GENEL - 23 Haziran 2017 Cuma 16:45

Çevreci imamdan, süzgeçli vaaz

A
A
A
Çevreci imamdan, süzgeçli vaaz

Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Küçükakören köyünün çevreci imamı Mehmet Emin Ava, lavaboya atık dökülmemesine dikkat çekmek amacıyla, süzgeçle vaaz verdi.

Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Küçükakören köyünün çevreci imamı Mehmet Emin Ava, lavaboya atık dökülmemesine dikkat çekmek amacıyla, süzgeçle vaaz verdi. Ava, cuma namazı sonrasında eline süzgeç alarak, atıkların nasıl ayrıştırılacağını cemaate gösterdi. Ava, “Şükür nimetini mutfak lavabosundan bırakıp dışkıyla karıştırmamalıyız” dedi.


Sur ilçesine bağlı Küçükakören köyüne bir ay önce imam olarak atanan Mehmet Emin Ava, verdiği ilginç vaazlarla köylülerin gönlünü ve takdirini kazandı. Köye atandıktan sonra köyde bir takım sorunlar fark eden Ava, çözüm olarak namaz kılmak için camiye gelen köy sakinlerine vaaz vermeyi tercih etti. Her hafta karşılaştığı sosyal sorunlara ilişkin ayrı bir vaaz veren imam Ava, bu hafta yemek atıklarının lavabo yoluyla kanalizasyona dökülmemesini konusunu işledi. Cuma namazının ardından elinde süzgeçle cemaatin karşısına çıkan Ava, atıkların nasıl ayrıştırılacağını gösterdi. İmamın yöntemi, cemaatin takdirini kazandı.


Farkında olmadan yapılan bazı hareketlerin aslında yanlış olduğuna dikkat çekmek amacıyla vaazları vermeye başladığını anlatan Ava, “Biz bazen farkında olarak bazen de olmayarak Allah’ın bize vermiş olduğu şükür nimetini, gıda nimetini süzgeç kullanmadan mutfak lavabosundan bırakıp tuvaletteki insan dışkısına karışıyor. Nimete verdiğimiz önem ve anlam tuvaletteki insan dışkısıyla buluşmasın. Bazen rızkımızın kesilmesine vesile olabilir, bazen başımıza musibetlerin gelmesi, belki de Allah’ın verdiği rızkı ehemmiyet göstermediğimizden olabilir. Amacım her eve en azından bir süzgeç yöntemi geliştirip bayanlarımız bulaşık makinelerine bulaşıklarını bırakmadan önce güzelce süzgeç yöntemiyle ya da mutfakta musluğuyla bulaşıklarını yıkarken ekmek artıklarını ve benzeri şeyleri mutlaka süzgeçten geçirip, suyla dışarıdaki temas hali olabilir ama süzgeçteki artıkları bir poşet vasıtasıyla bırakıp dışarıdaki hayvanlara ek gıda olarak bırakabiliriz” dedi.



“Çok katılıyorum, gurur duyuyorum”


Köy sakinlerinden Zülfi Can, verilen vaazları çok faydalı bulduğu belirterek, “İlginç olmakla birlikte çok da faydalı görüyorum. Özellikle çevresel konulardaki duyarlılığından dolayı yeni gelen hocamıza teşekkür ediyoruz. Hem çevre temizliğine hem de özellikle bu süzgeç projesine ben canı gönülden destek veriyorum. Hem nimetin değerinin anlaşılması hem de hayvanların istifade etmesi düşüncesine çok katılıyorum, çok da gurur duyuyorum” diye konuştu.



“Çok güzel vaazlar veriyor”


Köy sakinlerinden Mehmet Sait Ecer ise, köy imamı Ava’nın verdiği vaazlardan sonra evde süzgeç yöntemi uygulayacaklarını ifade etti. Ecer, “Biz imamımızdan memnunuz. Çok güzel vaazlar veriyor. Bundan sonra atıkları süzgeçle arıttıktan sonra bir poşete bırakıp hayvanlara, kuşlara vereceğiz” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TESK Genel Başkanı Palandöken: “Evliliklerin 500 milyar liralık ekonomi oluşturması bekleniyor” Bu yıl havaların erken ısınmasıyla birlikte düğün sezonunun da açılmaya başladığını söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Havaların erken ısınmasıyla birlikte fotoğrafçı, kuaför, berber, gelinlikçi, çiçekçi, pastacı, çeyizci gibi onlarca farklı sektörde esnafımız düğün sezonuna hazır. Bu yıl yapılacak düğünlerle birlikte evliliklerin 500 milyar TL’lik ekonomi oluşturması bekleniyor” dedi. TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken düğün sezonunun başlamasıyla birlikte evliliklerin ekonomiye olan yansımasını değerlendirdi. Piyasanın canlanmak için düğün sezonunu beklediğini belirten Palandöken, ortalama düşün yapmanın maliyetini anlattı. Beyaz eşyadan oturma grubuna, düğün salonundan ziynet eşyalarına kadar yapılan harcamaların 500 bin liradan başladığını kaydeden Palandöken, "Döviz kurlarındaki artış ve yüksek enflasyona bağlı olarak tüm ürün ve hizmetlerde çok ciddi fiyat artışları var. Düğünlerin vazgeçilmezi altının fiyatı son 1 yılda yüzde 100’e yakın arttı. Eskiden gelin damada gelen altınlar düğün maliyetini önemli ölçüde karşılardı şimdi o da hayal oldu. Öte yandan düğün salonu kiralarındaki astronomik artış, beyaz eşya ve elektronik eşyalardaki fiyat artışları hesaba katıldığında gençlerimiz işsizlik ve ekonomik nedenler yüzünden evliliği geciktirebiliyor. Devletimiz gençleri evliliğe teşvik etmek için elinden geleni yapıyor. Birtakım teşvik ve destekler var ancak tüm çiftler için sıfır faizli destek kredilerinden yararlanma imkanlarının sağlanması çok önemli. Bu hem çiftlerin düğün masraflarına katkı hem de kuracakları yuvalarla ekonomiye katkıları bakımından çok önemli olacak” diye konuştu. “Geçtiğimiz yıl düğünler piyasaya 300 milyar lira katkı sağladı” Gençlerin dünya evine girmesi ve piyasaların canlanmasında düğünlerin önemli bir yeri olduğuna değinen Palandöken, “Geçtiğimiz yılın TÜİK verilerine göre düğün sektörü piyasaya 300 milyar TL’lik ekonomik katkı sağladı. İğneden ipliğe yapılan düğün alışverişleri ise emlakçıdan taksiciye, matbaacıdan organizasyoncuya kadar çok sayıda sektöre doğrudan kazanç kapısı oluyor. Bu yıl dünya evine girecek gençlerimizin mağdur olmaması için firmalar elini taşın altına koyarak yeni evlenecek çiftlere özel kampanya ve indirimler yapmalı. Öte yandan bu düğün sezonunda alışveriş yapacak vatandaşlarımız güven, memnuniyet, garanti ve kayıt dışılığı önlemek adına bir sıkıntı yaşamamak için bildiği ve güvendiği esnafı tercih etmeli” şeklinde konuştu.
Bursa Tarihi Gölyazı’da 100 yıllık balık mezadı Nilüfer ilçesine bağlı Gölyazı köyünde yapılan balık mezadı 100 yıldır aynı yerde düzenleniyor. Uluabat Gölü’nde yakalanan balıklar mezatta en çok parayı verenin oluyor. Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Gölyazı köyünde her sabah 12.00’de başlayan balık mezadında renkli görüntüler yaşanıyor. Uluabat Gölü’nde balıkçıların tuttuğu taze balıklar 100 yıldır aynı yere dökülerek açık artırmada satılıyor. Yakalanan balıklar sırasıyla yere dökülerek mezatta satışa sunuluyor. Herkesin katılabildiği açık artırmada en yüksek fiyatı veren balıkların sahibi oluyor. Tüccarlar yeni yakalanan balıkları almak için birbirleriyle yarışıyor. Keyifli anların yaşandığı açık artırma her gün aynı saatinde tekrarlanıyor. Her vatandaşın tuttuğu balığı kooperatifin müzayedesinden geçirmesi söyleyen Kooperatif üyesi Hüseyin Aydın, "Su Ürünleri Kooperatifi 1966 yılında kuruldu. 1986 yılına kadar kerevit vardı. Hastalıklar geldi kerevitler öldü. Kerevitler ölünce hepimiz balığa yöneldik. Her vatandaş tutmuş olduğu balığı kooperatifin müzayedesinden geçirmek zorunda. Rüzgar olduğu zaman balıkçılar avlanamıyor. Şu anda sazan balığı yasak diğer balıklar serbest. Günde bazen 1 ton, bazen ise 100 kilo çıkıyor. Balık piyasası da aynı olmaz. Az olduğu zaman daha pahalı, bol olduğu zaman biraz daha uygun olur. Böyle bir düzenimiz var. Müzayede dedelerimizden kalma. Daha önceden kooperatif yoktu balıklar muhtarlık nezdinde satılıyordu. Muhtarlığa rüsum kesiliyordu geri kalanı balıkçıya veriliyor” dedi. Bu sene balık fiyatlarının yüksek olduğunu belirten Hasan Dikmeoğlu, “Doğduğumdan beri balıkçıyım. Şimdi de esnaflık yapıyorum. Balığı köyde ve pazarda satıyorum. Turna, sazan, İsrail balığı ve arada yayın balığı çıkıyor. Uluabat Gölü’nde çok güzel balıklarımız var. Turnalar bu yıl ortalama 200 TL’den satılıyor” şeklinde konuştu.