ASAYİŞ - 27 Ekim 2024 Pazar 08:52

Alev savaşçıları gönülleri fethetti

A
A
A

Denizli’nin Merkezefendi ilçesinde dördüncü günde devam eden yangında, alevlerle mücadele havadan ve karadan aralıksız olarak devam ediyor. Sarp ve ulaşımın güç olduğu araziden yükselen alevlere nokta atışı yapan helikopter pilotları takdir topluyor.

Denizli’nin Merkezefendi ve Babadağ ilçeleri sınırlarında kalan Karcı Dağında, 24 Ekim 2024 Perşembe günü 14.20 sularında çıkan orman yangını devam ediyor. Sarp, kayalık ve ulaşımın güç olduğu bir bölgede devam eden yangına havadan ve karadan yoğun bir şekilde müdahale ediliyor. Çam kozalaklarının onlarca metre fırlayarak yeni parlamalara neden olduğu yangının kontrol altına alınabilmesi için orman ve itfaiye teşkilatına bağlı birimler 24 saat aralıksız olarak görev yaparken; sivil toplum kuruluşları ve gönüllüler de çalışmalara destek veriyor.

Dördüncü gününe giren yangının biran önce kontrol altına alınabilmesi için tüm ekipler özverili bir çaba harcıyor. Arazinin sarp ve kayalık olması nedeniyle çoğu yerde, yer ekipleri el aletleriyle yangının önüne şerit açarak, alevlerin ilerlemesini durdurmaya çalışıyor. Yüzlerce yangın söndürme işçisi ve gönüllüler, iş makineleri ile açılan yollardan yanan bölgeye ulaşmaya çaba harcıyor.

Pilotlardan tam isabet

Arazi şartlarının karadan müdahaleye imkan vermediği noktalarda, hava araçları önemli bir görev üstleniyor. Yangının ikinci gününden itibaren çalışmalara katılan 6 helikopter, günün ilk ışıklarından hava kararıncaya kadar defalarca yangın bölgesine sorti yapıyor. Yangının ilerlememesi için en uç noktaya su atmaya çalışan pilotların gösterdiği başarı, sahada görev yapan ekiplerin hem işini kolaylaştırıyor hem de takdirleri topluyor. Pilotların alevlere nokta atışı yaptığı anları görüntüleyen vatandaşların, “Allah’ına kurban be. Vallahi çok iyi yere attı, helal olsun size. Yanan bölgeye nokta atışı yaptı. Allah sizden razı olsun” şeklinde yaptıkları övgüler, verilen üst düzey mücadeleyi gözler önüne seriyor.

Mehmet Barlas

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum MHP’den "Hayırlı günler komşum" ziyaretleri MHP İl Başkanı Adem Yurdagül, İl yöneticileri, Palandöken İlçe Başkanı Abdullah Karaoğlu, İlçe yönetimi ve akademisyenler, "Hayırlı günler komşum" ziyaretleri kapsamında "Derdin derdimiz" sohbetlerinin ilkini geniş bir katılımla Palandöken ilçesine bağlı Abdurrahmangazi mahallesinde gerçekleştirdi. Terörsüz Türkiye başta olmak üzere bir çok gündem konularının istişare edildiği buluşmada, MHP İl Başkanı Yurdagül ve yöneticiler vatandaşların derdi dinlenip taleplerini aldı. "Hayırlı günler komşum" demeye geldik MHP İl Başkanı Adem Yurdagül, toplantıda yaptığı konuşmada "Bugün buraya siyaset yapmak için gelmedik. Bugün buraya, sizinle dertleşmeye, hal hatır sormaya, "Hayırlı günler komşum" demeye geldik. Çünkü biz inanıyoruz ki, bir memleketin bereketi komşulukla, huzuru gönül birliğiyle olur. "Derdin Derdimizdir" diyoruz; bu söz öylesine söylenmiş bir slogan değil. Bu bizim inancımız, bizim duruşumuz. Siz dertlenince biz de dertleniriz, siz gülerken biz de seviniriz. MHP halkıyla iç içe, milletiyle yan yana duran bir harekettir" dedi. Biz makam için değil, millet için yola çıktık "Bizim siyasetimiz kürsüde değil, sokaktadır; bizim davamız tabelada değil, gönüllerdedir. Kapı kapı dolaşacağız, her evin ışığına selam vereceğiz. Bir yaşlının duasını, bir gencin umudunu, bir annenin gözyaşını unutmadan çalışacağız" diyen Başkan Yurdagül, "Çünkü biz biliyoruz ki, bir milletin gücü tankta, topta değil; birbirine selam veren insanların yüreğindedir. Bir komşu kapısını çalıp "Hayırlı Günler Komşum" diyebiliyorsa, orada birlik vardır, bereket vardır, umut vardır. Biz makam için değil, millet için yola çıktık. Bizim için ben yok, biz var. Bizim için oy değil, dua kıymetlidir. Bu milletin duası varsa, Allah’ın izniyle aşamayacağımız dağ yoktur. Kimse bizden susmamızı, eğilmemizi, yanlış karşısında sessiz kalmamızı beklemesin. Biz, Milliyetçi Hareket Partisi’yiz. Biz devletin bekası, milletin birliği, bayrağın gölgesi için varız. Ve ne pahasına olursa olsun bu davadan dönmeyeceğiz. Erzurum’un mayasında vefa vardır, mertlik vardır, iman vardır. Biz o mayayı korumak, bu şehri daha huzurlu, daha güçlü kılmak için yola çıktık. Her gittiğimiz evde bir tebessüm bırakmak, her sohbette bir umut yeşertmek istiyoruz. Bizim siyasetimiz gönül siyasetidir. Onun için diyoruz ki: Bu şehirde kimse yalnız değil. Kimse derdiyle baş başa değil. Çünkü biz buradayız; siz neredeyseniz, MHP Erzurum İl Başkanlığı oradadır. Bizim hedefimiz sadece bugünümüzü korumak değil, yarınlarımızı da güvenceye almaktır" diye konuştu. Güçlü devlet, huzurlu millet, birlik içinde bir Türkiye Yurdagül, terörsüz Türkiye süreciyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede ise şunları kaydetti; "MHP olarak diyoruz ki : Ya silahlarını bırakırlar, ya da silahlarıyla birlikte tarihin karanlığına gömülürler! Bu mesele bir siyaset meselesi değil, bir vatan meselesidir. Terör sadece silah değildir; bir zihniyettir, bir ihanettir. Ama bugün, Allah’a şükür, devletimiz öyle bir kararlılıkla mücadele ediyor ki, artık o zihniyet nefes alamıyor. Dağlar temizleniyor, şehirler huzur buluyor. Her mağara kapandığında, her silah sustuğunda bu milletin huzuru artıyor. "Terörsüz Türkiye" dediğimiz şey, sadece sınırlarımızı korumak değil; çocuklarımızın korkmadan büyüdüğü, gençlerimizin geleceğe güvenle baktığı bir Türkiye’dir. Bu, bizim devlet felsefemizdir: Devlet güçlü olacak, ama vatandaşı huzurlu olacak. Bazıları bu mücadeleyi değersizleştirmeye çalışıyor. "Barış" diyerek, "açılım" diyerek, hainleri aklamaya kalkanlar var. Ama millet artık uyanık. Halk görüyor kim vatanın yanında, kim terörün gölgesinde duruyor. Gerçek vatansever lafla değil, duruşla belli olur. Biz diyoruz ki: Terör bitince, ekonomi nefes alır, üretim artar, millet huzur bulur. Silah sesi susarsa, tezgâh sesi yükselir! Huzur ortamı bereketin ta kendisidir. Gazze’de, Suriye’de, Irak’ta yaşananları da biz sadece izlemiyoruz. Çünkü orada akan kan, bizim sınırımızı tehdit ediyor. Bir nehrin suyu kaynağında kirlenirse, aşağısı da bulanır. O yüzden MHP diyor ki: "Komşularımızda huzur, bizim evimizde güvenliktir." Kıbrıs’tan Akdeniz’e kadar, Mavi Vatan’dan Doğu sınırımıza kadar her karış toprak, her damla deniz bizim için vatan emanetidir. Biz bu emanete sahip çıkacağız. Bugün Türkiye artık eski Türkiye değil. Bu millet diz çökmüyor, geri adım atmıyor. Kendi kararını kendi veren, sözü dinlenen bir ülke haline geliyor. Ve bu büyük hedefin temeli Terörsüz Türkiye’dir. Artık korkular değil, umutlar konuşacak. Bizim hedefimiz budur! Güçlü devlet, huzurlu millet, birlik içinde bir Türkiye."