EĞİTİM - 30 Nisan 2024 Salı 09:37

Buldanlı minik Berin su tasarrufu projesiyle özel ödülün sahibi oldu

A
A
A
Buldanlı minik Berin su tasarrufu projesiyle özel ödülün sahibi oldu

DENİZLİ (İHA) – Denizli Buldan’da 4. sınıf öğrencisi Berin Yılmaz, hazırladığı ‘Suyun Sonsuzluğu’ projesiyle DENİB tarafından düzenlenen yarışmada özel ödülün sahibi oldu.



Buldan Güngör Cerit Cumhuriyet İlkokulu 4/B sınıfı öğrencisi Berin Yılmaz, Denizli Valiliğinin himayelerinde Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün işbirliğinde bu yıl altıncısı gerçekleşen İnovatif Fikirler Yarışmasında ‘DENİB Özel Ödülünü’ alarak ailesini ve Buldan’ı gururlandırdı.



Minik buluşçu Berin Yolmaz, ödül alan "Suyun Sonsuzluğu” projesi ile tatlı su kaynaklarının korunmasının, kreş ve anaokulundaki çocuklarda farkındalık oluşturmasını hedefliyor. İlerleyen zamanlarda aktif şekilde tasarlanırsa tüm okullara entergre edilecek sistem ile su tasarrufunda zirve noktaya ulaşılmayı amaçlıyor.



Başarılı öğrenci Berin Yılmaz, Denizli İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği Dede Korkut Öykülerinden hareketle yeni bir öykü yazma yarışmasında da, tüm ildeki ilkokul öğrencileri arasında il birincisi olarak ailesi ve öğretmenlerini gururlandırmıştı.



Buldanlı minik Berin su tasarrufu projesiyle özel ödülün sahibi oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik Bir örneği İran, Hindistan ve İspanya’da olan bahçe şimdi de Türkiye’de Endülüs’te ilk İslam Üniversitelerinin bahçelerinin örneği Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi yerleşkesine yapıldı. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi yerleşkesine yapılan ’İslam Bahçesi’nin açılışı gerçekleşirken, bu bahçe Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıdı. ’İslam Bahçesi’, dini ritüeller ile şekillenen İslam bahçe sanatı ve Anadolu-Türk kültürü üzerine etkileri başlıklı "Bilimsel Araştırma Projesi" kapsamında hazırlandı. Türkiye’de ilk olma özelliğine sahip olan ’İslam Bahçesi’nin proje yürütücüsü Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Parisa Göker, bahçe hakkında bilgi vererek, "Buradaki projemiz 2022 yılında üniversitemizin desteklemiş olduğu bilimsel araştırmalar projeleri kapmasında oldu. Proje tamamlandıktan sonra İslam ve Türk Bahçeleri üzerine yapmış olduğumuz kitabı yayımlayıp ardından rektör hocamızın destekleriyle projemizi hayata geçirme fırsatını bulduk. Buranın ismini İslam Bahçesi olarak verdik. Nedeni ise İslam Bahçeleri dünyada ilk çıkış yeri İran, Hindistan ve İspanya olaraktan biliniyor. Esasında İspanya’ya baktığımızda Endülüs bölgesinde sadece görebiliyoruz. Bunun nedeni ise dönemin son hanedanı 13. Yüzyıla kadar devam eden İslam medeniyetinde yapmış olduğu El-Hamra Sarayı Bahçeleri, Granada da yer alıyor. İran bahçelerine baktığımızda İslam ve dininin halim olduğu bölgede tamimiyle mimari ve bahçe sanatında İslam mimarisini ve bahçe peyzaj sanatını izleyebiliyoruz. Ardından Babür Bahçeleri veya Hint Bahçeleri olarak Hindistan-İslam Bahçeleri olarak baktığımızda dönme padişahı Babür Han İran’a seyahat ederek oradaki bahçeleri görüp, kendi ülkesine gelip aynı şekilde İslam bahçelerini kendi ülkesinde de oluşturulmuş" dedi. "İslam Bahçesi Türkiye’de bir ilk örnektir" Doç. Dr. Parisa Göker açıklamasının devamında, "Burada uygulamış olduğumuz İslam Bahçesi Türkiye’de bir ilk örnektir. Ortada görmüş olduğunuz şekil ’Çaharbağ’ sisteminden esinlenerek yapılmıştır. ’Çaharbağ’ sistemi İslam bahçelerinin bir temel prensibidir. ’Çaharbağ’ Farsça olarak 4 anlamında, bağ bahçe anlamındadır. Burada görüldüğü gibi ortadan 4’e bölerek 4 tane simetrik bahçe oluşturulup ve su kanalları ile bahçeyi boydan boya gezerek aslında bunun bahçe kenarlarına da verilip besleme, meyve ağaçları veya olan bitkileri besleme amacıyla, sulama amacıyla da kullanılmıştır tarihe baktığımızda esasında. Bizim ki minyatür bir İslam Bahçesi tamimiyle tasarım ilkeleri ve prensiplerini yansıtacak şekilde üniversitemizin bahçesine rektör hocamızın destekleri ile kazandırmış bulunmaktayız" diye konuştu. Öte yandan ’İslam Bahçesi’nin proje yürütücüsü Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Parisa Göker’e proje araştırmacıları Öğr. Gör. Sultan Ece Altınok Çalışkan ve Arş. Gör. Adive Begül Bulut yardımcı oldu.
İzmir Rektör Prof. Dr. Budak, Bakü’de TÜRKÜNİB genel kuruluna hitap etti Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Türk Üniversiteler Birliğinin (TÜRKÜNİB) 7. Genel Kurul Toplantısı yapıldı. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da, TÜRKÜNİB Genel Kurulunda hitap ederek, "Hayata geçirdiğimiz vizyoner projelerle bir yandan bilim ihraç ederken bir yandan da akademik kurumlara rol model oluyoruz" dedi. Türk dünyasında yükseköğretimin dünya standartlarında verimli ve daha etkin yürütülmesi için oluşturulan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Türk Üniversiteler Birliğinin (TÜRKÜNİB) 7. Genel Kurul Toplantısı, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de yapıldı. TÜRKÜNİB Dönem Başkanı, Azerbaycan İktisat Üniversitesi (UNEC) Rektörü Prof. Dr. Adalet Muradov’un ev sahipliğinde yapılan toplantıya; Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın yanı sıra Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkelerinden üniversite rektörleri ve akademisyenler katıldı. TÜRKÜNİB’in gelecekteki faaliyetlerine ilişkin konuları ele alındığı toplantıda Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da bir konuşma yaptı. Budak toplantıda, “Türk Dünyası Yükseköğretim Kalite Güvence Ajansının Kurulması” konulu sunum yaptı. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “TÜRKÜNİB, Türk dünyasındaki bütün üniversitelerin bilgi ve altyapı paylaşımından öğrenci ve öğretim elemanı değişimine kadar üye ülkeler arasında başta akademik olmak üzere farklı alanlarda iş birlikleri gerçekleştirmek amacıyla önemli çalışmalar yürütmektedir. Eğitim-öğretim, kültür, sanat ve spor alanlarında iş birliği yapılmasına imkan sağlayarak öncülük eden TÜRKÜNİB, Türk dünyasındaki bütün üniversitelerin birlikte hareket etmesini hedeflemektedir. Ege Üniversitesi olarak üyesi olduğumuz bu güzide birliğin hedefleri doğrultusunda akademik potansiyelimizi Türk dünyası üniversiteleri ile paylaşma noktasında önemli rol üstleniyoruz. Hayata geçirdiğimiz vizyoner projelerle bir yandan bilim ihraç ederken, bir yandan da akademik kurumlara rol model oluyoruz. Tam akredite, öğrenci odaklı, araştırma üniversitemiz, uluslararasılaşma misyonu doğrultusunda, Türk dünyası yükseköğretim kurumları ile geniş bir yelpazede öncü çalışmalara imza attı, atmaya devam ediyor. Azerbaycan ve Özbekistan’daki üniversitelerle sürdürdüğümüz ve başarı ile devam eden ikili diploma programları bunun en müşahhas örneği olduğunu söyleyebilirim” diye konuştu. “Türk dünyası üniversiteleri daha görünür olacak” TÜRKÜNİB’in öncülüğünde, Türk dünyası ile var olan ilişkileri daha da geliştirerek güçlendireceklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Budak, bu önemli organizasyon sayesinde Türk dünyası üniversitelerinin uluslararası arenada daha görünür olacağını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Budak, “YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar hocamızın koordinasyonunda, Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatının Türk Üniversiteler Birliği 7. Genel Kurulunda Türk Dünyası Yükseköğretim Kalite Güvence Ajansının Kurulması konulu sunumu gerçekleştirdik. Birlik bünyesinde, sağlam temeller üzerine inşa edileceğine inandığım ve çalışma ilkelerini sunum yaparak anlattığım ‘Türk Dünyası Yükseköğretim Kalite Güvence Ajansının tüm Türk dünyasına hayırlı olmasını diliyorum. Genel kurul toplantısında 49 olan üye sayısı, 60 yeni üniversitenin daha üye yapılması ile 109’a çıkarıldı. Artık yeni katılımlarla TÜRKÜNİB bulunduğundan çok daha güçlü konuma geldi” dedi.
Antalya Akdeniz Üniversitesi tiyatronun uluslararası sahnesine dönüştü Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu tarafından organize edilen 16. Uluslararası Tiyatro Festivali gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu’nun 16. kez düzenlediği Uluslararası Tiyatro Festivali, Oyunevi Tiyatro Topluluğu’nun Dış Ses oyunu ile sona erdi. Festivalde İsviçre, Makedonya, Almanya gibi çeşitli ülkelerden ve Türkiye’nin birçok üniversitesinden tiyatro sanatçıları performans sergiledi. 12 tiyatro eseri sahnelendi Festival, 13 Mayıs’ta Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu’nun Polisler oyunu ile başladı. 14 Mayıs’ta KKTC’den Doğu Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu Fırtına (The Tempest) ve İsviçre’den Groupe De Theatre Antique tiyatro topluluğu Prometheus Bound eserlerini sahneledi. 15 Mayıs tarihinde ise Okan Üniversitesi (Labiratuvar) Leonce ile Lena ve Makedonya’dan Faculty of Dramatic Arts topluluğu Stollar Krstiraolacak oyunlarını sahneledi. 16 Mayıs’ta Dicle Üniversitesi Tiyatro Topluluğu (DÜNİT) Aklayıcılar Kongresi ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Tiyatro Akademi Japon Kuklası; 17 Mayıs’ta TOBB ETÜ Tiyatro Topluluğu Üç Kuruşluk Opera ve Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu Sessizlik eserlerini izleyicilerle buluşturdu. 18 Mayıs’ta ise Tabib-ül Curcuna topluluğu Salaklar Sofrası ve Almanya’dan Shantihton Construction topluluğu Ossia eserleri ile izleyicilerinin karşısına çıktı. Festivalin son gününde ise topluluk tarafından Hayvan Çiftliği ve Oyunevi Tiyatro Topluluğu tarafından Dış Ses oyunları sahnelendi. Sponsor firmalar tarafından desteklenen festivalin tüm oyunları, Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu’nda sahnelendi. 30 yıllık tiyatro topluluğu Akdeniz Üniversitesi Tiyatro Topluluğu, 1995 yılında kuruldu. Her yıl en az üç oyun sahneleyen topluluk, her yıl ayrıca bir festival ve bir turne düzenlemeye devam ediyor. Topluluk, turne ile farklı şehirlerdeki okullarda ve sahnelerde oyunlarını sergilerken, ulusal veya uluslararası yaptığı festivalle de bir hafta boyunca yurt içinden veya yurt dışından farklı okullardaki toplulukları misafir ediyor.