GENEL - 04 Eylül 2019 Çarşamba 18:31

HDP önünde eylem yapan aile sayısı 4’e yükseldi

A
A
A
HDP önünde eylem yapan aile sayısı 4’e yükseldi

Çocuklarının terör örgütünün elinden kurtarılması için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi gerçekleştiren ailelerin sayısı 4’e yükseldi.

Çocuklarının terör örgütünün elinden kurtarılması için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi gerçekleştiren ailelerin sayısı 4’e yükseldi. Eyleme yeni katılan ve oğlunun 4 ay önce dağa kaçırıldığını iddia eden baba Celil Bektaş, ölüm orucuna başlayacağını açıkladı.



Dün sabah saatlerinde HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önüne gelen Şahap ve Fevziye Çetinkaya, 17 yaşındaki çocukları Süleyman Çetinkaya’dan geçtiğimiz cuma gününden beri haber alamadı. Emniyete başvuran aile, çocuklarının terör örgütü mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiası ile HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlattı. Şahap ve Fevziye Çetinkaya çiftinin oturma eylemini gören ve çocuğu 4 yıl önce 10 yaşındayken kaçırılan Remziye Akkoyun da parti binası önüne gelerek aileye destek verip eyleme katıldı. 4 yıl önce çocuğunun dağa kaçırıldığını savunan Remziye Akkoyun, çocuğu getirilene kadar eylemine devam edeceğini söyledi.



Ailelerin taleplerini görerek cesaretlenen Ayşegül Biçer de 10 ay önce dağa kaçırıldığı iddia edilen oğlu Mustafa Biçer için oturma eylemine katıldı. Ayşegül Biçer’in ardından oğlu 4 ay önce kaybolan ve en son HDP Diyarbakır İl Başkanlığında görülen 16 yaşındaki Yusuf Bektaş’ın babası Celil Bektaş da HDP İl Binasına gelerek oturma eylemi başlattı. Bektaş’ın da oturma eylemi başlatmasıyla birlikte HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemine katılan aile sayısı 4’e yükseldi.



“Ya oğlum gelecek ya ölümüm çıkacak”


Oturma eylemi başlatan 53 yaşındaki Celil Bektaş, oğlunun 4 ay önce kaybolduğunu ve en son HDP Diyarbakır İl Binasında görüldüğünü söyledi. Acılı baba Bektaş, “Benim oğlum gelmeyene kadar ölüm de kalksa buradan ayrılmayacağım. Ben eylem yapmıyorum, ölüm orucuna giriyorum. Siyasi parti nasıl kepengini indirir, bu parti madem kepenk indirdiyse bundan sonra kimse bu partiye gelmesin artık. Allah belasını kim götürmüşse, kim sebep olmuşsa, ya oğlum gelecek ya ölüm çıkacak” dedi.


Celil Bektaş, oğlunun ortadan kaybolmasının ardından eşi Hediye Bektaş’ın hastalandığını ve bugüne kadar hastanede tedavi gördüğünü sözlerine ekledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.