KÜLTÜR SANAT - 05 Haziran 2020 Cuma 18:49

Korona virüs süreci turizm ve bağlantılı sektörleri yüzde 60 oranında olumsuz etkiledi

A
A
A
Korona virüs süreci turizm ve bağlantılı sektörleri yüzde 60 oranında olumsuz etkiledi

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Turizm Fakültesi Dr.

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Turizm Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Semih Arıcı, korona virüs sürecinin turizm ile birlikte bağlantılı sektörleri yüzde 60 oranında olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Salgın sonrasında artık yaşanan maddi kayıplara değil, karşılaşılabilecek fırsatlara odaklanılması gerekiyor” dedi.



Salgın ile birlikte turizmin ve seyahat etmenin aslında gerek sosyal açıdan bir ihtiyaç olması gerekse de oluşturduğu ekonomik büyüklük bakımından önemli bir gelir kaynağı olduğunu dile getiren Arıcı, dünyadaki toplam istihdamın yüzde 10’unun turizm sektöründe gerçekleştiğini hatırlattı. Bu oranın, birçok sektöre göre çok daha fazla olduğuna dikkat çeken Arıcı, korona virüsün aynı zamanda turizm sektörünün doğrudan ya da dolaylı bağlantılı olan 60’ın üzerinde sektörü olumsuz etkilediğini vurguladı. Dünyada uygulanan seyahat kısıtlamalarının, seyahat etmenin, aslında bütün insanlar için sosyal ve kültürel hayatlarında, önemli ve vazgeçilmez bir unsur olduğu aktaran Arıcı, “Salgın sonrası yeni normal dönemde, farklı ülkelerde yapılan araştırmalardan, insanların tatile olan eğilimleri konusunda elde edilen sonuçları şöyle değerlendirdik. Gelir ile doğru orantılı olmasına rağmen salgın sürecinde seyahat etmenin ne kadar önemli ve vazgeçilmez bir unsur olduğunun yanı sıra zorunlu bir ihtiyaç olduğu da ortaya çıktı. Avrupa, Amerika ve Asya’daki farklı ülkelerde yapılan araştırmaların ortak noktası insanların tatil yapma arzularının artmış olmasıdır. Uygun şart ve koşulların oluştuğuna inanmaları durumunda tatil planları ertelenmeyeceği anlaşılıyor” dedi.



“Denizli özelinde değerlendirildiğinde, sağlık ve tarım turizmi açısından büyük fırsat yakalanabilir”


2019 verilerine göre 4,7 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe sahip olan sağlık turizmi, kaplıca, kür, yoga gibi sağlıkla ilişkili turizm çeşitlerindeki fırsatların değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Arıcı, yapılan bilimsel araştırmalardan elde edilen sonuçlar Denizli özelinde değerlendirildiğinde, sağlık ve tarım turizmi açısından büyük fırsatlar bulunduğunu belirtti. Salgın sonrasında ülkelerin hayata geçirdiği normalleşme çalışmalarına en çabuk turizm sektörünün adapte olduğunu söyleyen Arıcı, “Hava yolu şirketlerinden konaklama işletmelerine kadar sektörün paydaşlarının hijyen odaklı uygulamalar ile salgın sonrasına hazırlandılar. Yaşanan kriz ile birlikte, sektörü korumak adına çeşitli mali destek programları açıklandı. Kamu ve özel sektör işbirliklerinin, gerekli turizm politikalarının oluşturulması adına devam ettirilmesi gerekli” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bakan Yerlikaya: “Bursa merkezli 7 ilde düzenlenen ‘Mahzen-32’ operasyonlarında Hakkı Saral’ın elebaşılığını yaptığı suç örgütü çökertildi” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Bursa merkezli 7 ilde düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütünün çökertildiğini açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da “Mahzen-32” operasyonları düzenlendi. Düzenlenen operasyonlarda organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlarımızdan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları, Bursa’ya il dışından getirdikleri tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin işyerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri, Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin işyerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyonlarda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 24 şüpheli yakalandı. Operasyonlar sonucu, 15 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda çek ve senet ile çok miktarda nakit paraya el konuldu. 10 ayda 454 organize suç örgütü çökertildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdiği paylaşımında, “10 aylık süre içinde; 454 organize suç örgütünü çökerttik. Bu suç örgütlerini isim isim kamuoyu ile paylaştık. Organize suç örgütlerine yönelik toplam bin 201 operasyon düzenledik. 8 bin 260 şüpheli yakalandık. Bunlardan; 3 bin 58’i tutuklandı. Bin 740’ı hakkında adli kontrol kararı verildi" ifadelerine yer verdi.