KÜLTÜR SANAT - 28 Ağustos 2025 Perşembe 14:27

İlki düzenlenen Beyağaç Kültür ve Tarhana Festivali coşkuyla başladı

A
A
A
İlki düzenlenen Beyağaç Kültür ve Tarhana Festivali coşkuyla başladı

Beyağaç Belediyesi tarafından bu yıl ilk kez Kültür ve Tarhana Festivali olarak gerçekleştirilen 14. Hüseyin Çokal Yağlı Güreşleri büyük bir coşkuyla başladı. Festivalin ilk gününde sahne alan Selim Baykal ve Efe Göngör, Beyağaçlılara unutulmaz bir gece yaşatırken; Başkan Sezayi Pütün, "’Beyağaç gülen insanların yaşadığı bir ilçe olacak’ diye söz vermiştik, bunun için çalışmaya devam ediyoruz" dedi.



Beyağaç Belediyesi tarafından Beyağaç’ın doğal güzelliklerini, kültürünü ve tarhanasını dünyaya duyurmak amacıyla düzenlenen ve 4. Hüseyin Çokal Yağlı Güreşleriyle birleştirilen Beyağaç Kültür ve Tarhana Festivali coşkuyla başladı. Selim Baykal ve Efe Güngör konserleriyle başlayan festivalde, vatandaşlar keyifli zaman geçirdi. "Ege’nin Ferdi Tayfur’u" olarak bilinen Selim Baykal’ın seslendirdiği şarkılarla hüzünlenip nostaljiyi yaşayan Beyağaçlılar, Denizli’nin sevilen seslerinden Efe Güngör konseyiyle doyasıya eğlendi.



Efe Güngör, konserinin sonunda Beyağaçlı 8 yaşındaki görme engelli küçük hayranını İkra Saldamlı’yı sahneye alarak onunla birlikte düet yaptı. Sesi ve öz güveniyle takdir toplayan küçük İkra, Beyağaçlı vatandaşlar tarafından alkışlandı.



Mutlu bir Beyağaç için gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceklerini belirten Beyağaç Belediye Başkanı Sezayi Pütün, "Festivalimiz kapsamında, 100 yıllardan beri süre gelen bizlere atalarımızdan yadigar kalan etkinliklerimiz için yarın Kartal Gölüne gideceğiz. Şuanda Kartal gölünde de kamp kuran muhteşem kalabalık var. 14’üncünü gerçekleştirecek olduğumuz Hüseyin Çokal Yağlı Güreşleri bu sezon büyük bir coşku dolu ve eğlenceli Kültür ve Tarhana Festivali ile beraber mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sene etkinliklerimizi biraz daha canlılık katarak ve Beyağaç’a tanıtarak festivale 4 güne çıkardık. Gün boyu yorulan vatandaşlarımız akşamları buraya gelerek eğleniyor. Bu sene gibi gelecek senelerde festivallerimiz devam edecek. 15 tane kemerli güreşçimiz ve toplamda 36 başpehlivan bulunuyor. Cumartesiye kadar başvuran güreşçilerimizin 40’a ulaşacağını düşünüyoruz. Toplamda ise 700’ün üzerinde güreşçimiz yer alacak. Beyağaç’ta egenin kırkpınarını yapıyoruz. Ege’de yapılan en büyük yağlı pehlivan güreşlerini bu sene burada yapacağız" dedi.



7 asırlık gelenek yaşatılacak


Kartal Gölünde gerçekleşen 7 asırlık geleneği sürdürdüklerini ifade eden Başkan Pütün, "Her yılın Ağustos ayının son Perşembesi yapılmakta olan Eren Dede etkinliklerini de 28 Ağustosta yapacağız. Eren Dede etkinliği için sabah 5’de Kartal Gölünde olacağız. Sonrasında ise yaya olarak anıt mezarının olduğu noktaya gideceğiz. Orada adaklarımızı adayıp, dualarımızı edip ve namazımı kılacağız. Bu mirası korumak için son derece itinalı ve titiz davranıyoruz. Eren Dede Etkinliği için Muğla’dan, Antalya’dan ve Denizli’den gelen misafirler bulunuyor. Çiçek Baba Dağının 2 bin 200 metre yüksekliğinde buluşuyoruz. 31 Mart 2025’de seçimlerinde başkan seçildiğimizde söz verdiğimiz gibi sözlerimizi teker teker yerine getirmeye çalışıyoruz. ’Beyağaç gülen insanların yaşadığı bir ilçe olacak’ diye söz vermiştik, bunun için çalışmaya devam ediyoruz. Bu vizyonda ilerliyoruz. Bizim telefonumuz 24 saat boyunca açıktır. 7 24 çalışmaktayız. Her saat her gün Beyağaç için elimizden geleni yapıyoruz" şeklinde konuştu.



İlk günden büyük coşkuya sahne olan festival, Çiçek Baba Dağında düzenlenecek Eren Dede etkinliklerinin yanı sıra Serkan Dumano ve Nurcan Altınok konserleriyle devam edecek. Festivalin üçüncü günü ise Mustafa Yıldızdoğan sahne alacak ve 30 Ağustos Cumartesi Hüseyin Çokal Yağlı Pehlivan Güreşleriyle festival son bulacak. Yağlı güreşlerde Ali Gürbüz ve İsmail Balaban olmak üzere 40 başpehlivan er meydanına çıkacak.



İlki düzenlenen Beyağaç Kültür ve Tarhana Festivali coşkuyla başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Kadın sağlığında kritik mesaj: Tek belirtiyle kanser kararı verilmez Kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı, tek bir belirtiyle kanser tanısı konulmasının doğru olmadığı, her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Özel Adatıp Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Camuzcuoğlu, kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değindi. Camuzcuoğlu, bu hastalıkların her zaman belirgin bir şikayetle başlamayabileceğini belirterek, "Bazı kadınlarda hiçbir belirti olmazken, diğerlerinde çok hafif ve belirsiz şikayetler görülebilir. Bu sebeple kişinin kendi döngüsünü ve vücudunu takip etmesi önemlidir" dedi. "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir" Adet dışı kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya ağrı, pelvik bölgede uzun süreli rahatsızlık, karında şişlik veya baskı hissi, açıklanamayan kilo kaybı, gibi keşifler her zaman kanserle ilişkili olmadığını belirten Prof. Dr. Camuzcuoğlu, "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir. Her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Her kadının risk faktörü ve sağlık geçmişi farklıdır. Bu sebeple değerlendirme süreci kişiye özel yapılmalıdır" diye konuştu.
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.