GENEL - 15 Kasım 2017 Çarşamba 15:23

Sur mağdurları yeni evlerine kavuşuyor

A
A
A
Sur mağdurları yeni evlerine kavuşuyor

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşanan terör mağdurları yeni evlerine kavuşuyor.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşanan terör mağdurları yeni evlerine kavuşuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonunda TOKİ tarafından Üçkuyu mevkiinde yapılan konutların kura çekimi ile 238 ailenin evleri belli oldu.


Diyarbakır’ın Sur ilçesinde geçtiğimiz yıl yaşanan terör olayları sonrası evleri yıkılan mağdurlar yeni evlerine kavuşuyor. Yaklaşık 6 ay süren çatışmaların sonlanmasının ardından ilçesinin yeniden eski canlılığına kavuşması ve mağdurların evlerine kavuşması için büyük çaba harcayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalar hızlandırıldı. Yıkılan evlerinin yerine ev talep eden aileler için TOKİ tarafından Üçkuyu mevkiinde yapılan konutların kura çekim töreni gerçekleştirildi. Büyükşehir Kültür ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilen kura çekimine Sur Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Bilal Özkan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Alt Yapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürü Vedad Gürgen, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ufuk Nurullah Bilgin, kurum müdürleri ve mağdur aileler katıldı.



“En kısa zamanda Sur’da herkesin evlerine sahip olmaları mümkün olacak”


Çevre ve Şehircilik bakanlığı tarafından yapılan çalışmaların gösterildiği kısa film gösteriminin ardından konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Alt Yapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürü Vedad Gürgen, ilk kura çekiminde 238 ailenin evlerinin belirleneceği ve hızlı bir şekilde tapu dağıtım sürecinin başlatılacağını kaydetti. Bugüne kadar yapılan müracaatlar neticesinde listeleri oluşturduklarını belirten Gürgen, “Bugün 238 arkadaşımız konutları için kuralarını çekecekler. Bu birinci kura çekimi. Bundan sonra diğer talepler çerçevesinde ikincisi, üçüncüsü, dördüncüsü sırayla gerçekleşecektir. TOKİ konutlarının iskanını alındığı zaman kuralara hazırız. Bugün 238 vatandaş yeni yerleşim alanlarındaki evlerini alacaklar. Bundan sonraki dönemin içerisinde inşallah en kısa zamanda Sur’da herkesin tekrardan evlerine sahip olmaları mümkün olacak. Bundan sonra gerek Alipaşa’da olsun gerek Sur’un içerisinde sokağa çıkma yasağının olduğu, operasyonların olduğu 6 bölge olsun gerek Hz. Süleyman Cami çevresinde yaşayanlar olsun talepler doğrultusunda kura çekimlerine devam edeceğiz. Bugüne kadar idare olarak verdiğimiz sözleri yerine getirdiğimizi düşünüyorum. Önümüzdeki yıl içerisinde Sur’da hiçbir vatandaş, hiçbir hak sahibi evsiz, yurtsuz kalmasın” dedi.



“Hayırlı olsun”


Kur çekimine katılan vatandaşlardan Mehmet Kalkan, kura çekiminin herkese hayırlı olmasını diledi. Kalkan, “Kura çekimi bütün arkadaşlara, Sur’daki bütün vatandaşlara hayırlı ve uğurlu olsun. Ben de gidip evleri gördüm gayet güzel evler. Özellikle Üçkuyu’da bulunan daireler bayağı güzel” diye konuştu.


Eskiden Sur’da Yoğurt pazarı civarında oturduğunu kaydeden vatandaşlardan Ahmet Yıldız ise yıkılan evinin yerine ev talebinde bulunduğunu ve kura çekimi için geldiğini belirtti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Güleç; “1 Mayıs emek ve dayanışma günümüz kutlu olsun” Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Teşkilatlanma Sekreteri Mehmet Güleç, 1 Mayıs gündemiyle ilgili yaptığı basın açıklamasında “1 Mayıs emeğin, emekçinin bayramını en içten dileklerimizle kutlarken alın terinin karşılığını alamayan emekçimizin sesini bu anlamlı günde bir kez daha haykırmak istiyoruz” dedi. Emeklinin, işçinin, memurun toplumun tüm kesimlerinin yaşanan ekonomik kriz ortamında, yüksek enflasyon ve artan geçim sıkıntısı karşısında olumsuz yönde etkilenmeye devam ettiği belirten Güleç, açılmasını şöyle sürdürdü; “Emekli maaşının yetersizliği emeklilerin birçoğunun çocuklarından destek almasına veya onların yanına sığınmalarına, çocuklarının ise artan geçim sıkıntısı ve giderek düşen alım gücü karşısında daha da zorlanmalarına sebep olduğu görülmektedir. Bu duruma büyükşehirlerde artan fahiş kira bedellerini de ekleyince durumun içinden çıkılmaz bir hal aldığı görülmektedir. Her sektör ve alanda yaşandığı gibi eğitim çalışanları üzerinde de ekonomik sorunların getirdiği yük gün geçtikçe daha da artmaktadır. Eğitim camiasının yığınla çözülmeyi bekleyen meseleleri sorunun bir boyutu iken artan ekonomik darboğazla birlikte yaşanan sıkıntılarda sorunun bir diğer boyutunu oluşturmaktadır. Yaşanan ekonomik buhran karşısında ne emekli öğretmenin aldığı emekli ikramiyesinin değeri kalmıştır ne de emekli öğretmen maaşıyla çocuk okutmak ve evlendirmek mümkün olabilmektedir. Şartların iyileştirilmesi gerekmekle birlikte hâlihazırda görev yapmakta olan ve bilhassa mesleğinde 10 hizmet yılını doldurmamış öğretmenlerimizin maaşlarının düşük oluşu eğitim camiamızın kıymetli emekçileri olan öğretmenlerimizin alın terinin ne kadar ödendiği gerçeğini de ortaya koymaktadır. Asla emeğin karşılığı olmayan ek ders ücretlerine de gerekli zammın yapılması ve büyükşehirlerde görev yapan memura kira desteği verilmesi elzemdir. Öğretmenin mali ve sosyal hakları yok denecek ölçüde emeğinin karşılığını almaktan uzaktır. Alelacele çıkarılan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yetersiz ve birçok soruna davetiye çıkarıcı nitelikte olduğunu ifade etmiştik. Bu gün gelinen noktada Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun sorunlarla dolu olduğu ortadadır. Öğretmenler Odası’nda gelir dengesizliği oluşmuş ve hatta uçurumlar oluştuğu görülmüştür. Emekçilerimiz emeklerinin karşılığını alabilmeyi beklemekte, sosyal ve ekonomik hakları tanımlanmış, daha adil ve şartları iyileştirilmiş bir meslek kanunu beklemektedir. Çalışan memurlarımızın tamamı bayram ikramiyesinden faydalanmayı beklerken diğer yandan atanmayı bekleyen binlerce meslektaşımızı da hatırlatmayı emeğe saygının bir gereği olarak gördüğümüzü beyan etmek isteriz. Zira o kadar yıl okuyup, puanlarını alıp atanmayı bekleyen meslektaşlarımızın da biran evvel okullarına, öğrencilerine kavuşmalarını temenni ediyoruz. 9 aydır bekletilen ve mülakatın kaldırılacağına ilişkin söz verilen öğretmenlerimizin kontenjanlarının biran evvel gönülleri rahatlatacak bir sayıyla ilan edilmesini arzuluyoruz. Üniversitelerde görev yapmakta olan üniversite idari personelinin (GİH, THS, YHS, SHS, 4/B Sözleşmeli) en temel haklardan biri olan tayin/nakil hakları olmaksızın çalıştırılması 21. Yüzyılda kabul edilebilir bir durum değildir. Üniversitelerde görev yapan tüm personelin tayin hakkı için Üniversiteler Arası Atama ve Yer Değişikliği Yönetmeliği’nin hazırlanarak yürürlüğe girmesi gerekmektedir. Bu yönetmelikte yer değişikliğinin şartları, mazeret tayinleri, eğitim hakkı tayini, becayiş vb. düzenlemelerin net bir şekilde ifade edilmesi ve bu düzenlemelerin rektörlerin keyfi kararına bırakılmaksızın, torpil vb. durum söz konusu olmaksızın gerekli tedbirlerin alınması elzemdir. Bu çalışanlarımızla ilgili sürgün maddesi diye bilinen 13-b/4 geçici görevlendirme maddesinin tamamen kaldırılması, eğitim ve öğretim hizmet kolunda verilen zam, tazminat, üniversite ödeneği, teşvik vb. haklardan da faydalanmalarını sağlayacak şekilde yasal düzenlemelerin yapılması elzemdir. Tüm bu sorunların çözümü için TBMM Milli Eğitim Komisyonunu oluşturan vekillerimizi göreve davet ediyoruz. Bizlerde 1 Mayıs günü tüm teşkilatlarımızla birlikte Ankara’da meydanda olacağız. Her alanda emek sarf eden tüm emekçilerimizin bu emeklerinin karşılığını alabilmelerini temenni ediyor, birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs Bayramı’nı kutluyorum. Emekçilerimizin hakları için mücadele etmeye devam edeceğimizi bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyorum.”