SAĞLIK - 12 Kasım 2021 Cuma 10:03

Uzman Fizyoterapist Selbi pandemi döneminde hareketsiz kalma sonucunda oluşan ağrılara dikkat çekti

A
A
A
Uzman Fizyoterapist Selbi pandemi döneminde hareketsiz kalma sonucunda oluşan ağrılara dikkat çekti

Korona virüs sonucunda alınan yönetimsel ve kişisel önlemler sonrasında evde daha fazla zaman geçirilmeye başlanılmasının hareketsizliği de beraberinde getirdiğini dile getiren Uzman Fizyoterapist Hasan Selbi "Uzun süre evde kalmak, dışarıya çıkmamak hareketsizliği ve bundan kaynaklı eklem ile kas ağrılarını da beraberinde getirdi.

Korona virüs sonucunda alınan yönetimsel ve kişisel önlemler sonrasında evde daha fazla zaman geçirilmeye başlanılmasının hareketsizliği de beraberinde getirdiğini dile getiren Uzman Fizyoterapist Hasan Selbi "Uzun süre evde kalmak, dışarıya çıkmamak hareketsizliği ve bundan kaynaklı eklem ile kas ağrılarını da beraberinde getirdi. Hareketsiz kalmak boyun ve bel bölgelerinde sorunlara neden olur" dedi.


Uzman Fizyoterapist Hasan Selbi; kas ve omurga sisteminin, hareketi sağlamak için oluşturulmuş parçalar olduğunu dile getirerek, "Sürekli oturmak ya da yatmak insan fizyolojisine uygun değildir. Pandemi sürecinde maalesef fazla hareket etmeme sonucunda meydana gelen ağrı şikayetleri arttı. Elbette, hareketsizlik kas ve omurga ağrıları oluşturduğu gibi dolaşım sistemini de büyük ölçüde etkilemektedir. Sağlıklı bir bünye için dengeli hareket her zaman önemli olmuştur. Pandeminin yaşantımızın çoğu noktasında farklılıklar oluşturdu. Bu da bireyleri hem fiziksel hem de psikolojik olarak etkiledi. Pandeminin beraberinde getirdiği değişikliklerden bir tanesi de eğitim ve iş hayatında karşımıza çıkıyor. Öğrenciler derslerini ve çalışan bireylerse işlerini bilgisayar karşısında gerçekleştiriyor. Gün içerisinde sürekli olarak burada zaman geçirmek özellik boyun ve bel bölgelerinde sorunlara neden oluyor" diye konuştu.


Pandemi sürecinde ağrı şikayetlerinin üç katı arttığını belirten Selbi, kişilerin günde en az 15-20 dakika düzenli olarak egzersiz yapmaları gerektiğini kaydetti. Selbi, yaşanan bazı ağrıların korona virüs belirtileriyle de karıştırıldığını söyleyerek bütün bunların kişiler üzerinde gereksiz bir strese neden olduğunu dile getirdi. Selbi, "Evde yapılması gereken bazı hareketler yaşanan rahatsızlığı ortadan kaldırabilir. Bunlar, boyun gerdirme hareketi, ilk olarak sağ eliniz ile başınızın sol tarafını tutun ve omzunuza doğru gerdirin, kafanızın bu harekete karşı koymasına izin verin. Aynı hareketi ters yönde de uygulayın. Yarım ay hareketi, iki elinizi başınızın üzerinde uzatarak birleştirin. İlk önce sağ tarafınıza doğru eğilerek 3 saniye bekleyin ve tekrar düz şekle gelin. Aynı işlemi sol tarafa eğilerek de gerçekleştirin. Her gün düzenli olarak 15 defa yaptığınız bu uygulamanın sandalyede oturmaktan oluşan sırt ağrılarına iyi geldiğini göreceksiniz. Kolları esnetme hareketi, sağ kolunuzu düz bir şekilde başınızın üzerine kaldırın. Yukarıda olan sağ elinizle sol kol dirseğinizi tutun ve sol kolunuzu sırtınızdan aşağıya doğru sarkıtarak gerdirin. Bu hareketin kol eklemlerine çok iyi geldiğini unutmayın ve 15 saniye boyunca bu şekilde kalın. Kolayca yapılabilecek egzersizler ve doğru yastık seçimi ile ağrıların kronik hale gelmesinin önüne geçilebilir. Geçmeyen ağrılar yaşayanların mutlaka bir fizyoterapist ile görüşmelerini tavsiye ederim" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da kovan barınakları tekrar ayağa kaldırılıyor Muğla’da meydana gelen büyük yangınların ardından yaban hayatından korunmak için kullanılan kovan barınakları, sürdürülebilir arıcılık ve ekolojik restorasyon projeleriyle yeniden gün yüzüne çıkıyor. Muğla ormanlarında, ayı ve yaban domuzu gibi yaban hayvanlarının kovanlara erişimini engellemek amacıyla inşa edilen ve 1970’li yıllardan sonra fenni kovanların yaygınlaşmasıyla terk edilen "arı avluları", modern üretim modellerine ilham oluyor. Natura Doğa ve Kültür Koruma Derneği tarafından yürütülen proje kapsamında, bu tarihi yapılar kayıt altına alınarak restorasyon sürecine başlandı. Büyük yangınlar sonrası ekolojik restorasyon sahalarını inceleyen uzmanlar, geçmişin arıcılık mirasını "bal ormanı" potansiyeliyle yeniden keşfediyor. Çalışmalar kapsamında, bu avluları geçmişte aktif olarak kullanan yöre arıcılarıyla bir araya gelinerek; kovan barınaklarının hangi şartlarda ve nasıl kullanıldığına dair bilgiler derlendi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Biyolojik Çeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Yasin İlemin, projenin önemine dikkat çekerek şunları söyledi "Mega yangınlar sonrası çam balı üretiminden uzaklaşmak zorunda kalan birçok Muğlalı arıcımız için kadim arı avluları; doğa ile uyumlu, yaban hayatını gözeten ve sürdürülebilir bir üretim modeli sunuyor. Yangın sonrası restorasyon görmüş alanlardaki bazı avluları aslına uygun şekilde restore etmeye başladık. Bu çalışmalarla arıcılara, ormancılara ve yaban hayatı yöneticilerine örnek bir model sunmayı hedefliyoruz" ifadesi kullanıldı.
Eskişehir Eskişehir’de hayvansal üretim ve su ürünlerinde planlama toplantısı Eskişehir İl Planlama Kurulu, 2026-2028 yıllarını kapsayan ’Hayvansal Üretim Planı’ ile ’Su Ürünleri Üretim Planı’yla ilgili toplantı gerçekleştirdi. Program, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde Eskişehir Vali Yardımcısı Adem Keleş başkanlığında düzenlendi. Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü teknik personelleri tarafından kurul üyelerine, Eskişehir’in 2026-2028 yıllarına yönelik Hayvansal Üretim Planı ve Su Ürünleri Üretim Planı hakkında sunum yapıldı. Sunumlar kapsamında, Eskişehir’de yetiştirilen hayvansal ürünlerin üretim hedefleri ile yönetmelik doğrultusunda yürütülecek çalışmalar değerlendirilerek söz konusu planların onaylanmasına karar verildi. Tarımsal üretimin planlanması hakkında konuşuldu İklim değişikliği, su kısıtı ve artan gıda talebinin tarımsal üretim üzerindeki etkilerine dikkat çekilen toplantıda, bu şartlar altında tarımsal üretimin planlanmasının önemine vurgu yapıldı. Tarım Kanunu’nda yapılan değişiklikle tarımsal üretimin planlanması yetkisinin Tarım ve Orman Bakanlığı’na verildiği, bu çerçevede yayımlanan ’Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkında Yönetmelik’ ile stratejik ürünlerde arz güvenliğinin sağlanması ve suyu merkeze alan, sürdürülebilir bir üretim yapısının hedeflendiği ifade edildi. Toplantı, kurul üyelerinin karşılıklı görüş alışverişinde bulunmasının ardından sona erdi. Toplantıya, İl Tarım ve Orman Müdürü Yüksel Çil ile ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan İl Planlama Kurulu üyeleri katıldı.