SAĞLIK - 02 Aralık 2025 Salı 11:22

Türkiye’nin ilk LAM Kliniği Denizli’de kuruldu

A
A
A
Türkiye’nin ilk LAM Kliniği Denizli’de kuruldu

Nadir görülen akciğer hastalığı Lenfanjiyoleyomiyomatozis (LAM) için Türkiye’nin ilk uluslararası onaylı LAM Kliniğinin kurulduğu Denizli’de, tanı, tedavi ve takip süreçlerinde uzmanlaşmış multidisipliner bir merkez oluşturuldu.



Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Göksel Altınışık Ergur’un direktörlüğünde oluşturulan klinik, radyoloji, kadın hastalıkları ve doğum, göğüs cerrahisi, patoloji, üroloji, endokrinoloji, tıbbi genetik, dermatoloji, psikiyatri ve pulmoner rehabilitasyon branşlarından uzman hekimler ile bir sosyal hizmet uzmanından oluşan geniş bir ekiple hizmet verecek. Ülke genelinde LAM hastalarına düzenli takip olanağı sağlarken tele-tıp uygulamalarıyla da farklı şehirlerde yaşayan hastaların erişimini kolaylaştırmayı amaçlayan klinik, yurt dışında yürütülen araştırmalarla bağlantı sağlayarak hastaların yeni tedavi seçeneklerine ulaşmasına katkıda bulunacak.



Prof. Dr. Göksel Altınışık Ergur, uzun yıllardır nadir akciğer hastalıkları üzerinde çalıştığını belirterek; "LAM, çok az sayıda kişiyi etkilemesine rağmen hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen bir hastalıktır. Hastalık hafif seyir gösterebileceği gibi zamanla oksijen desteği gerektirecek düzeyde solunum fonksiyon kaybına da yol açabilmektedir. Bu nedenle özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda tanı, tedavi planlaması ve takip süreci deneyimli bir ekip tarafından yürütülmelidir. Amerika Birleşik Devletleri merkezli LAM Vakfı ile 11 yıldır iş birliği içinde çalışıyoruz. LAM Vakfı, kızının LAM tanısı almasıyla bu hastalık konusunda dünya çapında farkındalık ve araştırmaların artması için kurulan çok güçlü bir kurum. Bu yılki bilimsel toplantılarında Türkiye’nin ilk LAM Kliniğinin direktörlüğünü üstlenmemi teklif etmeleri bizim için büyük bir onur oldu. Bu uluslararası bağlantı sayesinde hem güncel tedaviler hem de devam eden klinik araştırmalar hakkında anında bilgi sahibi olabiliyor, gerektiğinde ülkemizdeki hastaları bu çalışmalarla buluşturabiliyoruz. LAM, dünyada ‘öksüz hastalık’ olarak kabul ediliyor. Hastalar çoğu zaman anlaşılmıyor, hekimler ise yeterli deneyime sahip uzman merkezlere ulaşmakta güçlük çekiyor. Bu klinikle amacımız; hastalarımıza düzenli ve nitelikli bir takip sunmak, hekimlerimize destek olmak, uluslararası araştırmaların ülkemizdeki bağlantı noktası olmak ve LAM konusunda farkındalığı artırmaktır. Ekibimiz tamamlandı, ulusal hasta destek grubunun oluşturulması için çalışmalarımız sürüyor" şeklinde kuruldu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Elazığ’da 257 dilenci hakkında işlem yapıldı Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, kent yaşamının düzenini sağlayarak vatandaşın huzurunu korumak ve kamu düzenini sürdürmek için sahada yoğun mesai harcamaya devam ediyor. İş yerlerinden pazarlara, kaldırımlardan sosyal yaşamın aktif olduğu alanlara kadar Elazığ’ın her noktasında denetimlerini yoğun bir şekilde sürdüren Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, 2025 yılında da önemli çalışmalar gerçekleştirdi. Bu kapsamda ekipler, 2025 yılında 7 bin 855 iş yerini denetledi. Ruhsatsız faaliyette bulunan bin 554 iş yeri ile ilgili işlem yapılırken, ruhsat hükümlerine aykırılık tespit edilen 66 işletmede için ise süreç yakından takip edildi. Ayrıca Zabıta Müdürlüğü tarafından 2025 yılı içerisinde bin 396 iş yeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlendi. Kentsel alanlarda en çok karşılaşılan sorunlardan biri olan kaldırım işgallerine de göz yummayan ekipler, 166 iş yeri, 622 de araç olmak üzere toplam 788 kaldırım işgaline geçit vermedi. Elazığ’daki dilencilik vakalarına karşı da düzenli çalışmalar gerçekleştiren Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, 257 kişi hakkında işlem yaptı ve el konulan para miktarı 35 bin 815 lira oldu. Vatandaşların huzurunu koruyan ve kamu düzenini sağlayan Zabıta Müdürlüğü ekipleri öte yandan, 15 kez kamu malına zarar verme, 6 kez izinsiz hafriyat dökme, 31 kez çevreyi kirletme ve rahatsız etme nedenleri ile toplam 52 cezai işlem gerçekleştirdi.
İstanbul Fuat Göktaş: "En kısa zamanda gereken sevkleri yapacağız" Türkiye Futbol Federasyonu 2. Başkan Vekili Fuat Göktaş, bahis soruşturması kapsamında futbolcular, kulüp yöneticileri ve hakemlere yönelik verilen gözaltı kararlarının sorulması üzerine, "Konunun takipçisiyiz. En kısa zamanda gereken sevkleri yapacağız" dedi. Ziraat Türkiye Kupası grup müsabakaları kura çekimi, TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Kura çekimin ardından TFF 2. Başkan Vekili Fuat Göktaş basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İlk hafta oynanacak Fenerbahçe - Beşiktaş derbisinin kupanın sürprizi olduğunu belirten Göktaş, "Hayırlı, uğurlu olmasını diliyoruz. İyi oynayan takımlarımız kazansın. Amacımız Türk futboluna kalite getirmek. Türkiye Kupası ile amacımız bütün Türk futbol camiasına heyecanlı, güzel maçlar seyrettirmek. 2. Lig’den gelen takımlarımız var. 1. Lig’den gelen takımlarımız var. Bütün takımlarımızın en azından Türkiye Kupası’nda eşit şartlar altında güzel, keyifli maçlar geçirmesini diliyoruz" şeklinde konuştu. "En kısa zamanda gereken sevkleri yapacağız" Bahis soruşturması kapsamında futbolcular, kulüp yöneticileri ve hakemlere yönelik verilen gözaltı kararlarını değerlendiren Fuat Göktaş, "Bugün Türkiye Kupası grup maçları için buradayız. Bu heyecanın önüne hiçbir şeyin geçmesini Türkiye Futbol Federasyonu olarak istemiyoruz. Konunun takipçisiyiz. En kısa zamanda gereken sevkleri yapacağız. Başkanımız ABD’de. Orada da heyecanlı bir kura çekimi var. Bugün gündemimiz Türkiye Kupası. Gelecek günler içerisinde yapacağımız sevklerle izleyeceğimiz yolu hepiniz göreceksiniz" diye cevap verdi.
Erzurum 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nde şiddet tartışıldı Yeminli sosyal arabulucu ve Erzurum Mobbing ile Mücadele Dernek Başkanı Jale Hülya Alcan, beraberinde yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Pusula Gazetesi Genel Koordinatörü Sevda Güneş İncesu’yu ziyaret etti. Ziyarette konuşan Başkan Jale Hülya Alcan ‘’Kadınlara yönelik şiddet, bir insan hakları ihlali ve kadınlara yönelik ayrımcılığın bir biçimi olarak ister kamusal ister özel alanda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik acı veya ıstırap veren veya verebilecek olan toplumsal cinsiyete dayalı her türlü eylem veya bu tür eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma anlamına geldiğini araştırmalara göre Türkiye’de kadınların yüzde 15 ile yüzde 65’i fiziksel şiddete, yüzde 6,3 ile yüzde 15’i cinsel şiddete, yüzde 24 ile yüzde 55’i psikolojik şiddete, yüzde 13,5 ile yüzde 19,3’ü ekonomik şiddete, maruz kaldığını ve yapılan araştırmaların Erzurum’da kadına yönelik şiddet oranlarının, Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu ortaya koymaktadır. Erzurum’da hastane acil servislerine gelen kadınların yüzde 22 ile yüzde 35’inin ev içi şiddet sonucu yaralandıkları tespit edilmiştir. Yine Erzurum’da kadınların yüzde 75.3’ü psikolojik şiddet gördüğünü, yüzde 62.2 de Mobbing, işyerinde psikolojik şiddete maruz kaldıklarını belirterek Erzurum halkı geleneklerine bağlılığıyla ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle Erzurum, toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin geleneksel tutumların daha fazla hissedildiği bir kenttir. Yapılan araştırmalarda da Erzurum’da ataerkil bir yapının hâkim olduğu ve bunun kadınlar tarafından da benimsendiği saptanmıştır. Bilindiği üzere ataerkil yapı, erkek iktidarının toplumsal kabulünü sağlamakta, bu da kadınları her alanda ikinci konuma iterek uğradığı/uğrayacağı şiddeti meşrulaştırmaktadır’’ dedi. Mobbing ile Mücadele Derneği yönetimi, Pusula Gazetesi Genel Koordinatörü Sevda Güneş İncesu’ya Şiddet, İşyerinde psikolojik taciz Mobbing ve Akran Zorbalığı Bulling önlenmesi konusunda; yasal, kurumsal çevresel ve bireysel boyutta önlemler ve mücadele konusunda da kanun koyucular, üniversiteler, sendikalar, sivil toplum örgütleri, dernek, vakıf ve basına çok önemli sorumlulukları olduğunu ifade ettiler. Pusula Gazetesi Genel Koordinatörü Sevda Güneş İncesu ise ‘’5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü, kadınların özgür, eşit ve onurlu bir yaşam sürme haklarını kutlarken; bu hakların korunması ve geliştirilmesi gerektiğini hatırlatan anlamlı bir gündür. Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 91. yıldönümünde sevginin, emeğin, fedakârlığın simgesi olan ve hayatımıza değer katan hemcinslerimizin 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nü kutluyorum’’ dedi.