim, 5 hemşire, 2 hemodiyaliz teknikeri, 1 diyetisyen, 1 sekreter, 2 temizlik personeli olmak üzere 13 sağlık çalışanı görev yapıyor. 33 hemodiyaliz hastası bulunan diyaliz ünitesinde, 10 hemodiyaliz cihazıyla günlük 2 seans olmak üzere haftanın 6 günü diyaliz hizmeti sunuluyor. Ayrıca Hepatit B hastaları için ayrı cihaz ve oda da mevcut.


Tavas Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi Sorumlusu Uz. Dr. Gizem Sultan Açıkgöz Mert, Tavas’ta diyaliz hizmeti vermekten dolayı mutlu olduklarını, hemodiyaliz uygulaması öncesinde hasta ve yakınlarına gerekli bilgi ve eğitimleri verdiklerini belirterek şöyle devam etti. Hemodiyaliz Ünitesi Sorumlusu Uz. Dr. Gizem Sultan Açıkgöz Mert: “Hemodiyaliz, böbrek yetersizliği nedeniyle vücuttan atılamayan toksik maddelerin hemodiyaliz makineleri yardımı ile kandan temizlenmesi uygulamasıdır. Hemodiyaliz sırasında hastanın kanı vücut dışında bir filtreden geçirilerek hastaya geri verilir. Hemodiyaliz için normal kan damarları yeterli ve sabit miktarda kan akışı sağlayamadığı için işlem öncesinde alanında uzman sağlık çalışanları tarafından katater takımı veya fistül açılması uygulamaları yapılmalıdır. Hemodiyaliz genellikle haftada 3 kez, 4 saatlik sürelerle gerçekleştirilir” dedi.



“Diyaliz Ünitesi ile birlikte Tavas’ta vatandaşlarımıza verdiğimiz sağlık hizmetini bir kademe daha ileriye taşıdık”



Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk de kronik böbrek yetmezliği sebebiyle diyalize girmek zorunda olan hastaların Tavas Devlet Hastanesi’nde gönül rahatlığıyla diyalize girebileceklerini söyleyerek: “Tavas Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi’nde yaklaşık 1,5 yıldır Tavas ve çevre ilçelerde yaşayan vatandaşlarımıza, son model teknolojik donanımlı cihazlarla modern, hijyenik koşullarda, konforlu bir şekilde hizmet verilmektedir. Diyalize girecek hastalar ücretsiz servis araçlarıyla evlerinden alınarak hemodiyaliz tedavisine getirilmekte, hemodiyaliz sonrası yine servis araçlarıyla evlerine bırakılmaktadır. Yine Hepatit B hastaları için hasta odası da ayrı olarak dizayn edilmiştir. Ayrıca hastaların aylık tedavi düzenlemeleri Denizli Devlet Hastanesi’nden geçici görevlendirme ile Tavas Devlet Hastanesi’ne gelen Nefroloji Uzmanları tarafından yapılmaktadır. Diyaliz Ünitesi ile birlikte Tavas’ta vatandaşlarımıza verdiğimiz sağlık hizmetini bir kademe daha ileriye taşıdık. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Burak Yazgı, bir kez daha Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi Performans antrenörü Burak Yazgı ’Turkish Get-Up’ hareketinde 116.8 kilo kaldırarak, bir kez daha Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. İzmirli performans antrenörü Burak Yazgı, ’Turkish Get-Up’ adı verilen ve ismini Ulubatlı Hasan’ın İstanbul’un fethi sırasında yaralanmasına rağmen Osmanlı sancağını başını üzerinde tutarak surlara dikmesinden alan hareketi, 116.8 kilo ile gerçekleştirerek ismini Guinness Rekorlar Kitabı’na yazdırdı. İzmirli rekortmen, İsveçli Hamdi El Hissy’ye ait olan 80.5 kiloluk rekoru önce 90.97 kilo ile kırarak Guinness’e girdi. Ancak kısa süre sonra ABD’li Michael Aidala, rekoru 115.6 kiloya taşıdı. Rekoru yine ele getirmek için aylarca çalışan Burak Yazgı, sonunda 116.8 kg. kaldırarak rekoru bir kez daha kırmayı başardı. Rekortmen Burak Yazgı, sporu yaşam biçimi olarak gördüğünü belirterek, "Ruhen ve fiziken karşılaşabileceğimiz her türlü olumsuzluğa karşı koyabilmemiz gerektiğine inanıyorum. Bu anlayışla, bugüne kadar birçok farklı branşta aktif olarak yarıştım; aynı zamanda farklı branşlardan sporculara antrenörlük yapmaya devam ediyorum. Bu çok yönlü sportif geçmişim sayesinde, Turkish Get-Up gibi son derece yüksek disiplin gerektiren bir harekette bir yıl içinde iki kez dünya rekoru kırabilecek seviyeye ulaştım. Birçok atletin hedeflediği bir rekorun bir Türk sporcuda olması gerektiğine inanıyordum ve başardım. Sağlığım el verdiği sürece bu mirası taşımaya ve Turkish Get-Up dünya rekorunun sahibi olmaya devam edeceğim" dedi.